Tutkuyla Harmanlanmış Bedenler

By redndyellow

5.2M 167K 32K

Acar Devran, kendini bozguna uğramış gibi hissediyordu. Yaklaşık 7 saattir yatağındaki güzelliği seyrediyordu... More

0.0: "Karşılaşma"
0.1.1: "İddia"
0.1.2: "Bu Kız.."
0.2: "Yüzleşme"
0.3 "Gerçekleri Öğrenen Bezelye Beyinli Koala"
0.4 "Geçmişe Bakış"
0.5 "Sen Hep Benimdin Demek"
0.6 "Gelmemi Mi İstersin?"
0.7 "Kabusun Tozları"
0.8 "Acar Devran'ın Vikipedisi"
0.9"Devran Yalısı'nda Elvin Rüzgârı"
1.0: "Seviyor mu? Sevmiyor mu?"
1.1 "Fırtınadaki İnciler"
1.2: "Bumerang"
1.3: "O'na Dokunma"
1.4 : "Kül"
1.5 : "Sana Geldim Yiğidim!"
1.6: "Hediye gibi geldin, hoşgeldin"
1.7: "Seni Anan Benim İçin Doğurmuş"
1.8: "Galata Kulesi Tepesinde"
1.9: "Gecede Bir Damla Okyanus"
2.0: "Sağ Kalanlar"
2.1: "Hep Kadın Gibi"
2.2: "Seni Yaratana Ölünür."
2.3: "En Derin İlk Adam"
2.4: "Yarişkimi"
2.5: "Karadeniz Güzeli"
2.6: "Defile"
2.7: "Bencil"
2.8: "Çabala Devran"
2.9: "Ne Diyorsun?"
3.0: "Sahil"
3.1: "Atılgan Rus'a Dövüş Çiçeği"
3.2: "Yeni Yılda Yeni Kararlar"
3.3: "Karabasan ve Düş Kapanı"
3.4: "Mangal Sonrası Nişan"
3.5: "Hazırlıklar&Düğün Bohçası"
3.6: "O Zaman Dans!Renk!"
3.7: "Köprüden Önceki Son Çıkış"
3.8: "Thinking Out Loud"
3.9: "Lady D."
4.0: "Hafızadan Silinen Bir Gece"
4.1: "Güçlü Kadının Güçlü Adamı"
4.2: "Eve Dönüş "
4.3: "Sarı Gül Buketi"
4.4: "İkiz"
4.5: "Ev Alışverişi"
4.6: "Ağva"
4.7: "Hat Trick"
4.8: "Kapan"
4.9: "Gün Gelir Devran Döner!"
SAVAŞ DEVRAN: "Dolmasın O Güzel Yeşillerin"
5.0: "Aden"
DUYURU
BADE
5.2: "Mutlu Ailenin İlk Resmi"
5.3: "Bir Aşüfte Sorunsalı"
5.4: "Affet Kız, Yükün Azalır!"
5.5: "O Benim!"
5.6: "Eksik Resim"
5.7: "All Of Me"
5.8: "Büyüyen Minikler"
DUYURU
5.9: "Krallık"
6.0: "Elmalar"
6.1: "Yama"
6.2: "EN GÜZEL HEDİYEM-FİNAL"
ÖZEL BÖLÜM-1: "Afet-i Devran ve Devran Erkeği"
ÖZEL BÖLÜM-2: "Bayramlar"
ÖZEL BÖLÜM-3: "Nabız"
Acar&Elvin: "Başka Bir Dünyada"

5.1: "1 Çilek 2 Erik"

40.3K 1.9K 487
By redndyellow

(Bölüm 16 Şubat 2017/ 17.25'te yayımlanmıştır.)

ACAR DEVRAN'dan

Kafamı okuduğum yazıdan kaldırıp, karşı koltukta ayaklarını uzatarak oturan Elvin'e baktım.

Bebekler yarın 4 aylık oluyordu ve cinsiyetlerini öğrenecektik. Kendilerini henüz göstermemişlerdi.

Okuduğum yazı tam da geleneksel yöntemlerle cinsiyeti öğrenmekle ilgiliydi. Pis pis sırıtınca elma yiyen Elvin'e gözüm kaydı. Sırıttığımı görünce kafasını sağa sola salladı.

-Kim bilir aklından ne geçiyor?" Dedi ayağa kalkıp tahminen 3. Elmasını almaya giderek. Yemek çok yememesini söyleme sebebim çok kilonun hamilelikte onun için zararlı oluşuydu.

Ama ne zaman ona bu konuda bir ikaz yapsam gözleri doluyor, elindeki yiyecek her neyse, bu deli gibi aşerdiği frenk üzümü bile olsa, bırakıyor ve odaya çıkıp ağlıyordu.

Özür dilediğimde minik kalbini kolay kolay kazanmak da zordu.

Kafasını başka tarafa çevirip kollarını göğsünde kavuştururken gözleri hiç ağlamamış gibi yeniden doluyor, dudakları titriyordu. Her ne kadar onun iyiliği için bunu yapmış olsam da özür diliyordum.

Alıngan olmasını doğal karşılıyordum. Hamilelik onun için zor geçiyordu.

Sürekli fıkır fıkır olan, koşturan eden kız, iki adım atınca yoruluyor, akşam erken uyuyordu. 3 bebek taşıyordu ve bana göre yine de fazla hareketliydi.

Sürekli bebekler için dergi okuyup, şirkete gitmeyi ihmal etmiyordu. Aynı zamanda Asuyla, Petekle,Badeyle özel ilgileniyordu. Petekle çok yakınlardı. İki manyak hamilenin:

-Şimdi bizim çocuklarımız mı olacak?" Konulu bir konuşmada birbirine sarılıp ağladığını gördükten sonra evin arka bahçesinden çıkma kararı almıştım.

Bazen onlara bulaşmamak ve sessizce gitmek en doğru olanıydı.

Sürekli aşeren, iyiliği için söylendiğimde kızan, devamlı bir 'trip' hali içinde olan ve öfkeli bir Elvin'i sürekli olarak alttan almak da benim boynumun borcu sayılıyordu.

Tahmin ettiğim gibi elinde 3. Elmasıyla gelip koltuğa yavaşça oturdu.

-Güzelim çok elma yemedin mi?" Aldığı ısırığı tek bir yanağına doldurup konuşmaya başladı:

-Sen zaten yolunu yapıyorsun. Daha şimdiden böyleysen, 9. Ayda yüzüme bakmazsın. Yiyorum sanane, 2 kilo yiyeceğim tamam mı!" Kafamı sallayıp yazıya döndüğümde içimden 180'e kadar saydım.

Hayır bu rafadan yumurta için tuttuğum bir saniye değildi, Elvin'in ağlama zamanına kalan saniyeydi.

Tahmin ettiğim gibi.

Bir yandan elmasını yiyor bir yandan sessizce ağlıyordu.

Derin bir nefes alıp yanına gittiğimde bileğinden tuttum. Yüzünü bana çevirdiğinde kırılmıştı yine.

Nasıl ondan bıkacaktım ki? Bunu nasıl söyleyebildiğini aklım almıyordu.

Çoğalıyordu. Çoğalıyorduk.

Bazen inanamıyordum. Hayatımda Elvin vardı.

Kafamı kendimi inandırmak ister gibi sürekli ona çeviriyordum. Tam o sırada gözüm karnına ilişiyordu.

Orada bizden olan, 3 can daha vardı. Elvin ve Elvin'in içinde 3 can.

Matruşka gibiydi.

Vücudunun büyümesi benim aksine hoş karşılayacağım bir şeydi çünkü hamilelik ona her anlamda çok yakışmıştı. Yüzü daha da güzelleşmiş ve anlam veremediğim bir farklılık yüzüne oturmuştu.

Farklı bir güzellik eklenmişti yüzüne. Bir ışık gelmişti.

Göğüs ölçüsü de zaten büyük halinden, daha büyüğe terfi etmişti. Neden onu sevmeyecektim ki, öpeceğim yerleri artacağı ve onun deyimiyle "şişman olduğu için"

-Ben seni düşünüyorum. Hamile olmadığında istersen 100 kilo ol." Elmasını masaya bırakıp kafasını göğsüme koydu.

-Senin de sinirlerini yıpratıyorum değil mi? Bazen sana öfkeleniyorum." Güldüğümde ellerimden birini beline koyup saçlarına dokunurken, diğer elimi karnına koydum.

-Neden güzelim?"

-Niye sen doğurmuyorsun? Erkek deniz atları bebekleri taşıyormuş mesela. Six packlerin bozulmasın diye tıp gelişse bile yapmazsın sen..." saçlarını karıştırıp hızla kucağım aldığımda küçük bir çığlık atıp ellerini boynumda birleştirdi.

-Hadi senin keyfini biraz yerine getirelim." Cilveli cilveli saçını geriye atıp boynunu açıkta bıraktı.

-Hıı...Nasıl olur bilmem ki?" Salondan çıkıp yürürken:

-Samanlığa mı gitsek?" Dedim. Güçlü bir kahkaha atıp ayaklarını salladı. Hiç ağır gelmiyordu bana. Bu yüzden birkaç kere hoplattığımda güldü.

-Acar yaa...Nereye gidiyoruz?" Kapıya vardığımda açmadan kulağına yaklaştım yavaşça:

-Balayından döndüğümüzde ne yaptık hatırlıyor musun?" Hatırlamış olmalı ki yanakları kıpkırmızı olurken başını salladı.

-Bir hatırlayalım.." burnunu boynuma sürttü.

-Şirkete gitmeyecektim zaten." Gülme sırası bendeydi.

**
-Acar işe yaramayacak diyorum." Elvin gözlerini devirerek son 5 dakikadır sürekli tekrarladığı cümleleri söylüyordu.

Yaptığımız duştan çıkmıştık ve ben yazıda yazanları uyguluyordum.

İlk başta kalp atışı testini denemiştim.

"Eskilere göre kalp atışı dakikada 140'ın üzerindeyse kız bebek geliyor demektir."

Elvin başta ne yaptığıma anlam veremeyip güldüğünde net bir sonuç alamamıştım bir türlü.

-Acar saçmalama. Üçüz bu üçüz! Hangi birinin kız olup olmadığını bulacaksın ki!"

Şimdi de bir yüzüğü ipin ucuna bağlamış Elvin'in karnı üzerinde tutmuştum. Eğer yüzük ileri geri hareket ederde erkek, dairesel bir hareket yaparsa kız olacaktı.

Ama yüzük hem ileri geri hem de dairesel hareket yapmıştı.

-Acar bir de şirket yönetiyorsun."

-Elvin sus odaklanamıyorum." Elvin çıplak durmaktan sıkılmış olmalı ki yüzüğü bir kenara atıp yavaşça ayaklandı. Üstünü giymeye başladığında bana söylendi:

-Hayır yani 1 gün kalmış ne bu merak? Bak kediyi merak öldürürmüş."

-Ne olur lan erken öğrensek?" Bluzunu geçirirken ters ters bana baktı.

-Yarın Acarcığım. Yarın gideceğiz ve öğreneceksin. Allah Allah 4 bebek ne zor iş." Birkaç saniye dördüz mü diye düşündükten sonra odadan çıkmasıyla peşinden gittim.

-Pişt! Bana bebek diyemezsin, bebeğim." Yavaşça merdivenleri inmesine yardımcı olurken sormadan edemedim.

-Elvin yediğin elmaların kaçı ekşi kaçı tatlıydı?" Cevaplamadan mutfağa ilerlemişti.

Galiba gerçekten 2 kiloyu yemeyi düşünüyordu bizim sincap.

Sen ne güzel bir hayvansın yaa! Aşeren Elvin temsili ahahahahah

Elvin DURU DEVRAN'dan
Siyah kazak elbisemi üzerime geçirdikten sonra, siyah çoraplarımı ve siyah botlarımı giydim. Bol rimel ve kırmızı rujla beraber gözlüğümü takarak, kabanımı geçirdim üstüme.

Çantamı hazırlarken odanın kapısı çaldığında, gir dememle kafasını uzatan bir Asu'yu görmüştüm.

-Gel kız zilli. Durma kapıda." Hemen yanıma koşup karnıma eğildi.

-Oyy maşallah benim güzellerime. Nasılsın annesi?" Ayağa kalkıp sarıldığında hemen sarıldım.

-İyiyim heyecanlıyız kuzum." Sırıtarak makyaj masamın önündeki koltuğa oturduğunda telefonumu çantama yerleştiriyordum.

-Ben de çok heyecanlıyım Elvin! Ali bana evlenme teklifi edecek büyük ihtimalle."

-Şarj aletim nerede yahu?"

-Ya ben ne diyorum sen ne diyorsun?" Bulduğum şarj aletini hemen çantama atıp fermuarı çekerken Asu'ya döndüm:

-Evet edecek. Bana anlattı." Çığlık atıp yanıma koştu.

-Ayy ne yapacakmış?" Gözlerimi devirerek kapıya ilerledim.

-Söylenir mi ya? Öğrenmişsin teklif edeceğini zaten, orası sürpriz olsun. Evlatlarımın cinsiyetini öğreneceğim ben, yemişim senin Ali'ni!"

-İyi be demedim bir şey ponçiğim. Sen ne diyorsan o olsun!" Kafamı salladım. Bu hamile saltanatı çok işime yarıyordu.

Kemal yanımıza geldiğinde garaja yöneldik. Arabaya bindiğimizde arka koltuğa iyice yerleştim. Acar şirketten çıkacaktı ve hastanede buluşacaktık.

Hastane sonrasında bizimkilerle beraber yemek yiyecektik gerçi ama Asu yanımda olmak, bebeklerimin kalp atışlarını dinlemek istiyordu.

İlk defa kalp atışlarını duyduktan sonra, yalıdaki ailecek yenilen bir yemekte görüştüğümüzde ağlamış ve nasıl eşsiz bir his olduğunu söylemiştim. Asu da benimle beraber geleceğini belirtmişti. O hafta gelememe sebebi moda haftasıydı.

Acarla mesajlaşırken Asu'nun hareketlendiğini hissettim. Aldırmadan mesajlaşmama devam ederken, göz ucuyla Asu'ya baktım.

Kızarmış ve paniklemişti.

Ne olmuştu ki bu kıza? Tam kaşlarımı çatmış soracakken Acar'ın mesajına baktım.

"Ben geldim, ne zamana geleceksiniz acaba?!"

"En geç 15 dakikaya aşkım. ☺️😌❤️"

"O kadar erken çık dedim, aşkım diyerek yumuşatamazsın Elvin. 😒"

"Erkeğim🙊 Yiğidim 🙈 Aslanım 🙉 Adamım 🐵"

"Tamam yeterince yumuşattın. Sonrası benim için sıkıntılı güzelim. 😑😘"

"❤️❤️❤️"

Telefonu kapatıp Asu'ya döndüğümde benden tarafa bakamıyor, gözlerini kaçırıyordu.

-Asu?"

-Hı?" Diye aniden cevap verdiğinde hayırdır der gibi baktım.

-Elvin ağabeyime güveniyorsun değil mi?"

-Asu nereden çıktı şimdi bu?"

-Söyle işte...

-Evet güveniyorum tabiki. Güvenmediğin hangi adamdan 3 velet yaparsın Allah aşkına!

-Mesela sana çiçek alıyor mu çok?"

-Acar bana hep çiçek alıyor kii ben zaten kendim yetiştiriyorum. Ne var anlamadım?"

-Sana karşı garip hareketleri var mı? Gece geç geliyor mu? Telefonunu gizliyor mu?" Gözlerimi devirdim.

-Ne demek istiyorsun?" Gözleriyle Kemal ağabeyi gösterince anladım.

"Kızsal mevzular!"

-Kemal ağabey, şu marketten bana su alabilir misin? Çok susadım inan yoksa istemem." Kafasını sallayarak hemen arabayı kenara çekti.

-Tabiki Elvin Hanım." Göz devirdiğimde "Elvin." Diyerek düzeltmişti. Acar'ın bu konuda bazen sert çıktığını bilsem de onları da aileden sayıyordu, sayıyorduk sonuçta.

Arabadan inip karşıdan karşıya geçtiğinde Asu konuya girdi:

-Elvin...Bak sana bunu göstermeyi hiç istemezdim. Ama öğrenecektin ve ve..."

-Asu uzatma Kemal ağabey gelir birazdan. Hadi!" Elini çantasına sokup çıkardığı şeyi bana uzattı:

-Ağabeyim seni aldatıyor! Bu sütyeni şimdi buraya sıkışmışken buldum! Üstelik...üstelik koca memeli bir orospuyla! Senden büyük...Ah! Merak etme Elvin onu mahvedeceğiz, onu pişman edeceğiz..." tepki vermeyişime birkaç saniye baktı.

-Kıyamam şoka girdi. Lütfen üzülme tamam mı bebeklerine birlikte bakar..."

-Asu sus!" Elimi ağzına kapattığımda nefes nefese kalmıştı. Yanaklarım kıpkırmızı olurken gözlerimi kaçırıp, sütyeni çantama soktum.

-O benim sütyenim...biz..." Asu'nun birkaç saniyede şoktan çıkan gözleri ve kahkahasıyla utanma katsayım 5 katına çıktı.

Zaten 3 bebeğim vardı yani ne yaptığımız ortadaydı. Ama işin tam anlamıyla "tüm kirli çamaşırlarım ortaya dökülmüştü"

Kirli olan yaptığımızın anlaşıldığı iş, çamaşırım da sütyenim oluyordu.

-Asu tamam yeter gülme artık."

-Elvin....Yani inanamıyorum 4 aylık hamilesin, ağabeyime de maşallah performansta gram azalma yok...Ahahahaahahaahah...." ofladığımda kendini zorla da olsa durdurdu.

-Asu yeter ama yaa...Utandım.."

-Kız bir de arabada! Aman Allah'ım oturduğum koltukta neler olmuş böyle bir iğrendim." Gözlerimi devirsem de kısık sesle mırıldandım:

-Bu koltukta değildi zaten." Bir kahkaha daha patlattığında kafasına vuracaktım.

-Ayol bu sütyen büyük değil mi sana?" Gülmesini bastırmaya çalışmaktan yüzü kızarmıştı.

-Sıkıyor diğerleri, göğüslerim büyüyünce bunu aldım bende..." kafamı cama çevirdiğimde Kemal ağabeyin geldiğini gördüm.

-Özür dilerim hanımlar, sıra vardı."

-Böyle dantelli, fırfırlı, siyah siyah, vahşi vahşi!" Kulağıma mırıldanan Asu'nun karnına dövüş zamanlarımı hatırlatan, sağlam bir dirsek çaktım.

-Olsun, uçur bizi Kemal ağabey."

**
3.GÖZ
Çift birbirilerini hastanede gördüklerinde sıkıca sarıldığında Asu ikiliyi iyice süzdü. Ne güzel bitmeyen bir aşkları vardı.

Ağabeyinin gözlerinde bu gördüğünü evlendiklerinde Ali'de de görebilecek miydi?

Tam bu sırada ağabeyi tarafından sıkıca kucaklanan Asu'nun vücudu büyük bir mutlulukla doldu.

-Benim cadım n'apıyormuş bakalım?"

-İyiyim ağabeyciğim. Sen?" Saçlarımı karıştırdı.

-İyidir ufaklık." Elvin'in adının söylenmesiyle Pınar Hanım'ın odasına girdiler.

-Hoşgeldin Elvin! Hoşgeldiniz Acar. Siz?" Kadın Asu'ya döndüğünde Asu elini uzattı:

-Asu ben...Elvin'in görümcesiyim." Pınar kahkaha attı:

-Arkadaşsınız bir de! Adınız geçmişti..Ne güzel. Hadi bakalım miniklerimize. Heyecanlı mısınız?" Bu sırada Elvin kabanını çıkarmış, elbisesini yukarı sıyırıyordu.

-Çok...Gece uyuyamadım resmen!" Dedi genç kız karnını açtığında. Doktor gülümseyerek jeli sürdü.

Asu heyecandan kalbinin teklediğini hissetti. Ne güzel bir şey olmalı bu annelik, diye geçirdi içinden. Kendisini bir anlığına Ali'nin bebeğine hamile gibi düşündü.

Ne kadar güzel olurdu sevdiğin adamla koskocaman bir insan hayatı oluşturmak.

Bir insan meydana getirmek.

Sadece sana ve ona ait bir parçayı karnında taşımak ne güzeldi kim bilir.

-16. Haftadasın. Miniklerin kilosu iyi Elvinciğim. Hatta gerçekten iriler. Belki de bu yüzden çabuk yoruluyorsun. Aşermen kesiliyor değil mi?" Elvin kafasını salladı gözlerini ekrandan ayırmadan.

-Güzel...Evet şimdi cinsiyetlerini öğrenelim." Acar Elvin'e göz kırptığında ikisi de ekrana döndüler. Asu Elvin'in elini sıkarken nabzı hızlanmıştı.

-Evet...Sonunda öğrenebildik minikleri...1 kız 2 erkek..." sonunda odada kalp atışlarını duyduklarında Elvin deli gibi ağlamaya başlamıştı.

Minikler 1 çilek 2 erikti demek. Elvin'in ilk aşerdiği meyveler.

Asu'nun da eli ayağı boşalmış zor dururken, Elvin'in ayak ucuna ilişti.

-Bu müthiş bir ses..." Acar, Elvin'in yanına gelip alnına öpücük kondurduğunda o anı hiçbir zaman unutamayacağını biliyordu.

Baba olmak da, anne olmak kadar harika bir duyguydu.

***
-Hayırlı olsun!"

-Oooo hayırlı olsun!"

-Küçük Elvin geliyor!"

-2 Acar geliyormuş ooooooo!" Elvin ve Acar kafeye girdiklerinde, tezahürat yapan gruplarına gülerek hepsinin tebriklerini alıp, sarıldılar.

-Yengelerin en hası!"

-Kim 3 bebek doğuruyor be!"

-Petekle sen grubun gurursunuz ulan!" Elvin beylere tek tek sarıldıktan sonra ciddi ciddi baktı:

-İçimde 2 erkek var...Bu yüzden bir süre delikanlı kasaplar gibi takılacağım." Herkes gülüp konuşmaya başladıklarında siparişlerini verdiler.

Elvin de o sıra dün gece rüyasında gördüğü ismi hatırlamaya çalışıyordu.

Keşke uyandığımda telefonuma kaydetseydim diye düşündü. Kafasını kaldırıp kafenin yazılarla kaplı duvarını incelerken gözüne büyük "T" harfi takıldı. Yüzüne gülümsemesi hızla yayılırken karşısında oturan Acarla gözleri buluştu.

-Hayırdır hatun?"

-Acar oğlumuzun adı Tuna olsun mu?" Gruptakiler beğeni sesi çıkarıp ismi sürekli seslenir gibi söylediklerinde, Acar da gülümsemişti kocaman.

-Olsun be güzelim. Madem tek kızımız var Aden'in 2. Adı da Lina olsun." Elvin'in gözleri yine çok mutlu olduğundan dolarken kızlar tekrar kikirdemişti.

-Diğer oğlunuzun ismi ne olacak?" Diye sordu Devrim arkadaşlarının mutluluğuyla büyük bir enerji dolmuşken.

-Onu biz geçen gün konuştuk zaten. Kız için de erkek için de isim bulduk birer tane." Dedi Acar sıradan bir şeymiş gibi omuz silkerken.

-Ne olacak?" Diye kardeşini tekrarladı Derin.

-Rüzgar."

-Rüzgar." Hepsi bu mutlulukların üzerine yemeklerini yiyip sonrasında Sarp'ın yaptırdığı pastalarını keserken, deli gibi muhabbet dönüyordu.

Masada en çok yiyen, tabiki yine ilk Elvin ikinci Petekti.

Can taşımak hiç kolay değildi doğrusu!

***
Bölüm Sonu😘😘😘

Tuna, Rüzgar, Aden Lina geliyor gençler!!!

Bölümü yazmak için tabletimden giriyorum ve bu yüzden böyle kısa sürdü üzgünüm bunun için bilgisayarım bu akşam elime ulaşacak. 😔

Mesajlarınızın bazılarına yeni yeni cevap veriyorum. Hata veriyordu 2 gündür. Aşk Sarhoşu için kapaklarınızı bekliyorum ama gerçekten profesyonelseniz ve açıkçası bana kapris yapmayacaksanız istiyorum bunu.

Ben hikaye için en güzel kapağı seçmeye çalışıyorum. Zaten kendim bu konuda beceriksiz olduğumu söyledim, ee o zaman neyi tartışıyoruz? Gerçekten kapak yapmadığım için kızıyorsanız, atmayın o zaman. Ha atan okurlarım arasında şuanlık bir kapak seçtim zaten.

Daha iyisi gelene kadar neden kaldırayım ki? Her neyse bu konuyu burada kapatıyorum. İsteyen ve olumsuz durumu kaldırabilecekler yaptıkları kapakları atabilir.

Yorum istiyorum ama düştü yorumlar 😔 Sevdiyseniz oy da bekliyorum tabiki ❤️

Keyfiniz yerindedir inşallah.

Seviyorum, seviliyorum. Siz de bol mutlu olun, sevin kocaman tamam? Anlaşmışızdır umarım?

Hadi yorumlara gittim ben.

Sevin, sevilin. ❤️❤️❤️

Continue Reading

You'll Also Like

39.5K 1.6K 20
UYARI: Kitap içerisinde nude gönderme gibi olaylar var, etik kurallarınıza uymuyorsa okumanızı tavsiye etmem. Şahsıma edilen en ufak hakarette engell...
101K 6.8K 6
Hiç kapanmamak üzere açılan yaralar, kanamaz. İz bırakır. Ve o iz sonsuza dek geçmez, Yanı başında kalır.
698K 29.1K 46
30-50k izlenen Yağız her gün yayın açar, Sohbet eder ve korku oyunları oynar. Işıl ise o yayıncıya aşık bir kızdır. Işıl habire yağıza Instagramdan y...
665K 25.2K 86
Genç kızın arkadaşının verdiği yeni numarayı yanlış yazan kızın gelecekteki kocasına tesadüfen yazması. İlk başta kız engel yesede engel bir şekilde...