Bizzz geldikkk.!
Öncelikle hepinize merhaba;
Size yeni bölüm ile geldim. Ama benden buna çok sık bölüm atmamı beklemeyin olur mu? Hepsine yetişmem zor oluyor. Benim önceliğim "Rana" ve onu ilerleyip kısa bir zaman içinde bitirmek istiyorum.
Neyse sizi çok sıkmayayım bölüme geçiş yapalım.
Bizi takip etmeyi unutmayınız.!
Hem Watpadd'en hem ınstagramdan...
Yorum ve voteleri de unutmayınız.
Sınır koymuyorum ama sizler de hiç yorum yapmak istemiyorsunuz.
Üzülüyorum ama ben.
Sonra bölüm bölüm deniliyor...
Keyifle okumanızı dilerim 💐 çiçek gibi okuyucular...
"Bir kadının kaderi;
Sevdiği adamın ihaneti ile,
Sevmediği adamın sadakati arasında çizilir."
"Durun ne yapıyorsunuz? Ben Ali Sarper Bayraktar. Ziya Bayraktarın oğlu. Kızınız Deva ile evlenmek istiyorum." Dedi Ali Sarper.
İnsanoğlu bazen kendi söylediği yalana bile yeri gelince kendiside inanırmış.
Osman bey duyduğu isim ve söylenen cümle karşısında baka kaldı. Bu adam aptal mıydı ? Ziya Bayraktarın oğlu onun kızını isteyecek. Biri bunu Osman beye söylese kahkaha atardı heralde. Ve üstelik bu kızını bir adamla gördüğü gerçeğini değiştirmez.
"Bana bak.! Delikanlı git kendine başka eğlence ara."dedi. Karşısında duran genç adamı kale bile almadan yerde yatan kızını saçından tutarak sürüklemeye devam etti.
"Baba ..baba ne olur yanlış anladın. Yapma Baba yalvarırımm"diye acı içinde inledi Deva. Baba denecek duyguları olmayan bu adama çaresizce yalvardı Deva.
Kızını yerde daha fazla sürüklemesine tahammül edemeyen Ali Sarper, hızla Osman Bey'in yanına gelerek yaşlı adamı iki yakasından tutmuş geriye doğru savurmuştu. Biraz daha devam ederse Ali Sarperin onu dövmek zorunda kalacağı kesindi.
"Senin anlayışın kıt mı bey amca.?"dedi Ali Sarper. Bu adamın iğrenç davranışları karşısında hiç de geri adım atmaya niyetli değildi.
"Çek lan ellerini yakamdan.! Çok istiyorsan git aileni getir. Ne kadar doğrusun görelim." Diyen Osman Bey'in de işine gelecekti.
Ziya Bayraktar onun kızını istemeye gelecek di öyle mi.? Aman duyda inan ma.!
"Akşama bekle o zaman. Eğer Deva'ya zarar verirsen seni elimden kimse alamaz." Bakışları keskin sözleri netti Ali Sarperin,işaret parmağını havada sallaması da tehditvari kesin oluşundan dı?..
"Hayır.! Hayır,hayır hayır.!" Diye bağırdı Deva, yerde yüz üstü üstü başı çamur içinde bir halde.
"Yapmaaa.! İstemiyorum seni yapma.!" Dedi. Yalvaran ses tonu isyan dolu iken. Kalbi ben Doğu'yu seviyorum diye haykırmak istiyordu.
Doğuyu seviyordu.!
Lakin bunu Babasına söylerserse onu öldüresiye döverdi. Peki ya istemediği bir adam ile nasıl evlenecekti.
Sendeleyerek kalktı yerden Deva. Babası ile Ali Sarperin arasına girdi. Ali Sarper'e olan bakışları nefret dolu idi.
"Doğu bunu yanına bırak mayacak."!
Dedi. Buz gibi bakışları,Demir kadar soğuk ses tınısı ile. Söylediklerinş Ali Sarper duysa da Babası duymamıştı. Zira o etrafında onları izleyen insanlara odaklanmıştı.
Bir de uzaktan onları manşet yapacak fotoğraflarını çeken adamı fark etmemiş olmaları. Birazdan sosyal medya da yayılacak haberlerin gündeme düşmesine neden olacak bir sürü fotoğraf karesi..
&&&&&&&&&&&&&&&
Doğu..!
Babası Doğu'yu acil gelmelisin dediğinde dedesinin kalp krizi geçirmesinden dolayı hastaneye kaldırılmıştı. Genç adam geldiği saatten bu yana yoğun bakım kapısında gelecek iyi bir haberi bekliyor du. Şu an aklında Dedesinden başka bir düşüncesi yoktu genç adamın.
"Ya neden bir doktor çıkıp da bir şey söylemiyor." Dedi Babası Ali bey'e bakarak. Kaç saat olmuş hala kimseden bir ses çıkmamıştı.
"Bilmiyorum oğlum. Tek isteğim Babama bir şey olmasın." Diyen Ali bey deli gibi korkuyordu. Babası onun en değerlisi idi. Keza Doğu içinde geçerliydi bu. Dedesinin ona olan sevgisi ona olan düşkünlüğü sorgulanamazdı bile.
Aradan kaç geçti,kaç dakika geçti ancak bekleyen bilirdi. Bu beklemelerin ne kadar ızdırap dolu olduğunu. Yoğun bakım kapısı açılmış içeriden çıkan doktor' un yüz ifadesi hiç umut vaad eder gibi değildi.
"Doktor bey.! Babam..Babam nasıl?" Dedi Ali bey. Şu an kalbi yerinden çıkacak gibi atmaktaydı. Korkusu göz bebeklerinde bile titremeye sebep olmuştu.
Maskeyi ağzından çıkaran doktor. Derin bir nefes alarak:
"Babanızın durumu ağır.! Açık kalp ameliyatına almak zorundayız birazdan. Sizde işlerlemler için imza vermeniz gerekir."dedi.
Ali bey olduğu yere yığılır gibi çöktü.
Doğu'da kahrolmuş halde idi. Şu an kimseyi gözü görmezdi. Öyle ki acısından çalan telefonunu bile kaldırıp duvara çarpmıştı. Eğer o telefonu açsaydı arayanın Ali Sarper olduğunu ve durumların karıştığını öğrenecekti. Lakin gözü bir şey görecek gibi değildi...
Dedesini kaybetme korkusu ağır gelmiş iken. Bir de Deva'yı keybetmesi ona nelere maal olacaktı...
&&&&&&&&&&&&&&
"Aç ulan Aptal herif aç.!" Diye arabanın direksiyonunu var gücü ile yumrukladı Sarper. Ona durumu analatacaktı. Deva zor durum da aptal babası laf anlamaz hıyarın teki diyecekti. Ama açılmayan telefon hepsinin hayatına set çekmiş olacaktı.
Deva''ya, söylemişti Sarper. Onu istemeye Doğu'yu göndereceğini söylemişti. Genç kızın yüreğine su serpmiş onu bir nebze olsa rahatlamıştı. Babası ile eve giden Deva akşama Doğunun geleceğini düşünerek gitmişti eve..
Babası ile geldiğinde Osman bey kızını kapıdan girdiği anda kolundan tuttuğu gibi odasının ortasına fırlatıp attı. Çantasında olan telefonuna el koydu. "Bu odadan çıkarsan seni öldürürüm."deyip kapıyı da üzerine kilitledi.
Evin büyük oğlu ve diğer oğlu ne olduğunu anlamaya çalışıyordu. Demir babasının öfkesine rağmen ne olduğunu anlamak için dudaklarını araladı:
"Baba ne oldu? Neden kapattın Deva'yı odaya.?" Osman bey burnundan soluyan öfkesi ile:
"Karışma Demir.! Bu kahbe'yi zengin züppesi ile yakaladım."demişti.
Saçmalıyordu Babası Deva öyle bir şey yapmazdı.
Düşünceleri arasında diğer oğlu
Deniz girdi araya:
"Hayır ! Deva yapmaz. Aç şu kapıyı kızı dinleyelim.!" Demişti. Kapıyı açmak için zorluyordu. Ki asla başarılı olamamış tı. Oysa kapıyı kırmaya zorlasa da kapı önünde gerilen Osman beyi bir türlü yenememişti.
Sesi çıkmayan Seher hanım. Deva'nın annesi yıllardır bu adama kızını sevdirememişti.
"Yapma bey. Yazıktır kıza.!" Gözlerinden akan yaşlara rağmen karşı durmaya çalışsa da yine boşa çıkmıştı.
"Baba kim o zengin züppesi?" Dedi Büyük oğlu Demir.
"Ziya Bayraktar'ın oğlu."deyince hepsinin ağzından "Nee.!" Diye bir nida döküldü. Olmazdı onların oğlu bula bula Deva'yı mı bulmuştu.
Ne çok büyütürdü gözünde insanoğlu adı şanı var olan isimleri. Sanki onları da bir ana doğurmamıştı. Peki neden zenginlik içinde olan insanlar sıradan bir ailenin kızını istemiyor olsun. Soyadlarına yakışmaz mıydı?
Oysa Deva hangi aile'ye giderse gitsin. Ahlakı ile,duruşu ile, güzelliği ile herkese yakışacak bir kızdı.
Ama en büyük talihsizliği böyle bir babanın kızı olmasıydı.
'Yarası Baba olan kız çocukları iyileşmez' Deva'nın iyileşmeyen tarafı hep Babası idi. Onu anlamadan dinlemeden yargılayan Babası.
Duyduğu isim Demir'in yüzünde pis bir sırıtma pedah edindirdi. Keza hep Babasının zihniyetini taşıyan bir adam dı.
Emindi ki şu an Babası Deva'yı o odaya durduk yere kapatmamıştır. Aklından zehir gibi planlar geçiryordur...
&&&&&&&&&&&&&&
Doğuya ulaşamayan Ali Sarper onun evine kadar gitmişti. Evdeki yardımcılardan aldığı haber ile yönünü hastaneye çevirmişti. Kafasında dolanan milyonlarca soru vardı. Kendi Babası bunu öğrenmeden halletmesi gerekirdi.
Eğer Ziya bey duyarsa işte o zaman olanlar olurdu Ali Sarper için.
Neden böyle salakça bir yalan söylemişti. Bunu söyleyene kadar Deva'yı çekip alsaydı götürüp Doğunun yanına bıraksaydı. Zaten sevmiyorlar mıydı birbirlerini. Doğu her türlü sahip çıkar o Babası şerefsizine bırakmazdı kızı.
Onu bu düşüncelerinden sıçratan telefonunun zil sesi olmuştu. O kadar dalmıştı ki telefon çaldığı anda oturduğu şoför koltuğunda sıçramıştı genç adam.
Arayan..
Peder bey.!
Yazısını görünce yüzünün rengi attı...
&&&&&&&&&&&&&&&&&&&
Ziya bey'in ikinci oğlu Oğuz Alper,Babasının gözdesi, işlerine sahip çıkan sevdiği oğlu. Abisini çok sevsede aslında ondan aşağı kalır yanı yoktu.! Ali Sarperin merhametli olduğu kadar Oğuz Alper onun tam tersi olması bir o kadar da saman altından su yürüten olması yaptıklarının üstünü kapatıyordu.
Odasında son ses müzik eşliğinde sosyal medya da kızlar ile gün geçiren Alper,bir anda gördüğü haber ile yataktan fırladı:
"Ohaaa.! Yok artık Babam bunu öğrenince kesin abimi öldürür.!" Diyen genç adam. Haber sitesine yayılan görüntüler ve bir o kadar gerçek olmayan dizeler ile karşılaştı.
Yeni haber;
'Ünlü iş adamı Ziya Bayraktar'ın oğlu kızların gözdesi playboy Ali Sarper'in genç ve güzel bir kız için yaşlı bir adam'ı döverken çekilen görüntüleri.
Halk tabiri ile anılan Varoş Mahallesi'nde ne işi vardı genç iş adamı Ali Sarper'in?'
Diye atılan magazin başlıkları önüne geçilmez derece de yayılmıştı. Oğuz Alper elinde telefonu ile merdivenleri koşarak indi. Ziya bey, şömine başında keyifle kahvesini yudumlarken bir yandan da haberlerde borsa'yı takip ediyordu. Büyük salonda Oğlu Alper'in sesini duyana kadar herşey onun için çok iyi gidiyordu.
"Baba...! Baba..! Bu haberi görmelisin."
"Ne bağırıyorsun ulan.! Ayazda kalmış kedi gibi. Ne haberinden bahsediyorsun?" Diye sorduğunda Alper elindeki telefonun ekranını elleri titreyerek gösterdi Ziya bey'e...
Ekran ile bir süre bakılan Ziya bey.
"ALİİİİİ SARPERRR...!! ALLAH BELANI VERSİN SENİN."diye bütün öfkesi ile bağırdı. Sesinin tonu salonun duvarlarına çarpıtığı gibi yankılanmıştı. Hızla telefonundan Ali Sarperi aradı...
&&&&&&&&&&&&&&&
Haber bütün sitelere düşünce Deva'nın ailesinden kimsenin görmemesi de kaçınılmazdı. Üstelik bunu gören abisi Demir ise. Devanın çekeceği vardı.
"Deva ablam kapının altından bir kaç lokma bir şey vereceğim sana. Sende oradan almaya çalış."dedi Devanın ablası Derya. Kilitli kapıyı açması mümkün olmadığından kapı altından sığacak kadar bir kaç lokma yiyecek vermek istemişti. Onun Babası gaddar,zalim adamın teki idi. Deva''ya bu olay kapanana kadar oda dan çıkarmaz üstüne bir de asla yemek vermezdi. Zavallı Derya çareyi böyle bulmuş kapı altından verirdi.
"Deva..! Deva.!! Beni duyuyor musun?" Duymuyordu Deva. Kimseyi duyacak gücü kalmamıştı...
Gözleri ağlamaktan kan çanağına dönmüş, göz altları şişmişti. Kıvır,kıvır olan saçları birbirine girmişti. Cam kenarında dizlerini kendisine çekmiş,başını dizlerine koymuş saçlarından önünü bile göremiyordu. Zaten görse ne olacaktı ki. Ablasının sesini duysa da asla cevap vermiyordu. Bitkin, tükenmiş, ölüden farkızdı. Bitmişti Deva bundan sonrası için düşüneceği,geleceğine dair bir hayali bile kalmamıştı.
Deva'yı yaşarken öldürdüler.!
Sosyal medya da gezinen Demir,biraz önce sitelere düşen habere denk geldi.
Her sayfa ayrı bir haber yazmıştı. Hatta haber'in birinde.
'Ali Sarper Bayraktar genç kız için para karşılığı pazarlık yaparken yakalandı.' diye yazmışlardı. Bunu da okuyan Demir'i kimse tutamamıştı.
Önünde duran masayı devirdiği gibi rüzgar hızında Deva'nın odasının kapısına daldı. Az önce kimsenin kırmaya cesaret edemediği kapıyı Demir tek omuzda kırmıştı.
Bu kızı öldürse kendine hak görürdü.
Lakin bilmezdi ki 'Dedikodu; nefret edenler tarafından çıkarılır,aptallar tarafından yayılır, gerizekalılar tarafından inanılır.' Demir bunların hepsini kapsayan karaktere sahip di zaten.
Kırılan kapıdan girdiği anda yerde yıkılmış halde oturan kardeşini omuzlarından tutarak kaldırmıştı. Daha ne olduğunu bilmeyen Deva. Yüzüne sert ve acı bir tokat indi. Tokat o kadar sertti ki genç kızı yanı üstüne düşürdü. Bu da yetmez gibi Abisi neresine denk geliyor demeden ard arda tekmeler atmaya başladı..
"seni k*hpe, ulan rezil kepaze ettin bizi. Bütün haber sitelerinde boy boy fotoğrafın var." Hem bağırıyor hem de vurmaya devam ediyordu.
Seher hanım ve Derya'nın çığlıkları evin içini sarmıştı. Ama Demir duracak gibi değildi.
Deva abisinin her bir darbesine kılını dahi kpırdatmadı. Zaten öldürmüşlerdi. Şimdi de öldüresiye dövmesi hatta öldürmesi işine gelirdi.
Diğer abisi Deniz araya girdi. Devanın yüzü,gözü kan revan içinde kalmıştı. Deniz daha fazla dayanamamış o da Abisi Demire vurmaya başlamıştı. Eğer bu haberi Babası da öğrenirse Demirin attığı dayak ile kalmazdı Deva..
Ablası Derya başka çare bulamamıştı.
Oturma odasına koştuğu gibi Osman Bey'in Deva'nın telefonunu konsolun çekmecesine koyduğunu görmüştü. Hemen çekmeceden telefonu aldı Derya. Aldı ama kimi arayacaktı.? Ali Sarperin ismini rehber de arasada bulamadı. Telefonu çaresizce yumruğu arasında sıktı. Gözlerini sımsıkı kapattı Derya,,döktüğü göz yaşı görüş alanını bile kapatıyordu.
"Allah'ım sen yardım et.! Sen Deva''ya yardım et.!" Diye fısıltı halinde inledi Derya. Sanki duası kabul olmuş gibi elinde tuttuğu telefon çalmıştı. Arayan bilmediği bir numara kimse kimdi ama açması gerekirdi.
O telefonu açıp: Alo"dediği sırada abisi Demir,yüzü gözü kan içinde kalmış kardeşi Deva'yı sürükleyerek kapının önüne getirmişti. Annesi ve Abisi Deniz'in bile gücü yetmiyordu yapılanlara. Deva'yı kolunda tuttuğu gibi kapıdan dışarı savuracaktı Demir..
"Senin bu evde yerin kalmadı. S*itir git hangi cehenneme gidersen." Dedi. Merdivenlere açılan kapıdan Devayı bir mendil gibi fırlatıp atmıştı.
"Abi.. yapma abi aç kapıyı ben bir şey yapmadım. Ne olur aç kapıyı.!" Diye kapıyı yumruklayarak bağırdı Deva.
Gücü bitmişti. Yediği dayaktan hali kalmamıştı. Kapı önüne yığıldı Deva.
Evsiz kaldı Deva.!!
Kimsesiz kaldı Deva..!!
"Deva ben. Benim Ali Sarper." Demişti telefonun diğer ucundaki genç adam. Derya abisinin yaptığına donmuş gibi baka kalırken. Duyduğu isim ile yeniden çözülmüştü. 'Ali..Ali Sarper.' dedi. Saatlerdir evde ağızdan ağıza dönen isimdi bu.
"Deva..! Deva'yı kurtar.! Abim onu dövdü kapıya attı."dedi Daha fazla devam edemeden Demir tarafından bir tokat nasibini de o almıştı.
O kadar hızlı söylemişti ki. İşe de yaramıştı Ali Sarper bu kadar hızlı konuşmayı anlamıştı. Arabanın gazına yüklendiği gibi Deva'yı bıraktığı mahalleye gidiyordu.
Gidiyordu ama hangi ev hangi apartman bilmeden gitmiyordu.
Osman bey,Deva'yı alıp götürdüğünde arkalarından takip etmişti. İyiki de etmiş en azından aramak zorunda kalmayacaktı.
Şu an Babası onu çıldırmış gibi evde bekliyor olsa da onun önce Deva'yı kurtarması gerekti.
Arabanın hızına bakmadan gelmişti Ali Sarper. Ani bir fren ile arabayı durdurmuş Deva'nın oturduğu apartmanın merdivenlerinden koşarak çıkmaya başlamıştı.
Birinci kat.!
İkinci kat.!
Üçüncü kat.!
Kapı önünde baygın, boş bir çuval gibi yığılmış bir kadın.
Ağzı,burnu, kan içinde yüzünde morluklar...
"Devaaaaa.!" Diye inledi Sarper.
Bölüm sonu..!!!
Ben geldim bu kez Deva'nın bölümü ile geldim. Uzun bir aradan sonra bir bölüm de bu hak etmişti değil mi?
Bana sakın kızmayın olur mu? Üç kitap arasında bölüm yazmak bazen zor oluyor. Hepsi heyecanlı yerde bitince sizi bekletmeyeyim diye diğerlerine öncelik veriyorum bu yüzden biri geride kalıyor.. Neyse Ki geçte olsa atıyorum.
Sevgi ile kalın canlar...