Pide Kuyruğu •Texting•

De thelegitflower

76.7K 5.7K 2.7K

Afitap:Bana bak pide hırsızı! Afitap:Ben o pide kuyruğunda kaç saat bekledim biliyor musun? Afitap:Şu mübarek... Mais

1|Pide hırsızı|
2|Penguen Hırsız|
3|Sümüklü|
4|Kek Sömürücü|
6|Şırınga|
7|İhtiyar sorunsalı|
8|Zıvanadan Çıkmak|
9|Hazin Son|
10|Komiksiz Şaka|
11|Bayram Kaosu|
12|Veda Tatlısı|
13|Bir Yıl|
14|Üç kağıtçılar|
15|Erzurum'un Bedevileri|
16|Buz Gibi|
17|Çöpçatan Kardeş|
18|Mülahazalar|
19|Günüm Gündüzüm|
20 |Korkusuzluk|
21|Teravih Ekşınları|
22|Yeni Görev|
23|Baba|
24|İki Gözüm|
25|Tehlike|
26|Geri dönüş|
27|Mor Toka|
28|Ani Ayrılık|
29|Gönül Rızkı|
30|Nikâh|
31|Yıllar Sonra|

5|Dün Bir Bugün iki|

4K 311 143
De thelegitflower

O günün üzerinden tam iki gün geçmişti,iki gün boyunca yüzünü bile görmemiştim.
Allah'ım ne kadar huzurlu günlerdi onlar öyle...
Aynı ortamdayken çok geriliyordum nedensizce.Bir de, birkaç gün Ömer'in yüzünü görmeseydim hiç fena olmazdı.
Allah aşkına bugün zaman geçmiyor muydu?Ya da saatleri sayınca daha mı yavaş geçiyordu?Biraz dışarı çıkıp hava alsam fena olmazdı.

Yarın hastaneye staja gidecektim.
Çok az kalmıştı yakında hemşire olacaktım.Son iki ayım kalmıştı.
Elime mesleğimi alıp kendi paramı kazanacaktım,daha güzeli var mıydı?
Ama şimdiden paramı sömürmeye çalışan Ömer gibi bir faktör vardı.

Aheste aheste masamdan kalkıp,
Annemin yanına gitmeye karar verdim.
Tam odamdan çıkarken kapının yanından asılan bir ip gördüm.
Bu neyin nesiydi böyle?
İpi tutup çekmemle alnıma bir beyzbol topunun çarması bir oldu.

"Ayy alnım."

Bunu yapan karınca beyinli Ömer olmalıydı.Başka ihtimal olamazdı.
"ÖMEEEEEER çabuk buraya gel!"

Koridordan gelen gülme sesleri,bu kumpazı Ömer haydutunun yaptığını ispatlıyordu.
Koridora ilerleyip yerde sürünerek gülen Ömer'e ve babama baktım.
Baba sen ne alaka?

"Çok mu komik gerizekalı?"

Gülmesinin arasında soluklanarak konuştu.
"Ge-geçen seferin intikamını aldım ahahaha."

"Ömer,bu beyzbol topunu  iftarda sana yediririm,hayatında ilk defa iftarını beyzbol topuyla açarsın Ömer."

"Hayır ben anlamıyorum karınca boyutundan daha küçük olan beynininle bu düzeneği nasıl kurdun sen?"

"Yoo b-bu düzeneği babama kurdurdum."

BABA!Sen de mi baba?Allah aşkına baba...
"Baba sana inanamıyorum...
Sen de mi bu gangster kılıklıya uydun?Yaa herkes beyninin yüzde doksanını kullanırken,bu çocuk beyninin yüzde sıfırını bile kullanamıyor baba.Bari sen yapma Allah aşkına,gözünü seveyim ya."

Babam,"Sadece şaka yapmak istemiştik kızım."dedi gülerek.

"Aynen baba,baya iyi şaka.
Alnım yamuldu."

Bezmişlikle yanlarından geçip gittim.
Ömer ve babam hala hunharca gülüyorlardı.

Ömer,"Abla top kafana sekti,sonra duvara sekip,tekrar kafana vurdu ahahahahha."

"Demek iki kere vurdu?O zaman seni iki kere dövmem gerek kuş kafalı Ömer."

Geri dönüp Ömer'in sırtına
"Ya Allah"diyerek, iman gücüyle yapıştırdım.

Babam bu sefer Ömer'e gülmeye başlamıştı.
Baba şu an bir çocuktan farksız eğleniyorsun.
Kurduğu düzeneğin içindeki sapanı aldım.

"Bu sapan artık bende kalacak,gerektiğinde kullanacağım."
Ömer'e ayağını denk al bakışını atıp annemin yanına ilerledim.

Mutfağa girdiğimde padişah sofrası hazırlar gibi yemekler hazırladığını gördüm.

"Anneee bu yemekleri iftara mı yaptın?"

Annem"salak mısın?" der gibi bakıp konuştu.

"Yok kızım sahura yapıyorum,tövbestağfirullah Ya Rabbim."

Bizim ailede herkes espiri yapmaya bayılıyor MaşaAllah.
Bir de espiriyi soğuk yapmasalar güzel olacak ama Ömer varken imkansız bir ihtimaldi bu.

"Akşama Zeyneplerle,Sultan teyzenleri davet ettim."

Ne?what?why?
Anne dün bir bugün iki,ne oluyor ya.
Bir soluklansaydık be anne...

"Anne daha yeni Zeynepler çağırdı."

Annem sinirle dönerek,
"Ne yani Zeynepler çağırdı diye biz çağırmayalım mı kızım?Hem ayıp değil mi?Daha yeni geldiler güzelce ağırlayalım."

"Tamam anne tamam bir şey demedim,ben bir hava alıp geleceğim."diyerek mutfaktan çıktım.

Odama doğru ilerlerken Ömeri görmezden gelip yanından geçtim.
"Ay haspam."deyip,alaylı bir bakış attı.

"Ömer kurt mu var vücudun da?Bir yerinde durmuyorsun..."

Oruçlu insan bu kadar sinirlendirilmez ya!
"Sen niye Ömer'i sinirlendiyorsun."diyeceksiniz ama ben bir ablayım görevim bu.
Tabi hayat müşterek.
Herkes sorumluluklarını bilecek benim de sorumluluklarımdan bir tanesi Ömer'e bulaşmak.

Altıma yazlık çiçekli bir etek,üzerime bol kısa kollu tişört giyinip kollarımı kapatmak için üzerime ceket aldım.
Üzerine de mavi bir şal taktım.
Odamdan çıkıp,dış kapıya doğru ilerledim.
Converse ayakkabılarımı giyinip evden çıktım.

Sokakta ilerleyip az ilerideki parka doğru yürüdüm.
Hava fazlasıyla güneşliydi,
Allah'ım bu Çöl sıcağımı?
Parka baktığımda neredeyse bomboştu.Bu park mahallemizin neşe kaynağı falandı,genellikle çocuklar yazın burada oynarlardı.
Fakat şu an ramazan olduğu için hiç çocuk yoktu parkta.

Yavaşça ilerleyip,salıncakların olduğu yere doğru ilerledim.
Salıncağa oturup  yavaşça ayaklarımı salladım.Yavaş sallanacaktım çünkü etek giymiştim.

Ne olur ne olmaz diye eteğimin sarkan kısımını bacaklarımın arasına sıkıştırarak sallanmaya devam ettim.
Bu emniyetli çocuk salıncağıncağıydı.
Başımı salıncağın zincirine yaslayıp öylece sallandım.
Taa ki birisi arkamdan gelip,yavaş olan salıncağı hızlandırana kadar.
Korkuyla çığlık attım.

"Aman be,ne cırtlak sesin varmış cadı."

Sümüklü hırsız!

"Sümüklü, hızlı sallamayı bırak şu salıncağı."

"Bana sümüklü demeyi bırakmazsan,daha hızlı sallarım."

Ayaklarım yere değmediği için salıncağı durduramıyordum.
Ben bir elli sekizdim ama salıncakta bıraz yüksekti.

"Yoo diyeceğim."

"İnatçı keçi seni!"deyip daha hızlı salladı.

"Ya tamam tamam Allah'ın cezası durdur şunu."

"Allah'ım parka geldim,burada bile huzur yok ya."

Söylenmelerim bitince salıncağı durdurdu.Salıncaktan inip,üzerimi düzelttim.Sinirli bakışlarımı hırsız beye çevirdim.

"Hırsız-"

"Hırsız demekte yok cadı."

"O zaman sende bana cadı demeyi kes."

Yüzünü buruşturup konuştu,
"Ya biz ilkokul çocuğu gibi neyi tartışıyoruz."

"Bilmem,sen ilkokul çocuklarıyla aynı zeka seviyesine sahip olduğun için kamer bey."

Gözlerini devirerek
"Bir kere de laf sokma derdine girme be Afitap."dedi.

"Yok ben laf sokmadan günüm güzelleşmiyor.İlla birine bulaşacağım."

"Allah ailene sabır versin cadı.
Dediğim gibi cadısın birtek süpürgen eksik."

"Gündüzleri süpürge taşımıyorum,benimki gece uçuşu."
Dedim alayla.

Ciddileşerek konuşmaya başladı.
"Akşam size davetliymişiz."

"Hmhm evet."

Alayla gülerek,
"Pek mutlusun,gözlerin gülüyor maşAllah."

"Ya ya ne demessiniz komutanım."
Biraz durup tekrar konuştum.

"Neyse ben eve gideyim artık."
Diyerekt yanından geçeceğim sırada konuştu.

"Dur sana bir şey vereceğim."

Şaşkınlıkla ona döndüm,ne verebilirdi bana?
Ona dönerek,bekledim.
Cebinden bir şey çıkardı fakat başta görmedim.

Bana doğru uzattı,elimi eline değdirmeden aldım.Elimdeki gümüş bilekliği inceledim.
Bu bileklik benimdi...
Hem de bu bileklik babamın bana hediyesiydi,küçücük bir bileklikti.
Zaten altı yaşımdaydım bunu taktığımda.
Üzerinde ismim yazıyordu,küçük bileklik şimdi ellerimde kayboluyordu.

"Bu bileklik neden sende?Bu benimdi..."

"Bu bilekliği biz buradan taşınırken bana vermiştin.Hatırlamıyor musun?"

"Hee şimdi hatırladım,hatta sen yine ağlıyordun giderken-"

Sözümü kesip devam etti,
"Ağlamayayım diye bu bilekliği koluma takmıştın.Çocuk aklı işte..."

"Çocukken de akıllıymışım işte,senin susturmanın bir yolunu biliyormuşum."

"Senin için değerlidir diye geri vermek istedim."dediğinde tebessüm ettim.

"Yalnız bu zamana kadar kaybetmemişsin helal olsun."dediğimde bana bakıp konuştu.

"Çocukluk anılarımı biriktirdiğim kutuda saklıyordum.Gözüme çarpınca geri vereyim dedim."
Kafamı salladım onaylar biçimde.

Arkasını dönüp gidecekken,
"Teşekkür ederim sümüklü."

Kaşlarını çatarak bakınca düzelttim.
"Pardon sümüklü demek yoktu."

"Rica ederim cadı."diyerek parktan çıktı.

(2 saat sonra iftar vakti)

"Kızım kapıyı aç geldiler."diyen annemin sesi ile ayağa kalkıp kapıya ilerledim.
İki gün önce Kamer'in yaptığı o mükemmel karşılamanın aynısını yaptım.

"Hoşgeldiniz Sultan teyze."dedim,hafif tebessümle.

"Hoşbulduk kızım."deyip,salona doğru ilerlediler.

Koyu sohbet devam ederken ardından zeynepler geldi.
Herkes sofraya oturup o son sabırsız dakikaları bekledi.
Ezan okunduğunda duamızı edip orucumuzu açtık.
Ya ben anlamıyorum bütün gün aç olup, iftardan sonra yiyeceğim şeyleri hayal ediyorum ama iftarda on beş dakikada karnım doyuyor...

Yemekler bitince sofrayı topladık.
Sıra geldi çay ve tatlı faslına.

Kamer:kek var mı kek?

Afitap:Yok sana kek falan.

Kamer:Bence beni ödüllendirmelisin.

Afitap:Genelde hayvanlar istenilen hareketi yapınca ödüllendirilirler...

Afitap:Sen hayvan mısın?

Kamer:Ben hayvan mıyım mithat?

Afitap:Mithat kükre aslanım WLEKENDKDNDNKKDKDJ

Afitap:Bu iyiydi QKWKWSJDJDJDJD

Kamer:Hiç komik değil ama gülmekten altıma işeyeceğim.

Afitap:Gülme abdestin kaçar.

Kamer:Yaa geçen gün,ben namaz kılarken camiye dedenin biri girdi.

Kamer:İncecik sesiyle medineye varamadım ilahisini söyledi.

Kamer:Tutamadım kendimi namazın ortasında kahkaha attım.
Allah affetsin,çok komik söylüyordu.

Kamer:yanımdaki de duydu güldüğümü.

Kamer:Abdestim kaçtı...

Kamer:zaten yanımdaki benden beter olmuştu,adam sureleri okuyor ama gülmemek için öyle zorladı ki kendini suratı mosmor oldu.

Kamer:En son, o da kahkahayı koyverdi gitti.

Kamer:Göbekli amcadan bahsetmiyorum bile.

Kamer:Kendi ayrı,göbeği ayrı kahkaha atıyordu.

Kamer:Sonra  birlikte tekrar abdest aldık.

Afitap:Ben de altı yaşlarındayken bir gün annemle teravihe gitmiştim.

Afitap:Etek uzun geliyordu,boyum kısa olduğu için.

Kamer:Tahmin etmek zor değil.

Afitap:

Kamer:Sen de beni vurmaya çok meyillisin polisi mi çağırsak?

Afitap:Sana karşı genel tavrım bu...

Afitap:Neyse devam edeyim.

Afitap:Camide bir anda elektrikler gitmişti.

Afitap:Tam secdeden kalkıyordum
Etrafı da göremiyorum.

Afitap:Eteğimin ucuna basıp öyle bir düştüm ki.

Afitap:Teyzeler namazı bozup,telefon fenerleriyle iyi miyim diye bakmaya geldi.

Kamer:QLWKEKDJEKDJDLDNDJDJD

Afitap:zaten ses çıkarıyorum diye teyzeler beni camide istememişti bir daha.

Kamer:


Afitap:


Kamer:Ben babamla teravihe gittiğim de mahallede hiç sevmediğim bir çocuk geliyordu teravihe.

Kamer:Cami kalabalıkken,gizliden çocuğun ensesine bir şaplak atıyordum.

Kamer:Sonra koşarak ortadan kayboluyordum.

Kamer:Hatta bir keresinde caminin şartellerini bulup şartelleri attırmıştım bilerek.

Afitap:

Kamer:Ya nereden bileyim daha çocuğum.

Afitap:Lan yoksa ben camide elektrikler gitti zannederken...

Afitap:Sen şartelleri falan mı attırıyordun?

Kamer:Bilmem olabilir,sonuçta o zamanlar aynı mahallede oturuyorduk.

Afitap:Yine yapmışsın yapacağını...

Kamer:Ben bir şey yapmadım polis bey.

Afitap:Aynen yapmadın.

Kamer:Sen de kek yapmadın?

Afitap:Eee ne yapalım şimdi?

Kamer:Kek yapalım.

Afitap:

Kamer:Ben zaten ölmüşüm...

Afitap:Bir de bayıl istersen Feriha.

Kamer:

Afitap:Bayılırsan iyi edersin,bir süreliğine susmuş olursun.

Kamer:Konuşmamı istiyor gibisin cadı.

Afitap:Kaybol,felaket tellalı.

Kamer:Peki kaybolayım.

Bölüm sonuuu💖
Upuzun bir bölümdü.
Nasıldı beğendiniz mi?
Kamerin kek aşkı...
Şu kekten bir ara biz de yiyelim ya.
Teravih anıları fjdjzknddkksnd.
Gangster Ömet xjndkdbdjd.

Continue lendo

Você também vai gostar

400K 25.8K 56
Asel; Aslııı Asel;Aslııı Asel;Aslı kız ne dedikodular öğrendim bilemezsin!. Asel; Ömer abiyle karısı boşanıyorlarmış, zaten karısınıda hiç sevmezdim...
leylâ De 📚

Espiritual

25.9K 2.4K 44
Yüreğine kazıdığı bir sızıydı o adam. Her geçen gün canı bir öncekinden daha çok yansa da, her gece başını yastığa koyduğunda gece karası gözlerinden...
La Havle De H.

Espiritual

126K 12.8K 30
Aslında ismimi seviyorum. Asr-ı Saadet'te yaşamış her biri çok değerli iki hanım sahabenin ismi. Ama gel gelelim çevremdeki kimse olaya bu açıdan bak...
5.7K 296 29
Gönüllü olarak İran savaş bölgesine gelen hemşire,bir gün yaralı bir Türk askeriyle karşılaşır