Söz // bxb

Від celik9822

733K 44.5K 10.6K

+18 "Komutan, geri döneceğinize söz verdin. Unutma." Cevap olarak asker selamı dışında bir şey alamamıştı. Me... Більше

1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30
32
33
34
35
36
37
38
39
40
41
42
43
44
45
46
47
48
49
50
51
52
53
54
55 - FİNAL
Kitap Mutsuz Bitse Nasıl Olurdu? 1
Reklam

31

11.3K 696 102
Від celik9822

Yorum yapmayı ve vote vermeyi unutmayın iyi okumalar ✨️

Meriç

Yağız beni eve gönderdiği için sıkıntıdan kafayı yemek üzereydim. Ne vardı yanında otursaydım?

Sehpanın üzerinde duran telefonumu alarak Yağız'la mesajlarımıza girdim.

Meriç: Bunun tadı tek başına çıkmıyor. Çok sıkıldım

Yağız: Sen onu sargılı elinle nasıl oynuyorsun?

Meriç: Zor oluyor.

Meriç: Gel de yardım et oynamama.

Yağız: Geleceğim birkaç saatte.

Meriç: Beni eve niye yolladın be yavrum? Ben hiç ev insanı mıyım?

Yağız: Seni düşünmek de suç.

Meriç: Suç değil de.. Başka yolu yok muydu?

Yağız: Yoktu.

Yağız: Ben de sen olmadığın için kahve yerine çay içiyorum.

Meriç: Eve yollamasaydın içerdin kahveni.

Yağız: Yanına gelince yaparsın.

Yağız: Yapmaz mısın, yoksa?

Meriç: Sen hele yanıma gelde sadece kahve yapmakla kalmam.

Meriç: 😏

Yağız: Meriç!!

Meriç: Ne be? Bir şey dedim sanki.

Yağız: Ben senin aklından geçenleri biliyorum.

Meriç: Sanki senin geçmiyor.

Yağız: Taburdayım.

Meriç: Biliyorum.

Meriç: Buradan seni etkileyemem ya.

Meriç: Yoksa etkileyebilir miyim?

Yağız: Yapamazsın.

Meriç: Yoksa inatlaşıyor musun benimle?

Yağız: Yoo inatlaşmıyorum.

Yağız: Eve gelince kim kimi etkiliyor görürüz.

Meriç: Oo

Meriç: Sabırsızlanıyorum.

Meriç: Çabuk gel.

Yağız: Tamam.

Yağız: Gidiyorum şimdi.

Yağız: Dikkat et kendine, hayatım.

Meriç: Hayatın yer seni.

Telefonu geri yerine koyduktan sonra zar zor oynadığım oyunuda kapatmıştım. Sıkıntıyla nefes alırken zamanın hızlı geçmesi için biraz uyumaya karar verdim.

..

Çalan telefonumla gözlerimi aralarken elimi telefonuma uzatıp bakmadan açtım.

"Alo?"

"Meriç"

"Yağız? Geliyor musun?"

"Görevr çıkıyoruz da haber vermek için aramıştım."

Duyduğum şeyle hızla uzandığım yerden kalktım.

"Ne görevi? Kim götürüyor sizi?"

Bir yandan Yağız'la konuşurken bir yandan kapıya doğru yürümüştüm.

"Uzak yerde değil. Askeri araçla gideceğiz."

Ceketimi giyerken "Geliyorum ben tabura," dedim.

"Gelip ne yapacaksın Allah aşkına?"

Cevap vermeden dış kapıyı açtığımda elinde poşetlerle kocaman sırıtan Yağız'ı görmem bir oldu.

O kahkaha atmaya başlarken ben kaşlarımı çatıp ona bakıyordum.

"Ben geldim, hayatımm."

"Bu neydi şimdi?"

Yağız içeriye girerken "Şakaydı. İyi güldüm ben." dedi. O botlarını çıkarmak için eğilirken poşetleri elinden almıştım.

"Ben hiç gülmedim."

Botlarını çıkardıktan sonra uzanıp yanağımdan öptü. Sonra yanağımı sıkararak "Uy kızmış mı benim biricik sevgilim?" dedi.

Boş olan elimle, yani sargılı elimle belinden tutarak kendime çektim.

"Herkese kızabilirim de.. Sana sinirim beş saniye sürüyor be yavrum. O nasıl olacak?"

"Ya kolun acıyacak böyle."

"Acımaz. Sana yakın olduğumda hiçbir şey canımı yakamaz."

Dudaklarımızı birleştirdiğimde anında bana karşılık vermişti. Kısa bir öpücükten sonra ayrılmıştık.

"Acıkmışsındır diye yemek alıp geldim. Sen onları çıkar poşetten ben üstümü değiştirip geleyim."

"Tamam yavrum."

O uzaklaşırken poşetleri yere koyup kalçasına vurdum.

"Meriç!"

Yalandan kızarak bana döndüğünde gülümsedim.

"Tamam bir şey yapmıyorum git hadi."

Yağız odaya giderken ben de poşetin içindekileri masaya koydum.

Yemek yeme faslından sonra ortalığı toplayıp televizyonun karşısındaki koltuğa geçmiştik.

Ben iyice koltukta yayılırken Yağız yan bir şekilde kucağıma oturmuştu. Kafasını boynuma koyup televizyonda kanalları değiştiriyordu.

Şu kısacık an sanki evlenmişiz de klasik bir akşamımızmış gibi gelmişti. Hayalı bile güzeldi de işte...

Bir spor kalanında durup izleyemediği maçın özetini izlemeye başlamıştı.

"Bunu mu izleyeceğiz?"

"Evet. Zaten bu aralar takip edemiyorum maçları."

Aynı takımı tutuyorduk ama ben onun kadar futbol delisi değildim. Daha çok basket maçlarını izlerdim.

"İyi hadi izle madem."

O dikkatle izlemete devam ederken sargılı olmayan elimi beline dolayarak yavaş yavaş belini okşamaya başladım.

Elimi yavaşça tişörtünden içeriye sokarken Yağız iyice yayılmıştı kucağıma. Elimi biraz daha yukarıya çıkardım ve göğüs ucunu parmaklarımın arasına alarak sıkıştırdım.

Yaptığım şeyle Yağız'ın dudaklarındam küçük bir inleme çıkmıştı. Uzanıp yanağına ardı ardına birkaç öpücük bıraktıktan sonra tişörtünün eteklerinden tuttum. Ondan onay almak adına yüzüne baktım. Gözlerini televizyondan ayırmış, bana bakıyordu.

Beni onaylarcasına gözlerini açıp kapadığında hızlı bir hamleyle tişörtünü çıkardım. Pürüzsüz teninde elimi gezdirirken sessizce benim hareketlerimi izliyordu.

Eğilerek göğüs ucuna dilimi değidirdim. Bunu yapmamla kasılmış ve mırıltılar çıkarmıştı.

Gülümseyerek göğüs ucun dudaklarımın arasına alıp emmeye başladım. Göğüs ucları o kadar hassastı ki her dil darbemdr inliyordu.

Elimi eşofmanının ipine getirip çözdüm. Baksırının içine elimi solarak penisini çekmeye başladım.

Yağız'ın iniltisi evin içinde yankılanırken elimi hızlandırdım. Kafamı göğsünden kaldırarak yüzüne bakmaya başladım.

Güzel gözlerini kapatmamak için verdiği çabayla bana bakıyordu.

Sona doğru yaklaşınca gözlerini daha fazla açık bırakamadı ve yavaşça kapattı.

Elime boşalırken yüksek sesli iniltisi kulaklarıma dolmuştu.

Nefes nefese bana bakarken uzanıp dudaklarından öptüm.

"Bu nereden çıktı şimdi?"

"Canım istedi."

Birbirimize bakıp gülümsedikten sonra elimi olduğu yerden çıkardım. Yağız kucağıödan kalktığında ben de ayağa kalkıp banyoya gittim ve elimi yıkadım.

Salona geri geldiğimde koltukta uyuyan Yağız'la karşılaştım.

"Bu kadar hızlı uyumuş olamazsın."

Yanına gidip yere oturdum ve ona baktım. Düzenli nefes alış verişinden gerçekten uyuduğunu anlamıştım. Televizyonu kapattıktan sonra ayağa kalktım.

Yağız'ı kucağıma alarak odamıza gittim.

Bir dahaki bölümde görüşmek üzere minik kaplumbağalarım 🤍🐢

Продовжити читання

Вам також сподобається

Babamın Borcu Від maviatlas159

Підліткова література

596K 22.1K 50
"Oo küçük hanım iki gündür sizin peşinizdeyiz." "Siz de kimsiniz niye peşimdesiniz ne istiyorsunuz?" " sakin küçük kız" "Kimsiniz dedim" " babanın öd...
18.7K 3.9K 131
KİTAP FİNAL VERMİŞTİR!
minik bebeğim(yarı texting) Від a.

Підліткова література

1.2M 42.6K 58
alev:OĞUZ BEN ASIK OLDUM!!! oğuz:YİNE KİME AMK????!! alev:acar'a oğuz: siktir!
Peyda Від Herkes Yalan

Підліткова література

949K 66.4K 38
Peyda, bir Gerçek Aile/Kaçırılmış Çocuk klasiğidir. "Şimdi, on yedi yıl sonra annem ve babam karşımda dikiliyorlardı. Onları görüyor, onlarla aynı m...