ASAF-I AZZE TUTKUSU

By ruyeatn

10.9M 394K 48.6K

Mafya kitabı More

1.bölüm
2.bölüm
3.bölüm
4.bölüm
5.bölüm
6.bölüm
7.bölüm
8.bölüm
9.bölüm
10.bölüm
11.bölüm
12.bölüm
13.bölüm
14.bölüm
15.bölüm
16.bölüm
17.bölüm
18.bölüm
20.bölüm
21.bölüm
22.bölüm
23.bölüm
24.bölüm
25.bölüm
26.bölüm
27.bölüm
28.bölüm
29.bölüm
30.bölüm
31.bölüm
32.bölüm
33.bölüm
34.bölüm
35.bölüm
36.bölüm
37.bölüm
38.bölüm
39.bölüm
40.bölüm
41.bölüm
42.bölüm
43.bölüm
44.bölüm
46.bölüm
45.bölüm
47.bölüm
48.bölüm
49. bölüm
50.bölüm
51.bölüm
52. bölüm
53. bölüm
DUYURU
54.bölüm
55. bölüm
56.bölüm
57.bölüm
58.bölüm
Toprak ve Hale
59.bölüm
60. bölüm
DUYURU
61. bölüm
62.bölüm
63. bölüm
64. bölüm
65. bölüm
66. bölüm
67. bölüm
68. bölüm
69. bölüm
Ayla ve Behzat
70.bölüm
71. bölüm
72.bölüm
73.bölüm
74. bölüm
75. bölüm
76. bölüm
77.bölüm
78.bölüm
79.bölüm
DUYURU
80.bölüm
81. bölüm
82.bölüm
83.bölüm
84.bölüm
Duyuru
85.bölüm
86.bölüm
87.bölüm
88.bölüm
89. bölüm 1.kısım
89. 2. kısım
90. bölüm FİNAL PART 1
91.bölüm FİNAL
Ayla ve Behzat. Özel bölüm
KİTABIM ÇALINDI

19.bölüm

146K 5.8K 387
By ruyeatn

Karşımda bana içtenlikle gülümseyen arkadaşıma birkez daha sarıldım. Benim en değerli arkadaşım, dostumdu. Bir gün babasıyla birlikte seda hanımın evine gelince tanışmıştık. Lise yıllarında iken. Arkadaş canlısı biri değildi. Çevresinde ki insanlarla pek ilgilenmezdi. Aslında biraz haklı da sayılırdı herkes onu Mehmet monanın kızı olduğu için tanımak ve arkadaşlık kurmak istiyordu. Daha sonra ki karşılaşmamız dışarda olmuştu. Etrafındaki korumalardan sıkıldığı için kaçmaya çalışıyordu. Bende ona yardım edince bütün gün birlikte gezmiştik. Ondan sonra da bir daha ayrılmadık. Aynı Üniversiteyi bile seçmiştik. Tabi babası her ne kadar onu yurt dışına göndermek istesede kabul etmemişti. Staj için yurt dışına gittiği için sık sık görüşemiyorduk.

Üniversite bitince artık eskisi gibi rahat rahat gürüşmedik zaten. Her ne kadar aralarında bir düşmanlık olmasa da Seda hanım görüşmemizi istemiyordu. Demirkanların en büyük rakibi idi. Ve onlar kadar güçlü.
" Hoşgeldin canım çok özlemişim"
Yağmur, " Hoşbulduk, bende özledim" Yağmur'dan ayrılıp etrafa baktım
Yağmur, " Merak etme sizin korumalar beni normal müşteri sanıyor şapka ve gözlük olunca tanımıyor kimse"
"Senin korumaların nerede yine atlattım deme"
Yağmur kıkırdayıp " Yok onlar iki sokak aşağıda."
" Tamam gel odama geçelim"
Yağmur'un kolundan tutup kendi odama geçtik. Oturması için koltuğu gösterince geçip oturdu. Tabi bende hemen dibine.
Yağmur, "Olayları duydum seni görmek istedim. Mekan silahlı saldırıya uğradığını duyunca gözlerimle görmek istedim seni."
"iyiyim canım telefonda konuştuk zaten buraya kadar gelmene gerek yoktu."
Yağmur, " merak etme bişey olmaz. Şu yaşlı kadın ölünce daha sık görüşürüz sandım ama bir değişiklik yok anlaşılan"

Puflayıp kafamı koltuğa yasladım
" Evet ne yazık ki artık senden bir farkım yok nereye gidersem yanımda bir koruma ordusuyla gidiyorum. Çıkmak istedikçe içine daha çok batıyorum bu hayatın"
Yağmur, " bize karışan seda hanım olmadığına göre normal bir şekilde arkadaş olabiliriz artık. Hem belki sevgili kocacığının bazı bilgilerini bizimle paylaşırsın"
Yağmur bunu söyleyince ikimiz birlikte gülmeye başladık. Seda hanım Yağmur'un benden bilgi almak için arkadaşlık kurduğunu düşünüp görüşmemizi ondan istememişti. Ama bizim farklı bir arkadaşlığımız vardı. Yağmur olmayan kız kardeşim gibiydi. Tabi bende onun için öyleydim.
" Ahhh beni oyuna getirmek gibi planlar mı yapıyorsunuz hanım efendi katiyen kocam hakkında konuşmam"
İkimiz yine bu duruma gülerken
Yağmur, " Hadi anlat herşeyi nasıl evlendin bütün olayları baştan anlat."

En başından herşeyi anlattım. Yağmur hiç konuşmadan sonuna kadar dinledi beni
Yağmur, " Nasıl kabul edersin böyle bir şeyi neden bana haber vermedin ben kendi isteğinle evlendiğini düşündüm. Tamam buradan kurtulmak istiyordun ama kimse seni böyle bir şey için zorlaya bileceğini tahmin etmezdim."
Yağmur kızgınlıkla bunu söyleyince gözlerinde bu duruma ne kadar üzüldüğün ve kızdığını görebiliyordum.
" İki aile zaten bahane arıyor biri diğeri temizlesin diye bunu sana söylemem fitili ateşlemem gibi bişey olacaktı. Benim yüzümden kimsenin canı yansın istemiyorum."
Yağmur, " Ne yani bu durumu kabul ettiğini söyleme bana"
"Hayır tabi ki sadece doğru zamanı bekliyorum, lütfen sende böyle yapma seni katmak istemedim bu olaya"
Yağmur benim üzgün halimi görünce sıkıca bana sarıldı.
Yağmur, " özür dilerim canım sinirlenince ne söylediğimi bilmiyorum"

" tamam önemli değil. Merak ettiğim bir şey var Hale senin de Asaf'la evlilikle ilgili bir şeyler dedi. Doğru mu bu ve neden olmadı."
Yağmur tam cevap verecekken telefonu çaldı. Telefona cevap verdiğinde tamam deyip hemen kapattı.
Yağmur, " Benim gitmem gerek canım sonra anlatırım ayrıca artık arkadaşlığımızı saklamak istemiyorum. Bu konuyu bende araştıracam biraz bakalım şu evlilik nerden çıkmış.
" Yağmur kurcalama lütfen senin başın ağrımasın lütfen "
Yağmur," Sen benim güvendiğim tek dostumsun senin için her şeyi yaparım bunu bil, yalnız değilsin ben varım senin gücün yetmez belki onlara ama benim ki yeter biliyorsun  lütfen unutma ben hep buradayım senin için nerde olursam olayım saat kaç olursa olsun senin için koşa koşa gelirim tamam mı "
Yağmur böyle söyleyince gözlerim dolmuştu başımı tamam der gibi salladım. Onunda gözleri dolunca bana sarıldı.
Yağmur," sen benim değerli kardeşimsin seni çok sevdiğimi biliyorsun değil mi. Bir sorun olduğunda lütfen beni ara bırakta bu kardeşin senin için birşeyler yapsın."
"bende seni seviyorum iyi ki varsın"

Yağmur gittiğinde kendi mi biraz daha iyi hissetmiştim. Bütün gün kendimi işe vermiştim, akşama doğru Ali uğramış onunla da güzel bir sohbet etmiştik. Asaf gece kalma mı istemediği için mekanı yardımcıma bırakıp gelmiştim. Eve geldiğim gibi odama çıkıp duş aldım üzerime rahat kıyafetler giyip yemek için salona girdim. Asaf telefon konuşmasını bitirip masaya oturdu. Tabi bende oturup yemeği mi yemeye başladım.
Asaf, " Yarın bir kokteyle katılacam sende bana eşlik edeceksin akşam saat yedi gibi hazır ol."
"Ben gelmek istemiyorum"
Asaf gece kadar siyah olan gözleriyle gözlerime bakıp soğuk bir sesle
" Gelip gelmeyeceğini sormadım Azze hazırlan yarın akşam eşim olarak benimle geceye katılacaksın."

Sinirle gözlerine bakıp masadan kalktım. Hızla kedi odama çıktım. Bana sormadan karar alıyordu. Gerçi neyi bana sorarak yapıyordu ki evlilik olayında bile haberim yokken.
Sabah uyanıp kafeye gitmek için hazırladım. Dizimin biraz üzerinde biten tam üstüme oturan dar kesim bordo elbisemi giydim altına da topuklu ayakkabıları mı giyip saçlarımı dalgalı haliyle açık bıraktım hafif bir göz makyajı ve rujumu da sürüp çantamı alıp aşağıya indim. Kahvaltıyı mekan yaparım diye kapıya yönelip dışarı çıktım. Arabaya doğru ilerleyince Merve arkamdan gelip " Azze hanım" Merveye dönüp
" efendim Mervecim"
Merve, " Asaf bey sizi kahvaltıya bekliyor"
"Mekanda yaparım ben Asaf beye iletirsin canım"
Merve, " İçeri gelmenizi söyledi ama"

Bu adam ne istiyordu benden geri dönüp hızla eve tekrar girdim salona girdiğimde Asaf cam kapı önünde bahçeye bakıyordu. Topukluların çıkardığı sesle geldiği mi anlayıp bana döndü.
Asaf, " Kahvaltı yapmadan nereye gidiyorsun Azze"
Sakin bir şekilde sorduğu soruya bende aynı sakinlikle cevap verdim
" kafeye gidiyorum tabi ki kahvaltıyı orada yaparım"
Asaf masaya doğru yürüyüp her zaman ki yerine oturdu.
Asaf, " Yemekler ben evde olduğum sürece evde yenilecek Azze şimdi masaya geç kahvaltını yap."
"Neden hep senin istediklerin olmak zorunda dışarda yemek istersem dışarda yerim yada odamda her şeyime karışmandan nefret ediyorum."

Asaf soğuk bakışlarla yüzüme bakıp yavaşça yerinden kalktı. Bana doğru gelip önümde durdu. Baştan aşağıya bana bakıp tekrar gözlerimde durdu.
Asaf," Kurallar Azze ben evde isem sende benimle yemek zorundasın çünkü böyle istiyorum sevgili eşimin bana katılmasını istememin neresi yanlış ki."
"ben istemiyorum ama ben çıkıyorum sana afiyet olsun"
Arkamı dönüp daha ilerlemeye çalışacakken Asaf kolumdan tutup çekiştirdi.
"bırak beni ne yapıyorsun"
Asaf yerine oturup beni de kucağına oturttu. Şaşkınlıkla gözlerim yuvalarından fırlayacakmış gibi çıktı.
" Asaf bırak beni bu yaptığında ne oluyor."
Kalkmaya çalıştığım sırada Asaf kolunu belime sarıp kucağında sabitledi. Hareket edemeyeceğim şekilde kolunu sıktı.
Asaf, " Rahat dur madem anlamıyorsun durumu kabul edene kadar hep kucağımda yemek yersin."
" Ne saçmalıyorsun bırak beni her şeyi zorla yaptıramazsın bırak"

Asaf, " Yeter artık kes sesini beni ikiletmenden nefret ediyorum şimdi rahat dur kahvaltını yap. Merve buraya gel"
Sert ve yüksek sesle bunu söyleyince hareket etmedim artık. Neden bu kadar sinirliydi bu adam. Merve gelip bu halimizi görünce başını eğip
"buyrun Asaf bey"
Asaf, " Azze'nin servisini ve çayını buraya getir."
Merve söyleneni yapıp tekrar çıkmıştı. Bu duruma bende utanmış başımı eğmiştim.
Asaf, "Kahvaltı yap bir daha lafımı ikiletmesen başını eğip utanacak bir durum da olmaz"
"canım istemiyor"
Bunu biraz kırgın bir şekilde söylemiştim.
Asaf, " benim mi yedirme mi istiyorsun"
Bunu yapacağını bildiğim için bir kaç lokma yemeye çalıştım.
" Ben doydum artık bıraksan beni"
Asaf kolunu çözüp beni bıraktı hemen kalktığımda oda kalkmıştı. Arkamda bana sarılıp başını saçlarıma gömdü
Asaf, " senden zor şeyler istemiyorum söylediğim her şeye karşı gelmen beni daha çok kızdırıyor. Sende bu durumda kırılıyorsun. Evde olduğum da karımla yemek istiyorum bu kadar basit"
Aslında haklılık payı vardı ama ona alışmak istemiyordum kısık bir sesle
" Tamam" dedim.
Asaf, "işe giderken bu kadar süslenme kimsenin sana bakmasını istemem"
Asaf boynuma bütün vücudumu titretecek bir öpücük bırakıp gitti.
Yerimde kalıp biraz kendime geldiğinde hızla dışarı çıktım. Önce kırıp sonra onarıyordu. Ne yapmaya çalışıyordu bu adam.

Mekana gidip bütün gün kendimi işe vermiştim. Kafeden biraz erken ayrılıp gece için hazırlanmaya başladık. Gün içinde Hale ile konuşmuş onunda geleceğini üğrendiğimde biraz rahatlamıştım. Hazırlanıp aynanın karşısına geçip kendime baktım. Yerlerden uçuşan elbisem çok şık görünüyordu. Derin bir yırtmacı vardı. Hafif  göğüs dekoltesi ve bütün sırtımı açık bırakan bir dekolteye sahipti. Saçları mı dağınık bir topuz yapılmış gözlerimi ön plana çıkaran bir makyaj yapılmıştı. Hale odama gelip bana baktığında gözleri şaşkınlıkla açılmış küçük bir ıslık çalmıştı.
Hale, " harika olmuşsun çok çekici bir bayansın ve de güzel"
" teşekkür ederim canım sende çok güzel olmuşsun."
Hale'de çok güzel bir kızdı gerçekten. Birlikte odadan çıkıp aşağıya indik. Herkes aşağıda toplamış bizi bekliyordu. Bora beni fark edip " galiba cennete geldim şuan bana doğru yürüyen bir melek görüyorum"

Bora bunu söyleyince herkesin gözü bana döndü. Bulut ıslık çalıp elime hafif bir öpücük kondurup " çok güzel olmuşsun"
Teşekkür edip beni hapse alan iki siyah göze baktım. Neden kızgınlıkla bakıyordu ki beğenmedi mi acaba. Hemen yanıma gelip kolunu belime sarıp ellerini çıplak sırtıma verince ağzından küfürler mırıldanıyordu.
Asaf, " Lanet olsun bu ne hal Azze bu elbisenin her yeri açık git başka bir tane giy"
Şaşkınlıkla Asaf'a baktığımda herkesten mırıltı halinde sesler geliyordu. Asaf ateş saçan koyu gözleriyle bana bakıyordu.
" Neden güzel değil mi"
Söylediğim şeyle Asaf derin bir nefes alıp gözlerini bir kaç saniye kapattı.
Toprak, " Geç kalıyoruz hadi çıkalım"
Herkes çıkınca Asaf daha çok bana yaklaşıp gözlerimin içine bakıp yüzüme gelen saçı geri çekip biraz eğilip fısıltı şeklinde çıkan sesi ile " bütün gece yanımda ayrılma bu gece kimseyi öldürmek istemiyorum bana ait olana başkasının bakmasına tahammül edemem"
Asaf yanağıma hafif bir öpücük bırakıp geri çekildi.

Kokusu ve sıcaklığı ile bütün denge mi alt üst etmişti yine. Üzerine oturan siyah takım elbisesi ile göz kamaştırıyordu. Kaslı uzun bacakları geniş omuzları gömleğinden beliren kasları ile muhteşem görünüyordu. Alnına dökülmüş bir kaç tel siyah saçları insanı ölüme sürekleyen kara gözleri ile bu adamın her şeyi güzeldi. Teninin rengi. Gözleri, uzun kirpikleri, bir piyanisti kıskandıracak kadar güzel olan parmakları, ipek gibi görünen saçları, hiç bir parfüme değişilmicek olan kokusu ile güzeldi bu adam.
Kokteyl yapılacak mekana geldiğimizde araban inip Asaf'ın koluna girmiş içeriye doğru yürüyorduk. Kapıdan içeri girdiğimizde Ayla bize doğru gelmeye başladı. Etrafıma baktığımda herkesin bana baktığını fark edip biraz daha Asaf'a sokuldum. Asaf kolumu bırakıp eline belime yerleştirip kulağıma " sakın yanımda ayrılma" deyip birlikte yürüdük. Ayla bana sarılıp " çok güzel olmuşsun canım" deyince teşekkür edip bize ayrılan masaya geçtik.

Herkes toplanınca Banu da gelmiş kıskanç gözlerle bana bakıp içkisini yudumlamaya başladı. Herkesin gözü aynı yere bakınca bende o yöne döndüm. Masamıza gelen Yağmur'u fark edince gülümsedim oda bana bakıp gülümsedi. Yanıma gelip bana sarılınca bende karşılık verip sarıldım.
Yağmur, " Seni görmek çok güzel nasılsın canım, çok güzel olmuşsun kıskanmalımıyım"
Deyince herkes ağzı açık şekilde bize bakıyordu. Tabi Asaf hariç buz kütlesi hiç bir olaya tepki vermiyordu.

Continue Reading

You'll Also Like

3.4M 124K 69
Berdel'e kurban gitmiştim. Hiç tanımadığım, bilmediğim bir adamla evlendiriliyordum. İkiz erkek kardeşim yerine ben hayatta kalmıştım, ben yaşamıştım...
659K 27.3K 45
30-50k izlenen Yağız her gün yayın açar, Sohbet eder ve korku oyunları oynar. Işıl ise o yayıncıya aşık bir kızdır. Işıl habire yağıza Instagramdan y...
1.6M 71.3K 62
Aile problemleri yüzünden evden kaçmış ve kendi ayakları üzerinde durmaya çalışan, aynı zamanda sinir hastası olan Pare, ucuza gelsin diye ikinci el...
22.1M 888K 115
İşte oradaydı... Muhtaç olduğum kadın bana korkuyla bakıyordu. Ona biraz daha dokunmazsam sanki ölecektim. Bu hastalıklı duygular beni resmen ele geç...