Solitude | Texting

By livierinoyu

1.5M 108K 42.1K

Bilinmeyen numara: cidden engelledin mi? Bu birkaç saat önce babamın engellediği numara tabii ki de değildi... More

Giriş.
0.1
0.2
0.3
0.4
0.5
0.6
0.7
0.8
0.9
1.0
1.1
1.2
1.3
1.4
1.5
1.6
1.7
1.8
1.9
2.0
2.2
2.3
2.4
2.5
2.6
2.7
2.8
2.9
3.0
3.1
3.2
3.3
3.4
3.5
3.6
3.7
3.8
3.9
4.0
4.1
4.2
4.3
4.4
4.5
4.6
4.7
4.8
4.9
5.0
5.1
5.2
5.3
5.4
5.5
5.6
5.7
5.8
5.9
6.0
6.1
6.2
6.3
6.4
6.5
6.6
6.7
6.8
6.9
7.0
7.1
7.2
7.3
7.4
7.5
7.6
7.7
7.8
FİNAL
VEDA KONUŞMASI
ÖZEL BÖLÜM (GEÇMİŞ)
ÖZEL BÖLÜM (GELECEK)

2.1

19.7K 1.4K 546
By livierinoyu

Şebnem Ferah - Bu Aşk Fazla Sana


21.BÖLÜM.

SOFTCORE.

Tüm gün. Tüm gün boyunca kendimi hiç hissetmediğim kadar kötü hissetmiştim.

Ben anlamıyordum, babalar kızları için canını feda etmez miydi? Onu özel hissettirmez miydi? Ben neden onun yüzünden tüm gün kendimi kötü hissediyordum?

"Geldiler." Annem de benimle birlikte kapıya doğru adımlayınca babam beni süzüp evin kapısını açtı. Zorla elbise giydirmişlerdi. Elbise giymeyi severdim ama şu an zorla onlar için beyaz, narim bir elbise giymiştim bu yüzden bu duygudan nefret ediyordum.

"Onların yanında somurtma." Hemen gülümseyip kapıya doğru adımlayan kişilere baktım. Bu gülümsemenin sahte olduğunu annem de babam da anlamıştı. "Mirza!"

"Gülüyorum işte."

"Ooo." Dedi Atlas'ın babası. Aramıza o girdi. Babamın elini sıkıp sarıldılar. İkisi de kahkaha atınca evin duvarları onların kalın sesi ile doldu. "Görüşmeyeli ne kadar oldu, ahbap?"

Atlas'ın babası samimi gelmişti. Bir anlık.

Arkasından annesi anneme sarıldı, Atlas'la ben karşı karşıya kalınca elimi eteğime sürtüp etrafa baktım. Yani umarım sarılacağımı falan düşünmüyordu...

"İyi akşamlar." Dedi Atlas yanımda durup bana bakarken. Bana laf attığı için ona bakmak zorunda kaldım. "Sana da."

"Güzel olmuşsun." Kaan şu an yanımızda olsaydı büyük ihtimalle Atlas'a dayanamayıp yumruk atardı. "Teşekkürler. Sen de eh işte." Onu övmeyecektim. Neden öveyim ki?

"Eh işte mi? Senin yerinde olmak isteyen kaç kız var biliyor musun?" Pekala, egoistin de tekiydi. "Onların yanına gidebilirsin o zaman." Ona gülümseyip yanından uzaklaştım. Tabii bu gülüş yine sahteydi ama bunu anladığını düşünmüyordum.

"Demek Mirza sensin?" Babam Atlas'ın babasının omzunu tutmuş eliyle beni gösteriyordu. "Evet, benim küçük ve tek kızım." Bir anda bana gözlerini kısarak bakıp yanında duran adamı kafası ile gösterdi.

Beni uyarıyordu.

"Merhaba." Adam beni süzdü ve gülümsedi. "Gerçekten çok güzelsin."

"Kolyeni nereden aldın, bir tanem." Annesi yanıma gelip kolyeme baktı. "Aşırı güzel." Elim direkt kolyemi buldu ve onu tuttum. Ne küpe ne yüzük takmıştım sadece üzerimde henüz çıkarmadığım Kaan'ın kolyesi vardı. "Abim aldı." Dedim kendimi kurtarmak için çünkü hediye demeseydim büyük ihtimalle bana yerini soracaktı bu kadın.

Kaan da aldı diyemezdim.

"Berksay'dı değil mi? Ah Atlas ile ikisi böylelerdi koştururlardı bahçede. O nerede şimdi?" Babamla annem göz göze geldi. Ardından annem gülümseyip ortalığı toparladı. "İstanbul'da bir okuldan burs aldı. Bilirsiniz çocuklarımızın akademik başarıları bizim için çok önemlidir. Biz de gönderdik. İstanbul'da evinde kalıyor."

"Bir gün onu da çağırın gelsin be ahbap. Atlas ile iyi anlaşırlardı."

Hayır.

Babam gelmeyeceğini bildiği için bozuntuya vermeden yalan söyledi. "Çağırırız da ilk önce masaya geçelim. Ayakta kaldınız. Kızım Songül yengenin montunu al."

Atlas'ın annesine doğru bir adım atacakken beni durdurdu. "Yok canım zahmet etme. Ben askıya asarım." Israr etmeden babamları takip ettim. Oturma odasından bahçeye açılan büyük camın önüne masa kurmuştu annem. Bir sürü yemek ve içecek vardı.

Elimde ki telefonu sıkı sıkı tutup Kaan'dan mesaj bekledim.

Sabahtan beri bir sürü mesaj atmıştım ama o yine telefonunu kapatmıştı. Mesajlarımın hiçbiri iletilmedi.

Mirza: Kaan? *iletildi*

Mirza: Bir şey yazar mısın?

Mirza: Sinirleniyorum tamam mı?

Mirza: Çocuk musun sen? Kaçıp gidiyorsun, trip atıyorsun. Sanki ben dedim bize gelin diye.

Kaan: Evinin önündeyim.

Mirza: NE?!

"Mirza, gelsene." Babam beni yanlarına çağırınca telefonu kapatıp onlara doğru ilerledim. Şu an telefonu açsam babam elimden alırdı. En nefret ettiği şeylerden biri misafir gelmişken benim telefona bakmamdı. Asla alakam olmayan misafirler gidene kadar odama bile gidemiyordum.

Hep göz önündeydim çünkü illa ki laf bana da geliyordu ve babam  benim akademik başarımı anlatıp gururlanıyordu.

"Geçelim oturalım hadi." Herkes tek tek masaya oturunca ben de annemin yanına oturup bahçenin orman tarafına doğru baktım. Eminim oraya gelecek ve bize bakacaktı. Masanın altından ona  mesaj attım.

Mirza: Kaan, git. Yakalanacaksın.

Kaan: O herif  bu akşam sana benden çok bakacak. Gitmeyeceğim.

Mirza: Beni zor durumda bırakıyorsun.

Kaan: Arabamı uzağa park ettim beni de bu bahçede göremezler.

Mirza: Kaan dedim.

Kaan: Buradayım.

"Aslında Mirza ile çalışmak zevkli. Bana küçük kısa yollar gösteriyor." Atlas'ın dediğini duyunca telefonu bırakıp onlara baktım. "Abimden aldığım notlar hepsi."

"Keşke Berksay da olsaydı, ah ahh..." Atlas'ın babası abime neden bu kadar çok kafayı takmıştı? "Ne zaman Mirza ile çalışmak istersen bize gelebilirsin, Atlas. Sakın çekinme." Babam elini Atlas'ın omzuna koyup sıktı. "Teşekkürler Hakan Amca."

"Hadi yemeklere geçelim." Annem herkesin kasesine tek tek çorba koyunca etrafa baktım.

Neredeydi acaba?

Kaan: Söyle sana bakmasın.

Mirza: Neredesin?

Başımı geriye atıp sağ tarafa baktım.

Kaan: Beni istesen de göremezsin.

Mirza: Kaan!

Kaan: Baban az önce onu sizin eve davet etti. Babanla tanışmak istiyorum.

Mirza: erkeklere karşı abim gibi değil, Kaan.

Kaan: O zaman neden onu size davet etti?

Mirza: Bilmiyorum.

(Görüldü ✔✔)

Çevrimdışı.

"Of." Elimi yüzüme doğru sallayıp telefonu tabağın yanına bıraktım. "Atlas senin bu kadar iyi olduğunu bilmiyordum. Mirza hiç bahsetmedi bana."

"Atlas bahseder bana Mirza'dan. Malum okul birincisi." Babam bana doğru dönünce saçlarımı geriye atıp babama baktım. "Fark etmedim. Atlas'ı tanımıyorum."

Atlas bana baktı.

Bu dediğim hoşuna gitmemişti sanırım.

Aynı şey babamın da hoşuna gitmedi.

🌾

Yemekten sonra lavabo izniyle ön kapıdan gizlice bahçeye geçtim. Daha fazla onu görmeseydim her halde çatlardım. Hem onu görmüyordum, hem nerede olduğunu bilmiyordum, hem de bizim her adımımızı izlediğini biliyordum.

Ayağımda ki topuklu ayakkabıyı çıkarıp kenara koydum ve arka bahçeden gizlice ormana doğru koştum. Orman dediğime bakmayın, birkaç ağaçlık alandı aslında.

"Kaan?" Diye fısıldadım. "Kaan?"

Etrafima bakarken bir ağacın dibinde üç tane içki şişesi gördüm. İkisi dolu, biri boştu. "Kaan..." dedim ağacın etrafına bakarak.

Ardından biri bileğimi tutup beni kendine çekti. Korkmadım çünkü onun kokusunu alabiliyordum. Oydu...

"Seni tam şu an götürmek istiyorum." Sırtımı ağacın gövdesine yaslayıp karanlıkta yüzünü seçmeye çalıştım. "Kaan lütfen... lütfen git."

"O herif ailesiyle aile yemeğine geliyor, Mirza?" Eliyle arkasında duran evi gösterdi. "Ben neden ailemi getiremiyorum?"

"Onunla kendini mi karşılaştırıyorsun gerçekten? Yapma, Kaan saçmalıyorsun." Ayağımın dibinde duran içki şişelerine baktım. "Ve sarhoşsun."

"Sen beni sarhoş ettin, Mirza!" Hemen ağzını tutup gözlerine masum masum baktım. "Sessiz ol nolur Kaan. Yakalanmadan gitmelisin."

"O da gitsin bana ne." Omuzlarım düştü. "Bana kalsa hemen şu an evden giderler ama elimde değil, ne yapayım?"

"Kov."

"Yapamam." Kaan gözlerini yumup bir adım geri çekildi. "Gitmeyeceğim."

"Lütfen... lütfen, lütfen..."

"Bu kadar güzel olman adil değil." Beni baştan aşağıya inceledi. "Bu elbise, bu saç. Aklımı geçtim artık kalbime iyi gelmiyor."

Sarhoştu.

"Sessiz ol." Eve bakıp onun ellerinin arasından sıyrıldım. "Gitmem gerek, görüşürüz."

"O çocukla konuşma."

"Konuşmuyorum." Parmaklarımın üzerine çıkıp yanağına bir buse kondurdum. Belki bu şekilde bir tık yumuşardı ama yok... bu öpücük onu etkilememişti bile. O derece kızgındı.

"Görüşürüz." Onun kollarının arasından hemen kurtulup eve doğru koştum. Arkama dönüp baktığımda sırtını duvara yaslamış bana bakıyordu.

21.BÖLÜM SONU.

22. BÖLÜM DE BOMBELER PATLIYOR DİYEBİLİR MİYİZ!!!🔥

Continue Reading

You'll Also Like

25.1K 2.6K 46
053********: Kalp midir insana sev diyen 053********: Yoksa yalnızlık mıdır körükleyen? 053********: sahi nedir sevmek? 053********: bir muma ateş ol...
529K 20.9K 62
Nefret ve Aşk'ın arasında hiç kaldınız mı ? Kumsal ve Derin ' in hikayesi Babasına öfkeli olan kız Güçlü olmayı öğretten Derin. Uyuz olan Derin. Ina...
3.2M 172K 46
Melis, asosyal ve içine kapanık bi kızdı. Özellikle de liseye ilk başladığı yıllarda... Okulda birçok kişi tarafından pek sevilmeyen, sayılı konuştuğ...
388K 26.7K 36
Çilek Alança Yıldırım mı yoksa Çilek Alança Saruhan mı demeliyiz? 17 yaşında tam bir neşe patlaması olan Çilek, ailesinin gerçek olmadığını ve küçük...