3 DELİ (Tamamlandı)

By fatmaosh

332K 18.9K 2.3K

Miray,Yağmur ve Ecrin bu üç delimiz okullarına yeni gelen Bora ve Efenin gazabına uğrayacaklar. Acaba sınıfın... More

Tanıtım
3D-1
3D-2
3D-3
3D-4
3D-5
3D-6
3D-7
3D-8
3D-9
3D-10
3D-11
3D-12
3D-13
3D-14
ÖZEL BÖLÜM
3D-15
3D-16
3D-17
3D-18
3D-19
3D-20
3D-21
3D-22
3D-23
3D-24
3D-25
3D-26
3D-27
3D-28
3D-30
FİNAL
KASEM
100 BİN ŞEREFİNE

3D-29

5.8K 394 31
By fatmaosh

Düzenlendi

3 DELİNİN FİNALİNE SON 2 BÖLÜM! İTHAF İSTEYENLER YORUM YAPABİLİR.

HADİ ALLAHA EMANET.

MİRAYDAN:

"Kendi aradı miray bunda uzatacak bir şey yok!" demişti bora sitem edercesine.

Şu anda tenefüste bora benim triplerimi çekiyordu. Çünkü o gerizekalı aptal şevval yani asi stayla boramı skype'ten aramış ve beraberce konuşmuşlardı. Ne konuştuklarını hala bilmiyorum tabi o da bi muamma.

"Ne konuştunuz o zaman. Ayrıca daha ilk günden. Ulan ya neyse hadi ben bir şey demiyorum." dedim ve kollarımı birleştirdim.

"Konuşma benle. Kalbimi kırdın." dedim ve sola döndüm sıramda. Kızlara bakacam. Anam bacım gözleri giray ve efeden başkalarını görmüyor maşşallah. Aslında benim de öyle ama doruk abiye diyimde bunları azcık benle ilgilensinler. Şaka şaka. Onlar da beni der o dalyan gibi abi beni kıtır kıtır yer.

"Pişt miray!" dedi bora bana bakmaya çalışarak.

Bende yönümü dönmeden bana bakan boraya bakmadan "ne var?" dedim kırılmış ama sert sesimle.

"Benim gözüm senden başkasını görmez lan!" dedi ve odunluğunu vurdu ama o benim odunum. Şimdi gençlik trip atıyor gibi bir şey sanıyorsunuz beni ama ya platoniğiniz ya sevdiceğiniz ya da sevgiliniz... Ona da böyle yapılsa siz de benim gibi hissederdiniz emin olun.

"Tamam affettim." deyip güldüm geri.

"Kanka emre bizi çağırıyormuş." dedi ayla ve yanımıza geldi borayla.

"Konuşmak için mi? Hatasını anladı tabi." dedim bende kendi kendimi onaylayarak.

"Ben de geliyorum miray." demişti bora her ne kadar durdurmak istesemde.

Kızları çağırdım ve ayla ben yağmur ecrin bora hep beraber çıktık yola.

Gidiyoğrum gündüüğz geceee...

Neyse türkümü içimden söyledikten sonra kaloriferin yanında tek başına bir adet emre gördüm. Hemen sinirli tavrımı takındım.

"Geldik emre. Ne diyeceksen de şimdi." demiştim gözümü devirerek.

Boynundan çıkardığı kolyeyi bana uzattı. Ana! Geçen sene doğum günü hediyesi olarak aldığım kolye.

"Senle işim bitti benim artık. Al bu kolyeyide. Sana ait hiç bir şeyim de kalmadı. Ayla sana gelince.. Adını bile zor bildiğim kız bana platonikmiş haa!" dedi alaya edercesine ve devam etti

"Çok komik cidden! Uğraşmak için uğraşıyorsun benimle demi? Mirayda eğlence aradı kendisine tabi!" demişti. Şimdi cidden kalbim kırıldı. Sherlock holmes'ı çok seviyorduda emre. İstanbuldan getirtmiştim sherlockun kafası şeklinde bir kolye. Kolye falan umrumda değil ama bu kadar da ileriye gitmeyecekti.

"Emre." dedim kolyeye bakarak.

"Biz sana bu kadar ne yaptık Allah aşkına?" dedim boş boş kolyeye bakarak. Yağmur sinirle atıldı.

"Biz sana bu kızın seni hiç bir kızım sevemeyeceği kadar sevdiğini gösterdik. Eğer yapmak için yapsaydı bize bile utana utana demezdi." dedi yağmur tiksinircesine bakarak.

"Eğer ben seni yalandan sevseydim bunu sana ilk başta söylerdim. Adımı bile bilmiyorsun ama ben senin kaçıncı saniyede nefes aldığını bile biliyorum." demişti ayla gözlerine bakarak emrenin. Ağır laf etmedi değil yani.

"Ama şöyle bir şey varki eğer sen ADAM olsaydın benim gerçekten sevdiğimi anlardın. Yazıklar olsu  sana. Şuna sevin. Artık Seni Unutacağım!" diye bağırdı ve gitti. Emre şok gözlerle aylanın gidişine bakıyordu. O da beklemiyordu ben bile beklemiyordum.

"Ama ben.." diye cümlenin devamını getiremeyen emre hala boş boş Aylanın gittiği yeri izliyordu. Bok işte ne olacak!

"Böyle oldu. Etkiye tepki emreciğim." demişti ecrin gülerek. Aynen öyle. 

"Zaten artık senle işim olmaz. Şu kızı üzdün ya benim kalbimin kırılması umrumda değil. Bu kız var ya seni öyle seviyor ki resmen fotoğraflarına bakıp yanında bir kız görünce SENİN için ağlayan biri.."demiştim emreye bakarak. Bir insan bu kadar mı utanmaz olur yaa.

Sonra da bir şey hatırlamış gibi "Aaaa! Unuttum ya. Senin kalbin yol geçen hanına dönmüş. Gören giriyor!"dedim laflarımın üstüne bir bir basarak.

"MİRAY! BENİM HAKKIMDA DÜZGÜN KONUŞ!" diye benim üstüme yürümüştü emre. Bir baktım bora kolunu tutuyor emrenin.

"Orda duracaksın! Kuzenisin diye bir şey demedim ama hiç kimse BENİM sevgilimin değil üstüne yürümek kızgın gözlerle bile bakamaz." demişti. Dur bora kuşum. Seni ayrı ödüllendiricem merak etme mirayının turşusu.

"Ben şu işin aslını öğreniyim öyle senle görüşecem hepinizle!" diye hönkürdü emre ve gitti. Ben bu çocukta bi gerizekalılık var diyorum da bana inanmıyolar.

"Neyin artisliği bu lan! Vallaha kerpetenle dilini kopartırım bunun!" demişti yağmur. Aslında fena fikir değildi. Hayvan ecrin bunu anlamış olacakki 'seni gerizekalı öyle bir şey olamaz' bakışı atmış ve bende onu 'tamam' bakışlarımla susturmuştum.

"Benim hiiiç derse giresim yok!" demişti ecrin. Ve ben ona şok gözlerle baktım. SENİN!? HİÇ? DERSE? GİRESİN? YOK??? Bir ineğin derse giresi yoksa o işte bir iş var demektir.

"Ecrin hayırdır lan? Derse girmek istememeler falan. Kafana taş mı düştü??" demiştim ona hala bakarken.

"Sıkıldım ya. Suç mu!??" demişti. Tövbe. Ecrin bize değil sesini yükseltmek laf bile sokmayan ecrine bak!

"Noldu ya valla şüphelenmeye başladım haa!" dedim bende sesimi yükselterek.

yüzünü öne eğdi. Neşeli kızdan ecrinimden geriye hüzünlü bir ecrin kalmıştı.

"Girayı sibelle konuşurken gördüm. Böyle görsen sarmaş dolaşlardı." dedi üzgün bir ses tonuyla.

yağmur el kol hareketleriyle "Ben bu sarı giraya dalarım." demişti. Sonra ecrin yağmura baktı ama kızgın bir şekilde bakmıyordu. Böyle daha bi garip bakıyordu.

"yağmur sana bir şey diycem ama efeyi parçalamak yok." demişti Parçalardı böyle diyorsa ama meraklı hormonlarım ecrine ' hadi amk!!' diye bağırıyordu.

"Hemen söyle seni parçalarım." demişti yağmur sakin sakin. Ya da sakin gibi gözükmeye çalışıyordu nebiliyim!

"Şu sibelin diğer arkadaşı varya. E-efeyle on-ları gördüm. Alev yanağından makas alıyordu efe de hiç bir şey yapmıyordu!" diye bir anda patlamıştı ecrin.

Yağmurun yüzünün rengi mordan kahverengiye ordan kırmızıya ardından beyaz kesildi. Ben ecirne bakıp bir güzel tükürdüm. 'Allah Seni Alsın!!' bakışlarımı atarak.

"Ulan efe! Kafanı klozete sokmayan ne olsun!" diye bağırdı ve elindeki kahveyi sinirle kalorifere koyup sınıfa doğru koşmaya başladı. AHA sıçtık! vallaha billaha sıçtık!

"Ulan şimdimi söylüyon ecrin! Gerizekalı!" dedim ecrine bakarak bir yandan da yağmurun yanına doğru hızla ilerlemeye çalışarak.

"Kanka ben napıyım ya! Efe ölü olarak bulanbilme şansı yüzde 0,9." demişti salak inek hala hesaplama yaparak.

sınıfa vardığımızda efe girayla şakalaşıyordu. Yağmuru görünce garip garip bakmaya başladı. Salak şey o da anlamamıştı ki ne olacağını!

"Ulan pavyonda kız toplar gibi sürtüklerin elinden topluyom seni!" demişti. Oha lafa bak! Efe de lafa gülse mi ağlasa mı bilemedi hala bakıyordu yağmura başına geleceklerden habersiz şekilde.

"N-nediyosun yağmur lan!" diye bir anda kabalaşan efe anladımki yağmurun dedği cümleyi şimdi idrak etmeye başlamıştı.

yağmur efenin -afedersiniz amma- şeyine tekmeyi geçirdi ve saçından tutarak götürmeye başladı. Allahım yarabbim! biz yağmurun elinden almaya çalışarak giderken boragil yağmura dokunmaya cürret edemiyorlardı. Bir baktık lavaboya geldik.

"yağ- aaaaaa yap-yapma ulan senin tekmene lan! Nereye götürüyon beni sadist!!?" diye hala bağıran efe lavaboyu görünce daha fazla bağırmaya başladı. Giraygil yağmurla konuşmaya devam etmeye çalışırken biz de çaresiz bir şekilde yağmuru tutuyorduk. En sonda dayanmayarak boynundan gıdıklanan ama kitlenen yağmurumuza ve bunu bilen sadece biz olduğumuz için acil durumlarda yaptığımız gibi ecrinle birbirimize baktık. İçimden 3 e kadar saydım ve birden boynunu ince dokunuşlarla gıdıkladım. Bir saniye dahi gıdıkladığım anda kitleniyordu bizim değişik. Konuşamıyordu bile neredeyse 1 saat kitleniyordu bayılıyor gibi bir şey oluyordu. Yaptığımız anda gözlerini kapattı ve hafif inledikten sonra 'gebertecem sizi' gibi bir cümle çıktı ağzından.

Ani bir hareketle efe tutmuştu kollarından yağmuru. Ölmüş gibi bakıyordu yağmura. Sanki o korkak efe gitmiş o kadar dayak yediği halde susan efeden geriye kalan yağmuru kucağına almasıydı.

"Noldu? Nasıl yaptınız bunu?!!!" demişti hafif bağırarak efe.

"Ölmemen için boynunda tiki olup kitlendği için bizde kafanın klozete girmesini istemedik!" demişti ecrin. Bende başımla onaylamıştım ecrinin dediğini.

"Allah Razı Olsun da bu sadist niye bana saldırdı?" demişti efe kollarındaki yağmuru işaret ederek.

Ecrin başını öne eğerek ki bu onun mahcup olduğunun işaretiydi.

"Sen şu alevle sarmaş dolaştın ya. Ben de mal gibi fazla sinirlenmez diye düşündüm ve söyledim. Tabi bazıları sibelle de konuşuyordu. Yani ikiniz de kuduruyordunuz ve ben de bunu yağmura dedim al işte tepkisi bu." dedi o da yağmuru işaret ederek.

"Ya siz o yağmurla sen yemin ederim malsınız." demişti giray sinirle elini saçlarından geçirerek.

"Sor niye gittiğimizi ya sibele efeye sor hatta!" demişti giray. Ulan ben bile korkmuştum.

Efede mahcup bir şekilde bakarak ecrine "Sibelin yine planı vardı. Sizin yaptığınızı hazmedememiş. ecrine kötü bir şaka yapacakmış. Bizde o iki salakla yakın olduk ki  bir daha size karışmasınlar diye olay buydu ki siz yanlış anlamışsınız." demişti efe hala ecrine ve bana bakarak.

"Bravo sana! Bana güveninin sıfır olduğunu anladım teşekkür ederim!" dedi ve gitmişti bizde birbirimize baktık ben bi boraya baktım 'ben bunların ne mal olduğunu biliyorum işte' diye bana bir bakış attı ben de başımı sallamakla yetindim.

Bizde saçma olduğunu anladık ve esrarengiz bir şekilde boş olan kızlar tuvaletini terk ettik ve bahçeye çıktık. Şimdi siz niye yağmurla ilgilenmiyonuz diyorsunuz. beş dakka sonra kendine sakin olarak gelecek ve en azından bize kızmayacak o yüzden biz de bahçeye çıkıp çimenliklere oturmuştuk. Beden dersinde olan öğrenciler olduğu için pek de umursamıyordu kimse bu durumu. efe nazikçe yağmuru çimenliklere yatırıp başını kendi dizine koymuştu ve saçlarını arkaya doğru itmişti. Ben ecrin bora efe ve uyuyan yağmur olmak üzere sadece tek kişi eksikti o da kızgın olduğu için olay yerini terkeden Giray!

SİBELİN AĞZINDAN:

"Mirayın kuzeni bizden de akıllı çıktı!" demişti alev şevvale bakarak. 

"Sen bizi nerden tanıyorsun bu arada ben onu merak ediyorum şekerim!" demiştim kahkahamı atarak.

"İstanbulda yaşasam bile sizi tanırım ben. Herneyse. Tuvalette konuşulanları duydunuz. Sizi kandırdılar siz de avanak gibi inandınız!" demişti o da sinsice kahkaha atarak.

"Artık ne efe ne de girayla işimiz yok zaten! Mirayın acı çekmesini istiyorum. Kızlarla çekti ama intikamını aldı. Sıra Borada. Ne yapacağını biliyorsun. Bundan sonra ne sen beni tanıyorsun ne de ben seni küçük kız anlaştık mı?" dedim ona bakarak. 

"Sürtük denilmişti. Denildiği kadar varmış." gibi bir şey mırıldanmıştı. Umrumda da değildi. Hala burağın intikamını alamamıştım. O benim sevdiğimi almıştı şimdide sıra onda! Acı çekmeye hazır ol Miray!!"

   

Continue Reading

You'll Also Like

1M 54.5K 39
(TAMAMLANDI) Gece yarısı ünlü bir oyuncuya şarkı sözü yazarsanız ne olabilir ki? Ünlü oyuncu ve avukatın hikayesi... @bendenizeliff: Orda her kiminl...
453K 16.8K 51
Barış Abi kendimi bildim bileli bana Küçük Şeytan derdi. Aynı mahallede büyümüştük kendisi polis olmuşken bende ona buna borçlu, belalı bir tip olmuş...
257K 2.4K 3
"Peki en sevdiğin renk ne Şervano?" Gökyüzüne bakıyordu bende ona. Onu izlemek gökyüzünü izlemekten daha cazip geliyordu bana. "Firuze. " " Efendim...
3.8M 67.9K 21
[Bir ömür uçsam ufkun ötesine, Bazen yalnız bazen birlikte] *Olamayan Hayalin Karekteri bu kitap senin için. "Aynı yeryüzünde değil,aynı gökyüzündeyi...