İYİ OKUMALAR
----------------&&&-----------------
Hale'nin ölümünün üzerinden 2 gün geçmişti. O gün Savaş'la ayrı Yiğit'le ayrı ilgilenmek zorunda kalmıştım. Savaş gibi Yiğit'e acısını içine atıyordu. Yiğit'in o günkü sözlerini hiç unutamadım.
Savaş Hale'yle son kez vedalaşırken, ben ve Yiğit bahçeye çıkmıştık. Banka oturttum onu. Küçük gözlerini yerden hiç kaldırmadı.
" Yiğit?" diye seslenince kafasını ağır ağır kaldırmıştı. " Geçecek biliyorsun değil mi? "
" Annem beni hiç sevmedi. Biliyor musun Hümeyra? " deyince şaşkınlıkla bakakaldım. Bir anne nasıl evladını sevmezdi?
" Olur mu öyle şey Yiğit? Eminim ki çok seviyordur seni" Küçük kafasını iki yana salladı hemen.
" Hayır. Hiç sevmedi. Biz buraya gelmeden önce, beni hiç istemediğini söylemişti anneanneme"
" Yanlış anlamış olabilirsin? "
" Hayır. Bağırıyordu. Keşke ölseydi dedi benim için. İlk duyduğumda çok üzülmüştüm. O yüzden hiç yaramazlık yapmadım. Beni sevsin diye asla üzmedim onu. Yine de sevmedi beni" Küçük gözleri dolmaya başlamıştı. Onu öyle görünce bende tutamadım kendimi.
" O sana söylemedi belki ama bana söyledi. Çok seviyorum ben oğlumu dedi"
Söylediğim küçük yalan az da olsa gülümsetmişti onu.
" Gerçekten mi? "
" Gerçekten tabi. Çok akıllı, çok uslu bir çocuk. Beni de hiç üzmüyor dedi senin için " gözlerinde ki yaşlara rağmen gülümsedi.
" Bende seviyorum annemi. Ama şimdi gitti değil mi? Çok uzaklara gitti"
" Evet. Ama bizde bir süre sonra onun gittiği yere gideceğiz. Yeniden kavuşacaksın ona yani. Hem belki ona onu sevdiğini de söylersin ?"
Kafasını sallayıp " Söylerim " diyerek onayladı beni. Bir kaç dakika sonra Savaş' da gelmişti. Kana bulanmış gözlerini benden kaçırsa da ben çoktan görmüştüm.
" Ne yaptın?"
" Hiç bir şey. İşlemlerini hallettim. Morga indirdiler. 1-2 güne alabilirsiniz dediler. Bende onaylayıp geldim "
" Ailesine haber verecek misin? "
" Kimsenin numarası yok ki bende. "
" Telefonu? Telefonu çantasındaydı " Bunu yeni hatırlamış gibi elinde Hale'nin eşyalarının olduğu poşeti açtı. Dediğim gibi gerçekten de telefonu çantasındaydı.
Eline alıp ekranı açtı. Kilit vardı. Büyük ihtimalle Savaş bilmiyordu.
" kilit var" dedi gözlerime bakarak.
" Ben biliyorum " diye araya girdi Yiğit. Savaş sanki o sırada Yiğit'i unutmuş gibi sesini duyunca irkildi. Bir anda kafasını ona doğru çevirip uzun uzun baktı küçük çocuğa.
" Ver istersen Yiğit biliyormuş "
Zar zor kendine gelip telefonu uzattı. Yiğit bir hareketle açmıştı ekranı. Savaş Hale'nin ailesini aramak için giderken bende tekrar Yiğit'in yanına oturdum.
" Ne olacak şimdi Hümeyra? Nerede kalacağım ben? "
" Anneannen var Yiğit. Dayınlar da varmış galiba?" Hatırlıyordum bir keresinden Gül Hale'nin abisi olduğunu hatta onun yüzünden ayrıldıklarını söylemişti.
YOU ARE READING
~Hümeyra~
Romance" Beni buradan çıkar lütfen." dedim fısıltıyla. Beni duyar duymaz, anlaşılmaması için yalancı bir gülümseme taktı yüzüne. "Ah, buradan sonra bende sana uğrayacaktım. Ne güzel oldu karşılaşmamız" dedi. Bir yandan da koluma girip beni belli ettirmede...