KAYIP HAYATLAR

By mnrdlvr

254K 10.6K 724

Ayrı ayrı ıssız ve tenha iki mahallede biri Taşkıran biri Karataş lisesi,iki ayrı lise olursa aynı zamanda ne... More

Tanıtım
1.BÖLÜM
3.BÖLÜM
4.BÖLÜM
5.BÖLÜM
6.BÖLÜM
7.BÖLÜM
8.BÖLÜM
9.BÖLÜM
10.BÖLÜM
11.BÖLÜM
12.BÖLÜM
13.BÖLÜM
14.BÖLÜM
15.BÖLÜM
16.BÖLÜM
17.BÖLÜM
18.BÖLÜM
19.BÖLÜM
20.BÖLÜM
21.BÖLÜM
22. BÖLÜM
23.BÖLÜM
24.BÖLÜM
25.BÖLÜM
26.BÖLÜM
27. BÖLÜM
28.BÖLÜM
29.BÖLÜM
30.BÖLÜM
31.BÖLÜM
32.BÖLÜM
33.BÖLÜM
34.BÖLÜM
35.BÖLÜM
36.BÖLÜM
37.BÖLÜM
38.BÖLÜM
39.BÖLÜM
40.BÖLÜM( FİNAL)

2.BÖLÜM

10.7K 420 53
By mnrdlvr

Keyifli okumalar dilerim. :)

Multi medya Berkay.

*Bu bölüm yeniden düzenlenmiştir.

&&&

Eski okulumda her gün heyecanla kalkıp okula giderdim ama şimdi içimde bir heyecan yoktu nedense bir şey hissetmiyordum. Gayet normal bir günmüş gibi sakin bir şekilde elimi yüzümü yıkadıktan sonra dolabın üzerindeki formamı alarak üzerime geçirdim, aynanın önüne geçip saçlarımı tepeden sıkıca topladıktan sonra aşağıya inmeye başladım.

Tam o sırada annem evden çıkıyordu beni görünce gülümseyerek yanıma geldi ve başımdan öptü.

''İlk günden başarılar diliyorum bir tanem karnını doyur çık ben işe gidiyorum.'' dediğinde bende gülümseyerek el salladım.

''Kolay gelsin annem.'' dediğimde ayakkabılarını ayağına geçirerek evden çıktı.

Bende adımlarımı mutfağa yönlendirip annemin hazırladığı sandviç ve meyve suyu mideme indirerek ayakkabılarımı ve montumu giyindim. Çantamı sırtıma geçirerek evden çıktım. Kapıyı iki kez kilitleyip anahtarı fermuarlı cebime koyduktan sonra merdivenlerden inip yolda okulun formasını giyinen kızları takip ettim. Onun yanında erkekli grupta vardı. Erkeklerin ise siyah pantolon ve beyaz gömleği vardı. Göğüs kısımlarında ise bordo renginde okulun amblemi takılıydı. Bir çoğunun ise okul forması ile alakası yoktu ve elindeki sigara bittikten sonra ardından tekrar yakıyorlardı. Kızların kahkahaları abartılıydı ve bir çok erkeğin onlara bakışları gerçekten mide bulandırıcıydı. Çünkü kızlar altların bu soğukta bir şey giyinmeyi unutmuş gibilerdi.

Okulun içine girdiğimde herkes tip tip bana bakmaya başlamıştı. Bir çok bakış üzerimde ve kulak kulağa fısıldaşmalar vardı. Hayır neden direk bakışlar bana dönmek zorundaydı anlamıyordum ama emindim ki benden önce babamın adı duyulmuştu. Kıran soyadı bir çok kez gazetelerde yer almıştı. Bende bir çok fotoğrafta vardım ama genelde çekilmeyi sevmezdim. Kolejden geldiğimi bildiklerine emindim ama üzerime zehirli oklarını atmaları doğru değildi. Beni bilmeden yadırgayarak bakmalarını hak etmiyordum.

Zil çalınca düşüncelerimden arınarak etrafa baktım herkes dikkatini benden çekip yavaşça sıraya girmeye başladılar. Bende benle pek ilgilenmeyen bir çocuğu dürtüp 11/A sınıfının sırasını sordum. Çocuk beni süzüp kafasıyla ilerideki sırayı gösterdi ve yanındaki arkadaşlarına dönüp kahkaha atmaya başladılar. Gözlerimi devirip adımlarımı oraya doğru yönlendirmeye başladım.

Sıraya girdiğimde sıradakiler bana şaşkınca baktı. Sarışın, yeşil gözlü bir kız bana bakıp gülümseyince bende ona istemsizce gülümsedim oda bu tavrımdan destek alıp yanıma geldi.

''Sen yeni geldin galiba ben Büşra.'' Diyerek elini uzattığında bende elimi uzatıp sıktım.

''Bende Yaren memnun oldum.'' dedim.

Başıyla onayladığında tam bir şey diyecekken müdürün sözleriyle gözlerini devirip müdüre döndü. Bende müdüre dönüp dinlemeye başladım.

Aslı denen o şeker dediğim kadından okulla ilgili uzun bir konuşma dinledikten sonra herkesi isyan eden nidalarıyla birlikte sınıflara çıkmaya başladık. Sınıfa girince herkes yerine geçip oturmuştu. Olduğum yerde durup kendime sıra ararken bende arka sıranın boş olduğunu fark ettim. Herkes kendi halinde konuşuyorken çantamı sıraya bırakıp oturmamla herkesin bakışları bana döndü. Herkes bana şaşkınca ve garipçe bakıyordu. Bu okulun ve insanlarının çoktan tuhaf olduğunu anladığım için umursamadan sıraya oturdum.

Büşra, tam yanıma gelecekken sınıfa hocanın girmesiyle herkes yerine oturdu, esmer bir kadın sınıfa gülümseyerek baktı.

''Günaydın arkadaşlar.'' bakışları sınıfta gezip benle sonlanınca kaşlarını kaldırdı.

'' Sen yeni geldin sanırım, biraz bize kendini tanıtır mısın.?''

Sakince ayağa kalkıp sıkıntıyla sınıfta göz gezdirdim, meraklı bakışları def etmeye çalıştım ama sadece çalıştım.

''Ben Yaren Kıran, buraya karşıdan geldim.'' dedim. Hoca başını sallayıp gülümsedi. Onunda benim durumumu bildiğine emindim o yüzden fazla üstelememişti.

"Hoş geldin" dediğinde tam o sırada önden esmer bir çocuk lafa karıştı. Suratıma bakıp alayla gülüyordu.

''Artık o yaşayan bir ölü hocam'' dediğinde kaşlarımı çatarak sınıfa baktım. Bu cümlelerine anlam veremezken ardından kıkırdama sesleri duyunca daha da şaşırdım.

''Neden'' diyen hocanın sorusu düşüncelerimin tercümanı olmuştu.

''Berkay'ın sırasına oturdu da ondan o asla kimseyi oraya oturtturmaz.'' dediğinde kaşlarımı çattım. Berkay'da kimdi ki tanımadığım birinin adı o yokken bu kadar korkularak anılıyorsa belli ki belalı bir tipti ya da popüler. Bu gibi durumlara bizim okuldan alışık olduğum için omuz silkip geri oturdum. Bu sıra sanki onun tapulu malıydı, hayır yani daha ilk günden uzak duracağım derken böyle bir olayı yaşamak ancak bana göreydi.

''Saçmalama oğlum'' diyen hocayla birlikte sınıfın kapısı açıldı. Dün gördüğüm çocuk içeri girince herkes birden bana ve çocuğa dikkat kesildi , ağır adımlarla yanıma geliyordu gözleri benimle karşılaşınca önce sıraya sonra bana baktı ve bir şey demeden yanıma oturdu.

Herkes yarı şaşkın ve fısıldamalar eşliğinde konuşunca Berkay'ın bu çocuk olduğunu anladım.

Demek o gün ki çocuk bu çocukmuş, bakışlarım ona dönünce kokusu burnuma doldu sanki gül bahçesine düşmüştü ve gül kokuyordu. Gerçekten bir erkek gül kokabilir miydi.? İlk defa böyle bir şey yaşıyordum. O gün almadığım o koku sigara içmesinden olsa gerekti acaba üzerine gül kolonyası mı sürüyordu. Çocuğun tipine baktığımda saçmaladığımın farkına varıp kaşlarımı çattım.

Hocanın derse başlaması ile dikkatimi derse verdim. Çantamdan defter ve kalemimi çıkarıp hocanın dediklerini not alırken göz ucuyla yanıma bakıyordum. Berkay, sırayı elindeki siyah kalemle saçma sapan şeyler çiziyordu, sıra zaten çok karalamaktan mahvolmuştu. Bazı yerleri küfürlü yazılarla doluydu. Birden baktığımı anlayıp kafasını kaldırınca göz göze geldik.

''Yeni kız benim sırama oturabilirsin dememiştim sana ama daha yeni olduğun için affediyorum.'' dedi. Bu çocuk kendini ne sanıyordu. Alayla gülüp ona doğru eğildim ve gözlerimi gözlerinden ayırmadım.

''Burası senin tapulu malın değil boş buldum oturdum.'' dediğimde kaşlarını kaldırıp bana baktı böyle bir söz beklemediği kesindi. Alayla dudakları kıvrılınca korkutucu bir hal almıştı.

''Bu sırada oturmana hem izin veriyorum ve sen nankörlük yapıyorsun bence şansını fazla zorlama ufaklık.'' dedi.

''Ha ha ben mi şansımı zorluyorum dediğim gibi bu sıralar hepimizin gelip de bir sıra kiralayamazsın istediğim yerde otururum tamam mı.!'' Berkay derin bir nefes alınca zil çaldı herkes sınıfı boşaltacağına bakışlarını bize çevirdiler. Berkay, geri yaslandı ve alaylı ses tonuyla sınıfa döndü. Herkesin gözlerinde o saçma korku ifadesi vardı.

''Millet duydunuz mu bu sırayı kiralayamaz mışım çünkü hanım efendi istediği yerde otururmuş.'' Sınıfta uğultular ve kahkahalar yer alırken Büşra denen o kızın endişeli ve onaylamayan bakışlarını Berkay'da dolandırdığını gördüm. Hatta bir kızın eliyle sen bittin hareketi yaptığını bile görmüştüm.

''Uğraşma kızla'' diyen bir çocuk duyduğumda gözlerim onla buluştu, esmer, kaslı ve gerçekten çekici bir tipti. Berkay, çocuğa dönüp öldürücü bir bakış attı.

''Sen karışma Samet, kimin ne olduğunu arkadaş yakında öğrenir mesela bu ders ayakta durarak anlamaya başlar.'' Birden delici bakışlarını bana dikince hırsla onu ittirip dışarı çıktım. Bahçeye hızlı adımlarla çıkıp ağacın altına geçince bugün sırada konuştuğum Büşra yanıma gelip oturdu.

''Seni uyarmalıydım Berkay'a bulaşmak istemezsin.'' O kadar ciddi konuşuyordu ki neden herkesin bu çocuktan korktuğuna anlam verememiştim.

''Ben kimseden korkmam Büşra, öyle serseri tipler bana işlemiyor.'' dedim. Büşra derin bir nefes aldı ve sıkıntıyla nefes verdi.

''Bak Yaren sana bir kere açıklama yapacağım oda sırf senin iyi biri olduğunu düşündüğüm için yani sana yazık olmasını istemem. Berkay Soydan dört senedir bu okulda hepimizden daha fazla burada, çocukluğundan beri burada büyümüş her yeri karış karış bilir, serttir, dediğim dedik biridir. Yani herkes adını duyunca bir adım geri atar. Bir şeyi kafaya koyduysa mutlaka yapar o yüzden herkes ondan uzak durur. Taşkıran okulu ileride bizim okul kavgalı çok kavgalar olmuştur. Arka mahallemizin girişindeki okul, oranın Berkay'ı da Berat'tır söylentilere göre kardeş oldukları söyleniyor her bakımdan birbirleri ile zıtlar tip desen alakası yok ama aralarında bir sorun olduğu belli o yüzden sen sen ol o okuldaki öğrencilerden uzak dur sana şimdilik anlatabileceklerim bu dikkatli ol.'' dediğinde zil çalmıştı. Büşra'nın dediklerini düşünerek yavaş adımlarla sınıfa yürümeye başladım. Buraya geldiğimde tek istediğim sadece sakin bir hayat ve derslerimle ilgilenmekti ama ben ilk okul günümden değil daha ilk günümden bir belaya bulaşmıştım. Düşüncelerime ve şanssızlığıma birkaç küfür ettim.

Sınıftan içeri girdiğimde Berkay, sıraya ayaklarını uzatmış oturuyordu ve benim yerimde ayakları vardı çantama baktığımda yerde duruyordu. Sıkıntı ile nefes alıp çantamı yerden aldım herkes benim ne yapacağıma bakıyordu. Çantamı öğretmenler masasına koyup duvara yaslandım ve Berkay'a öldürücü bakışlar attım bana bakıp sırıtınca ona orta parmağımı gösterdim, sınıfta kahkahalar koptu ve bu hareketime Berkay kaşlarını çattı. Samet denen çocukta kahkahalar atınca Berkay yerinde doğruldu.

''Bu kızı çok sevdim dostum tam benim kafadan helal olsun.'' dedi. Bende omuz silkip önüme döndüm. Berkay sinirle Samet'e bakınca Samet sustu onun dışında hocanın arkada sessiz bir kızın yanına oturtmasıyla okul fena geçmedi en azından şimdilik ucuz atlatmıştım ve Büşra'nın dediklerini düşünüyordum. Şu Taşkıran okulunu da merak etmiştim.

Okuldan çıkıp eve giderken hava hafif kararmıştı nedense bugün kendimi çok yorgun hissediyordum.

Motorla tam dibimden bir çocuk geçince irkilerek geri çekildim bana bakıp orta parmağını kaldıran Berkay'ı görünce gülümsedim, bu çocuk tam bir deliydi ama bilmiyordu ki ben ondan daha da deliydim.

Continue Reading

You'll Also Like

24.3M 1.4M 80
Doğum gününden sonra, kardeşiyle eğlenmek için konsere giden bir genç kız... Fırtına yüzünden iptal olan konserden eve dönmeye çalışırken, kendini bi...
111M 4.5M 157
''Birlikte belanın içine batabileceğimiz kadar battık. Ve şimdi, seni bırakmayacağım... Benimle misin?'' --- Zeynep, kendini yeni okuluna başladığı...
5.9M 267K 85
Arızanın ta kendisi olan adam DOĞU ÜZEYİROĞLU! Ne çok iyi ne çok kötü. Onu acımasızlaştıransa kardeşinin bir başka kıza ondan habersiz nakil edilen...
2.1M 98.2K 54
"Eksiklerimiz kusurlarımız değildir." Ailem beni hep bunu söyleyerek büyütmüştü. Eksikleri olan insanları dışlamamayı, onları sevmeyi öğretmişlerdi...