(Bölüm 31 Aralık 2016/ 18.08'de yayımlanmıştır.)
Asu Devran'dan
Mayısın 20 sinde yapılacak en güzel şey ne olabilir?
Dünya'nın en tatlı,ve asabi, yengesini zorla 2 gündür götürdüğüm dansa götürmek tabii ki!
-Ah Asu ah! Acar'a evet demezsem bil ki sebebi sensin!"
-Başka zaman olsa kırılırdım yenge, amaaaa hatrın için bu seferlik alınmıyorum. Hadi yine iyisin."
Arabayı park ederken çalan telefonu açarak hoperlöre aldım.
-Asu?"
-Ali'm.." Elvin dudaklarını kıpırdatıp, suratını değişik bir hale sokarak sessizce dediğimi tekrarladı. Benimle dalga geçmişti resmen!
-N'apıyorsun?"
-Ne yapayım, iyi bir görümce olup yengemi dansa götürüyorum."
-Ali, ağabeyciğim kurtar beni!" Dedi Elvin Ali'ye yalandan bıkmışlıkla olduğunu umduğum bir şekilde, seslenerek.
-Uslu dur biraz, rahat bırak kardeşimi."
-Siz ne anlarsınız iyilikten!" Dedim arabadan çantamı alıp Elvinle beraber inerken.
-Tamam Asu'm. Elvin görüşürüz kuzu yormayın kendinizi çok."
-Görüşürüz deliganlıııı!" Diye bağırdı Elvin telefona doğru.
-Sen ne yapacaksın?"
-Acar ağabeyle görüşeceğiz. Erkek erkeğe toplanıp yemek yiyeceğiz bir de."
-Anladım, işimiz bitince biz de geliriz o zaman. Görüşürüz hayatım."
-Görüşürüz prenses." Telefonu kapatıp cebime koyduktan sonra dans kursuna girdik.
-Merhaba Asu Hanım, Elvin Hanım. Hoşgeldiniz." Dedi girişte Ceyhun bizi karşılarken. Elvin'e elini uzatmıştı.
Bu adamın Elvin'e özel bir ilgisi olduğunu hissediyordum. Dua ediyordum ki ağabeyim bu görüntüyle karşılaşmasın. Yoksa adamın kafasını hamsi kafası gibi koparması içten bile değildi.
Elvin pek oralı olmadan soğuk bir baş hareketiyle karşıladı adamı. Bayılıyordum şu kıza yahu!
-Pervin hanımla özel dersimiz vardı."
-Ah evet sağdan 2. Kapı. Arkadaşlarınız Petek ve Deniz Hanımlar da geldi. Buyrun. " dedi bizi önden ilerleterek.
Kapıyı açtığımızda 3ü birlikte oturup gülüşüyorlardı.
-Aaaa geldiler!" Dedi Petek ayağa kalkıp bize sarılarak. Deniz de kalkıp Elvin'e sarıldıktan sonra biz de yanlarına oturmuştuk.
Oryantal dersi alıyorduk. Elvin başta "Yapmam saçma sapan danslar." Dese de Pervin hanımın "Müthiş bir vücudun var, dansa aşırı yatkınsın." Demesiyle pek güzel beceriyordu işi.
Ben zaten düzenli olarak stres atma amacıyla geliyordum. Denizle Petek de eğlencesine geliyordu ama çok güzel dans ekibi olmuştuk.
-Ee kızlar giyinin, başlayalım o zaman."
4 ümüz de yerimizden kalkıp kıyafetlerimizi değiştirmeye gittik. Aklımda iyi bir fikir vardı!
3.GÖZ
Ayna karşısında örgüsünü açan dalga dalga, uzun saçlara sahip kız Elvin'den başkası değildi. Giydiği altın rengi kıyafetini, nişanlısı görseydi büyülenmemesi imkansızdı.
(Elvin karakteri değildir. Kıyafet için koyulmuştur.")
Kızların hepsi hazır olduğunda Pervin hanımla dersleri başlamıştı bile.
-O zaman danss!" Diye bağırıp bir elini beline, diğer elinin işaret parmağını tersi yöne kaldırarak kendince figür yapan Elvin'i cevapladı kızlar karikatüre uygun bir şekilde.
-Renk!
Shik Shak Shok!
O kadar güzel bir uyum içinde dans ediyorlardı ki, dışarıdan gören birkaç erkek büyülenip, aşık olarak saatlerce izleyebilirdi.
Kalça hareketleri yapan Elvin'i gören bir Acar'ın felç geçirmeme ihtimali % kaçtı? Neyse ki burada değildi genç adam.
Arkadaşlarıyla beraber nargile içiyorlardı.
-Ee Ali, Asuyla nasıl gidiyor?" Diye Acar'ın inadına soran Sarptı tabiki. Bunu yaparken de yüzünde son derece piç bir sırıtış vardı.
-Güzel gidiyor." Dedi Ali göz ucuyla Acar'a bakarken.
-Ne zaman evleneceksiniz?" Diye sordu Devrim Sarp'a kol çıkarak.
-Kesin ama artık." Dedi Acar dumanı yavaşça üflerken. Elvin'i özlüyordu. Neredeydi bu minik sincap?
-Balayında nereye gideceksiniz?" Diye bir soru yöneltti Karya konuyu değiştirerek. Acar bu konudan çok daha memnun bir şekilde yanıtladı.
-Maldivler ile başlayacağız."
-Angaga ısland mı? " dedi Sarp. Kafasıyla onayladı Acar nargilesine dönerken.
-Ooo, başlayacaksınız? Kaç ay sürüyor koçum?" Dedi Derin sesli bir şekilde gülerek.
-Bilemiyorum Fransa, Phuket veya Barselona.. Orası paşa gönlüme kalmış." Diye yanıtladı Acar da.
Elvin'in daha önce sadece Amerika'ya babasıyla 2-3 günlüğüne geldiğini biliyordu. Gerçek anlamda ilk yurtdışı gezisi kendisiyle olması onun en büyük hevesi olmuştu. Yine bir ilkini kendisiyle yaşayacaktı.
Elvinle birkaç yıl yalnız kalsa hiç fena olmazdı aslında. Bir 40 yıl kadar? Balayı için yeterli bir süre gibiydi.
Daha doğrusu balyılı için.
Muhabbet derinleşir ve beyler balayına NBA maçını denk getirip beraber bitirmek için dahil olmayı konuşurken Acar titreyen telefonuna baktı.
Asu'dan mesaj.
Görüntü.
Asu gönderdiği mesajla kıkır kıkır gülüyordu. Elvin aynaya bakarken onu çekmişti ve gerçekten ağabeyinin delireceğine emindi.
Acar yüklenen resme baktığında elindeki nargile yere düştü.
Beyler Acar'a bakarken Acar derin bir nefesi ciğerlerine çekti.
"Bunu nasıl yarattın yarabbim?" Diye geçirdi içinden.
Dalga dalga belinin yarısını aşan koyu renk saçlarının hemen altındaki bel gamzelerine takılı kalan gözlerini bimbir zorlukla çekip kıyafeti baştan aşağı inceledi. Eli klavyedeki tuşlara basarken gerçekten sıcaklamıştı.
"Kırk yılın başı işe yaradın, aferim. Dansa devam."
Bir gün bu dansı görecek kişi hiç şüphesiz kendisiydi. Bu yüzden bu kurs işe yaramıştı. Asu okuduğu mesajla gülerken Pervin Hanım'ın sesiyle kızlara döndü.
-Kızlar, striptiz yapmayı denediniz mi hiç?"
-Tövbe tövbe.." dedi Elvin öneri karşısında daha önce yaptığı gibi hiç hevesli durmayarak. Direk bizi bozar diye düşünüyordu. Vücudunun ne işi vardı sopa üstünde canım?
-Hayır denemedik." Dedi Asu. Kendisi de bu fikri hiç düşünmemişti. Petekle Deniz sessizce dururken kadın konuştu.
-Biraz öğrenirsiniz. Striptiz hem kalori yaktırır, hem de gerçekten vücudu şekillendiren bir danstır. "
-Kabul."
-Kabul."
-Kabul." 3 kız da kalori lafından sonra kabul ederken Elvin elindeki elmayı ısırdı.
-Ne ? Bakmayın öyle hiç uğraşamam."
***
1 saattir sürmeye devam eden striptiz maceraları gerçekten kızların pertini çıkarmıştı. Ne zor şeydi bu yahu.
Vücudunu kıvırıp bacaklarıyla direğe sarıldı. Gövdesini geriye doğru kıvırarak, elleriyle ters bir şekilde direği tuttu Elvin.
Maalesef sürü psikolojisi onu da etkilemişti.
-Harikasın Elvin, bravo."
Kızların pertinin çıkmasının sebebi spor yapmamalarıyken, Elvin zaten barfiks çekebilen bir kızdı. Erkek gibi kasları kesinlikle yoktu, olmasını asla istemezdi zaten. Fakat spora yatkınlığından gelen esneklik ve gücü yoksayamazdı.
Ellerini çekip, ters pozisyonunu düzelterek topukluları üstünde yere indi. Nefes nefese kalmıştı. Mayo tarzı bir şey giymişlerdi hepsi ve terlemişlerdi.
-Vallahi ağabeyim..." dedi Asu soluklanarak. "Çok şanslı." Kendisinin yukarı tırmanmaya çalışırken bile ciğeri solmuşken, Elvin tek eliyle tutunarak bile dönmüştü.
Beraber duşlara girdikten sonra kurulanıp kıyafetlerin giyinerek mutlu ve yorgun bir şekilde ayrıldılar dans kursundan.
Sevgililerinden yerini öğrendikleri kafeye doğru yola çıktılar.
Hep birlikte kafeye girdiklerinde Acar Elvin'in varlığını, kokusunu hissetmiş gibi kapıya baktı.
İçeri giren, lacivert pantolonlu, sıradan tişört giymiş, çapalı lacivert bir saç bandı takmış kızla yüzü aydınlandı. Sarp Petek'i, Ali Asu'yu, Görkem Deniz'i öpmek için kalkarken; Acar da kollarını açıp Elvin'i kucaklamıştı.
(Gündelik kıyafeti göstermek amaçlıdır. Karakter Elvin değildir. Belirtmek istiyorum, ama artık yazmayacağım Elvin değildir diye. Çünkü Elvin'i belirtmedikçe bu resimler sadece kıyafet içeriği taşıyacak. Evet devam edelim.)
-Çiçeğim, özledim." 🌺
-Ben de.." diye mırıldandı Elvin. Sesi Acar'ın haki yeşili tişörtünde kaybolmuştu.
-Niye aramıyorsun o zaman?" Diye bir anda geri çekilip saçlarını karıştırdı Acar.
-Manyağa bak, sen arıyorsun sanki."
-Olmaz, senin araman lazım. Belki hovardalık yapıyorum. Kocana sahip çıkacaksın cadı." Dedi yanına sandalye sıkıştırıp Elvin'i oturtarak.
-Bak bak laflara bak. Sen bir hovarda ol..." Elvin hiç kendinden tarafa bakmayan Acar'ı cimciklerken söylemişti sözlerini.
-Siktir..." diye döndü Acar irkilip, Elvin'in saldırıya hazır minik ellerini tutmaya çalışarak.
-Hayâlarını keserim Acar Devran." Acar kulağına mırıldanan tehditle şiddetli bir şekilde kahkaha attı.
-Öyle bir şey yaparsam, ben kendim keserim balım. Sen merak etme." Dedi göğsüne Elvin'i çekerken.
Çiftler, beyler masadan kalkar ve Elvinle Acar'ı yalnız bıraktan sonra:
-Etmiyorum zaten." Diyen genç kız saçını savurdu. Acar elini genç kızın açıkta kalan belinde tutarken gülümsedi:
-Dans mı ettiniz bugün?"
-Hıhı..." diye yorgun argın cevapladı Elvin. Gelen garsonla siparişler verilip, Elvin gelecek bir tabak soslu makarnasını bekledikten sonra gelen tabakla Acar'ın gövdesinden doğrulup çatalını makarnaya sapladı.
-Allah'ım aşkım." Dedi çevirdiği çatalda toparlanan makarnayı ağzına soktuğunda.
-Efendim?" Dedi Acar. Kızın ağzına soktuğu makarna boyutuna hayretle bakıyordu.
-Sono dömödöm mokornoyo dödöm." Diye cevapladı kız. Dışta kalan makarnayı "hüüp!" Diye çekerken, Acar kızın yağlı olduğunu umursamadığı dudaklarını yalayarak öptü.
Kız kilitlenip, çiğnemeyi bile bırakmışken peçeteyle önce kendi sonra Elvin'in ağzını sildi Acar.
-Birinin temizlemesi gerekiyordu." Diye yanıtladı. Kız lokmasını çiğnemeye devam edip kolasına yönelmişken yine rahat durmadı adam. Eliyle belini okşarken, kolaya uzanan kızın kulağına yanaştı:
-O dans figürlerini zevkle izleyeceğimden emin olabilirsin kuzu."
Acar oryantali biliyordu, fakat Elvin'in aklına o an yaptığı direk dansı geldi. Bu yüzden kola da boğazında kaldı.
Kuzu demişti!
O bir kurttu!
Mee meee diye koşturası geldi.
Ama bu isteğini tuttu, şuan kurtulması gereken boğazda takılı kalmış bir makarna vardı.
Acar kızın sırtına sertçe vurduğunda kızın ciğerleri aldığı darbeyle çalışmaktan başka çare bulamadı ve kız yutkundu.
Derin nefes aldığında ağzını peçeteyle silip yerinden kalktı çantasını alarak.
-Aa nereye müstakbel eşim?" Dedi Acar yerinde daha da yayılıp, sırıtarak.
-İştah mı bıraktın domuz herif?" Dedi Elvin öfkeyle. Acar hala gülüp, eliyle burnunun kemiğini tutarken Elvin "Ayyyyh ama!" Diyerekten topuklu ayakkabının topuğunu Acar'ın ayakkabısına saplamıştı.
Kafedeki tanıdık tanımadık birkaç kişi onlara bakıp gülümserken Acar inlemişti. Genç kız arkasını döndüğü sırada kızı belinden çekip kucağına oturttu.
Debelenen Elvin'i zapt etmek zordu.
Ama Acar ellerini sıkıca tutarak, saçlarını çekmeye çalışan ve bacaklarımı tekmeleyen kıza iyi direniyor gibiydi.
-Rahat dursana kuzu." Elvin debelenmeyi bıraktıktan sonra yerinde sabit durdu.
-Aferin kızıma." Birkaç saniye sakin kalan Elvin'e kanan Acar, kızın yüzüne elini uzatırken hata etmişti.
-Ah..ulan!"
Elini ısırmıştı kız.
-Oh olsun sana. Pis zürafa boylu deve seni!" Acar birkaç saniye kızın öfke dolan yüzüne dikkatle baktığında ne kadar güzel olduğunu yüz bininci farkedişi falan olmalıydı.
-Gel hadi.." dedi adam öksürdükten sonra. Elini çatala götürürken kızı biraz doğrulttu kucağında. Ama indirmedi.
-Sana ellerimle yedireceğim." Kız sesini çıkarmadan her lokmayı çiğneyip, yuttu. Acar'ın çatala makarnayı doldurması için beklerken ayaklarını sallaması bile kadar tatlıydı ki.
Sonunda afiyetle bitirmişti. Acar bir kız çocuğuyla ilgilenir gibi, işini sapıklıktan tamamen uzak tutarak, itinayla peçeteyle kızın dudaklarını yağdan arındırdı.
Masanın üzerine parayı koyduktan sonra kızın çantasını da eline alarak, kucakladı. Mekandaki herkes onlara bakıp, çiftler imrenir, erkekler sevgililerine dert anlatmaya çalışırken onlar çıkmıştı bile.
Tam arabaya ilerlerken Elvin kafenin hemen yanında gördüğü erik ağacıyla çığırdı:
-Aaaa dur dur! Acar baksana kütür kütür erik ay lütfen koparalım!"
-Yavrum sahibi vardır, sarma başımıza milleti! Alırım sana marketten."
-Olmaz ya hadi 1-2 tane göz hakkıdır!" Diyen Elvin kedi gibi Acar'ın boynuna sokuldu. Sinirlendiği zaman hep çıkan damarının üstüne öpücük kondururken:
-N'olur..." diye mırladı. Acar'ın kabul etmemesi imkansız hale gelmişti. Arabanın kapısını açıp çantayı içeri atarak, ağaca yöneldi. Başta gitmeyeceklerini sanan Elvin sonra ağaca yöneldiklerine ard arda genç adamın yanağını öptü.
-Yaşasııın.."
-Allah bismillah." diyerek eğilen adamın omuzlarına çıktı. Tişörtünün bağını açıp, çuval biçimine soktu ve kopardığı erikleri koymaya başladı.
-Acaaar kütür kütür, sulu sulu vallahi bunlar!"
-Hadi bitir işini de gidelim erik delisi." Acar'ın uyarısıyla daha hızlı olup bir dal eriği de komple kopardı.
-Oha Elvin, ağacı bıraksaydın güzelim." Elvin gülerek elinde temizlenmemesine aldırmadan eriği tişörtüne sürüp ısırdı.
-Ay çok güzel!"
-Yıkanmamış daha onlar."
-Yüksekteler Acarcığım, sanki köpek işeyecek kadar alçaktalar. Al sende..." dedi tişörtüne sildiği bir diğer eriği Acar'ın ağzına uzatarak. Genç adam da eriği yerken, kız daha yükseğe uzanmak istedi.
-Acar, az ittirsene be yiğidim. Beline kuvvet!"
-O laf başka bir şey için denir de neyse." Dedi adam. Genç kız imayı duymazdan gelirken, adam kızı kalçalarından ittirmeye çalıştı.
-Dokunma popoma!"
-Bu da göz hakkı, işine gelirse minik kuş."
-Fırsatçı." Dedi kız kalçalarındaki elleri umursamamaya çalışarak birkaç erik daha kopararak.
-Bir aya dokunmaktan fazlasını yapacağım. Ne düşünüyorum biliyor musun Elvin?" Kız gerçekten utanmıştı. Hayır yani ağaç tepesinde konuşulacak konular mıydı bunlar?
-Ne düşünüyorsun?" Dedi. Genç adamın gülüşünü işitince sapık bir şey söyleyeceğini anlayarak kafasına erik attı tepeden.
Ama adam zerre aldırmadan, erik düşmeden yakaladı ve tişörtüne silip ısırdı.
Normalde yapmazdı pek böyle hareketler. Elvin alıştırıyordu galiba.
-Sen de erik gibisin, kütür kütür." Genç kız adamın omuzlarına tekrar oturup, bir eliyle tişörtündeki erik dolu tabiri caizse heybesini tutarken, diğer elini adamın siyah saçlarına daldırıp çekiştirdi.
-Kızım rahat dursana!"
-Sen dur sen, erik gibiymişim. Ben sana gösteririm eriği muzu..." diye söylenirken hata yaptığını farketti.
-Muzu benim göstermem gerekiyor güzelim, bu ilişkide erik sensin." Dedi Acar erikten bir ısırık daha alarak.
Eriklere dalan Elvin, vahşi doğadaki bir Acar'a ilk defa laf sokamamıştı.
Tam bu sırada arkadan bir sesin:
-Terbiyesizler!" Diye bağırmasıyla Elvin kolaylıkla ardına bakmıştı. Yaşlı bir amcanın kendilerine doğru, bastona rağmen, saatte 100 km hızla geldiğini görürken bağırdı Acar'a:
-Kooooşşş!"
İleriden arabalarına dönmek üzere, çünkü araba amcanın arkasındaydı, koşmaya başladı Acar.
Elvin erikleri yandan düşmesin diye tişörtünde tutmaya çalışırken, Acar da hızla koşuyordu. Durumları o kadar komikti ki!
Elvin bir jokey, Acar da bir arap atıydı!
Sonunda arabaya yetişip bindiklerinde ve kemerlerini taktığında, Acar nefes nefese arabayı çalıştırdı:
-Göz hakkın için baston yiyorduk. Koşarken ciğerim patlayacaktı cadı!" Dediğinde Elvin cevap verdi:
-Sevgiliim, iyi bir bineksin. Daha önce yapmadığın şey değil. Hem bu sefer merdiven de çıkmadın." Dedi yılbaşında kendisini taşırken koşmasını kast ederek.
İlk defa laf sokmadı mı demiştik?
Unutun siz onu. Elvin Duru'ydu bu. Hiçbir şeyin altında kalmazdı.
Bu ikili Devran yalısına gidip eriklerini yıkayarak ve dostlarıyla beraber tuzlayarak yemelerine kadar dünyanın en tatlı, en atışan, en tutkulu, en aşk dolu çiftiydi.
***
Bölüm Sonu😘❤️❤️
Hata varsa belirtin, düzenleyeyim.
Gündelik bir bölüm yazmak istedim.
Dans konusunda ne düşünüyorsunuz? Bir bölümde daha geçse mi ne?
Elvin hakkında ne düşünüyorsunuz?
Acar hakkında ne düşünüyorsunuz?
Yazmayı özledim çok, bu aralar bol üreteceğim.
Yeni yılda ailenizle beraber, huzurlu, mutlu, sağlıklı, aşk dolu, neşe dolu, bol okuduğunuz, bol gezdiğiniz, bol tecrübelendiğiniz bir yıl olmasını diliyorum.
Burada beraber hep birlikte ilk defa sizinle yazarak yılbaşına giriyorum.
Umarım daha çok yılbaşı kutlarız.
Hepimize mutlu yıllar o zaman! Ve her zaman söylediğim gibi...
Sevin, sevilin❤️❤️❤️