BENİM HİKAYEM

由 nerthus

1.7K 39 7

Bir zamanlar hayatımda ki en büyük sorunun babam olduğunu düşünüyordum fakat anlıyorum ki benim hayatım kompl... 更多

*1*
*2*
*3*
*4*
*5*
*6* -Boktan bir gün daha..
*7*
*8*-Cenk ile bir gece-
*9*
*10*
*11*
*12*
*13*

*14*

81 2 1
由 nerthus

Normalde sabahın köründe çıktığım çadırımda oyalanırken Dilan'a halsiz olduğumu söylemesini söyledim. Burak'ın yüzünü görmek gibi bir niyetim yok açıkçası. En azından bu günlük yok. Saat öğlene yaklaşırken çadırımın önünde bir gölge gördüm ve kafamı yastığa gömdüğüm gibi hasta numarası yapmaya başladım. Çadırımın fermuarı dışarıdan sessizce açılmaya başladığında gelenin Cenk olduğuna adım gibi emindim. Gözlerimi kapattım ve yanıma uzanışını hissettim. Cenk'e sırtım dönüktü ve bir süre sonra elini belimde hissettim. Arkadan yaklaşıp bana sarıldı sonra boynuma küçük öpücükler kondurmaya başladı. Biraz mırıldanarak ona doğru döndüm. Nefesini dudaklarımda hissederken hafifçe gözlerimi araladım. Gözlerimi aralamamla çığlık atmam birbirlerini hızlıca takip etti. Kollarını bana sarmış olan Burak'tan kurtulmaya çalışırken ona bırakmasını söylüyordum. Ellerimi göğsünün üzerinde hareket ettirmeye çalışırken

"Ya napıyosun? Cenk gelicek bıraksana!! Burak !! Ellerini hemen üzerimden çek. Sevgilimle senin yüzünden ayrılmak istemiyorum !" dedim. O kaslı kollarıyla beni dahada sıkarak

"Merak etme Cenk'ler yoklar." kurtulmaya çalışmadan kafamı kaldırıp şaşkın bakışlarla sordum.

"Nasıl yoklar?"

"Biraz eğlenmeye gittiler. Ben istemediğimi yorgun olduğumu söyledim. Hem sana göz kulak olacağımı da söyledim ve gördüğün gibi oluyorum." Artık birbirimize sarılmış sohbet etmeye başlamıştık.

"Derdin ne senin?"

"Bi derdim yok."

"Neden benden uzak durmuyosun?"

"Bilmem bu ara piçliğim üzerimde." Bu cümleyi kurarken derin bir iç çekip burnunu saçlarıma sürttü. Tanrımm!! Çok seksi. Lütfen biri beynimi kızartsın.

"Piçliğini sevgilisi arkadaşın olmayan bi kız üzerinde uygulayabilirsin."

"Belki ben memesiz seviyorum ?" kurduğu bu cümleden sonra bu çocuğun ecdadını sikebilirim.

"Yaa sen de mükemmelsin zaten !" hafif sırıtarak kollarını benden çekip dizleri üzerinde doğruldu ve tişörtünü yukarı kaldırdı. Ağzımı kapatmak için özel bir çaba gösterirken kekelemeye başladım.

"Tamam sözümü geri aldım. Mükemmelmişsin !" dudaklarını sağa kıvırıp

"Biliyorum." dediğinde ona tav oldum diyebilirim. Yandan gülen erkeklere bayılıyorum ! İç ses kes sesini ! 

"Küstah."

"Onu da biliyorum şekerim." artık çadırımda bağdaş kurmuş konuşuyorduk.

"Cidden derdin ne senin? Bi beni öpüyosun bi çadırıma girip sarılıyosun. Hayırdır yani." şaşırmış gibi yaparak

"Ben mi seni öptüm?" dediğinde ağzının ortasına yumruğumu çakmamak için kendimi zor tuttum.

"Evet ! Sen beni öptün !"

"A aa.. Lütfen dün geceyi tekrar hatırla hayatım. Dudaklarıma yapışan sendin." gözlerimi pörtlettiğimde bağırmaya başladığımın farkındaydım.

"Senin Cenk olduğunu sanıyordum !"

"Sonuç olarak beni öptüğünü kabul ediyorsun." karşımda sırıtan suratı sikebiliyo muyuz?

"Çabuk çık çadırımdan!" parmağımla dışarıyı işaret ederken gözlerinin içine bakıyordum. Kalkmaya niyeti olmayan gözlerinin içine bakarak

"Hayır çıkma burada otur tamam mı? BEN ÇIKARIM !!" ayağa kalktığımda altımdaki şortu umursamadım. Dışarı çıkmaya niyetlenmişken kolumdan tuttuğu gibi beni yatağa çekti ve üzerime yatarak konuşmaya başladı. Sesi oldukça ciddi ve gergindi.

"Bir daha. Sakın. Bana. Bağırma! Beni anladın mı?" Heceleyerek söylediği kelimelerden çıkardığım tek anlam -bu çocuk beni burda siker abi- oldu. 

"Sende bir daha bana elini sürme !" dediğimde kollarımla onu üzerimden itmeye çabalıyordum. Ellerimi yakalayıp başımın üzerinde birleştirdiğinde sesi daha gergindi

"O benim bileceğim bir iş.." dudaklarını dudaklarımın üzerine bastırdığında ona karşılık vermeden kafamı çevirmeye çalışıyordum. Kafasını kaldırdığında ellerimi serbest bıraktı ve suratının ortasına bir tokat atıp onu üzerimden ittirdim. Çadırdan hızlıca çıktığımda nefes nefeseydim ve ağlamamak için kendimi çok zor tutuyordum. Aptal şey ya! Ne sanıyor ki kendini? Kim o ya ! Kim ! Nnerden buluyor bu cesareti. Gözlerimden akan yaşları dizginlemeye çalışırkn ormana koşuyordum. Kamp alanından yeterince uzaklaştığımda bir ağacın altına oturdum ve hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladım. Neredeyse kimsenin geçmediği bir patikanın yanında yere çömelmiş ağlıyordum ve üzerimde ince beyaz atlet, kısa siyah şort vardı. İçimde südyenimin olmadığının beyaz atletimden yeterince belli olduğunu biliyordum fakat çadıra geri dönemezdim. Cenk gelene kadar dönemezdim. Hava hafif kararmaya başladığında saatlerdir aynı yerde oturduğumu fark etmiştim. Muhtemelen çocuklar dönmüştür ve beni arıyorlardır. Ayağa kalkıp popomu sirkeledikten sonra ağaca tutunarak yürümeye başladım. Arkamda birilerinin sesini duyduğumda bizimkiler olduğunu düşünmüştüm. Kafamı çevirdiğimde iki adamın bana laf attığını fark ettim. Burak değil ama bu beyinsizler beni kesin sikerler! Ormanın içinde kovalamaca oynamaya başladığımızda canımı acıtmıycaklarını bağırıp duruyorlardı. Arkama bakarak koşmaya devam ederken iki kere yere düştüm ve dizlerim gerçekten acıyordu. Koşarken birine hızlıca çarptım ve geriye iki adım attım. Burak'ı gördüğüme bu kadar sevineceğimi düşünmemiştim. Kollarımı boynuna sardığımda hızla nefes alıp veriyordum ve dizlerimin acısından ayakta duramayacak kadar yorgundum. Beni kenara ittirip adamlara doğru iki adım attığında heriflerin topukladığını gördüm. Bela istemiyor oldukları bu hallerinden belliydi. Yere oturduğumda şefkat görmeye ihtiyacım vardı. Burak bile olsa sarılıp ağlayabilirdim. Peki o geri zekalı ne yaptı biliyor musunuz? Arkasını döndüğü gibi bileyimi yakalayıp hızlıca kamp alanına yürümeye başladı. Canımı yakıyordu ve beni resmen sürüklüyordu. Sendeleye sendeleye ilerlerken şu durumda neden bana böyle davrandığını anlamaya çabalıyordum. Kamp alanına vardığımızda elimi ondan hızlıca çekip yere oturdum. Dizlerimde topaklanmış kanların etrafını tutarak canımın acısını dindirmeye çabalıyordum. Arkasını döndüğü gibi bağırmaya başladı geri zekalı !

"Amacın ne lan senin ! Beyinsiz ! Bu halde bu saate kadar ormanda ne bok işin var ! Sikilmek istiyosan o haydutlara gerek yok işini burada ben de halledebilirim !" Bana doğru eğilmiş gözlerimin içine bakarak bağırıyordu. Gözlerime dolan yaşların akmaması için özel bir çaba sarf etmem gerektiğini biliyordum. O çabayı sarf ettiğimde söylenebilir fakat engel olamadım. Gözlerimden akan yaşlara aldırış etmeden hıçkırarak

"Ya benim ne suçum var! Sadece senden uzaklaşmak istedim. Beni öpmeyi bırakmanı istedim. Yüzünü görmek istemedim! " diye bağırdım. Fazlasıyla sinirli görünüyordu.

"Ne yapıp ne yapmayacağıma ancak ben karar veririm! Aptal saptal triplerin yüzünden nerdeyse tecavüze uğruyodun amına kodumun salağı ! Şu haline bak üzerinde bi atletle bu karanlıkta ormanda ne işin var lan senin! Benden kaçmak istemiş miş. Benden kaçmak için şurdaki ağacın dibine de gidebilirdin! Canın sikilmek istiyosa söyle bi dahaki sefere kurtarmıyım seni!" Gözlerimden akan yaşlarla oturduğum yerde bağırmaya başladım.

"Ulan beyinsiz ! Her şey senin yüzünden senin yüzünden şu an canım yanıyor ! Bi de haklıymış gibi burda bana çemkiriyosun. Sıçarım senin beynine senin yüzünden sevgilimi aldattım ben. Senin yüzünden gözüme uyku girmedi bütün gece ! Kendimi senin yüzünde suçlu hissettim. Senin tarafından kurtarılmaktansa orada tecavüze uğramayı tercih ederdim ! Ben bu tatili Cenk'le geçirebilmek için babama kaç kere yalan söyledim biliyor musun sen? Senin yüzünden içine sıçıldı tatilimin !" artık ağlamaktan çok çemkiriyordum.

"Sevgilisini aldatmış mış! Kızım sen var ya bu güne kadar gördüğüm en beyinsiz insansın. Sevgilisiyle zaman geçirmek için babasına yalan söylemiş miş. Ulan amına kodumun salağı sanki bunu ilk kez yapıyosun ! O ayyaş babana günde kaç posta yalan söylediğini bilmiyo muyum?" Yüzümde fazla şaşkın bir ifadeyle dona kaldım. Gözüme dolan yaşlara engel olamadım. Ayyaş baban ! Evet benim ayyaş babam. Allah onunda belasını versin. Artık yaşlar gözümde duramayacak kadar çok dolmuştu. Kafamı önüme eğmeden hemen önce Burak'ın gözlerine baktım. Bunu söylememesi gerektiğini düşünüyor gibiydi. Ailem konusunda hassas olduğumu herkes bilir. Bu yüzden yanımda asla aile konusu açılmaz. Burak da bunun farkındaydı. Babamın ayyaş olduğunu Dilan'dan başka kimsenin bilmediğini sanıyordum. Bu durum gözlerimden fazlaca yaş akmasına neden oldu. Kollarıyla bedenimi sararak kafamı göğsüne yasladı. Sesi artık kızgın değil mahcup geliyordu.

"Özür dilerim. Bunu söylememeliydim. Çok özür dilerim ağlama lütfen gözünden bir damla yaş daha akmasın." Kafamı avuçlarının içine alıp dudaklarıma küçük küçük öpücükler kondurmaya başlamıştı. Ona engel olmadım. O kadar bitkindim ki ne yapsa izin verdim. Beni kucağına alıp çadırıma götürdü. Sakince yatırdığında hemen döneceğini söyleyip dışarı çıktı. O kadar sessizdik ki bu garip gelmişti. Sürekli didiştiğim çocuk aslında o kadar yakındı ki bana. Çadıra girdiğinde elinde ıslak mendil ve yara bandı vardı. Dizlerimi hafifçe temizlemeye başladı. Yastığa başımı koymuş ona izin vermiştim. Dizlerime yara bantlarını yapıştırıp yanıma uzandı ve ona sarılmamı sağladı. Hiç konuşmadık. Ara sıra başıma küçük öpücükler konduruyordu.  Gözlerimi kapadığım gibi uyuyakaldım. Onun kollarının arasında. Çok saçma bir şekilde uyuyordum. Gözlerimizi açtığımızda karşımızda Cenk'i görmemek için dua etmem gerektiğini biliyorum evet. 

Umarım tüm bu gördüklerim bir kabustur ve uyandığımda Burak'ın kollarında sevgilime açıklama yapmak zorunda kalmam...

繼續閱讀

You'll Also Like

Peyda 由 Herkes Yalan

青少年小說

676K 45K 31
Peyda, bir Gerçek Aile/Kaçırılmış Çocuk klasiğidir. "Şimdi, on yedi yıl sonra annem ve babam karşımda dikiliyorlardı. Onları görüyor, onlarla aynı m...
BERCESTE 由 itsmegokcen

青少年小說

5.8M 192K 98
Karan Haznedaroğlu. 27 yıldır her istediğini elde eden, sadece adıyla bile bütün kapıları açabilecek bir adam. Şimdi her şeyden çok istediği bir şey...
1.3M 51.2K 26
(18+ cinsellik ve şiddet içerir.) Başımızın üstünde ki elçilik binasının içinde bir ses yankılandı. "Şuandan itibaren; Onun tek bir saç teline zarar...
793K 46K 34
Kuru öksürükleri durmadı bir süre. Boğazının acısını ben hissetmiş gibi yüzümü buruşturdum. Hastalığı benden kaptığı için kendimi iki kat kötü hissed...