"Ne sustunuz hepiniz" annem gülerek bize bakarken sandalyemde rahatsız bir şekilde kıpırdandım. Savaş delici bakışlarıyla urasa bakıyordu. Tam tamına 20 dakikadır hepimiz suspus olmuştuk.
"Tekrar teşekkür ederim hatice teyze davetin için" uras gülümserken kulagımda hissettigim nefesle savaşa baktım.
"Ne demek oğlum"
"Bak bak nasılda yaranmaya çalışıyor ibne " savaş kıskanç bir şekilde konuşurken istemsizce güldüm. Kaşları çatılırken annem araya girdi.
"Ee damat sen beğendin mi yemeklerimi" savaşın bakışları değişirken kocaman gülümsedi. Onun gülümsemesiyle bende gülümsedim.
"Hepsi çok güzeldi teşekkür ederim "
"Afiyet olsun yavrum"
"Valla kilo aldırır bizim hanımın yemekleri gençler haberiniz olsun" babam gülümserken hepimiz gülmeye başladık.
"Alsaydı bizim kuru kızımız alırdı mehmet"
"Anne" uyarici bir sekilde araya girerken herkes gülüyordu.
"Derin gayet iyi bence" urasın sesiyle bakışlarım savaşı buldu.
"Fikrin soruldu mu" savaş çatık kaşlarıyla urasa bakarken ne yapacağımı bilmiyordum.
"Sorulmuş farzedelim" uras da ciddileşirken savaş alayla güldü. Tam konuşacağı sırada hızla ayaga kalktım.
"Tatlı mı yesek siz daha annemin tatlısını yemediniz o yüzden tatlı yiyelim biz" hızlı hızlı konuşurken annemin bakışlarıyla yerime oturdum.
"Seni kuru kız " buglem gülmeye başlarken ters ters baktım.
"Bakma öyle nişanlıma " barış buglemi kolunun altına alırken gülüyordu.
"İkiniz bir olup derinemi sardınız " savaş catık kaşlarıyla konuşurken gülümseyip konuştum.
"Korursun sen beni"
"Tabi ki korurum" fısıldamamla birlikte savaşta fısıldamıştı. Dedigi şey ile kocaman gülümsedim.
"Sevgilim be" bir anda herkesin bana dönen bakışlarıyla sertce yutkunup savaşa baktım. Bağırmış mıydım ben az önce.
"Ah şu gençler" annem kaşları çatık bir şekilde yüzüme bakarken babam güldü.
"Bizde geçtik bu yollardan unuttun mu hanım" babamın dedigi şey ile annemin kaşları gevşedi.
"Nasıl yollar baba?" canın sordugu soruyla merakli gozlerle babama baktım.
"Bir gün böyle gecenin bir yarısı "
"Mehmet" annem uyarici ses tonuyla konusurken babam devam etti.
"Annenizi de gün boyu görmemişim ee haliyle uykuda tutmuyor "
"Hiç utanma kalmamış" annem kınayan bakışlarla bize bakarken gülmeye başladık.
"Haberde alamıyorum kendisinden baktım olmuyor gittim evinin önüne tırmandım tıklattım penceresini açtı haliyle "
"Dedeniz görmesin diye mecbur aldım içeriye işte ihtiyarı" annem konuşurken gülmeye başladık. Savaş ile gözlerimiz buluşurken güldüm. Kesinlikle aynı şeyi düşünmüştük.
.............................
"Derin evnelim mi seninle" dediği şey ile gülmeye başladım. Masum bakışlarıyla yüzüme bakarken saçını okşayıp yanağını öptüm.
"Nerden öğrendin bakalım sen böyle evlenelim demeyi "umut gülümserken tatlı tatlı yüzüme bakıyordu.
" Televizyondan bir adam bir kıza söyledi "
"Sende gidip derine söyleyeyim dedin öyle mi?" sorduğum soruyla yanaklarını şişirip saçını kaşıdı. Ne tatlı çoçuktu.
"Derin oyun oynayalım mı"
"Ne oynayalım seç bakalım o zaman bir oyun" gülümserken umut gülümsedi.
"Saklambaç" gülerek son ses bağırırken ayağa kalktım.
"Ebe kim ?" işaret parmagiyla beni gösterirken olumsuz bir sekilde kafamı salladım.
"Hadi derin sonrada ben olurum ebe" yüzünü düşürürken güldüm.
"Saklan bakalım civciv" umut gülümserken gözlerimi kapattım.
"Bak saymaya başlıyorum"
"Başla" umut gülerek bağırırken güldüm.
"1,2,3.." gelen zil sesiyle birlikte gözlerimi açtım. Bir kez daha çalarken kapıya koştum. Kim olabilirdi ki. Gördüğüm yüz ile gülümsemeye başlarken savaş iceriye girdi. Kapıyı kapatıp ona baktım. Çatık kaşlarıyla yüzüme bakıyordu.
"Her defasında niye geç açılıyor bu kapı?"
"Geç açılmıyor savaş senin sabrın yok"
"Ha öyle mi ayrıca evde tek olduğunu niye söylemiyorsun bana?"
"Kim söyledi?"
"Soru sordum derin" savaş sinirle konuşurken kaşlarımı çattım.
"Of savaş"
"Oflama sevgiline"
"Oflarsam ne olur?" gözlerimi devirirken savaş aramızda ki mesafeyi kapattı.
"Öperim"
"Eskidi bu tehtid" dedigim şey ile savaş güldü.
"Daha güzel tehtidler bulayım o zaman" göz kırparken sertçe yutkundum.
"Dengesizsin savaş" yüzünü yüzüme yaklaştırırken yüzümü avuçladı.
"Eskidi bu başka?" ses tonu fazla cüretkar çıkarken bir kez daha yutkundum.
"Vermiyorum izin beni öpmene"
"Ne zaman izin aldım ki" savaşın dediği şey ile gülmeye başladım. Haklıydı. Ne zaman izin istemisti ki benden.
"Derinnn" umutun sesiyle birlikte hızla savaştan ayrıldım.
"Bu çocuk kim " savaş yüzüme bakarken umut ellerimi tuttu.
"Sensin çocuk" dedigi şey ile savaşın bakışları değisirken gülmeye başladım.
"Hem sen oyunumuzu bozdun bizim" umut çatık kaşlarıyla savaşa bakarken eğilip sol yanagini okşadım.
"Bir daha oynarız hem bozulmaz da bu sefer anlaştık mı"
"Anlaştık ama derin biraz önce siz ne yapıyordunuz?"
"Hesap mı veriyoruz" savaş şaşkın bakışlarla yüzüme bakarken güldüm.
"Hiç hiçbişey yapmıyorduk umutcum hem siz tanışmadınız da, hadi tanışalım bakarsın arkadaş olursun abiyle"
"Arkadaş mı" savaşın gözleri irileşirken umut yüzünü düşürdü.
"Bununla mı"
"Umut bu değil, abinin adı savaş hem duydum ki masada bir tabak dolusu çikolata varmış" gülümserken umut ellerimi sıkıca tutuyordu.
"Kocaman mı" mavi gözleri irileşirken güldüm.
"Evet koskocaman"
"Oleyyy" umut koşarak mutfaga giderken savaşa baktım. Gülüyordu.
"Bu velet az önce beni beğenmedi mi?"
"Galiba biraz öyle oldu" bugün fazla dobraydım.
"Ve sana asılıyor boyuna bakmadan"
"Savaş" uyarıcı bir şekilde konuşurken savaş alayla güldü.
"Kıskanamaz mıyım sevgilimi"
"Bir çocuktan mı"
"Cinsiyete bakarım ben sonucta erkek mi erkek " savaşın dedigi sey ile gülümsedim.
"Ayrıca kim bu umut"
"Bizim üst komşunun oğlu annem ile bir yere gittiler evdede ben kaldığım için bakıcı olarak ben ilan edildim."
"Yaramaz mı bu velet"
"Savaş velet deyip durma çoçuğa"
"Derinn gelir misin"umutun sesiyle savaş kolumu tuttu.
" Nerede abla ha abla nerede" kaşlarını çatarken göz devirdim.
"Off savaş off" ellerini indirirken mutfağa dogru yürümeye başladım.
"Ne cekiyorum ben uras ibnesi bitiyor ardından ufak veletimiz başlıyor" savaşın dedigi şey ile gülmeye başladım. Deliydi bu adam . Küçücük bir çocuktan kıskanıyordu beni"
"Güzel mi bakalım tadı"
"Hıhı senin kadar hemde"
"Derken?" savaş tek kaşını havaya kaldırırken güldüm.
"Öğren biraz romantiklik"
"Derin!!" savaş uyarıcı bir şekilde yüzüme bakıyordu.
"Derin düşündün mü teklifimi" umut yüzüme bakarken gülümsedim.
"Ne teklifi?" savaş soru işaretleriyle yüzüme bakmaya başlarken umutun çikolatalı agzını peceteyle sildim.
"Unuttum ben ne teklifi civciv"
"Derin nasıl unutursun evlenme teklifi tabi ki"
"Neyy"
"Ne dedi bu velet?"
savaş bir anda bagirirken umut yerinden sıçramıştı.
"Savaş çocugu korkutuyorsun"
Kaşlarım çatılırken ayağa kalkıp umutu kucağıma aldım.
"Çocuğumu korkutuyorum daha az korkmuş"
"Savaş!!"
"Ben korkmadım derincim" umut boynuma sarılırken güldüm.
"Lan şaka mısın sen" savaş alayla güldü.
"Savaş diyorum"
"Lan bir de evlenme teklifimi ettin sana"
"Çocuk o"
"Boyundan büyük işler yapan bir çocuk"
"Çocuk degilim ben" umut ters ters bakarken savaş alayla güldü.
"Lan bana bak"
"Of savaş ee ozaman sen etseydin teklif etseydin evlenme teklifi " sinirle bir anda dedigim şey yüzüm yanmaya başlarken hızla sustum.
"Ve suç yine bana kaldı" savaş ters ters bakarken kaşlarımı çattım.
"Sus savaş" sinirle bir kez daha konuşurken hızla mutfaktan çıktım. Ne demiştim ben ya. Niye öyle demiştim ki. Sanki evlenme teklifi ister gibi. Ah be derin ah be kızım.
Ne zamandır yazamadım biliyorum. Kusura bakmayın. Bazı sebeplerden dolayı sürekli yazamadığımı söylemek istiyorum. Neyse yine uzattım, kendinize çok iyi bakın.💕😍💕