Karanlık Kız 1 (İntikam Ateşi)

By HazalCuhadar1

1M 41.6K 9.6K

İntikam hırsıyla yanan bir kız. Karanlığın içine batan bir kız. O sonradan kötü olmadı. O hep kötüydü. Her za... More

TANITIM
KAHVE
YENİ OKULUM
MüdürCÜK
YANLIŞ
KAMP
OYUN
ÖPÜCÜK
FUTBOL
PARTİ
MALMI DEDİ O BANA
GERÇEKLER
BASKIN
SENİ SEVİYORUM
TAHRİK
EVCİL HAYVAN
KORKU
NENE VAKASI
BENİMSİN
ZEHİR
MUTLU BİR GÜN
KAÇIRILMA
SADECE BİR GÜN
KAZA
UMUT IŞIĞI
DUYURU
MUTLUYUM
AMCA
SUİKAST
OYUN İÇİNDE OYUN
KARANLIK TANRIÇA
ÖLÜM MELEĞİ
FİŞİNİ ÇEKMEK..
ARKADAŞLARIM..
ÇATLAK
PİKNİK..
ÇETE
KARANLIK YAĞMUR
SIR
HAYAT
ÖLÜM
MORG
PLAN
BELALI OKUL
SİYAH CENNET
BÜYÜK PATRON
MAÇ
SARHOŞ
HAYALET
İŞKENCE
YALNIZLIK
GÖZYAŞI
GİZLİ KİŞİ
BEDEN DERSİ
KÜÇÜK ŞAKA
MAFYALAR
İYİ KIZ
GÜVEN
KARANLIK
İHTİYAR
KÖTÜ KUZENLER
SİNİR
CEHENNEM
AİLEM
AĞAÇ
İLAÇ
BÜYÜK BULUŞMA (FİNAL)
2. KİTAP GELİYOR

PEMBE SAÇLI KIZ

9.4K 488 156
By HazalCuhadar1

Uyandığımda saat gece yarısını geçmek üzereydi. geçmişti. Çağatay da yanımda yatıyordu. Yavaşça yanağını öpüp kalktım.

Kendi odama gidip dolabımın başına geçtim. Üstümü değiştirmem lazım.

( Dolunayın giydikleri )

Üstümü giydikten sonra aşağı indim. Çantamı da alıp sessizce evden çıktım. Uzun zamandır bara gitmemiştim. Şimdi gideceğim.

Eteğim olduğu için arabaya binmek zorundayım. Arabama atlayıp bara sürmeye başladım. Bu sefer siyah cennete gitmicem. Başka bir yere gidiyorum. Oranın adı ise Blue Bar.

Blue bara geldiğimde içeri girdim. Çoğu bakış bana dönmüştü. Uzun renkli saçlarımdan dolayı dikkat çekiyordum.

Gidip boş bir locaya oturdum. Bakışlar hala üstümdeydi. Anında yanımda biten garson kıza baktım. Kısılmış gözlerle bana bakıyor. Kıskanç şey. Aman uğraşamam onunla.

- Bana bir tekila getir..dedim soğuk bir sesle.

Kız gıcık bakışlarla bana bakıp gitti. Gerizekalı kız.

Bende o sırada bir sigara yakıp içmeye başladım. Çoğu erkeğin bakışı üstümde ama bu benim umrumda değil.

Garson kız geri geldiğinde tekilayı bana vericekken ayağı takılmış gibi yaparak bardağı üstüme döktü. Bardakta yere düşüp kırıldı. Çıkan sesle müzik durmuştu ve herkes bize bakmaya başlamıştı.

Ters ters baktım kıza. O ise sırıtıyordu.

- Ayyyğğ paarrdooğğnn haaanfenndi..dedi sırıtarak

Şuan herkes bilerek döktüğünün farkındaydı. Kızım bittin sen

Sakin bir şekilde ayağa kalktım. Kızın tam önünde durdum. Kız giydiği kocaman topukluyla bile benden kısaydı. Yani ona tepeden bakıyordum.

Sigaramdan bir nefes alıp kızın yüzüne üflediğimde öksürmeye başladı.

- Özür dile..dedim sakin bir sesle

Sırıtarak

- Hayır..dedi

Sigaramı aniden kızın boynuna batırmamla kız acıyla çığlık atmaya başladı. Kimse karışamıyordu.

- Özür dile..diye tısladım. Bu sefer ses tonum daha ürkütücüydü.

- Hayır..dedi hala çığlık attı.

Elimi kızın saçlarına götürüp sertçe asıldım ve ani bir hareketle kafasını masaya vurdum. Alnından şakaklarına doğru kan akıyordu. Sonra kızın az önce yere düşürüp kırdığı bardaktan bir kırık cam aldım.

Cam kırığı ile kızın koluna boydan boya derin bir şekilde çizdiğimde kız acıyla haykırdı. Herkes bana korkuyla bakıyordu.

- ÖZÜR DİLE..diye kükredim bu sefer

Çoğu kişi irkilmişti.

- Ö-öz-özür dil-dilerim..dedi ağlayarak

Kızın saçlarını savurarak bırakmamla yere yapıştı. Karnına sert bir tekme attım.

- Bir daha benimle uğraşırsan güzelim , bunu fena ödersin..dedim sert bir sesle

Sonra ben çıkışa doğru yürürken herkesin korkulu bakışlarını görünce sırıttım. Korumalar bile sırıtıyordu.

Çıkmadan önce onlara sırıttım. Nihaha.

Dışarı çıkıp arabama bindim. Gerizekalı kızın biri yüzünden eğlencemden de oldum. Kahretsin ya.

Eve geldiğimde saat oldukça geçti. Ama tüm gün uyuduğum için uykum yoktu. Bende odama gidip kendime mini bol bir şort ve yarım tişört giydim.

Mutfağa gidip kendime mısır patlattım.

Sonra salona geçip koltuğa kuruldum. Bari film izleyeyim.

****

Film bittiğinde sabah olmak üzereydi. Ne yapsam acaba. En iyisi sahile gitmek.

Üstüme siyah tayt ve siyah askılı bir tişört giydim. Saçlarım zaten salık. Kalçamın altına kadar geliyor. Baya uzunlar.

Sonra motora atlayıp sahile sürdüm. Sahile gelince motordan indim ve kayalıklardan birine oturdum. Denizi izlemeye başladım.

O sırada birinin bana baktığını farkettim. Gözümü etrafta gezdirdiğimde bir kız gördüm. Bana bakıyordu. Muhtemelen aynı yaştayız.

Beni süzüyordu. Bende onu süzdüm. Üstünde pembe bir şort ve beyaz bir tişört vardı. Ayağında beyaz spor ayakkabılar. Benim gibi beyaz tenliydi. Oldukça masum gözüküyordu. Saf bakışları vardı.

Birde bana bak. Simsiyahım. Hah.

Sonra kız kalkıp yanıma oturdu. Gülümseyerek bana baktıktan sonra denize döndü. Ve derin bir nefes aldı. Bense onu süzmeye devam ettim. Saçlarıda pembeydi. Evet bildiğiniz pembe. Saçlarının uçlarına doğru koyu bir pembeye dönüyordu. Pembe saçta ne be. Ama ona yakışmış. Beni şaşırtan nokta saçlarının uzunluğu. Benimki ile aynı boydaydı. Çok neşeli duruyor du kız.

Sonra bana döndü.

- Merhaba. Ben Bella..dedi gülümseyerek

Nedense içimden bu kıza bağırmak gelmiyordu.. Bende onun gibi gülümsedim.

Ona elimi uzatıp

- Bende Dolunay..dediğimde beni şaşırtarak el sıkmak yerine bana sarıldı. Evet bildiğiniz sarıldı hemde bana. Bunu başka biri yapsa muhtemelen kollarını keserdim.

Benden ayrıldıktan sonra elleriyle ağzını kapatıp kıkırdadı. Tatlı bir bebek gibi duruyordu. İstemsizce bende güldüm. Şuan inanmıyorum yani. Alev ve Nefesten sonraki anlaştığım ve sevdiğim tek kız. Genelde erkeklerle anlaşıyorum.

- Tanıştığıma memnun oldum..dedi gülerek

Cidden bu kız hep gülermi. Neşe kaynağı gibi bir şey.

- Bende..dedim

Sonra tekrar bana baktı. Gözleri kıyafetlerimdeyken konuştu.

- Neden siyahsın. Çok ürkütücü görünüyorsun. Piercingler , dövmeler , uzun siyah lacivert saçlar , siyah kıyafetler hhuuvv çoookk havalııı..dediğinde kıkırdadım.

Sonra bende onun kıyafetlerini ve saçlarını işaret ettim.

- Bende senin için aynı şeyleri düşünüyorum. Pembe saç nedir ya. Oyuncak bebek gibisin. Ama nedense sende çok hoş durmuş..dediğimde gülümsemesi daha da büyüdü.

Ben ne olduğunu anlamadan üstüme atlayıp yanaklarımı sıkmaya başladı. Hey bunu hep ben yaparım. Haksızllııkk. Yanaklarımı kurtarmaya çalışıyordum ama nafile. Vurmayada kıyamıyordumki.

- Ayy sen ne kadar ponçik birşeysin..dedi gülerek

Bu kız bana ponçik mi dedi. Sonunda yanaklarımu kurtardığımda ovmaya başladım.

- Söylesene annen baban kim? Ailenlemi yoksa tek mi yaşıyorsun ? Kaç yaşındasın? Neden siyahsın ? Pizzamı yoksa hamburgermi seversin ? Sevgilin varmı ? Çikolatamı şekermi? Türkmüsün ? Ay ben ne diyorum isminde belli tabi türksün. Babam böyle pasta yapmayı nerden öğrendi..dedi Bella

Tanrım o kadar hızlı konuştuki bir an ne dediğini anlayamadım. Sonra dayanamayıp bir kahkaha patlattım.

- İstediğim sorudan başlayabilirmiyim..dediğimde kafasını gülerek salladı.

- İlk olarak ailem yok öldü. Bir yakınımla kalıyorum.17 yaşındayım. Siyahı sevdiğim için böyleyim. Pizzayı tercih ederim. Sevgilim yok. Kesinlikle çikolata. Ve senin babanın pastayı nerden öğrendiğini bilmiyorum..dediğimde bir kahkaha patlattı.

Sonra bir elini çenesine koydu. Sanırım dediklerimi tartıyor. Sonra dediğimi yeni anlamış gibi birden gözleri doldu.

Birden bana sarıldı.

- Özür dilerim gerçekten. Ailenin öldüğünü bilmiyordum..dedi hala sarılırken. Bende sarılışına karşılık verdim. Bunu neden yaptım bilmiyorum ama içimden geldi nedense.

- Önemli değil gerçekten bilemezdin..dedim

Nedenini bilmiyorum ama onun ağlamasını da istemiyorum.

Omzuma gelen yaşla ağladığını anladım. Onu kendimden ayırdım . Cidden ağlıyordu.

- Neden ağladın..dediğimde burnunu çekti. Burnunun ucu kırmızı olmuştu. Gözleri ağladığını hemen belli ediyordu. Gerçekten gözüme tatlı bir bebek gibi gözükmüştü.

- Benimde annem öldüde onun için. Aklıma geldi..dedi

Sonra gözlerime baktı. Buğulu gözlerinden çok acı çektiğini anlayabiliyorum.. Ama yinede gülümsüyordu.

Yanağını öpüp ayağa kalktım.

- Benim şimdi gitmem gerekiyor tatlım. Görüşmek dileğiyle Bella..dediğimde yaşlı gözlerine aldırmadan gülümsedi.

- Aynen şekerim...dedi

Sonra ben motoruma atlayıp eve gittim. Okul saati yaklaşmıştı.

Eve gelince hızla odama çıktım . Üstümü değiştirmeliyim.

( Dolunayın giydikleri )

Üstümü giydikten sonra aşağı indim. Acele etmezsem geç kalıcam.

Çağatay da ayakkabısını giyiyordu. Kahvaltı edememiş sanırım.

Hızla mutfağa gidip bir sandiviç yaptım ve Çağatayın yanına gittim.

- Al kuzen. Giderken yersin..deyip sandiviçi verdim ona

- Sağol kuzen. Valla sen olmasan aç kalırım ben..dedi ve yanaklarımı öptü. Sonra hızla evden çıktı.

Sonra ben çıktım. Arabama binip okula sürmeye başladım.

Okula gelince bahçe boştu. Kahretsin yine geç kaldım.

Hızla sınıfa gidip içeri daldım. Bakışlar yine bana dönerken göz devirdim. Alışmıştım artık.

Hoca ise artık kızmıyordu.

- Artık sana kızamıyorum bile Dolunay. Geç otur..dedi hoca

Sırıtıp oturdum.

Sonra hoca konuşmasına devam etti.

- Bizde tam kamptan bahsediyorduk. Neler öğrendiniz bakalım. Sırayla söyleyin..dedi hoca

Herkes bilmem onu öğrendim falan derken sonunda sıra bana gelmişti.

- Ben hiç bir şey öğrenmedim. Zaten ben hepsini biliyordum değilmi arkadaşlar..dediğimde sınıftakiler somurtmaya başladı.

- Doğru söylüyor hocam. Kız her sporu profösyonel biçimde yapıyor. Herşeyde bize fena fark attı..dedi sınıftan bir çocuk

Kıkırdadım. Ama suratlarını bir görseniz. Resmen morardılar.

Hocanın kaşları hayretle kalktı. Ama sonra derse devam etti. Asıl dikkatimi çeken ne Zaynler ne Martinler vardı. Noldu acaba onlara.

****

Zil çaldığında ayağa kalktım. Diğer ders beden olduğu için spor salonuna indim. En son buraya gelipde yaptığım şey aklıma gelince kahkahayı bastım. Bizim sınıftakiler ters ters bakarken gülmeye devam ettim. Neye güldüğümü anladılar sanırım.

Sonra odama gidip üstümü değiştip spor birşeyler giydim. Siyah dar şort ve siyah yarım tişört, spor ayakkabı.
Sonra geri döndüm.

Biraz zaman geçtikten sonra spor salonuna başka bir sınıf girdi.

Bizim sınıftakiler onlara ters ters bakıyordu. Anlaşılan birbirleri ile düşmanlar.

Ben ileri çıktığımda bakışlar bana döndü.

- Siz neden buradasınız. Ders bizim görmüyormusunuz. Kaybolun..dedim sert bir sesle

Bizim sınıftakiler benim bu sert halime şaşırmış gibiydi. Genelde gülüp onlara şaka yapardım ya ondan

Karşı sınıftan bir çocuk öne çıktı.

- Ooo okulumuzun prensesi de buradaymış. Üzgünüm güzelim ama bizim dersimizde beden..dedi çocuk

Sonra çantamdan ders programını çıkardım ve çocuğa yaklaşıp kağıdı suratına iyice yaklaştırdım.

- Bak körmüsün. Bizim dersimiz beden...dedim sertçe

Çocuk kağıdı kendinden uzaklaştırdı.

- Çek şunu. Ağzıma sok istersen..dediğinde dahada sinirlendim.

Kağıdı geri çekip bir adım geri gittim. Çocuk gülümsedi.

- Hah işte şöyle. Laf dinle..dedi

Bense gözlerimi kıstım. Bu çocuk artık çok olmuştu.

Onun sınıfı ve benim sınıfım bize bakıyordu.

Birden çocuğun üstüne atladım. Biraz saçlarını çekip karıştırdıktan sonra burnunu sıktım. Mecbur nefes almak için ağzını açtı.

O sırada ders programının yazılı olduğu kağıdı buruşturup ağzına tıktım. Sonra üstünden çekildim. O yerde boylu boyunca ağzındaki kağıtla yatarken ona bir el hareketi çektim.

Sonra arkamı dönüp saçımı savurdum. İki sınıfta bana şaşkın şaşkın bakarken birden öküz gibi kahkaha atmaya başladıklarında irkildim. Nasıl gülme lan o. Yer oynadı sanki.

O sırada spor salonuna Kris hoca girdi. Önce yerdeki çocuğa sonra bana sonra kahkahalarla gülen iki sınıfa baktı. Sonra birden bağırmasıyla herkes sustu.

- DOLUNAYYY..

Ben hemen kendimi savunmaya başladım.

- Hocam bakın balla hakketti..dediğimde diğerleri sırıtmıştı

- Dolunay yeter sus artık. Senin gibi bir kız daha görmedim. Sen cezayı hakettin..dedi Kris hoca

Bunu demesiyle yerdeki ağzına kağıt tıktığım çocuk gülmeye başladı. Hah kağıdı çıkarmış.

- Yabani..dedi bana

- Bana yabani mi dedin sen..diye bağırdım.

- Evet..dedi

- Ne yani ben yabani miyim..diye bağırdım.

- Evet..dedi sırıtarak

- Sen bana yabani mi demek istiyorsun..diye tekrar bağırdığımda bir daha

- Evet..dedi

Sonra devam etti.

- Oh olsun sana yabani..dedi

Ayağa kalkmıştı. Bende hızla yanına koşup karnına bir yumruk geçirdiğimde iki büklüm olmuştu. Sonra suratına bir tekme attığımda yere yapıştı.

- Asıl sana oh olsun. Dağdan inme AYI..diye bağırdım.

Sonra bide ona orta parmak gösterdim.

Arkamı döndüğümde Kris hoca bana umutsuz vakaymışım gibi bakmış bir eli alnında başını sağa sola sallıyordu. İki sınıf ise gülmemek için elleriyle ağızlarını kapatmaya çalışırken tuhaf sesler çıkarıyorlardı. Üstelik suratları kıpkırmızı olmuştu. Hihihi

-Dolunay da sizinle basketbol oynayacak..dedi Kris hoca

Ama bu bana ceza değilki.

- Ama hocam bu ona ceza değilki..O her sporu yapabiliyor..dedi karşı taraftan biri

Sırıttım.

-Olsun bu arada siz iki sınıfın beden dersleri bundan sonra aynı olacak..dedi Kris hoca

-Şimdi 11 A ya karşı 11 B..dedi Kris hoca

Hepimiz basketbol sahasına girdik. İşte şimdi oyun zamanı.

Continue Reading

You'll Also Like

111M 4.5M 157
''Birlikte belanın içine batabileceğimiz kadar battık. Ve şimdi, seni bırakmayacağım... Benimle misin?'' --- Zeynep, kendini yeni okuluna başladığı...
830K 16K 18
Bardağını almak için eğildiğim sırada Aras gülmeye başladı. Ben de gülerek "Neye gülüyorsun?" diye sordum. "Bıyık sana yakışmış." dedi kahkaha pat...
7.8M 83.5K 8
#Gençkurgu da 1. - 07.03.2017 Ölüm; dört harf, iki hece, içinde sayısız anlam ve acı besleyen, ne zaman, nerede, nas...
16.3M 931K 55
Mine internet üzerinden Yeşil Küpeli Kız takma ismiyle magazin haberleri yaparak milyonlarca takipçiye ulaşmıştır ve Mine'nin şimdiki haber hedefi ge...