Söz // bxb

By celik9822

731K 44.4K 10.6K

+18 "Komutan, geri döneceğinize söz verdin. Unutma." Cevap olarak asker selamı dışında bir şey alamamıştı. Me... More

1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
29
30
31
32
33
34
35
36
37
38
39
40
41
42
43
44
45
46
47
48
49
50
51
52
53
54
55 - FİNAL
Kitap Mutsuz Bitse Nasıl Olurdu? 1
Reklam

28

12.7K 728 142
By celik9822

Yorum yapmayı ve vote vermeyi unutmayın iyi okumalar ✨️

Meriç

Taburun bahçesindeki bankta otururken bir yandan eğitimde olan timi izliyordum. Daha doğrusu sevgilimi izliyordum. Uzun zamandır bu kadar huzurlu olduğum bir zamanı hatırlamıyorum. 

Herhangi birine aşık olacağımı düşünemezken Yağız çıkıp gelmişti. Onun bu time geldiği gün benim hayatım yeniden başlamıştı adeta. Hayatıma bir dahil olmuş gibi değil de Yağız hayatımın tamamı olmuş gibiydi. Bendeki etkisini ona gösterebiliyor muyum, bilmiyorum ama hissettiğini düşünüyordum. 

Timin eğitimi bitince benim oturduğum tarafa geldiler. Mert, Kaya çimenlere uzanırken Dila ve Harun onların yanına oturmuş ,Kenan abi ve Yağız ise yanımdaki boş yere oturmuştular. 

"Komutanım biz böyle uzandık ama sorun olur mu?"

"Rahatına bak asker."

Yağız'a yandan bir bakış attığımda bana bakarak gülümsemişti. O gülümseyince otomatikman ben de gülümsemiştim. 

Hepsi aynı anda anlaşmış gibi sigaralarını çıkarıp yaktıklarında kısa bir an ciğerlerime çektiğim yoğun dumandan ötürü öksürdüm. Yağız öksürdüğümü görünce bankın kenarında sigarasını söndürdü.

"Söndürün sigaralarınızı."

Kaşlarımı kaldırıp Yağız'a baktım. İki saniye öksürdüm diye bunu demiş olamazdı. Ona doğru yaklaşarak sadece bizim duyabileceğimiz şekilde "Gerek yok." dedim. 

"Seni rahatsız ediyorsa var."

Ondan uzaklaşırken gülümsememek için kendimi zor tutuyordum. Yemin ederim böyle düşünülmek ayrı güzeldi.

"Ama komutanım daha yeni yakmıştık."

"Bu bir emirdir asker. Söndürün  sigaralarınızı."

Yağız'ın sert çıkan sesiyle hepsi sigaralarını söndürmüştü. Kaya uzandığı yerde oturur pozisyona geçerken bana kaşlarını çatarak bakıyordu. Ne sanki ben dedim söndürün diye?

"Komutanım ya geçen sizin evde içtiğimiz ıhlamurlar çok güzeldi. Tekrar ne zaman içeriz?"

Evet o gün eve pat diye gelmemeleri yetmiyormuş gibi annemin ıhlamurlarından içmişlerdi. Yağız tekrar hastalansın ben bir ıhlamur bulamayayım görürsünüz siz.

"Annem onları Yağız komutana verdi Mert. İçemezsiniz bir daha."

"İçsin çocuklar ne kızıyorsun? Hem Sema teyze bitince yollarım, dedi."

"Yağız komutan bizi Meriç komutandan daha çok düşünüyor."

"Kaç yıldır tanıyamadınız mı Meriç'i? Sema sultanın ıhlamurlarını paylaşamaz o. Bazen bana verdiklerinden de çalıyor."

"Yapmadın değil mi böyle bir şey Meriç?"

Yağız kaşlarını kaldırarak sorduğu soruyla omuz silktim.

"Bir kere yaptım. Onda da niye yaptığımı çok iyi biliyor."

Kaya omuz silktiğinde uzanıp kafasına vurdum.

"Komutanım şiddet uyguluyor bana."

"Beş yaşındaki çocuk musunuz oğlum birbirinizi komutanınıza şikayet ediyorsunuz?"

Kenan abinin uyarıcı sesiyle Kaya sessizce çimenlere uzanmıştı.

O sırada yanımıza nefes nefes kalmış bir havacı asker geldiğinde oturduğum yerden kalktım.

"Bir sorun mu var?"

"Komutanım çok sorunda sayılmaz da.."

"Asker lafı dolandırmadan söylesene."

"Okan komutan üste. Sanırım bir şeyleri yanlış yapmışız bu yüzden biraz sinirli. Tunç Üsteğmenim ve Kemal Üsteğmenim uçuşta oldukları için size haber vermemiz gerektiğini düşündük."

Okan denen o herifin adını duyunca sinir yavaş yavaş vücudumu ele geçirmeye başlamıştı.

"İyi düşünmüşsünüz asker."

Yağız'a dönerek "Komutanım ben üsse gideyim." dedim ve selam verdikten sonra askerle beraber oradan uzaklaştık.

Üssün girişine geldiğimizde gördüğüm manzara ile iyice sinirlenmiştim. Okan, teğmen olan pilotları ve havacı astsubayları karşısına dizmiş hepsini azarlıyordu. Bu adamın havacılarla bir derdi vardı ama hadi hayırlısı.

Hızlı adımlarla onların yanına gittiğimde adama saygı duyduğumdan değil de üzerindeki üniformaya duyduğum saygıdan ötürü  asker selamı verdim.

"Komutanım, bir sorun mu var?"

Okan sinir bozucu bir şekilde gülerek arkada bağlı ellerinden birini çözüp askerleri gösterdi.

"Hepiniz başlıca sorunsunuz."

"Anlamadım komutanım? "

"Diyorum ki bu taburda her şey tıkır tıkır işlerken niyeyse burada hiçbir şey yolunda gitmiyor."

Allah'ım sen bana sabır ver. Şimdi bununla kavga etsem adamlar sayacaklar.

Kaşlarımı çatarak "Bir örnek verir misiniz?" dedim.  Makinelerin olduğu yeri göstererek "Bunlar niye dışarıda mesela? Dağınık dağınık koymuşsunuz." dediğinde istemsizce gülmüştüm.

"Düzeltmelerini söylediğim de bana karşı geliyorlar."

Askerlere bağırarak söylediği şeyle onların arasına girdim.

"Öncelikle karşı çıkmıyorlar. Doğru olanı size söylemeye çalışıyor. Siz havacı olmadığınız için bilmiyor olabilirsiniz buranın düzenini diye. İkincisi de askerlerime gereksiz yere bağırmayın."

"Komutanınızım ben sizin. İstediğim gibi bağırırım."

"Bağıramazsınız."

"Komutanları ne ki kendileri ne olsun."

Bize nefret dolu bakışlar atarak kendimi onu dövmemek için sakinleştirmeye çalışıyordum.

"Komutanım diyecek başka bir şeyiniz yoksa işlerine dönsünler."

"Aman sanki çok bir şey yapıyorlar."

Küçümseyici konuşmasından sonra ona doğru yürümeye başladım.

"Onlar olmasa uzaktaki görev yerlerine nasıl gitmeyi planlıyorsunuz? Buradaki hiçbir askeri size yedirtmem. Bana istediğiniz diyebilirsiniz ama onlara tek kelime edemezsiniz."

"Sen kimsin be!?"

O da benim üzerime yürümüş, neredeyse dibime girmişti ki üste yankılanan Yağız'ın sesiyle bir adım geriye gitti.

Yağız sinirli adımlarla yanımıza geldiğinde "Okan, bir daha kendin işin olmayan şeylere karışma ve emrindeki askerlerle ilgilen." dedikten sonra bana doğru döndü.

"Sende dağıt askerleri. İşlerine dönsünler."

Ben askerlere doğru döndüğüm sırada duyduğum şeyle kan beynime gitmişti.

"Tamam miniğim sen ne dersen o."

Hızla arkama döndüğümde Okan benden çoktan uzaklaşmıştı. Yağız da zaten sinirli bakışlar atıyordu. 

"İşlerinizin başına dönün hadi."

Sinirle askerlere bağırdığım için hepsi hızlı hareketlerle dağılmıştı. Okan üsten giderekken Yağız da üssün girişinde öylece bekliyordu. Sinirle arkamı dönerek kaşımda duran direğe yumruk attım. Demirden çıkan ses yankı yaparken ben acıyla gözlerimi kapatmıştım.

Bileğime değen parmaklarla gözlerimi araladım.

"Manyak mısın Meriç ne yapıyorsun?"

"Buraya vurmasaydım o yumruğu o komutan bozuntusunun yüzüne geçirecektim. Demediği lafı bırakmadı."

Yağız o an pek beni dinliyor gibi değildi. Kızaran elime bakarak bir şey olup olmadığını anlamaya çalışıyordu.

"Revire gidiyoruz."

"Gerek yok."

Yağız gözlerini bana doğru çevirip "Bana sana gerek var mı diye mi sordum? Gidiyoruz dedim o kadar," dedi.

"Sargıya sararlar."

"Sarsınlar."

"Sol elim ama önlem almak için uçuşlarımı keserler. Bak valla bir şeyim yok benim."

"Sikicem şimdi seni de uçuşlarını da he."

Gülümseyerek biraz ona doğru yaklaştım ve sadece bizim duyacağımız şekilde "Yalnız onu ben yapıyorum," dedim. Yağız dirseği ile karnıma vurunca ondan uzaklaştım.

"Burada ciddi bir şey konuşuyoruz sen hâlâ işin şakasındasın."

"Bu da çok ciddiydi."

Yağız sabır çekercesine yukarıya bakmıştı.

"Senin için giderim revire ama uçuşlarıma dokunmayın."

"Allah'ım sabır ver ya. Tamam dokunmayız uçuşlarına."

Yanımda olduğu için aldığım kokusunu derin derin içime çektim. Yakınımdayken bile özlüyordum şaka gibi ya.

"Bugün ben de kalmak ister misin?"

"Yarın izin günümüz değil."

"Alt tarafı bende kalacaksın yavrum ne olabilir ki?"

"Acaba ne olabilir?"

O güldüğünde istemsizce bende gülmüştüm. 

"Çok ısrar ettin. Geleyim madem."

"Valla pek de ısrar etmemiştim ama."

Kaşlarını çattığında kocaman gülümsedim.

"Açık alanda olmasaydık seni bir öperdim de.."

"Akşama sakla üsteğmen."

Vize haftamdan ve sınavlarımla çakışan ablamın nişanı dolayısıyla bölümler biraz geçikebilirr 😭

Bir dahaki bölümde görüşmek üzere minik kaplumbağalarım 🤍🐢



Continue Reading

You'll Also Like

7.2M 418K 84
Sevdiği çocuk yerine yanlışlıkla okulun serserisine yazan Ece, başına çok büyük bir bela aldığını fark ettiği an onu engeller. Fakat her şey için ço...
1.9K 190 25
kindergarten 2 çocukları artık liseye geçmiştir. Yaz tatilini fırsat bilip buluşma kararı alan çocuklar piknik günü ile buluşur ve hasret giderirler...
370K 23.5K 24
17 Yıl sonra gerçekleri öğrenen Bade, yıllardır onu arayan abilerine giderse. Azıcık dram. Bolca eğlence. Bolca aksiyon. Bir tutam da kaos. Daha...
225K 13.9K 27
17 yıl sonra doğumda karıştığını öğrenen Peri... Abilerine ve üçüzlerine alışabilecek mi ? Babam gülümseyip "Aksine iyi bir şey oldu. Peri doğumda k...