BEYAZ (+18)

By ilmelistan

1.9M 107K 46.4K

Beyaza bulanmış bir kadının en çekici hâli Nefesi ateş ... More

🍃 g i r i ş 🍃
♧ PATA KÜTE | BÖLÜM ●1● ♧
♧ KÜÇÜKLÜKTEN BERİ | BÖLÜM ●2● ♧
♧ CAZGIR KADIN | BÖLÜM ●3● ♧
♧ MOR | BÖLÜM ●4● ♧
♧ ÇÜNKÜ BEN | BÖLÜM ●5● ♧
♧ DELİ | BÖLÜM ●6● ♧
♧ YANINIZDAKİ HANIMEFENDİ | BÖLÜM ●7● ♧
DUYURU
♧ İNTİKAM | BÖLÜM ●8 /PART 1● ♧
♧ İNTİKAM | BÖLÜM ●8 /PART 2● ♧
♧ SÜİT | BÖLÜM ●9● ♧
♧ KUCAĞIMDA | BÖLÜM ●10● ♧
♧ KADINLAR GÜNÜ | BÖLÜM ●11● ♧
♧ RANDEVU | BÖLÜM ●12●
♧ ŞEYTAN KANI | BÖLÜM ●13●
800₺ DEĞERİNDE ÇEKİLİŞ!
♧ EVLEN BENİMLE | BÖLÜM ●14●
♧ İNTİKAM | BÖLÜM ●15●
♧ YALANLARIN TOZKONMAZ BEDELİ | BÖLÜM ●16●
BİR SÜRÜ DUYURU
♧ İNTİKAM SONU ŞEHVET | BÖLÜM ●17●
♧ BİR ATEŞ | BÖLÜM ●18●
♧ ALIŞMAYI DENEMEYE BAK | BÖLÜM ●19●
♧ GÖZE GÜZEL GELEN | BÖLÜM ●20●
♧ UZUN ÇORAPLI KADIN | BÖLÜM ●21●
♧ KASADAKİ FOTOĞRAF MAKİNESİ | BÖLÜM ●22●
♧ ÇOK FENA TAHRİK OLDUM | BÖLÜM ●23●
♧ EVLİLİK SÖZLEŞMESİ | BÖLÜM ●24●
♧ EN PAHALI GELİNLİK | BÖLÜM ●25●
Geri Dönüyorum
Eskişehir
♧ SEN BAŞKA KADINLA EVLENİYORSUN | BÖLÜM ●26●
♧ GÜZEL SEVİŞİYORSUN | BÖLÜM ●28●
♧ BÜYÜK İSTEKLER | BÖLÜM ●29●
♧ YENİ TRENE BİNİŞ BİLETİ | BÖLÜM ●30●
♧ TAŞAKLI BABAANNE | BÖLÜM ●31●
♧ IBIZA | BÖLÜM ●32●
YARDIMCI SEÇİMLERİ
♧ BÜYÜKANNENİN GAZABI | BÖLÜM ●33●
DUYURU
♧ EVLENMİŞ GİBİ | BÖLÜM ●34●
Hellö
DUYURU

♧ ESARETİN ZENGİNLİĞİ | BÖLÜM ●27●

47.1K 2.4K 1.5K
By ilmelistan

Hellö 💦


Genç kadın ateşle oynadığının farkında olarak derin bir nefes aldı ve adamın o parıldayan harelerine büyük bir açlıkla baktı. Biliyordu, şu saatten sonrasında ip kayıştan kopmuştu ve artık o kayışı falan da birbirine bağlamak istemiyordu.

Dudaklarının üzerine kapanan dudakların sertliği, bütün vücudunu uyarmaya yetecek kadar davetkârdı. Onun için ayırdığı dudaklarının arasından sızan dilinin kendi diliyle bütünleşip yaptığı kışkırtıcı hareketler ile kasıklarının arasında çıkan sancı tufanı ile baş başa kaldı. Kendisini adama bastırmak için bulunduğu hamle ise ruhunun bedeninden çekilmesine yetecek kadar ihtiyaç barındırıyordu.

Dudakları her birbirinden ayrılmaya yüz tuttuğu o küçük anda almaya çalıştığı nefesler, küçük bedenine yetmiyordu. Adamın uzun boyu karşısında onu, kendi bedeninde daha çok hissetmek için bedenini yay gibi Mirza'nın bedenine doğru yaslanmıştı ama yetmiyordu. Aralarında çok kumaş parçası vardı ve böyle basit ayrıntıları düşünmek istemeyecek kadar yükselmişti. Bu adamın ellerinde bir hamur gibi şekillenmek isteyecek kadar kendisini kaybetmişti.

Koridordaydı. Odalardan çıkan insanlar, onların şehvetle birbirleriyle oynaştıklarına şahit olabilirdi ama ikilinin de hiçbir şey umurunda değildi. Aylardır bekledikleri an gelmişti işte. Önlerine engel koyamayacak kadar birbirlerini gafil avlamışlardı.

Genç adam, çenesine uzun parmaklarını geçirip daha fazla dudaklarını açmasına neden olurken Demre, adamın bu sert isteğine memnuniyetle karşılık vererek dudaklarını daha fazla araladı ve kendisini arsızca öpmesine izin verdi. Elleri, ne zaman çıktığını bilmediği yumuşacık saçlarının arasında dolanıyor, parmak aralarına sıkışan saçları inadına çekiştiriyordu.

Mirza kollarının arasındaki çelimsiz bedeni kendi bedenine daha rahat yaslamak için ellerini aşağıya kaydırdığında bir kolunu beline sararak küçük bir hamlede Demre'nin ayaklarının yerden kesilmesine neden oldu ve bacaklarını beline dolarken sırtını duvara yaslayarak kendisini ona daha da bastırdı.

İşte buydu. İkilinin de istediği tam olarak buydu. Bunca zaman sabretmelerine hâlâ şaşırıyor olsalar da artık kim olursa olsun durmaya niyetleri yoktu.

Uzaktan gelen bir kadının kahkahasına karşı irkilen Demre'yi fark eden Mirza, onu daha da rahatlatmak için odasına doğru ilerledi. Kapıyı ayaklarıyla iteklerken bile kucağına aldığı kadını öpmeyi bırakmıyor, nefessizlikten ölene kadar da dudaklarını ayırmayı planlamıyordu.

Tam da o sırada odada adamı bekleyen kadının gördüğü manzara ile eşyalarını toplayıp kapıyı ardından kapatması tuzu biberi olurken Demre, adamın dudaklarını çekip çenesini oradan da boyunu, ıslak ve tutkulu bir şekilde öpmesine karşılık kafasını geriye atarak ona açabildiği kadar alan açtı. Mirza gördüğü manzaradan memnun bir şekilde her milimi kaçırmaksızın ıslak öpücükleri ile süslerken dudaklarının arasına aldığı eti öyle bir emdi ki beyaz teninin üzerinde anında belirginleşen kırmızı alana istemsiz zafer dolu bir şekilde geri çekilerek baktı.

Bu kadına bayılıyordu. Onu her gördüğünde bedeninde garip, patlamaya hazır bir tufanla karşı karşıya kalıyordu ve patlamayan bu kıyamet, onu her geçen gün daha da heyecanlandırmaya yetecek kadar coşkuluydu.
Onu yatağın üzerine yatırıp üzerine kendisini bırakırken bedeninin altında ezilmemesi için ağırlığını elinin üzerine vermişti. Diğer eli ile saçlarını yüzünden geriye itekleyip açıkta bıraktığı güzel yüzüne öpücükler kondurmaya devam ediyordu.

Demre ise köprücük kemiklerinden aşağı doğru kayan öpücüklerin izlediği yolu daha idrak edememişken adamın hassas teni üzerinde bıraktığı küçük ısırıklarla çıldırmak üzereydi.

Sanki derinin altında ışık hızıyla hareket eden hücreleri, sığacak yer bulamıyor gibi hareket ediyordu ve bu Demre'yi daha da heyecanlandırıyordu.

Elbisesinin açıkta bıraktığı göğüslerinin üzerine kondurulan öpücükler ile aklı başından giderken Mirza, küçük bir hamleyle elbiseyi aşağı doğru sıyırmış ve tamamen açıkta kalan o küçük tepeciklere bir an hayranlıkla bakakalmıştı.
Demre, Mirza'nın sıcacık nefesinin vurduğu göğüs uçlarının daha da belirginleştiğini başını kaldırıp fark ederken o an, bu manzarayı hafızasında hiç silinmeyecek bir yere kazıdı ve nihayet dudaklarının arasında kalan meme ucu ile dudaklarından tatlı bir inleyiş duyulurken Mirza, aldığı karşılıktan memnun bir şekilde dilini kullanarak onu daha da tahrik etmeye koyulmuştu.

Bir göğsüyle itinayla uğraşırken diğer göğsünün üzerinde dolanan parmakları, acımasız bir şekilde ucunu sıkıştırıp çekiştirmekten geri kalmıyordu. Canı acıyordu genç kadının ama bu acı, tuhaf bir şekilde zevke dönüşecek kadar ayrı bir anatomiye hizmet ediyordu.

"Tanrım! Mirza!"

Dudaklarından dökülen adıyla daha da yükselen genç adam, elbisenin eteklerini yukarı doğru sıyırdı ve göğsündeki elini bacaklarının arasına arsız bir şekilde götürüp ıslanmış, sıcacık o noktayı kumaşın üzerinde buldu ve Demre'nin daha da yüksek bir şekilde inlemesine neden oldu.

"Ah! Tanrım!"

Genç adam, ellerinin arasındaki bu kadının ilk defa kendisine sinirli olmadığı bir zamanda bağırmasına şahit olurken o inanılmaz ses tonu, bedenindeki bütün hormonlarını uyarmaya yetecek evredeydi.

Parmaklarını daha da şehvetle hareket ettirirken artık kollarının arasında bariz bir şekilde kıvranan kadını bir an geri çekilerek, dudaklarına kondurduğu haylaz gülümsemeyle izledi.

Demre, kısılmış gözlerinin arasından adamın kendisini izleyen hâline şahit olurken dudaklarında belli belirsiz bir gülümseme belirdi ve ayaklarından destek alarak kalçasını yukarı kaldırdı ve eline daha da baskı uygulamaya çalıştı ama Mirza bu harekete karşı daha da ateşlenip kalçasını yatağa bastırmasından hemen sonra iç çamaşırını kenara sıyırarak istediği o dünyaya giriş yaptı.

Genç kadının kısılmış gözleri anında kocaman açılırken adamın parmaklarının sihri ile âdeta yatağa mıhlanmış gibi hissediyordu.

"Bana nasıl hissettirdiğini anlat." diyen Mirza ise altında yatan o güzel kadının bedenindeki alevi izlediği en heyecanlı filmmişçesine seyrediyordu.

Demre, Mirza'nın sözleri ile duraksarken bir an dudaklarını ıslattı ve alt dudağını dişledikten hemen sonra adamı çileden çıkaracak o sözleri dile getirdi.

"Nasıl hissettirdiğini görmüyor musun?"

"Söyle!" diye emretmesi üzerine Demre bir an nefesini tuttu ve kısa nefesle aldıktan hemen sonra gözlerini gözlerine kilitleyerek, elini de yanağına götürüp parmaklarıyla yanaklarını okşarken konuştu.

"Parmakların yanan ateşimi harlıyor Mirza." demesiyle adamın göz bebeklerinin nasıl büyüdüğüne şahit olurken yeniden konuştu. "Her saniye seni daha çok istiyorum." dedi ve diğer elini de aşağı götürüp adamın kasıklarındaki şişkinliğin üzerine yerleştirdikten hemen sonra konuştu.

"İçimde..." demesi ile karşısındaki adamın hâlini fark eden Demre, onu daha da heyecanlandırmak için konuşmaya devam etti.

"Hemen, şimdi. Beni çok sert bir şekilde sikmeni istiyorum." dediğinde Mirza'nın parmakları daha da derine girerken Demre yeniden alt dudağını ısırdı ve genzinden gelen bir inleme bıraktıktan hemen sonra gözlerini yeniden aralayarak meydan okurcasına konuştu.

"Bunu yapabilir misin Mirza? Beni, benim istediğim şekilde, acımadan, sonrasını düşünmeden, bu yatağın üzerinde, sadece bu an için..." demesiyle kasıklarından çekilen parmaklarla bir an susup, şaşırırken ne olduğunu dahi anlayamadan bedeni, onun altında hızlıca çevrildi ve sırt üstü yatağa yatarken kendisini buldu.

Sıyrılan eteği ve iç çamaşırına dokunmazken arkasındaki açılan fermuarı duyması ile heyecanı daha da yükseldi. İşte beklediği o an oluyordu. İstediği tam olarak buydu. Onunla ön sevişmeye ihtiyacı olmayacak kadar çok birlikte olmak istiyordu.

Kalçalarının iki yanına gelen eller, bedenini yukarı kaldırırken Demre istediğini ona vererek kalçalarını yukarı kaldırdı ve başını geri çevirerek arkasında dikilen adama baktı.

Mirza, ona sunduğu manzaraya büyük bir açlıkla bakarken çıkardığı pantolonunu hemen arkasına atmış bir şekilde duruyordu.

Kasıklarında hissettiği baskı ile bir an başını taşıyamazken içinde hissettiği dolgunluk ile dudaklarından bu zamana kadar çıkan en yüksek inlemesini bıraktı.

Genç adam keşfe çıktığı cennete karşılık kendi inlemelerini tutamazken ellerini kalçalarının üzerine yerleştirip daha derinlere ilerlemek için bir hamle yaptı. Demre, iri penisin kendi bedeninin içerisindeki o verdiği hissiyatla bir çığlık koparırken Mirza, bir elini omzundan öne doğru boynuna doladı ve bedenini bir yay gibi gererek hamlelerine devam etti. O sırada eğilip Demre'nin dudaklarına bir öpücük kondururken Demre, nefessiz kalmak pahasına bile olursa olsun onun dudaklarına, dudaklarını hapsetmeyi göze almaya hazırdı.

Mirza'nın onu incitmemek için yaptığı hafif hareketlere karşı sinirlenen Demre dudaklarını geri çekip o kışkırtıcı ses tonuyla, "Beni ne kadar istediğini göster zira ben göstermek istediğimde bir daha gösterecek zamanın olmayacak." dedi Mirza'nın, Demre'nin yapacaklarına karşı boşalacağından bahsederek.

O an duyduklarının verdiği etkiyle kendisini kaybeden adam, Demre'nin tam olarak istediği kişiydi. Mirza'yı en savunmasız anında, kendisini en çok paylaşmaya müsait olduğu anda istiyordu. Çünkü o da kendisini ona göstermeye dolan ihtiyacıyla dolup taşıyordu.

Mirza'nın her ileri darbesi ile sarsılan bedeni terlemesine neden olurken üzerindeki elbiseden nefret etmişti ve sanki bunu duymuş gibi ellerini üzerinden çeken adamın parmakları, elbisesini arkadan tuttuğu gibi iki yana doğru çekiştirdi ve küçük bir hamlede parçalara ayrılmasıyla amansız bir rahatlama ve uyarılma ile karşı karşıya kaldı ama anında karşılanan ihtiyaçlarının daha fazlasının verilmesi ile sarsılırken Mirza'nın son ileri darbesi ile bir an kendisini kaybedip çığlık atmadan edemedi.

Hareket etmeyi kesen Mirza birkaç saniye girebildiği en derinliklerde bekledikten hemen sonra kendisini, penisinin ucuna kadar geri çekip yeniden içine hızla ittirdi ve Demre'nin dudaklarından bir çığlık daha duyuldu.

Genç adam ellerini beyaz saçlara dolayıp kendisine doğru çekiştirirken Demre doğruldu ve yeniden başını çevirip dudaklarını, dudaklarıyla birleştirdi. Adamın dilinin kendi dili üzerindeki ve aşağıdaki kesilmeyen hareketleri ile kendisini kaybederken bir an geri çekilip içinden çıktı ve Demre artık onun yönlendirmesiyle hareket eden bir oyuncak bebek gibi kendisine yaptıklarını itiraz bile etmeden izledi.

Mirza, bedenini yeniden kendisine çevirmiş ve sırtı yatakla nihayet buluşmuşken kendisi de üzerindekini çıkarıp kenara atmış ve fit vücudunu Demre'nin gözlerinin önüne sermişti.

-*-

Genç kadın, nefes nefese kalmış bir şekilde tavana bakarken bulmuştu kendisini. Terden, yüzüne yapışan saçları şöyle dursun, nefes sesinden deli gibi atan kalp sesini bile duyamaz olmuştu.

Tanrım! O nasıl seksti öyle?

Kabul etmeliydi ki hayal ettiğinden çok daha güzel ve arzulu bir birliktelik yaşamışlardı ki Mirza da umduğundan fazlaydı.

Evet, birlikte olmuşlardı işte. Şimdi içindeki hevesin sönmesiyle istediğini elde ettikten sonra kendi yoluna bakabilir, Mirza da evlenmek istediği kadınla ilgilenebilirdi ama yeni rahatlamasına rağmen vücudunda yeniden oluşan kıvılcımlar bunun tam tersini iddia ediyordu.

Dönüp yanındaki adama baktı. O da tıpkı kendisi gibi terlemişti. Saçları alnına yapışmış ve vücudundaki ter damlacıkları hâlâ ışığın altında parıldıyordu. Kabul etmeliydi, adam bu hâliyle bile harikalar yaratıyordu.

Kahretsin! Ona bakmakta hata etmişti çünkü o kıvılcımlar yeniden alev almıştı.

Tam önüne dönecekti ki bu sefer Mirza da kendisine dönmüş ve parıldayan koyu kahvelerini, kendi gözlerine dikmişti. Al işte! Artık gözlerini de kaçıramazdı ve adama aç bir hayvan gibi baktığına yemin edebilirdi.

Ne diyeceğini düşünüyordu ki genç adam uzanıp elini yanağına koydu. Terinden dolayı iğrenmiyor gibiydi. Aksine parmaklarını yavaşça okşarcasına oynattığında Demre bir an ne diyeceğini tamamen unuttu. Hoş bulamamıştı ki unutsun? Ah! Şimdi neden kendisine öyle bakıyordu ki?

"Nasıldı? İstediğin gibi oldu mu bari?" demesi ile dudaklarına yerleştirdiği muzip gülümseme istemsiz bir an nefesini tutmasına neden oldu. Tanrım! Bu adam, dengesiyle oynuyordu ve şu an ikisi de çırılçıplakken bütün akli dengesi işlevini kapatmıştı.

"Güzeldi, kabul etmem gerek." demesi ile bir an sonrasında onu sinir edecek bir şey söylemeyi düşündü ama hemen ardından adamın yanağındaki elinin aşağıya doğru kaymaya başlaması ile bir an şaşırdı. Parmakları göğsünün üzerinde, meme ucunda dolanmaya başladığında şaşkınlıkla kaşlarını havaya kaldırdı ve ciddi mi diye gözlerinin içerisine baktı ama Mirza'nın şakası yok gibiydi.

"Ciddi misin?" dedi ve gözlerini aşağı kaydırdığında şaşkınlığa uğradı çünkü Mirza kesinlikle rahatlamış görünmüyordu.

"Ah! Sen ciddisin. Daha yeni yaptık."

"Yani?" diyen genç adam ise yan dönüp ona daha da yakınlaşırken elini kasıklarına götürdü ve zorlanmadan parmaklarını ileri ittirdi. Demre, yaptığı bu hamle ile bir an irkilirken Mirza yeniden konuştu.

"Ne o, elimden bu kadar kolay kurtulabileceğini falan mı sandın?"

Bölüm nasıldı?

Yazar: İlayda Melis Okurgan

Youtube: Mel Okurgan
Instagram: ilmelistan
Twitter: ilmelistan

YARDIMCI HESAPLARI

Wattpad: melis_hikayeleri
Instagram: melseytanlari

Continue Reading

You'll Also Like

674K 38.9K 33
Kuru öksürükleri durmadı bir süre. Boğazının acısını ben hissetmiş gibi yüzümü buruşturdum. Hastalığı benden kaptığı için kendimi iki kat kötü hissed...
3.3K 560 25
Sevgiye aç iki yaralı yürek Buse ve Berke'den sonra Buse'nin en yakın arkadaşı Seda'nın hikâyesini okumaya hazır mısınız? Buselik adlı ilk romanıyla...
4.7M 510K 61
"Soyun!" dedi ve dudaklarındaki o histerik, şeytani gülümseme yeniden kendisini gösterdi. "Bunu yapamam." dedim korku, bedenime hükmetmeye yüz tutmu...
13.5K 1.2K 30
hyunjin: dediğim gibi gwennie cin değilim ben çıkar şunu aklından gwen: insan da değilsin ama . . . stray kids × fem twitter au, texting, düzyazı