Tutkuyla Harmanlanmış Bedenler

By redndyellow

5.2M 167K 32K

Acar Devran, kendini bozguna uğramış gibi hissediyordu. Yaklaşık 7 saattir yatağındaki güzelliği seyrediyordu... More

0.0: "Karşılaşma"
0.1.1: "İddia"
0.1.2: "Bu Kız.."
0.2: "Yüzleşme"
0.3 "Gerçekleri Öğrenen Bezelye Beyinli Koala"
0.4 "Geçmişe Bakış"
0.5 "Sen Hep Benimdin Demek"
0.6 "Gelmemi Mi İstersin?"
0.7 "Kabusun Tozları"
0.8 "Acar Devran'ın Vikipedisi"
0.9"Devran Yalısı'nda Elvin Rüzgârı"
1.0: "Seviyor mu? Sevmiyor mu?"
1.1 "Fırtınadaki İnciler"
1.2: "Bumerang"
1.3: "O'na Dokunma"
1.4 : "Kül"
1.5 : "Sana Geldim Yiğidim!"
1.6: "Hediye gibi geldin, hoşgeldin"
1.7: "Seni Anan Benim İçin Doğurmuş"
1.8: "Galata Kulesi Tepesinde"
1.9: "Gecede Bir Damla Okyanus"
2.0: "Sağ Kalanlar"
2.1: "Hep Kadın Gibi"
2.2: "Seni Yaratana Ölünür."
2.3: "En Derin İlk Adam"
2.4: "Yarişkimi"
2.5: "Karadeniz Güzeli"
2.6: "Defile"
2.7: "Bencil"
2.8: "Çabala Devran"
2.9: "Ne Diyorsun?"
3.0: "Sahil"
3.1: "Atılgan Rus'a Dövüş Çiçeği"
3.2: "Yeni Yılda Yeni Kararlar"
3.3: "Karabasan ve Düş Kapanı"
3.4: "Mangal Sonrası Nişan"
3.5: "Hazırlıklar&Düğün Bohçası"
3.6: "O Zaman Dans!Renk!"
3.7: "Köprüden Önceki Son Çıkış"
3.8: "Thinking Out Loud"
3.9: "Lady D."
4.0: "Hafızadan Silinen Bir Gece"
4.1: "Güçlü Kadının Güçlü Adamı"
4.3: "Sarı Gül Buketi"
4.4: "İkiz"
4.5: "Ev Alışverişi"
4.6: "Ağva"
4.7: "Hat Trick"
4.8: "Kapan"
4.9: "Gün Gelir Devran Döner!"
SAVAŞ DEVRAN: "Dolmasın O Güzel Yeşillerin"
5.0: "Aden"
DUYURU
BADE
5.1: "1 Çilek 2 Erik"
5.2: "Mutlu Ailenin İlk Resmi"
5.3: "Bir Aşüfte Sorunsalı"
5.4: "Affet Kız, Yükün Azalır!"
5.5: "O Benim!"
5.6: "Eksik Resim"
5.7: "All Of Me"
5.8: "Büyüyen Minikler"
DUYURU
5.9: "Krallık"
6.0: "Elmalar"
6.1: "Yama"
6.2: "EN GÜZEL HEDİYEM-FİNAL"
ÖZEL BÖLÜM-1: "Afet-i Devran ve Devran Erkeği"
ÖZEL BÖLÜM-2: "Bayramlar"
ÖZEL BÖLÜM-3: "Nabız"
Acar&Elvin: "Başka Bir Dünyada"

4.2: "Eve Dönüş "

53.8K 1.8K 574
By redndyellow

(Bölüm 16 Şubat 2017/ 20.40'ta paylaşılmıştır.)

Artık bölüm sonu yazılarım yok.

Sizin için devam ediyorum. ❤️
Umarım mutlu huzurlusunuzdur en, en az benim kadar.

İyi okumalar 😘

ACAR DEVRAN'dan

Boğazımı temizlediğimde bakışların bana döndüğünü farkettim. Tamamen temizlenmiş evimizin salonundaydık.

Eşyalarımız çok azdı. Yarın ev alışverişine çıkacaktık zaten.

-Evet can dostlarım, karıcığım, Ali ve Asu.." onlara gıcıklığımdan dolayı dışladığımdan Ali ve Asu oflamışlardı.

-Acar, yapma ama.."dedi Elvin kolumu tutup eliyle okşayarak.

-Evet ağabey, ben senin kardeşinim." Şakama alınan ve ciyaklayan Asu'ya göz devirip devam ettim:

-Bilgilendirmen için sağol Asucuğum. Aydınlattın resmen beni." Elvin kulağıma yükselip:

-Acar davranma şöyle, biliyorsun alınıyor." Dediğinde omuz silksem de tekrar parmak ucuna kalkıp:

-Benim için aşkım." Demişti. Senin ağzını...

Neyse...Boğazımı tekrar temizleyerek bizimkilere döndüm:

-Evet..Ne diyorduk? Hah... NBA'de tuttuğumuz takımın kazanmasından sonra geri döndüğümüz, bu güzel ülkemizde bir kutlama yapacağımı söylemiştim. Elvinciğim, kıymayı getirir misin?" Dediğimde asker gibi selam verip gitmişti.

Tayım (at yavrusu) benim ya.

-Ne için kıyma?" Dedi Petek masadaki malzemelere baksa da anlamayarak.

Bundan olmaz gibisinden kafamı sağa sola salladım Sarp'a bakarken.

-Çiğköfte tabiki!" Diyerek bilgilendirdi onu Sarp.

Beni aldırmamıştı.

Çiğköfte bilmeyen kız alınır mıydı oğlum?

-Bir de kız olacaksınız!" Dedim gözlerimi devirerek.

Kıymayla gelen Elvin kızların sözcüsü olarak geldiğini belli edecek şekilde öksürüp, konuşmuştu bile:

-Yemek sadece kadınların ilgi alanı değildir Acar. Bu sadece bir kültürdür, Petek bunu bilmiyor diye kadın olmamış olmuyor." Petek sırtını dikleştirdiğinde diğer kızlar da yavrusu çalınan tavuk gibi kabarmıştı.

Ah be Elvin'im!

Sen veriyorsun manyaklara bu gazı. Vallahi billahi.

-Ne oldu lan?" Dedi Devrim kızlara göz gezdirip, trip moduna girmiş sevgilisine de bakakalırken.

-Elvin'in feminist şeysi işte...kadın-erkek, eşitlik vesaire...." Elvin'in bakışlarıyla konuşmamı sonlandırdığımda Petek konuştu:

-Ayy ama ben çiğ kıyma yiyemem, kurtlanırım!"

-Niye sen elma mısın?" Diyen Deniz'e göz devirdi Petek.

Ama gülmüştük.

Deniz'in bu espriyle karışık laf sokma durumu Elvin'i anımsatmıştı.

Sahi Elvin neredeydi?

Hah yanımdaymış tamam.

-Vallahi çiğköfte dediğin kıymalı olur Petek." Dedim kıymayı direkt tepsinin yanına koyarken.

Kıymasız çiğ köfte mi yenilirdi ulan!

-Ben senin için kıymasız da yoğururum, patatesli yer misin kuzu?" Elvin Petek'in koluna omzunu atmıştı bunu söylerken.

Anaç tavuğum benim.

Anne kaplanım!

Bodur tavuk, her daim piliçtir dememişler boşuna atalarımız.

Neyse konumuzdan sapmayalım.

-Ayy aşkımm! Severim tabii." Dedi Petek de Elvin'e sarılarak.

-Patates haşlayayım ben." Diyerek ayrıldı yanımızdan Elvin.

Patatesleri ocağa koyduktan sonra yanıma geldiğinde, bazen alnımı silmiş, bazen Devrimle Sarp'ın söylediği türkülere alkış tutup eşlik etmişti.

Ben de hazır olmaya yakınlaşmış çiğköfteyi yoğurmaya devam ediyordum.

-Yoğur yiğidim yoğur! Maşallah şu kollara, boya posa, yoğuruştaki güce kuvvete bak! Hele şu kalıp kalıp kaslar!" Dedi Elvin beni pazarlamacılar gibi anlatarak.

O kadar tatlı söylemişti ki bunu, ısırasım gelmişti. Hep geliyordu ama şuan "dişlerim kaşınıyor" modundaydım.

-Az daha talip olacaktım." Diyen Karya Elvin'e yaklaşıp kolunu omzuna atmıştı."Yenge, sen iyice kocacı olmuşsun he!" Elvin ters ters Karya'ya bakıp kafasına bir şaplak indirdiğinde Karya hızla geri çekilmişti.

-Ne diyorsun oğlum sen? Kim olmuş kocacı, düzgün konuş." Dedi Elvin. Gözlerini kısmış ellerini beline koymuştu.

-Aman Allah'ım! Kızı da kendi gibi manyak mahalle delikanlılarına benzetmiş. Canınız cehenneme." Dedi son cümlesini türkçe dublaj yapılmış, yabancı film sesine benzeterek.

Onun bu haline gülüp, Elvin'in yanağına öpücük kondurdum.

Burnunu kabaca ve göstermelik olarak çekip, eliyle burnunu siler gibi yapmıştı:

-Biz de böyle bir delikanlıyız. Anlatabiliyo muyuuuum?" Haline güldüm. Miniğim benim, bir tespihi eksikti.

Diye düşünmemle beraber hayali bir tespihi sallıyormuş gibi hareket yapmıştı. Birine ölünecekse bu kadına ölünürdü!

Bizimkilerin çiğköftenin yanına lahmacun ve adana kebap da söylemeleriyle, kızlar salata hazırlamak için malzemeleri çıkardılar.

-Bakalım olmuş mu?" Diye yaptığım bir çiğköfteyi, sandalye üstüne çıkarak tavana ok fırlatır gibi bir hızla attım.

-Hiiii! Acar ne yapıyorsun ya? Allah'ım, bu adam hiç büyümeyecek mi yarabbim?" Dedi Elvin tavana bakarken.

Bizimkiler gülerken ben de sandalyeden indim.

-Ne olacak Elvin ya? Bak ne güzel yapmışım, yapıştı kaldı." Dedim yanağına hızlı bir öpücük kondurarak.

-Acar kirlettin tavanı, boyası 2 hafta önce yapıldı. Hay...orayı nasıl temizleyeceğim ben? " dedi elleri belinde bana dönerek. Omuz silkip umursamadan mutfağa gittiğimde bizim manyaklar hala gülüyordu.

Dostlar mı düşman mı belli değil...

Tavandaki çiğ köfte konusu kapanıp, Elvin Petek için çiğ köfte yapmaya başladığında yanına gittim. Kızlar salata yapıyordu.

Beyler salonda dün izleyemedikleri spor programına dalmışlardı. Ama ben zaten izlemiştim. O zaman azıcık Elvin'e sataşabilirdim demekti bu.

-Yardım ister misin yavrum? " Dedim Elvin'i tezgahla aramda bırakıp kendimi ona yaslayarak. Çenemi omzuna koyup, kafamı öne eğmiştim.

-İstemez, sağol. "

-Yoğurmayayım mı kalıp kalıp kaslı kollarımla?" Dedim kollarımla belini sıkıp gülerek.

Kendisi de gülüp yoğurmaya devam etti.

Her şeyin hakkından geliyordu bu arızalı kadın!

-İstemiyorum Acar'ım. Ben hallederim." kafasını geri çekip sol yanağıma öpücük kondurdu.

-Ooo biz çıkalım mı?" Dedi Deniz.

-Hayııııır, büyümek istemiyorum!"

Ben de Asu ne zaman ötecek diyordum.

-Sus kız, görümcelik yapma." Dedi Elvin gözlerini devirerek.

-Aaa Elvin'im! Ben sana öyle yapar mıyııım?" Dedi Asu, benim ona doğru dönüp bir kolunu tezgahtan çekmemden kaynaklanan boşluğa yerleşip Elvin'e arkadan sarılarak.

Yanağına öpücük kondurdu ard arda.

-En iyi arkadaşımsın sen delii!" Elvin sırıttı kendini yalandan geri çekmeye çalışırken.

-Hadi öyle olsun bakalım cadı." Kızlar gülüşerek salatayla beraber mutfaktan çıkıp, Elvin yoğurduğu çiğ köfteleri şekle sokmuşken sonuncu olanı Petek'in ağzına uzattı.

Petek ağzına atıp "Mmmh mmhh" yaparak salona geçerken kıymasız çiğ köfte tabağını da götürmüştü.

Elvin elini lavaboda yıkarken, bordo ojeli ayaklarını, gri kaprisini, beyaz kısa kollu tişörtünü ve saç bandını inceliyordum.

-Acar kolayı da çıkarsana dolaptan."

Benden ses gelmeyince bana baktı gülümseyerek.

-Ne oldu neye bakıyorsun deli?" Tekrar baştan aşağı inceleyip cevapladım tezgaha yaslanırken.

-Hiiç, o kadar güzelsin, o kadar yakışıyorsun ki buraya..." ellerini havluyla kurularken yanıma yaklaştı. "Varlığına inanmak güç geliyor. "

Gözleriyle dudakları beraber gülerken, inanmak daha da güçleşmişti.

-Ben de..." dedi ben saçlarına öpücük kondurup geri çekilirken "Ben de inanamıyorum. Sen ve ben...Bize ait bir ev." Sırıtmasını genişletip küçük bir çığlık attı:

-Yanii ayyyy..." yerinde birkaç kere zıpladı. "Acar çok güzel değil miiiii?" Haline sesli güldüğümde, söylediğinin heyecanıyla ağzına götürdüğü elini tuttum.

Parmaklarını öptükten sonra dudaklarımız arasındaki mesafe gittikçe azaldı.

Dudaklarını dudaklarımda hissetiğim saniye duyduğumuz:

-Kola....Hiiiiiiii!" Sesiyle hızla geri çekildi Elvin.

Asu.

Hırrrr!!!!

Yemin ediyorum bu kızın ölümü benim elimden olacaktı.

-Ay yeni evli çift tabi, benim canım kola çektiydi de onu almaya şeettiydim.." Elvin Asu'ya gülerek kolayı dolaptan çıkarırken gözlerimi kısarak baktım Asu'ya.

-Bakma şöyle öldürecek gibi ağabey ya!" Elvin gülüp elinde 2.5 litrelik 2 kolayla mutfaktan çıkarken "Hadi hadi." Demişti. Yürürken :

-Elvin geri mi dönsek bak bu benim şimdiden yoluma taş koyuyor." Dediğimde saçlarını karıştırdım Asu'nun.

Bu cadıyı çok seviyordum aslında.

Asuyla aramızda 8 yaş fark vardı ve annemin bir kız kardeşim olacağını söylediğindeki tepkimi dün gibi hatırlıyorum.

-Söz veriyorum anne, ben onun kahramanı olacağım." Bu görevi çok önemsemiş olmalıyım ki lise hayatı boyunca bir erkeği yanına yanaştırmamıştım.

O benim can'ımdı çünkü. Başkasının olamazdı.

Asu'yu kız kardeşim gibi değil, çocuğum gibi görmüştüm ben.

Onu bir kadın olarak zor yaşanılan bu ülkede, hiçbir kötülük ona bulaşmasın diye korumuştum. Gizli yapmıştım bunu ama.

17-18 yaşlarında gece dışarı çıkmak istediğinde "Çık tabiki." Diyor, ama arkasından çıkıp biri bir şey yapmasın diye habersizce gözetliyordum.

Ama sırf korku hissini tatmasın, kız olduğu için kendini güçsüz hissetmesini hiç istemediğim için yapıyordum bunu. Yoksa "Hayır çıkma, sen bir kızsın. Bu saatte çıkamazsın, senin için tehlikeli." Diyebilirdim.

Asu "tecavüz" kelimesinin anlamını 17 yaşına kadar öğrenmemişti bile mesela.

Ben onu hep yüceltmiş, gözümden bile sakınırken pis ellerden hep uzak tutmuştum. Öğrenmemesini sağlamıştım.

Hiçbir kadının sözlüğünde olmaması gereken bir kelimeydi bana göre çünkü.

Ben o kelimeyi ne kız kardeşimin diline, ne de kendisine yakıştıramamıştım.

O kelime kullanıldı mı benim kanım donuyordu çünkü.

Tecavüz kelimesinin anlamını öğrenmesine sebep olan, bir haberi anlatırken ne olduğundan bahseden bir veletti, çocuğu da dövmüştüm.

Aliyle ilişkisine başta alışamasam da artık onu koruyacak yeni bir kahramanı vardı işte.

O değerlimdi, sataşmadan yapamazdım.

Ben onun ağabeyi, babası, kahramanı, koruyucusu her şeyiydim. Bu asla değişmezdi.

Ama oyuncular değişebilirdi, bir rolümü devrediyordum.

Kahramanlık rolümü.

Onun kahramanı Ali'ydi artık.

Başkasının can'ı olabilirdi.

Çünkü benim de başka bir can'ım vardı artık.

Bu yüzden kolundan çekip, tek kolumla onu sıkıca sarmıştım hep yaptığım gibi.

O benim kelebeğimdi.

1 günlük ömrü olmaması için her şeyi yaptığım ve bunca yıldır korkusuzca yetiştirdiğim kelebek.

-Ne oldu ağabey hayırdır, sen beni sever miydin?"

-Ben senin için ölürüm Asu'm." Dedim saçından öperek.

İçimdeki duygu yoğunluğundan habersizdi. Kollarını hemen gövdeme sardı koala gibi:

-Yaaaa ağabeeeey!!! Allah korusun yerim seniiii!"

-Tamam bırak, çiğköfte yiyeceğim." Dedim masaya geldiğimizde.

-Of ağabey off!" Demesinin ardından tam:

-Ağabeye of denmezzz!" Derken lafımın son hecesinde Asu çığlık atmıştı.

-Elvin, saçımda bir şey var Elvin, al şunu al al al!" Elvin Asu'nun saçının üstündeki şeyle beraber, bana soğuk ve öldürücü bakışlar atarken hepimiz gülmekten kırılmıştık.

-Demiştim değil mi sana Acar, atmasaydın tavana çiğ köfte diye! Düştü kızın kafasına işte bak! Hayır anlamıyorum ne bu hareketler?" biz hala gülerken getirdiği ıslak mendille Asu'nun saçını şimdilik geçici olarak temizlemiş, "Yemekten sonra duş alırsın." Diyerek geçiştirmişti.

Çiğ köfte attık, sanki taş attık ulan!

***

Elvin DURU DEVRAN'dan

-İyi yedik he." Dedi Petek karnını ovalarken. Çiğ köfteme bayılmıştı.

-Güzel yedik." Dedim ben de.

Acar bu sırada jetteki düğün sonrası konuşmamızı hatırladığımı anlamış, göz göze gelince göz kırpmıştı.

-Ee o zaman?" Dedi Asu yavaşça yerinden kalkıp. "Ben duşa giriyorum, ağabeyim sağolsun." Saçlarını atarak merdivenlere yöneldi.

-Bir şey değil güzellik." Dedi Acar arkasından bağırarak.

Hepimiz gülüp, masayı el birliğiyle toparlayarak koltuklara geçtik.

Daha doğrusu geçtiler çünkü ben ve Petek mutfakta çay demliyorduk.

-Elvin sana bir şey anlatacağım." Dedi Petek etrafı kontrol edip yanıma yaklaşarak.

Deniz yanımıza geldiğinde o da biliyor olsa gerek, ona bir bakış atıp gülümseyerek derin bir nefes almıştı.

-Sarp bana evlenme teklifi edecek galibası!"

-Aaaaa! Çok sevindim kıız!" Dedim anında sarılarak. O da çok mutlu görünüyordu.

-Yaa Elvin, sen Acar'dan çaktırmadan öğrensen ne bileyim yaparsın sen lütfeeeen..." dedi koluma asılarak. Çayı demlerken cevapladım onu:

-Tamam kızım konuşurum, sakin. Sen şurdan cips, çerez falan çıkar. Hıh...Evet orada, bir de altındaki çekmece...Aynen orada jelibon olması gerek...aynnnen..." yönlendirmelerimle kollarını doldurup tezgaha bıraktı.

-Kızım, bu tarz şeyler yiyor musun sen?" Dedi bana mavi gözlerini belerterek bakıp.

-Evet, dedim yanlışlıkla çıkardığı pudinge gözlerimi kısarak bakıp, sütü çıkararak, puding yapma girişiminde bulunurken.

-Aşkım söylemeyeyim dedim ama sanki biraz kilo almışsın." Diyen Petekle, elimden puding paketi kayıp yere düştü.

-Elvin bunlara takılmaz ki." dedi Deniz.

-Dı." Dedim zor çıkan sesimle yere düşen puding paketini eğilerek alıp, tencere çıkarırken.

-Takılmaz-dım. Kızlar benim kocam var artık! Hii kaç kilo aldım söyle hemen." Petek güldü kahkahayla:

-Şaka yaptım kııız, vallahi bak. Bronzlaşmışsın bayağı, saçlarının rengi açılmış bir de. Hiçbir değişiklik yok cidden. Mümkünmüş gibi daha da güzelleşmişsin." Diye konuşurken sütü koyup, ocağı açmıştım bile.

-Yalanlar silsilesi...Toparlama çalışmaları bunlar... Ben spora tekrar başlayacağım zaten hem..Sen de artık Sarp'ın planlarını nah öğrenirsin." dedim sütü karıştırırken.

Takılmamıştım tabiki, şaka yapıyordum. Beni seven insan her halimle sevmeliydi. Acar da ben birkaç kilo aldım diye sevmeyecek biri kesinlikle değildi. Öyle biri olsa evlenmezdim zaten.

Hem ayrıca kilo falan almamıştım ki yahu! Her sabah, her nerede uyandıysak Acarla koşmuştum ben!

Petek elleriyle omuzlarımı tutarak sarıldı kollarıyla:

-Balııım, şakaydı gerçekten."

-Sus sus...Deşme yaramı viçdansız..." Deniz dediğimle kahkaha attığında gözlerimi kısarak ona parmağımı kaldırdım:

-Seeeen, asker!" Eliyle asker gibi duruş sergilediğinde "Abur cuburları sağ tezgahın üstündeki 2. Dolaptaki tabaklara koy. Hadi hadi hadi...." hızla hareket edip ahşap büyük kaseleri ve küçük çerezlikleri çıkarırken Peteğe döndüm:

-İçimizdeki hain, sen de şu soldan 3. Dolaptaki petit beurre (arkadaşlar bildiğimiz petibör ama elite takılıyorum 😂) bisküvileri ve tezgahın altındaki dolaptan kaseleri çıkar. Hadi hızlı hızlı olun uyuşuklar.. Ay evde kalacaklar, mürrüvetlerini göremeyeceğim!" Dedim boynumdaki kolyeyi ellerimle gevşetiyor gibi yapıp, daralmış numaraları çekerken.

-N'oluyor kızlar?" Dedi Asu kafasında vezir kavuğu gibi bağladığı havluyla.

-Hıh sen... Gel şu....bak ayağımla gösteriyorum." Dedim sağ ayağımla dolabı işaret ederek "Hıh, oradan çay bardağı takımımı çıkar bakayım..Dikkat et onu çok çok severim, evet..." Asu çıkarıp bana baktığında:

-Ne duruyorsun alık alık?...Doldursana çayları....ay her şeyi ben söyleyeceğim yarabbim. " dedim sesimi yükselterek.

Bir kahkaha işittiğimde bu erkek sesiydi.

Acar'a bakarken puding paketini Asu'ya verdiğim emirden önce dökmüş olduğumdan, hala kaşıkla karıştırıyordum.

-Ne oldu Acar Devran?" Dedim buyurgan ses tonumu devam ettirerek.

Gülerek yanıma gelip belime ellerini yerleştirirken ona hiç aldırmadan pudingime devam ettim.

-Kızların diktatörü olmuşsun. Hayırdır yavrum?" Dedi boynuma bir öpücük kondurarak.

Ay şı çikılıtı kıvamına giline kıdar eriyiciğimmm!!! " demedim tabii ki.

Deli misiniz? Beni tanıyorsunuz artık.

Onun yerine:

-Oynaşma nimet var önümde. Sen de getir şu bisküvileri kır kaselerin içine." Dedim.

Acar ciddi misin, ben mi gibisinden bakışlar atarken güldüm.

-İşte o yüzden bana bulaşma delikanlı, bence içeri git ve her ne oynuyorsanız ona devam et." Yanağımı öpüp cevapladı mutfaktan çıkarken:

-Aynen içimi okudun güzelim, size kolay gelsin."

Pudingleri, Petek'in kaselere koyduğu bisküvilerin üzerine döküp, soğumaya bırakırken çerez, cips ve çayları alıp kızlarla içeri gittik.

Maçtan dolayı bağıran beyler biz gelince sustuğunda ve evde zaten geçici olarak bile zor duran masaya ayağını koyan Devrim'e tek kaşımı kaldırarak baktığımda herkes toparlanmıştı.

Eh, güzel bir aileydik doğrusu.

Biz kızlarla son dakika dedikoduları yaparken, beyler de oyunu bırakıp televizyondan açtıkları maçtaki hakemin derdine düşmüşlerdi.

Muhabbet "Çay koyar mısın?" Larla bölünmeler dışında tam gaz devam ederken, ki biz çay doldurtturan taraftık çünkü her şeyi biz yapmıştık, dış kapı çaldı. (birleşik olan evden misafir gelmediğini belirtmeye çalıştım. Yani gelen Filiz, Kaya ya da Neris hanım değil anlamında dış dedim canlar)

Acarla beraber aynı anda kalktığımızda kapıyı açtık. Savaş ağabey yanında yeşil gözlü ve neredeyse 1.80 e yakın boyda sarışın bir hatunla kapıda duruyordu.

-İçeri gelsenize." Dedim. Hepimiz birbirimize bakakalmıştık çünkü. Onları salona yönlendirip, mutfakta çay koyup geri geldiğimde bile hala konuşan yoktu.

-Şey merhaba ismin nedir?" Dedim kıza yönelik konuşurken.

-Şey..ben..Bade." Dedi gülümserken. Elimi uzattım tokalaşmak için.

-Elvin ben de." Elimi sıkıca tutup selamlaştığında, Acarla göz göze gelip konuşması için göz teması kurdum.

-Acar ben de." Dedi kıza başıyla selam vererek.

Kaba kuvvet komutanı mübarek.

Ne olduğuna pek bir anlam veremezken, Savaş ağabeye döndüm:

-Ağabey konuşmayacak mısın?" Yorgun bir şekilde gülümsedi.

Ne olmuştu ki?

-Selam arkadaşlar, size bir şey söylemek için geldim. Ben haftaya evleniyorum."

Hepimiz kalakalmıştık, bu sırada Acar'ın yemek esnasında 2. Kere inadıma tavana fırlattığı, bu sefer benim yaptığım patatesli çiğköfte tavandan kopup masaya düşerek odadaki tek sesi çıkardı.

Evlenmek mi?

Laps.

****

Bölüm sonu😘😘

Sevin, sevilin. ❤️❤️❤️

Continue Reading

You'll Also Like

90.8K 374 6
3.4M 125K 70
Berdel'e kurban gitmiştim. Hiç tanımadığım, bilmediğim bir adamla evlendiriliyordum... "1 yıl, sadece 1 yıl sonra burdan herkesin seni bir ölü olarak...
5.3M 287K 30
Sarhoş olduğu gece bir adamla birlikte olan Kayra, sabah uyandığında kendini tanımadığı bir adamla bulur. Evden apar topar kaçan Kayra, birlikte old...
1.3M 76.5K 48
Hale, sosyal medyada yazdığı bir yorumun hayatını bu denli değiştireceğini nereden bilebilirdi ki.