~Hümeyra~

By Gazmnm

7.6K 472 161

" Beni buradan çıkar lütfen." dedim fısıltıyla. Beni duyar duymaz, anlaşılmaması için yalancı bir gülümseme t... More

1. Bölüm
2. Bölüm
3. Bölüm
4. Bölüm
5. Bölüm
6. Bölüm
7. Bölüm
8. Bölüm
9. Bölüm
10. Bölüm
11. Bölüm
12. Bölüm
13. Bölüm
14. Bölüm
15. Bölüm
16. Bölüm
17. Bölüm
18. Bölüm
19. Bölüm
20.Bölüm
21. Bölüm
22. Bölüm
23. Bölüm
24.Bölüm.
25 Bölüm
26.Bölüm
27. Bölüm
28.Bölüm
29. Bölüm
30. Bölüm
32. Bölüm
33.Bölüm
34.Bölüm
35.Bölüm
36. Bölüm
37. Bölüm-FİNAL

31. Bölüm

217 16 4
By Gazmnm

İYİ OKUMALAR 

---------------&&&----------------

Ben şaşkın gözlerle karşımda ki adama bakarken o da bir cevap vermemi bekliyordu. Bakışları neden garipti? Kendimi çok rahatsız hissetmeme neden olmuştu resmen. 

" Ben-" 

" Yenge neredesin ya? " diyerek yanımıza geldi Zeynep. Hale'nin abisini yanımda görünce hafif şaşırmış sonra düzeltmişti yüz ifadesini. 

" Merhaba Ömer abi? Nasılsın? " 

Zeynep'in onunla konuştuğunu görünce ayırmıştı gözlerini benden. 

" Sağ ol Zeynep. Pek iyi sayılmam. Sen nasılsın?"

" Bende eh işte." dedi Zeynep. Konuşma bitmişti.  İkisi de sesiz olunca Ömer denen adam tekrar bana doğru çevirdi gözlerini. 

" Ee sen hala kim olduğunu söylemedin? " 

Tam cevap verecekken bir kez daha atıldı Zeynep. 

" Yengem Hümeyra. " 

" Yengen? " kafasını Zeynep'e çevirmiş kaşının birini kaldırarak sormuştu. 

" Yengem işte. Savaş abimin karısı " demesiyle tekrar bana çevirdi gözlerini. Anlamlandıramadığım bir şeyler vardı gözlerinde. 

" Memnun oldum " dedim. Gözlerimizi ayırmadı. Tepki de vermedi. " Başınız sağ olsun. " diye devam ettim. Zor da olsa kendisine gelip kafasını hafif salladı. Daha fazla kalamıyordum yanında. Hafif kafa sallamayla Zeynep'i de alıp uzaklaştım oradan. 

Biz gidene kadar gözlerini ayırmamıştı bizden. Savaş, görür de yanlış anlar diye ödüm kopmuştu resmen. Hemen mutfağa gelip elimde ki tepsiyi tezgaha bıraktım. 

" Nasıl baktı o öyle? " 

Kendi kendine söyleniyordu Zeynep. 

" Ne dedin? " diye sorunca kafasını kaldırıp bana doğru geldi. 

 "Gördün mü Ömer abinin sana nasıl baktığını? " 

" S-Saçmalama Zeynep. Bana baktığı falan yok. Mahalledekileri tanıyor belli ki. Beni yabancı görünce sordu sadece " 

" Abimin karısı dediğimde nasıl yüzü düştü ama" 

" Zeynep? Sus lütfen. Biri duyacak yanlış anlayacak" 

" Kim neyi duyacakmış ?" diye içeri girdi Savaş. En korktuğumu sürekli yaşamak zorunda mıydım? 

" K-kimse " dedim kekelediğim için inanmadı tabi. Zeynep ikimize tedirginlikle bakarken yine beni kurtarmak için araya girmek istemişti. Ama Savaş izin vermeden çıkarttı onu mutfaktan. Hiç bir şey yapmasam da kendimi kötü hissediyordum nedense. 

Sakin olmak için derin derin nefesler alırken o çoktan gelip dibime girmişti. 

" N-ne yapıyorsun? " desem de durmadı. O geldikçe ben bir adım geri gittim. Yolum bitmiş belim tezgaha çarpmıştı. 

" Ne yapıyorsun Savaş? Cenaze evindeyiz" 

" Kim? Neyi yanlış anlayacak Hümeyra?" 

" K-Kimse. Zeynep öylesine şaka yapıyordu. Bende biri duymasın diye susturdum onu " dedim. İnanmadı. İnanmadığı gibi de tek kaşını kaldırarak bana imalı bakışlar attı. 

" Bana yalan söy-" Bir anda uzanıp yanağına öpücük bıraktım. Öyle şaşırmıştı ki sözleri yarıda kaldı resmen. 

" Söylemiyorum. " Bir anda yüzünde ki sinir azalmıştı. " Hadi sen git. Bende misafirlere ikramlarda bulunayım. Kimsesi yok ayıp olması " Sakinleşmişti. Birazdan gider sandım ama o aksine üzerime eğildi. 

" S-Savaş- Ce-Cenaze evindeyiz" 

" Şimdi gidiyorum ama bu öpücüğün devamını misliyle alacağım Karıcım." demesiyle yüzüm al al olmuştu. Elini göğsüne yaslayıp ittim onu. Tabi gücüm yetmediğinden yine sadece kendisi istediği için çekilmişti. 

Şükür sonunda çıkmıştı mutfaktan. Onun yüzünden kalbim yerinden çıkacak gibi atıyordu. Ellerimi tezgaha dayayıp sakinleşmeyi denedim bir süre. 

---------------&&&-----------------

Akşam olsa da insanlar bir türlü gitmemişti. Bizde gidemiyorduk. Savaş'ın ailesi uzun zamandır tanıyordu onları. Bu yüzden yalnız bırakmak istemiyorlardı. 

Kalanların çoğu tanıdık olunca Hale'nin abisi Ömer misafirler için yemek söylemişti. Yemekler hazır olunca bize de sadece ikram etmek kalıyordu. Yemekleri tabaklara yerleştirirken biri durdu yanımda. 

Yine Savaş sandım ama değildi. 

Kafamı kaldırmamla Ömer'le göz göze geldik. Yüz ifadesi yine durgundu. Sanırım Yiğit dayısına da çekmiş olabilirdi. 

" Yorulmadın mı? " diye sordu. Bu kadar insanın içinde neden sadece bana soruyordu ki?

" Yok. Pek değil " 

" Sabahtan beri çalışıyorsun ama? Bırak birazda kızlar halletsin " 

" Sorun değil aslında " 

"Benim için sorun " demesiyle kaşlarım çatılmıştı. Yüz ifademi görünce hemen düzeltmeye çalıştı.  " Yani. Bir çok yere sen yetişmeye çalışıyorsun. Üstelik akrabamız bile değilsin. Bu kadar hizmet etmene gerek yok " 

" Ben isteyerek yapıyorum. Hem annen iyi değil. Anladığım kadarıyla pek akrabanız da yok. Sizde yapmayacağınıza göre" dedim hafif bir gülümseme oluştu yüzünde. Geldiğinden beri ilk defa gülümsüyordu belki de. 

" Haklısın. Erkekler yapmazdı " 

" Yani " dedim kafamı sallayarak. 

" Savaş'la kaç yıldır evlisiniz?" diye bir soru sordu. 

" 3 " dememle bir kez daha kafasını salladı. 

" Kardeşimden bir oğlu olduğunu bilmiyorsun o zaman? " İlk defa ondan duyacağımı düşündüğünden mi bilmem. Garip bir heyecan içindeydi. 

" Biliyorum aslında. Kardeşin söylemişti. " 

" Ona rağmen hala Savaş'la evlisin?" 

" Neden soruyorsun bunları anlamadım? " dedim. Gülümsemesini bozmadan ellerini ceplerine koyup bir adım daha atarak yaklaştı bana. Biri görür diye anında çektim kendimi. Şaşırmamıştı bu hareketime. 

Zaten bekliyor gibiydi. 

" Yanlış anlama beni. Ben bunu senin için söylüyorum. Savaş, hiç de senin güvenebileceğin biri değil " 

" Bunu sırf kardeşini sevdi diye mi söylüyorsun yoksa onda olup da sende olmayan bir şey mi var? " 

" Doğru aramızda çok fark var. Mesela ben onun yerinde olsaydım seni asla başka bir erkeğin görmesine izin vermezdim " 

Ne diyor bu adam ya? 

" Ne saçmalıyorsun ya sen? " 

" Kızma hemen Hümeyra. Savaş'ın salaklığında bahsediyorum sadece. " dedi. Bu da delirmeme yetmişti. Daha fazla o adamın iğrenç sözlerine katlanmamak için elimde ki kaşığı tencereye hızlı bir şekilde bırakıp çıktım. 

Sinirden her yerim titriyordu resmen. Biraz hava alsam iyi olacaktı. Zar zor kendimi dışarı atıp boşta duran sandalyeye oturdum. Ellerimi saçlarımdan geçirip sakinleşmeye çalışırken Savaş gelmişti bu defa. Çatık kaşlarını üzerimde gezdirerek önüme oturup kollarımı tuttu. 

" Ne oldu? " 

" Bir şeyim yok" 

" İlk yalanını yedim ama bu defa olmaz. Söyle ne oldu? " 

" Bir şey yok ya Savaş. Allah aşkına rahat bırak beni " diye aniden çıkışınca sinirlenmişti. 

" Bana ne bağırıyorsun kızım? Söyle kim kızdırdıysa sikeyim ebesini" 

" Şu ağzını düzelt artık. Eski beyefendi halinden eser kalmadı resmen" 

" Düzgün benim ağzım. Söyle sende? Kim üzdü seni. Türkan teyze mi bir şey dedi yoksa? " 

" Türkan da kim? " 

" Hale'nin annesi " 

" Yok. Konuşmadım bile onunla " 

" Kim o zaman söyle artık" 

" Kimse bir şey yapmadı. Yoruldum sadece. Kızımı da özledim." Türkan denen kadının ağlamasından etkilenmesinler diye, Yiğit ve Melek 'i Gül'le birlikte yollamıştım. Ben gözlerimi kaçırırken  Savaş elini yanağıma yaslayıp okşadı. 

" Tamam. Otur sen burada. Ben annemlere söyleyip geleyim. Gidelim " dedi. Ama ben onunla gitmek istemiyordum. Yalnız kalmak istiyordum sadece. 

" Senin gelmene gerek yok. Ev yakın ben giderim " 

" Otur geliyorum Hümeyra"

 Dinlemiyordu beni işte. Hep sadece kendi bildiğini okuyordu. Mecburen oturup bekledim onu. Beklerken içeriye yaşlı adamlar gelmişti. Fazla sandalye olmadığında oturduğumu da verdim onlara. 

Bir kaç dakika sonra biri yaklaştı yanıma. Ona sırtım dönük olduğundan kim olduğunu görememiştim. Ama Savaş'tı büyük ihtimalle. Ona doğru dönüp " Savaş- " diyecekken yine Ömer'le göz göze geldim. 

Yüzünde yine aynı sırıtılış vardı. 

" Kocanı mı bekliyordun?" dedi. İmalı sesi sinir ediyordu beni. 

" Evet. " 

 " O meşguldü biraz. Anneme teselli veriyordu da " 

" Ne güzel. Keşke sen yapsan onun yerine bunları. Ailenin en sana ihtiyacı olduğu şu anda boş boş dolanıyorsun etrafta " 

" Boş değilim. Gördüğün gibi oldukça güzel bir kadınla sohbet ediyorum. " 

" Sen-" 

" NE DİYORSUN LAN SEN?" 

Savaş? 

Daha engellemem kalmadan yanımıza gelip Ömer'e sert bir kafa attı. Öyle sertti ki büyük ihtimalle burnunu kırmıştı. 

" Lan puşt sen kimsin de benim karıma güzel diyorsun? " 

" Savaş- Savaş ne olur sakin ol biraz " desem de ateş saçan gözlerini bana doğru çevirip " Sakın. Sakın karışma sen " dedi. Korkudan olduğum yerde kaldım. 

Savaş rahatlamamış gibi bir de üzerine çıkıp art arda yumruklarını sıralarken bir kaç kişi ayırmaya çalışıyordu. Kimseyi takmayan Savaş vurup aynı zaman da da küfürler savuruyordu. Ömer son anda sert bir darbeyle üzerinden attı Savaş'ı. 

Ömer'in " Ulan şerefsiz. Sana da kadın yetmiyor. Ne doyumsuz bir şerefsizsin " demesiyle Savaş daha da delirdi. Onu tutmaya çalışanlar baş edemiyordu artık onunla. 

Savaş kollarını tutana adamları itip tekrar vurmak için yeltenecekken Ekrem baba yetişti imdadımıza. Yanımıza gelip Savaş'ın tam önün de durdu. 

" Sakin biraz Savaş. Cenaze evi burası" 

" Bana değil baba. Onu bu puşta söyle. Karıma asılıyordu" dediği an Ekrem baba bu defa da Ömer'e çevirdi kafasını. 

" Doğru mu bu Ömer? " 

" Yalan söylüyor Ekrem amca. Sadece yardım ettiği için teşekkür ettim o kadar " 

" Ulan asıl yalancı sensin. Karıma güzel dediğini kendi kulaklarımla duydum. Bir de utanmadan inkar mı ediyorsun? " 

" Yanlış duydun herhalde " dedi gayet rahat bir şekilde. Neyine güveniyordu bu ya? Daha fazla uzamaması için Savaş'ın yanına gidip koluna girdim. 

" Hadi evimize gidelim " Beni duysa da tepki vermedi. " Savaş  "dedim bir kez daha. Sonunda çevirmişti gözlerini bana " Hadi. " 

Kafasını sallayıp kolunu yukarı kaldırarak elimi tuttu. 

" Bu iş burada bitmedi. Görüşeceğiz yine " 

" Görüşelim " dedi Ömer. Sinir olmuştum bu adama. Şimdi ölünün arkasından konuşmak gibi olacak ama Hale'den bir farkı yoktu. 

Zar zor çıkardım Savaş'ı oradan. Hala çok fazla sinirliydi. Karanlık yolda hızlı adımlarla yürütüyordu ikimizi de. 

Bu hızı yüzünden düşecektim neredeyse. O sinirliyse bende sinirliydim. Aniden durup elimi hızla çektim. 

" Yeter ya. Düşeceğim senin yüzünden " Bana bakmadan elimi tekrar tutup yürütmeye çalıştı. İzin vermedim. Elimi çekip bir adım geri gittim." Yeter dedim Savaş. Yoruldum " dedim. Sıkıntıyla soluyup ellerini saçlarından geçirdikten sonra karanlık gözlerini gözlerime dikti. 

" Ne dedi sana Hümeyra?" 

" Kim" 

" Kim olacak? O puşt ne dedi sana? " 

" Duymadın mı zaten? " 

" Ondan önce de geldi mi yanına? " Ne diyeceğim ben şimdi? 

" Savaş-" 

" Geldi değil mi? Sabah Zeynep'le konuştuğunuz buydu? Ondan titriyordun " Anlamıştı korktuğumu. Ben cevap vermeden onaylamıştı sanki gözlerimden. Sinirle dişlerini sıkıp yanımızda duran duvara sert bir tekme attı. 

" Geberteceğim o iti. Beni görünce kaçacak delik arayacak " 

" Savaş- " dememe kalmadan aniden dönüp dibi kadar girdi. 

" Benden bir şeyler saklamamayı ne zaman öğreneceksin sen ?" 

" Bunun yüzünden söyleyemiyorum sana. Anlamayıp dinlemeden deli danalar gibi saldırıyorsun millette" 

" Bunun neyini anlayacağım lan ben? Adam alenen sana güzel diyor. Durup bir de tebrik mi edeyim adamı? Godoş mu sandın sen beni? " 

" Saçma sapan konuşmada sakin ol biraz. Ben çok mu meraklıyım bana yürümesine? " 

"O zaman bana söyleyeceksin Hümeyra. Seni rahatsız eden her şeyi bana gelip söyleyeceksin. Saçma bahanelere sığınarak saklamayacaksın bir şeyleri " 

" Adam öldürme potansiyelin bu kadar fazlayken bunları nasıl söyleyeyim sana? " diye sordum gözlerinin içine bakarak. Yüzümüz sanki hiç yakın değilmiş gibi biraz daha eğildi üzerime.

" Sana dokunan ya da dokunmaya çalışan her kim olursa olsun affetmem. Bunu artık o güzel aklına sok." 

" Neden?" dedim. Cevap vermek yerine kafasını çevirip uzaklaştı bende. Hala ona bakıyordum. Cevap versin diye ama o cebinden sigara paketini çıkarıp içinden bir tanesini alarak dudaklarına götürdü.   

Sigarasının ateşi gece karanlığında aydınlanırken, hala gözlerimi ayıramıyordum ondan. İçine çektiği dumanla yanakları çukurlaşınca da da farklı gelmişti gözüme. 

" Sigarayı bırakacaktın hani?" diye farklı bir soru sordum. Ağzına çektiği dumanı dışarı üfleyip kafasını bana doğru çevirdi. 

" Yaşadıklarımdan sonra bırakmak kolay olmadı " dedi. Bende çok şey yaşamıştım. Hiç biri için içkiye ya da sigaraya başlamadım. 

" Bu mu bahanen?" 

Bir kaç saniye gözlerime bakıp daha yeni yaktığı sigarayı ağzından yere atarak söndürdü. 

" Değil " dedi yanıma gelerek. " Bir şeylerin farkına hep geç varmaktan çok sıkıldım. Önce Hale'yi sevdiğimi geç fark ettim. Sonra ondan vazgeçmekte geç kaldım. Seninle evlendim. Sürekli gözümün içine baktın. İyi olayım diye çabalayıp durdun ama ne oldu? Onu da geç fark ettim. Sürekli aynı salaklığı yapıp durmaktan sıkıldım. Mutlu olmak istiyorum bende. " 

" Mutlu olmak istiyorsun ama ne istediğini bilmiyorsun" 

" Biliyorum.  Benim tek mutluluğum sensin kadın. İlk defa, ben ilk defa mutlu oldum Hümeyra. Ailemden sonra ilk defa biri tarafından gerçekten sevildim. " 

" Hale? Hale de sevdi seni"

" Sevmedi " dedi kafasını sallayarak. " Sadece takıntı etti beni. Onu sevmem hoşuna gitti. O kadar. "   

" Ben de yoruldum artık Savaş. Sürekli yanlış anlamadan. Anlayıp dinlemeden beni yargılamadan yoruldum" 

" Bir daha yapmayacağım Hümeyra. Bugünden sonra sadece seni dinleyeceğim söz veriyorum sana " 

" Hayır " dedim kafamı sallayarak. Bir kez daha kanmayacaktım ona. Onu bırakacağım için gözlerim sulanırken arkamı dönüp yürümeye başladım. Daha bir kaç adım attım ki arkamdan bağırdı. 

" Seni seviyorum Hümeyra" 

Kalakaldım. Savaş ilk defa beni sevdiğini söylemişti....

----------------&&&-------------------

Continue Reading

You'll Also Like

3.6M 132K 73
Berdel'e kurban gitmiştim. Hiç tanımadığım, bilmediğim bir adamla evlendiriliyordum... "1 yıl, sadece 1 yıl sonra burdan herkesin seni bir ölü olarak...
97.4K 3.3K 25
Hiçkimseyi umursamayan, sanki dünya sadece onun etrafında dönüyormuş gibi davranan egoist Bora ile tanışın... Bora'ya bir kıza bağlanacaksın deseler...
744K 29.5K 51
Yanımda duran adama baktım. Benim için sırlarla dolu adama. Tamam Yakışıklıydı hatta oldukça yakışıklıydı ama yanımda durmayı haketmiyodu benim onun...
28.2K 809 10
Kısa ve öz bir hikaye çıkarmaya çalıştım. Aşkla kalın. romantik 200 10.04.22 Hikaye 223 24.12.2023 Türkü 1 30.12.2023 Tamamlandı 9 12.04.2023