Göklerdeki Nikah (Tamamlandı)

By BursaliGelin

383K 31.8K 5.2K

-Beni istiyorsan O'dan iste . Beni seviyorsan seni sevmemi benden değil O'dan iste . Değişmek istiyorsan O'nu... More

*1. bölüm*
*2. bölüm*
*3. bölüm*
*4. bölüm*
*5. bölüm*
*6. bölüm* (Aşk Özel)
*7. bölüm*
*8. bölüm*
*9.bölüm*
*1O. bölüm*
*11. bölüm*
*12. bölüm*
*13. bölüm'
*14. bölüm*
🌌Ahsen'űl Kasãs🌌
*15. bölüm*
🌌Ahsen'űl Kasãs🌌
*17. bölüm*
*18. bölüm*
*19. bölüm*
*20. Bölüm*
*21. Bölüm*
*22. Bölüm*
*23. Bölüm*
*24. Bölüm*
*25. Bölüm*
*26. Bölüm*
*27. Bölüm*
*28. Bölüm*
*29. Bölüm*
YENİ KURGU
*30. Bölüm*
*Final*

*16. bölüm*

9.9K 902 122
By BursaliGelin

Yusuf'un gözleri bir gizli bahçe,
yağmur yemiş gül vurgunu ,
bir yasak kent surları kuvvetli,
bir iç şehir kapıları kilitli...
Yusuf'un gözleri zindan nedir bilmeyen Züleyha'nın zindanı,
Yusuf'un gözleri Züleyha'nın zindanında gün başlangıcı ..






🍃~NİGÂH-I GAZAB... 🍃







-Yürü !'

Gecenin soğuk ayazında , soyadı gibi kara'ca olan gözleri ateşler saçarak Hümeyra'nın kolundan tutmuş , bahçede peşisıra yürümeye zorluyordu Aras bey . Cem'in villasının her yerine , hatta her deliğine eli silahlı adamları girmiş , Cem ve yanındaki birkaç korumayla çatışmış ama Cem'i ellerinden kaçırmışlardı . Ellerinde tek kalan şey ise , ona bu kazığı atan , depolarına baskın verip adamlarının canını alan o şerefsizin evlenmek üzere olduğu kızdı .

-Bırak ! Nolur bırak beni !'

Aras tüm sinirini ondan çıkarmak istercesine kolunu kavrayıp çekiştirirken , Hümeyra'nın yakarışlarını ve hıçkırıklarını duymazdan geliyordu . Genç kız ise üzerindeki gelinliğin etekleri yarıya kadar çamur olmuş , ıslak ve soğuk çimlerin üzerine basan çıplak ayaklarını artık hissedemez hale gelmişti . Ama şuan tek derdi üzeri tüllerle kaplı bu gelinlik ve açık olan saçlarıyla yabancı adamların arasında olmasıydı . Aylardır o odada Cem'in her türlü işkencesine ragmen örtüsünün altına gizlemeyi başarmıştı , ama şimdi neydi bu başına gelenler ?

-Bırak nolur !'dedi Hümeyra hala yürümemek için direnç göstermesine ragmen Aras tarafından sürüklenerek . 'Ben size bişey yapmadım ! Allah aşkına bırak ! '

Genç kızın her kelimesini duymazdan gelen Aras bu defa son cümleyi duyar duymaz aniden durdu . Hümeyra'nın kolunu kavramış bulunan eli sıkılaşırken , hızla arkasını döndü ve boştaki elini genç kızın boğazına yapıştırıp yüzlerini yaklaştırdı . Gece kadar kara olan gözleri adeta dışarıya kıvılcımlarını sıçratıp tüm dünyayı yakacak vaziyetteydi .

-Allah aşkı öyle mi ?'dedi Hümeyra'nın nefesini keserken . Elini tüm gücüyle sıkıyordu ama bir yandan da bırakması gerektiğini kendine telkin ediyordu . 'Allah aşkı ... Hangi Allah ! Lan sizin gibiler bilirmi Allah'ı ?! '

Hümeyra'nın nefesi boğazındaki el tarafından kesilmeye devam ederken gözlerinden hızla süzülmeye devam ediyordu sel olan gözyaşları . Gözlerindeki görüntüler karışmaya başlamış , ve kulağında Aras'ın değil Emir'in sesi yankılanıyordu . Sanki ölüme gidiyor gibiydi .. Emir gibi görünen azraile ..


'Hümeyram ... Senin saçların benim mücevherlerim .. Gizle onları ..'

Genç kızın yüzü nefessizlikten morarmaya başladığında sinirinin onu ele geçirdiğini farkedip hızla çekti ellerini Aras . Hümeyra sendeleyip öksürmeye başladığında ise ellerini siyah saçlarına daldırıp hırsla çekiştirdi .

-Ne suçları vardı lan o depodaki elemanların ! Her birinin ailesi vardı ! Ama senin kocan olacak olan o it acımadan hepsini katletti ! Şimdi hangi Allah'ın adına yalvarıyorsun bana ! Siz Allah'a inanıyor musunuz da aşkına talipsiniz lan !'

Hümeyra ellerini boğazına tutup öksürmeye devam ederken Aras yanına gelen adamı görüp sustu . Ve elindeki tabancayı Hümeyra'ya doğru salladı .

-Alın bu kızı yalıya götürün . En güvenli yer orası . O Cem şerefsizi elbet gelecektir nişanlısını almaya . Onu istiyorum Davut ! Beni duydun değilmi ? O şerefsiz p**'i istiyorum !'




-Ee Afram bu sefer gösterdimi cinsiyetini bizim ufaklık ?'dedi Halide hanım elindeki asma yaprağını tepsiye güzelce sererken . Yanındaki kaseden bir kaşık harç alıp içine döktü . Sonrada kenarlarından başlayıp yavaşça sardı .

-Evet halacım nihayet gösterdi . 'dedi Afra ve gülerek elini karnına dayadı . 'Ama rüşvetimi almadan söylemem , çatlayın .'

Afra yanındaki koltukta oturmuş elindeki tesbihini yavaşça çekip onları dinleyen Emir'e gözkırparken , Halide hanım şaşkınca kaldırdı kafasını önündeki tepsiden .

-Aaa ! Sarma yapıyorum ya kızım , daha ne rüşveti istiyorsun ?'dedi kafasını iki yana sallayarak . Emir sessizce güldü ve elindeki tesbihin imamesine hızlıca ulaşıp , öpüp sehpaya koydu . Sonrada üzerindeki ceketin iç cebine uzattı elini .

-Ben biliyorum anacım Afra bacımın istediği rüşveti .'dedi gülerek . Ve cebinden çıkarttığı gofreti Afra'ya uzattı . 'Buyrun Afra hanım rüşvetinizde hallolduğuna göre artık bizi merakta bırakmazsınız inşallah ?'

Afra gözlerinden kalpler çıkarak gofrete baktı ve hızla Emir'in elinden alıp açmaya koyuldu . Hamile olduğunu öğrendiği günden beri hep aynı şeyi aşerdiği için , babasıda , kocasıda , Emir'de bakkala her uğradıklarında mutlaka bu gofretten 4 5 adet alır olmuşlardı . Nihayet paketini açtığı gofretinden bir ısırık aldı ve gözlerini ağır ağır kapattı . İşte bu tada hastaydı ..

-Ee hadi bacım söylesene ?'

Emir'in ısrarlı sesini duyup gözlerini açarken , dayanamayıp gofretten bir ısırık daha aldı Afra . Onuda yavaşça çiğneyip nirvanaya ulaşmayı amaçlarken birden otuziki diş sırıttı ve eliyle karnını okşadı .

-Benim minik bir prensesim olacakmış Emir dayısııı !'


-Ay yavruuum !'

Halide hanım sardığı sarmayı tencereye atıverip yağlı ellerini havaya kaldırdı , ve masadan kalkıp Afra'nın yanına geldi . Eğilip Afra'nın ona uzattığı yanağı öptü . Sevinçten sarmayı bile yarıda bırakmıştı . O yerine geri giderken Afra'nın gözü yine dalıp gitmiş olan Emir'e takıldı .

-Emir hocam !'dedi elini onun önünde sallayarak . Emir irkilerek ona dönünce gülümsedi . 'Emir hocam sen bişey demeyecek misin ? Minik bir prenses geliyor dedim .' Emir gülümsedi .

-Allah sağlıklı , hayırlı evlat etsin kızını bacım . Ne diyeyim ki ? İnşallah sağlığınızla doğar .'

Afra tüm içtenliğiyle mahzunca konuşan Emir'e bakıp gülümsedi . Üç aydır içinde kopan fırtınalara ragmen güçlü ve sakin görünüşünü hiç bozmamıştı Emir . İlk günlerdeki kenarda köşede ağlamaları , kendine sinirlenmeleri azalmıştı belki ama gece odasına çekildiğinde neler yaşadığını hiç biri bilmiyordu .

-İsim düşündümüydünüz Afram ?'dedi Halide hanım kalan son üç yaprağı sararken . Afra yutkundu ve gözleriyle bir Emir'e bir Halide hanıma baktı . Söylemeli miydi ?

-Aslında evet bulduk halacım . 'dedi tedirgince . Emir'in ve Halide hanımın bakışları merakla ona dönerken bir kez daha yutkundu . Söyleyeceğ ismin sonuçlarını tahmin edemiyordu ama söyleyecekti artık . 'Sümeyra olsun diyoruz . Nasıl ?'

Coşkun çıkan sesi cümlenin sonuna doğru kısılarak devam ederken en son söylediği iyice fısıldar gibi çıkmıştı . Çünkü Emir'in gülümseyen yüzü birden düşmüş , Halide hanım ise yaprağa harç koymayı unutup boş boş sarmaya çalışıyordu . En sonunda dayanamadı ve sarmayıda , yaprağıda bırakıp Afra'ya döndürdü endişeli bakışlarını .


-Ya kızım isim güzelde .. biraz şeye benzemiyor mu ?' Afra kafasını iki yana sallayıp anlamamazlığa vurarak omuzunu silkti .

-Neye halacım ?'

Halide hanım yutkundu . Emir'in gözleri desenini ezberlemeye çalışırcasına halıyı incelerken , yanağından süzülen minik bir damla ne hissediğini haykırıyordu sanki . Aslında Halide hanımda hala çok seviyordu Hümeyra'yı . Ah o gün onu götürmelerine izin vermemeliydi .. Kahrolmuştu sonraki günlerde . Ama elden ne gelir .. Şimdiyse sadece Emir'inin yaraları iyileşsin diye dua eder olmuştu .

-Su Hümeyra'ya ..'

Emir'in sessiz ve derinden gelen sesiyle Afra'yla Halide hanım bir an bakıştılar . O günden sonra Emir'in ağzından o ismi bir daha duymamışlardı . Çünkü utanıyordu .. Hümeyrasına inanmayarak onu kirli ellere itmiş olduğunu hatırladıkça kendini affetmiyordu . Halide hanım ne diyeceğini bilemeyerek , sarma tenceresini alıp mutfağa sığındı . Onun gitmesiyle Afra yerinde doğrulup Emir'e döndü iyice .

-Evet .'dedi tedirgin ama bir o kadarda kendinden emin bir tonda . 'Sevdiğim arkadaşımın ismine benzesin istedim . Beğenmedin mi yoksa ?'

Emir gözlerini halıda çekmeden yanağındaki minik damlayı elinin tersiyle sildirdi . Ve sonra bakışlarını halıda çekip Afra'ya çevirdi .

-Çok güzelmiş bacım .. Adıyla yaşasın ..'

Elindeki yarım gofrete ters bir bakış atıp sehpanın üzerine koydu Afra . İştahı kaçmıştı . Emir'i böyle görmek onu çok üzüyordu . Kardeşiydi bir nevi . Koltukta Emir'e doğru iyice kayarak gözlerini ona dikti .

-Emir bak ben burdayım . Babamla Tamer iş için şehir dışındalar ve ben bütün gece burda , tependeyim . 'Uzanıp Emir'in elini tuttu . 'Konuş artık kardeşim . Susup içine atma . Konuş .'

Emir'in gözpınarları izin almaksızın dolarken halıdaki gözlerini Afra'nın şefkatle bakan elalarına çevirdi . Canı yanıyordu .. Nasıl anlatılırdı ki bu ! Canından can gitmiş gibi , canı yanıyordu . Eve her gelişinde kapıyı belki o açar diye beklemekten , odasının önünden her geçtiğinde belki içerdedir diye düşünmekten başka ne yapıyordu ki Emir ? Yutkundu ve yanaklarının ıslanmasına aldırmadan Afra'ya bakmaya devam etti .

-Üç ay ..'dedi pürüzlü çıkan sesiyle . 'Üç aydır her yerden Hümeyra'yı soruyorum Afra . Belki bir tanıyan eden vardır , Fransadaki adreslerini bilen vardır diye babaannesinin yaşadığı eski mahallesine bile gittim . Ama yok ! Ne bir ses , ne bir nefes .. ufacık bir iz bile yok !'

Afra'nında gözleri dolmaya başlıyordu . Avuçlarının arasında duran eli şefkatle okşadı . Aynı beşikte , aynı kucakta büyümüşlerdi . Sütten evvel can kardeşliği vardı aralarında Emir'le .

-Polis bir arkadaşım vardı . Onu aradım son çare . Su Hümeyra Çelikel adına telefon numarası bulunmadığını söyledi . Araştıracak .. '

Kafasını sallayıp önüne baktı Afra . Emir yanaklarını silip Afra'nın ellerinin arasında duran elini yavaşça çekip ayağa kalktı .

-Ben abdest alayımda sana Meryem Suresini okuyayım . İstersen sende Yusuf suresini oku , minik prensesimiz Yusuf güzelliği taşısın .'

-Olur kardeşim .'dedi Afra gülümseyerek . Ve arkasındaki yastığa iyice yaslanıp Emir'in banyoya gidişini izledi . Sonrada elini karnına koyup küçük hareketlerle masaj yapmaya başladı .

-Bebeğim ..'dedi fısıldar bir tonda . 'Emir dayın çok üzgün . Ben burdan , sen içerden dua edelimde Hümeyra yengen bir an evvel geri dönsün . Olurmu benim güzel kızım ?'

Karnını okşayama devam ederken gözüne sehpadaki yarım gofreti ilişince dudaklarını yalayıp iştahla yutkundu . Galiba biraz evvel giden iştahı tüm heybetiyle geri dönmüştü . Kolundan destek alarak sehpaya doğru eğilmişti ki çalan telefonu duyması bir oldu . Uzanıp biraz evvel Emir'in oturduğu yerde duran telefonu eline aldı .

-Emiiiir !'

Banyoya doğru seslenirken telefon hala çalıyordu . Tam bir kez daha seslenmek üzereyken Emir elinde havluyla beliriverdi .

-Kardeşim telefonun çalıyor . Fatih Sercan diye biri arıyor .'dedi elindeki telefonu sallayarak . Emir'in yüzü anında kireç gibi olurken hızla aralarındaki mesafeyi azaltıp Afra'nın uzattığı telefonu alıp açtı .

-Efendim Fatih ? Bir gelişme mi var ? Gelirim tabii ama en azından bir ipucu versen ?'

Afra merakla gözlerini kırpıştırarak Emir'e bakıyordu . Bu kadar önemli olan şey ne olabilirdi ki ? Sonunda alabildiği gofretinden birkez daha ısırdı .

-Ne ..!?'dedi Emir gözleri şaşkınlıkla kocaman açılırken . 'Tamam geliyorum ben .' Telefonu kapatıp düşünceli şekilde elinde kalan havluyu koltuğun üzerine bıraktı . Yüzünü sıvazlayıp derin bir nefes aldı .

-Noldu Emir ? Kötü bir haber mi ?'dedi Afra dudağının kenarındaki kırıntıları sildirirken . Emir gözlerini ona çevirdi .


-Bahsettiğim polis arkadaşımdı . Üç ay evvelki kayıtları incelemiş . Ve Fransa uçağına binen Çelikel ailesinin kaydını bulmuş . Ama farkettiği birşey olmuş . Su Hümeyra Çelikel o uçakta değilmiş Afra ..'

Afra'nında gözleri şaşkınca açıldı . Kaşlarını hafifçe çatık dudaklarını kemirdi .

-Yani .. 'dedi tereddüdlü sesiyle . 'Yani bu ne demek oluyor ?'

Emir elini sakallarının arasında gezdirip boş gözlerle pencereye doğru baktı .

-Yani Hümeyra hala İstanbul'da Afra ...'



Çalışma masasının deri koltuğunu hafifçe geri iterek ayağa kalktı ve odada volta atmaya başladı Aras . Sinirliydi . Çok sinirliydi . O Cem pisliğini elinden kaçırdığına hala inanamıyordu . Masanın kenarında duran at heykelciğine elinin tersiyle vurdu .

-Kahretsin !'


Heykel mermer yere gürültüyle düşerek parçalara ayrılmıştı . Aras odada dolanmaya devam etti ve sinirle yumruğunu sıktı . Nişanlısını bile bırakıp ardına bakmadan kaçmıştı . Nasıl şerefsiz biriydi bu Cem ? Onun kıza neler yapabileceğinin farkında değilmiydi ? Tam o sırada odanın kapısı hızla açılıp , sağ kolu Davud elinde telefonla içeri girdi . Yüzü bembeyazdı .

-E..efendim telefon ..'dedi kekeleyerek . Aras'ın gözleri ürkütücü bir sinirle ona dönerken başını eğip göz göze gelmekten sakındı .

-Kimmiş ?'

Aras'ın soğuk ve öfke dolu sesi ürpermesine neden olsada yutkunarak cevap verdi .

-Cem ..'

Aras sinirle elindeki telefonu alıp kulağına götürdü . Elini öylesine sıkıyordu ki beyazlaşmıştı . Çok geçmemişti ki Cem'in alaycı sesi duyuldu telefonun ucunda .

-Merhaba KARACA . Süprizimi beğenip beni ziyarete gelmen ne hoştu öyle .'

Aras sinirle telefonu kırmak istercesine sıkıyordu . Sesine bile tahammül edemiyordu bu pisliğin .

-Lan it ! Nişanlın olacak kız bile senden daha erkektir ! Cesaretin varsa yerini söylersin . Yoksa ben bulduğumda sana yapacaklarımı düşünmek bile istemezsin !'

Cem kahkaha attı .

-O kızında senden aşağı kalır yanı yok ki KARACA . O da senin gibi gücüme güç katmak için oynadığım bir piyondu . Ama itiraf etmek gerekirse o senden daha zeki .'

-Laaan !'

Hırsla bağırmaya başladı Aras . O kadar sinirli görünüyordu ki Davud kenarda titremeye başlamıştı .

-Öldürürüm lan onu ! Nişanlını öldürürüm !' Cem bir kahkaha daha savurdu .

-Fark etmez . Üzüleceğimi sanmam . Tek pişmanlığım o çıtırın tadına bakamamak olur .' Aras önündeki sandalyeyi tutup fırlattı . Davut irkilerek iki adım geri sendeledi .


-Seni bulacağım lan ! Seni bulacağım ve bağırsaklarını söküp sana yediricem ! Duydun mu beni ! Ölmek için yalvaracaksın Cem !'



Elindeki dosyalarla kapının önünde derin bir nefes aldı Davud . Aradan bir gün geçmesine ragmen Aras beyin sinir hala sürüyor olabilirdi . Ve o siniri onlardan çıkartmasından korkuyordu . Düşüncelerinden sıyrılıp kapıyı tıklattı ve 'gir' komutundan sonra içeri girerek masada dosyalara eğilmiş olan Aras beye doğru ilerledi .

-Anlat Davud !'dedi Aras kafasını kaldırmadan . Davud hafifçe öksürüp boğazını temizledi .

-Su Hümeyra Çelikel . Yirmi bir yaşında . Babası Fransa büyükelçisi . Geçen yıl Cem ile nişanlanmışlar . Üniversite mezunu .' Aras kafasını kaldırıp devam et dercesine kafasını iki yana salladı .

-Cem'in kızın babasından yararlanmak için kızla nişanlandığı fazlasıyla belli . Zaten çoğunlukla Türkiyede olduğu biliniyor . Ve kız son üç aydır İstanbuldaki evinde kalıyormuş . Evdeki hizmetçilerinden aldığımız bilgilere görede zorla tutuluyormuş Aras bey . '

Aras kaşlarını çattı . Elindeki kalemi dosyanın üzerine sertçe bıraktı .

-Ne yani ? Kız onunla evlenmek istemediği halde zorla tutuyor ve aileside buna göz yumuyordu öyle mi ? Nasıl anne baba bunlar ? Bu resmen satmak .. '

-Aslında .. 'dedi Davud ve dosyadaki bir kağıdı Aras'ın önüne bıraktı . 'Cem'in elinde adama ait yolsuzluk belgeleri varmış . Bunlarla tehdit etmiş . Düğün geceside en büyük sevkiyatını yapacakmış ama biz villayı basarak buna engel olmuşuz . Ve o da kızı elinden kaçırınca belgeleri polise vermiş . Şuan kızın babası hapiste . Annesiyse mallarını devlete kaptırmamak için savaş veriyor .'

Aras kafasını sallayıp ayağa kalktı .

-Kız hala bodrumda mı ?'


Son basamağıda inip korumaların tedirgin bakışları arasında bodrumun kapısından içeri girdi . İki gündür bu soğuk ve yarı karanlık olan betonda kalıyordu genç kız . Hemde hiçbir suçu olmamasına ragmen . Aras içeri girdi ve Hümeyra'nın olduğu söylenen tarafa doğru ilerledi . Ve genç kız görüş alanına girdiğinde büyüyen burun delikleriyle kaşlarını çattı .

-Size onu bağlamanızı kim söyledi hayvan herifler !'

Aras'ın sesi boş bodrumda yankılanırken gözleri yerde boylu boyunca baygın yatan Hümeyra'daydı . Elleri ve ağzı bez parçalarıyla bağlanmış , çamurlu gelinliği beton zemin ile arasındaki tek şey olmuştu . Sarı saçlarının birazı yüzüne gelmiş , diğer kısmı yere serilmişti . Aras eğilip ağzındaki bezi çekti ve genç kızın yüzünü elleri arasına aldı . Akan makyajı yüzünden gözaltları ve yanakları siyahlık içindeydi ve kendinde değildi Hümeyra . Aras elindeki bezide açıp tekrar kızın yüzünü avuçladı .

-Kendine gel ..'dedi fısıldar bir tonda . Hümeyra'yı biraz daha sarstı . 'Kendine gel !'

Etrafındaki korumalara ters bir bakış atıp elini kızın alnına götürdü . Ateş gibi yanıyordu bu kız !

-Çok ateşi var ! Davud hemen doktoru ara ! '

Eğilip kollarını kızın bacaklarının altından geçirip kucağına aldı . Ve bodrumun çıkışına doğru koştu .












Multi ; Aras Karaca 🖤

Sizi seviyorum 💖
Bursalı Gelin 👑

Continue Reading

You'll Also Like

3.5M 200K 36
Kız kardeşinin hatası yüzüden ceza alan ve ailesinden veto yiyen Rojbin, parasız pulsuz bilmediği bir şehre sürgün edilir. Tabi bu sürgüne ek deli do...
leylâ By 📚

Spiritual

29.3K 2.6K 46
Yüreğine kazıdığı bir sızıydı o adam. Her geçen gün canı bir öncekinden daha çok yansa da, her gece başını yastığa koyduğunda gece karası gözlerinden...
383K 31.8K 34
-Beni istiyorsan O'dan iste . Beni seviyorsan seni sevmemi benden değil O'dan iste . Değişmek istiyorsan O'nun için değiş benim için değil .' Genç kı...
3.3K 984 52
Sebebsiz gelen hüzün gibi ne olduğunu anlayamamak...