85.bölüm

54.9K 2.9K 652
                                    



  Ben geldim 😊
Hepinize çok teşekkür ederim kardeşim için Allah'tan şifa dileyip dua ettiğiniz için. Ve tabiki yanımda olduğunuz için. Mesaj atıp sormanız beni o kadar mutlu etti ki anlatamam. Bunu hep söylüyorum bu uygulama sizin gibi güzel insanları tanımamı sağladı, bunun için iyi ki diyorum kitap yazmışım. Sizi çok seviyorum 😘
Ben çok şanslı çaylak bir yazarım sizin gibi okuyucularım olduğu için.
16 Temmuz da kardeşim testleri için tekrar Ankara'ya gidecek lütfen dualarınızı eksik etmeyin.🙏

Keyifli okumalar 😘 😘 😘


   Yerden kalkmaya çalıştığım da Hale, hızla önümde çömelip buna engel oldu. Yerde yana dönmüş bir şekilde uzanıyordum. Hale, hemen karnımın önünde dizleri üzerine çökmüş kollarını sıkıca belime sarıp bebekleri korumaya çalışıyordu.
Naz, ise bize ateş eden adamları kendi silahıyla mümkün olduğu kadar geri püskürtmeye çalışıyordu.
Aldığı kurşun darbesiyle elindeki silah düşmüştü. Bedenine aldığı ikinci kurşun ile bedeni yere düşmüştü.
" Naz.! Nazzzz. İyi olduğunu söyle güzelim, lütfen Naz. "
Naz," İyiyim sakın kalkma Azze."
Naz, yerden sürünerek yanıma gelip kendini bana siper etti. Çok kan kaybediyordu. Yüzü sararmaya başlamıştı bile, gözleri kapanıyordu.
İkiside bana zarar gelmemesi için kendi canlarını feda ediyordu.
" Hale'm, canım benim iyisin değil mi? Benim güzel kızılım. "
Hale," İyiyim, şimdi Toprak, gelecek o zaman daha iyi olacağım. "
Sesi kısık çıkıyordu. Karnımda hissettiğim ıslaklıkla korkuyla çığlık atıp Hale'yi kaldırmaya çalıştım ama o sıkıca karnıma sarıldığı için hareket etmiyordu.
" Sende yaralısın değil mi?  Hale, bırakta sana bakayım güzelim."
Üçümüz de ağlıyorduk.
Naz," Hedef sensin Azze, senin için burdalar sana zarar vermeyecekler. Unutma patron her zaman bırakacağın bir ipucu vardır."
Sonlara doğru sesi iyice kısılmıştı. Arkamda olduğu için yüzünü göremiyordum.
" Naz, konuş benimle. Hadi asker sen bu kadar zayıf değilsin. Naz.!"
Adını bağırarak kaç defa söyledim bilmiyorum. Ama benim can dostum
Artık hiç konuşmadı. Oysa ona ihtiyacım olduğunda her adını seslendiğimde hemen yanıma gelirdi.
Naz, benim dişi aslanımdı. Korkusuz ve güçlüydü.



Silah sesleri kesilmişti artık. Başımı kaldırdığımda bize doğru gelen iri yarı adamları gördüm.
Yerimizden kalkamadan adamlar etrafımızı sarmıştı.
İki adam öne çıkarak Naz'ı benden ayırıp değersiz bir eşyaymış gibi savurdular.
" Dokunmayın ona pislikler. Hepinizi geberteceğim kim oluyorsunuz da benim aileme zarar verebiliyorsunuz."
Adamlar beni dinlemeyip bu sefer de Hale'yi benden ayırmaya çalıştılar.
Hale, kollarını daha çok sıkıp benden ayrılmadığı için robot gibi hareket adamlar zorda olsa Hale'nin kollarını çözdüler.
Benden ayrılınca yaralı olduğunu fark ettim. Oda çok kan kaybediyordu.
Hale," Bırakın onu.! "
" Hale"
Elimi uzattığımda Hale, sıkıca elimi tuttu. Zorla konuşuyordu. Alnı terlemiş yüzü solmuştu.
Hale," Bırakmam seni Azze asla bı.."
Hale'nin koluna sıkılan kurşunla ikimizde çığlık attık.
İki adam kollarımdan tutup beni kaldırınca ağlamaktan konuşamıyordum bile.
Hale, bana doğru tekrer hareket etmeye çalışınca, duygusuz adam bu sefer göğsüne sıkmıştı.
Hale, yerde can çekişirken ona doğru ne kadar gitmeye çalışsamda ayaklarım tutumuyordu artık.
Gözlerim kapanırken Hale'nin ışık saçan kehribar gözleride solarak kapanmıştı. Son söylediği şey ise sevdiği adamın ismiydi.
Hale," Top-rak. "
" Haleeee.!"
Çığlık atarak  uyandım yine. Her uyuduğumda aynı rüyayı görüyordum. Hale ve Naz'ın kanlar içinde yerde yattığını.
Hızla ellerimi karnıma sardım. Bebeklerim korktuğumu anlamışlar gibi hareket etmeye başladılar.
Gözlerim dolarak karnımı okşadım.
" Teyzeleriniz sizin için hiç düşünmeden kurşunların önüne atladılar. Kendi canlarını sizin için kalkan olarak kullandılar. "
Dizlerimi kendime çekerek ağlamaya başladım. Eğer onlara birşey olursa ne yapardım, nasıl yaşardım bilmiyorum.
Gözlerimi açtığımda karanlık bir odadaydım. Herşeyin kötü bir kabus olmasını istesem de öyle değildi. Çoktan kaçırılmıştım.



ASAF-I AZZE TUTKUSU  Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin