Keyifli okumalar dilerim. :)
Multi medya Büşra&Yaren
*Bu bölüm yeniden düzenlenmiştir.
&&&
İçimde saf öfkeden başka bir şey yoktu neden böyle hissettiğim hakkında bir fikrim yoktu aslında çünkü Merve umurumda değildi ya da yaptıkları ama yine de sinirimi bozuyordu.
Berkay derince nefes alıp bir sigara çıkardı yakıp içine çektiğinde Merve'nin derince nefes aldığını gördüm.
''Neden buradasın Merve acaba Berat'ın haberi var mı burada olduğundan'' dediğinde Merve omzunu silkti.
''Yok olması da gerekmiyor hatta bu kızın bile burada olması gerekmiyor.'' dediğinde gözlerini kısarak beni süzmeye başladı bense bakışlarımı kaçırarak etrafı izlemeye koyuldum o anda telefonum çaldı. Arayana baktığımda Ali'nin olduğunu gördüm ve gülümsedim. Ayağa kalkıp salondan çıktım.
''Alo prenses '' dediğinde
''Efendim canım'' dedim. Açıkçası Ali' yi çok özlemiştim ve onunla dertleşmeye ihtiyacım vardı.
''Nerelerdesin bakalım yine evden kaçmışsın annen aradı beni nerede olduğunu öğrenmem için kadın meraktan delirmiş neler oluyor.''
''Sonra anlatacağım telefonda olmaz yarın hafta sonu gelirim sizin oraya hem bizimkileri görürüm. Anneme de arkadaşında kalacakmış dersin.''
''Bunların hesabını vereceksin. Kapatıyorum yarında bekliyorum.''
''Tamam canım öptüm.'' dedikten sonra telefonu kapadım. Arkadaşımda kalıyorum demiştim ama kalacak yerimde yoktu. Salona geri döndüğümde Merve'nin suratı kızarmıştı ve ayağa kalkmıştı. Berkay ise haddinden fazla öfkeliydi. Bana bakıp ceketini aldı ve üzerine geçirdi çantasını omzuna takıp tekrar sinirle bana döndü.
''Bu yaptıklarının bedelini ödeyeceksin kork benden'' dedikten sonra omzuma vurarak evden sinirle çıktı iki dakikada ne olmuştu şimdi. Berkay'a döndüğümde beni süzüyordu.
''Ne oldu şimdi'' dediğimde sesim sakindi.
''Mal mal konuştu haddini bildirdim, sen bakma ona '' dediğinde bende üzerime montumu giyindim.
''Umurumda değil zaten bu arada sana yaptıracağım şeyi büyük zevkle düşüneceğim hazırlıklı ol şimdi gidiyorum.'' dediğimde Berkay gülerek bana baktı.
''Bu saatte nereye eve de gitmeyeceğini biliyorum.'' dedi. Gözlerine baktığımda koyu gözleri beni esir almıştı midemdeki hareketlenmeye anlam veremesem de hızlıca kendimi dışarı attım.
''Ben kalacak yer biliyorum dert etme Soydan'' diyerek hızla evden uzaklaştım şimdi nereye gideceğimi bilmiyordum. Birden aklıma Büşra geldi ama onu da rahatsız etmek istemiyordum. Düşündüğümde başka çarem olmadığını anlayarak telefonumu çıkardım saat gece on ikiydi acaba uyuyor mudur diye düşündüm ama yine de arama tuşuna bastım. Telefon çaldı çaldı çaldı tam kapatacakken kısık ve uyuşuk bir Alo sesi duymamla küfrettim. Kesinlikle uyandırmıştım.
''Uyandırdım değil mi?''
''Boş ver hayırdır bu saatte''
''Şey biliyorum bunu istemem çok saçma ama ben sokakta kaldım ve eve gitmek istemiyorum gidecek te yerim yok.'' dediğimde Büşra kıkırdadı.
''Salak bende bir şey oldu sandım, bize gel burada kalırsın annemle babam şehir dışındalar zaten'' dediğinde mutlulukla gülümsedim şu kısa sürede Büşra gibi bir arkadaş bulduğum için çok şanslıydım.
''Çok teşekkür ederim. Sizin ev o pembe binaydı değil mi''
''Aynen tatlım sen gel bir kat yukarı çık ben kapıdayım hadi bekliyorum.''
''Tamam'' dedikten sonra telefonu kapadım ve adımlarımı hızlandırdım. Pembe bina Berkay'a çok yakındı bu yüzden hemen varmıştım. Açık olan binanın kapısından girdim ve beş katlı bu apartmanda Büşra'nın en üst katta olmamasına sevinerek bir kat çıktım. Büşra pijamaları ve dağınık saçları ile bana gülümsedi, bende gülümseyerek ayakkabılarımı çıkarıp içeri girdim evlerinin içi bizim evden daha geniş ve düzenliydi. Durumlarının iyi olduğu her hallerinden belliydi. Montumu çıkarıp kenara koyduğumda Büşra'ya dönüp sıkıca sarıldım.
''Tekrar teşekkür ederim.'' dedim. Büşra saçmalama der gibi baktı.
''Aç mısın '' dedi. O an acıktığımın farkına varmamıştım.
''Aslında evet ne varsa yerim bir şey yapma'' dediğimde Büşra gülümseyerek mutfağa girdi.
''Tatlım bizim evde yemek eksik olmaz annemle babam haftada bir kez mutlaka iş için şehir dışına çıkarlar en az üç gün kalırlar ve annem gitmeden bir sürü yemek yapar bu mükemmel yaprak sarması onlardan biri'' dedikten sonra önüme ağzına kadar dolu yaprak sarması olan tabağı koydu. Yaprak sarmasına bayılırdım.
''Ah bu mükemmel çok sağ ol '' dedikten sonra resmen yaprak sarmalarına gömüldüm. Karnım doyduğunda ayağa kalktım.
''Ellerimi yıkamam gerek lavaboyu gösterir misin'' dediğimde Büşra ayağa kalkıp önden yürüdü.
''Burası çıkınca odama gel ikimizin yatacağı mükemmel koca bir yatağım var'' dediğinde başımla onaylayıp gülümsedim. Banyoya girip elimi yüzüm yıkadım aynaya baktığımda gözlerim şişmişti hafifte saçlarım dağılmıştı. Annemi düşündüm ona gerçekten kızmıştım resmen Berkay ile iş birliği kurmuştu. Banyodan çıkıp Büşra'nın odasına girdim gece lambasını yakmış yatakta oturuyordu. Önünde laptop vardı ve kaşlarını çatarak ekranı inceliyordu. Odasına baktığımda mavi ve beyaz tonlarındaydı beyaz bir dolap, beyaz çalışma masası, masmavi duvarı, mavi renk yatak takımı, pembe bir komedin ve çingene pembesi bir halısı vardı odaya renk katmıştı. Kocaman yatağa gidip oturdum. Büşra göz ucu ile bana baktı.
''Masanın üstünde sana pijama çıkardım giyin onları'' dedi.
''Sağ ol canım hayrola neye bakıyorsun bu saatte'' dedim. bir yanından da komik bulduğum bugs bunny baskılı pjamaları giyiniyordum. Büşra bakışlarını ekrana dikti.
''Samet'in facebook hesabına o kadar kız arkadaşlık isteği yollamış ki sinirden ne yapacağımı şaşırdım profile de kapağa da resmimizi koydum, ilişki durumumuzu güncelledim, he birde Samet'in ağzından kendime aşk itirafı yapıp kendimi duruma etiketledim.'' dediğinde şaşkınca Büşra'ya baktım bu kız deli ve ayrıca tam bir aşıktı. Samet'i ne kadar sevdiği yüzünden anlaşılıyordu resimlerindeki mutluluklarından bile birbirlerine bağlılıkları belli oluyordu.
''Birbirinizi çok seviyorsunuz.'' dediğimde Büşra derince iç çekti.
''Ah evet onu çok seviyorum ve aramızı kimsenin bozmasına izin vermem'' dediğinde gülümsedim aşk nasıl bir şeydi bilmiyordum ama bende bir gün bu duyguyu tatmak isterdim.
''Ne güzel darısı başıma'' dediğimde Büşra laptopu kapatıp bana döndü.
''Eee anlat bakalım senin bu saatte dışarıda ne işin var.'' dediğinde derince iç çektim. Büşra'ya bu kısa sürede nedense içim kaynamıştı o yüzden anlatmaktan zarar gelmeyeceğini düşündüm. Başımdan geçen Kürşat ile olan olaylarda dahil her şeyi anlatmaya başladım. Büşra arada şaşırıp arada küfür ediyordu bu hali çok komikti.
''... işte öyle sonra vurdum kapıyı çıktım seni aradım sağ olasın sende bana kapını açtın.''
''Kızım lafı bile olmaz istediğin zaman gel ama o Kürşat'la takılmana şaşırdım bana göre biraz soğuk biri hadi onu geçtim. O Berkay'a ne oluyor yaptığı tam bir uyuzluk Merve' yi zaten söylemiyorum o kaltaktan her şeyi beklerim.'' dediğinde bu sözüne kahkaha attım.
''Sakin ol şampiyon sorun yok hiç kimse umurumda değil Yarın eski kaldığım yere gideceğim. Ali ile buluşup benim eski arkadaşları göreceğim iyi gelecek.'' dediğimde Büşra gülümsedi.
''Şu yakışıklı olan çocuk hani kavgadaki o Ali mi '' dediğinde koluna vurdum.
''Evet o yakışıklı Ali'' dediğimde gülümsedi.
''Tamam tatlım hadi uyuyalım artık benimde yarın Samet'le planlarım var'' dediğinde başımla onaylayıp ışığı kapattım. Yatağın içine girip yorganı üzerime çektim.
''İyi geceler Büşra''
''İyi geceler Yaren'' dediğini duyduktan sonra uykunun kollarına kendimi bıraktım.
&&&
Sabah uyandığımda gerinerek yataktan kalktım saate baktığımda ona geliyordu. Büşra ise tabiri caizse kıçı başı dağıtmış yatıyordu onu uyandırmamaya dikkat ederek lavaboya gittim. Elimi yüzümü yıkadıktan sonra odaya geçip pijamalardan kurtuldum. Üzerime kıyafetlerimi geçirdikten sonra masanın üzerinden kağıt alıp Büşra'ya not yazdım.
''Tatlım her şey için teşekkürler ben çıkıyorum. Öptüm.'' kağıdı yanındaki komodine koyduktan sonra minik adımlarla odadan çıkıp kapıya doğru ilerledim sessizce çıkıp evin yolunu tuttum. Annem kesin işteydi ve geceden önce eve gelmezdi işi hafta sonları daha yoğun oluyordu. Evin önüne gelip anahtarla içeri girdim tam tahmin ettiğim gibi annem evde değildi. Odama geçip üzerimdekilerden kurtulduktan sonra kendimi duşa attım yarım saat tenim buruşana kadar duşta kaldıktan sonra dışarı çıkıp kurulandım.
Üzerim yeni aldığım iç çamaşırlarımı geçirdikten sonra hardal sarısı dar pantolonumun üzerine siyah v yakalı dudak resimleri olan kazağımı geçirdim. Saçlarımı da düzleştiriciyle düzleştirdim. Gözüme kalem çekip hafif parlatıcı ile dudaklarımı belirginleştirdim. Ayağıma da çoraplarımı giyindim ve siyah sırt çantamı alıp içine gerekli eşyalarımı koydum. Aşağıya inip siyah montumu giyindikten sonra sarı beremi takıp dışarı çıktım. Hava çok güzeldi ve güneş açmıştı saat ise on ikiye geliyordu. Ali'yi aramak için telefonumu çıkardım ilk çalışta açmıştı.
''Güzellik günaydın.''
''Günaydın ne yapıyorsun.''
''Yoldayım seni almaya geliyorum hazır mısın''
''Gerek yoktu bende şimdi çıktım evden''
''Saçmala kızım on dakikaya oradayım bekle beni''
''Tamam bekliyorum'' dedikten sonra telefonu kapadım. O anda kaldırıma oturduğumda yanımdaki hareketlenmeyle bakışlarımı yanıma çevirdim.
''Kürşat hayırdır'' dediğimde elinde olan sigarasından derin bir nefes çekti ve bakışlarını bana çevirip dumanı suratıma üfledi.
''Seni görmek istedim olamaz mı'' dediğinde Berkay'ın dedikleri aklıma geldi. Kürşat'ı nedense ben tehlikeli bulmuyordum evet başkasına göre sadisti ama bana göre değildi.
''Olabilir, yalnız şimdi arkadaşım gelecek gitmem lazım'' dediğimde Ali'nin arabası gözüktü ben ayaklandığımda oda ayaklandı.
''Peki sarışın görüşürüz'' dediğinde bende gülümseyerek
''Görüşürüz'' dedim. Ali arabadan inip yanıma geldi bende ona sıkıca sarıldım.
''Özledim'' dediğimde bana bakıp her kızın aklını başından alacak gülümsemesini yolladı.
''Bende özledim hadi bakalım hesap verme zamanı'' dediğinde gözlerimi devirip arabaya bindim.