YAZ YAĞMURU

By yildizlarkadaryakin

43.3K 2.9K 1.9K

Kitap gençlik kitabıdır. ✔️ • Bir yaz yağmuruna yakalanmak insanı en fazla nasıl bir şeyin içine sürükleyebil... More

1. Bölüm
2. Bölüm
3. Bölüm
4. Bölüm
5. Bölüm
6. Bölüm
7. Bölüm
8. Bölüm
9. Bölüm
10. Bölüm
11. Bölüm
12. Bölüm
13. Bölüm
14. Bölüm
15. Bölüm
16. Bölüm
17. Bölüm
18. Bölüm
19. Bölüm
20. Bölüm
21. Bölüm
22. Bölüm
23. Bölüm
24. Bölüm
25.Bölüm
26. Bölüm
27. Bölüm
28. Bölüm
29. Bölüm
31. Bölüm
32. Bölüm
FİNAL

30. Bölüm

612 61 1
By yildizlarkadaryakin

Selamm.

Nasılsınız?

Bölüme geçelim...

Adım adım finale...

***

Bugün bütün danışmanlarım ile görüşmüştüm ve kliniği bir haftada ne kadar özlediğimi fark etmiştim. Saat 16.30 idi. Dilay ile klinikten çıkıp arabaya bindik.

Dilay emniyet kemerini taktıktan sonra "Konum atmıştı değil mi?" dediğinde başımla onaylayıp cevap verdim.

"Attı attı, ben biliyorum orayı." diyerek arabayı çalıştırıp sürmeye başladım.

Sahilin önüne geldiğimizde arkamdan tanıdık sesin seslenmesi ile o tarafa döndüm.

"Sevgilim." dedi Buğra arabayı kilitleyip yanıma gelerek.

"Tam zamanında." deyip yanağına öpücük kondurdum.

Yusuf'un dediği yere geldiğimizde biz hariç herkes oradaydı. Hepsiyle tek tek selamlaşıp öpüştükten sonra Yusuf önümüze geçip anlatmaya başladı.

"Bakın şimdi şuraya iki tane pamuk minder koyacağız, buraları tüller ile kapayıp şuralara da mavi gül yaprakları dökeceğiz. Funda mavi güle bayılır. Minderlerin önüne de mumlar dizeceğiz, küçük bir sofraya pasta, kurabiye, içecek falan koyacağız." dediğinde sevinçle onayladık.

"Sonra ben Funda'yı arayacağım ve sahile gelmesini söyleyeceğim. Ahmet sen sahilin başında bekleyip burada telefon çekmediği için Funda geldiğinde koşarak bize haber vereceksin. Birlikte mumları yakacağız ve ortadan kaybolacağız." dedi ve derin bir nefes alıp devam etti.

"Funda gelip buraya girdiğinde ben arkasında geçeceğim ve eğilip diz çökeceğim. Buğra sen o sırada
'Sezen Aksu - Olmaz olsun' şarkısını söylemeye başlayacaksın." dediğinde hepimiz gülerek onayladık.

"Eh hadi o zaman, başlayalım." dedi Sena alkış çalarak.

Bu kız büyüdü ama hâlâ şu sevinince alkış çalma özelliğini bırakmadı ya.

Sanki sen yapmıyorsun Ceyda?

Barışalım iç ses.

Seve seve :)

***

Ahmet "Abi, Funda geliyooooor." diye bağırarak yanımıza geldiğinde hep birlikte mumları yakmaya başladık.

"Lan böyle şeyler yazın olmalı." dedi Bulut mumları yakmaya çalışırken.

"Hava esmiyor farkında mısın kardeşim? O senin beceriksizliğin." Buğra Bulut'a laf söylediğinde Bulut Buğra'nın ağzına ökünmüştü.

Hızlı bir şekilde mumları yakıp son rütuşları da hallettikten sonra Funda'nın bizi göremeyeceği bir yere geçtik. O kadar güzel bir görüntü vardı ki. Ay ışığında güller ve mumlar eşiğinde, hafif deniz dalga seslerinde.

Funda geldiğinde sevinçle etrafa bakmaya başladı. Birini göremeyince güllerin arasından girip etrafa bakmaya başladığında Yusuf sessiz bir şekilde koşarak arkasında diz çöktü. Tam o anda biz de görebilecekleri bir yere geçtik. Ve Buğra evden getirdiği gitarını boynuna takarak çalmaya başladı. Bizde hep birlikte kol kola geçip dans etmeye başladık.

Funda şok içinde ağzını kapatıp kahkaha attığında gözünden yaşlar geldiğini görebiliyorduk. Bizde Buğra'ya eşlik ederek söylemeye başladığımızda Yusuf konuşmasına başladı.

"Günün geceye, tohumun toprağa, toprağın yağmura, gülün bülbüle, yarımın bütüne hasreti gibi; ışığına, saflığına, bereketine, çokluğuna, naif varlığına muhtaçlığım var sana. Kalplerimiz bir, dünyamız biz olsun. Benimle sonsuzluğa var mısın?"

Funda, Yusuf'un gözlerinin içine bakarak "EVEEEET!" diye bağırmıştı.

Yusuf gözündeki yaşları silerek yüzüğü Funda'nın parmağına takıp onu kucağına aldı ve döndürmeye başladı.

Ağla-

Tabi ki de ağlamıyorum İç ses!

Yusuf Funda'yı döndürmeyi bıraktığında birlikte gülerek dans etmeye başladılar. Biz ise hala gülerek şarkı söyleyip alkışlıyorduk.

Buğra'ya döndüğümde gülerek beni izliyordu.

"Bir tek içten gülüş, bir tatlı söz, bir öpüş, sevdalı bir tek bakış yeter bana..." dedim gözlerinin içine bakarak.

Herkes sevgilisiyle dans ederken ben ve Dilay da kol kola girmiş şarkıya eşlik ediyorduk.

Şarkı bittiğinde alkışlayarak yanlarına gittik.

"Bize müsaade o zaman mutluluklar." dedi Yasemin ikisine de sarılarak. Biz de tek tek sarıldıktan sonra el sallayıp oradan uzaklaştık.

Herkes bir yerlere dağılmıştı. Biz ise Buğra ile sahilde dolaşıp salep içiyorduk.

"Acar amca ve Betül teyze nasıl karşıladılar?" dediğinde bugün yoğunluktan onlar ile konuşamadığım aklıma geldi.

"Ya ben bugün danışanlarım ile ilgilendim baya yoğundum. Sonra buraya geldim falan derken aklımdan çıktı." gülerek yanağımdan makas aldı. Onun bu hareketine güldüğümde konuşmaya devam ettim.

"Yarın söylemeyi düşünüyorum."

"Peki." dediğinde saleplerimizi içmeye devam ettik.

"Yusuf ve Funda adına çok mutlu oldum. Çocukluk aşkı ile evlendi. Belki ben de çocukluk aşkım ile evlenirim." dediğinde gülerek konuştum.

"Kim ki senin çocukluk aşkın?"

"Hani şu bizim sınıfta Fulden vardı ya. Sarı saçlı olan onunla işte." dediğinde anında gülen yüzüm soldu. Gerçek olmasa bile.

Omuzuna vurarak "İyi git evlen, sarı saçlı FULDEN ile." dediğimde küçük bir kahkaha atıp beni kendine çevirdi.

"Ben seninle evlenmek istiyorum seninle." dediğinde gülmeye başladım.

"Bu bir evlilik teklifi mi?"

"Hayır, ne alakası var?" deyip gülerek yürümeye başladığında arkasından konuştum.

"Ya çok kötüsün."

***

Anahtar ile kapıyı açtıktan sonra herkesin yatıyor olması beni sevindirse de sessiz bir şekilde kapıyı örtüp odama ilerledim. Saat biraz geç olmuştu. Ama Buğra ile zamanın nasıl geçtiğini anlamamıştım.

Dolabımın önüne geçerek kıyafetlerimi çıkarıp astım. Pijama takımlarımı giyerek takılarımı çekmeceye koydum. Makyajımı da çıkardıktan sonra sessizce banyoya geçtim. Elimi yüzümü yıkayıp tekrardan odama gelerek yatağıma oturdum. Telefona mesaj geldiğinde elime alarak açtım.

Mesaj Buğra'dandı.

Buğra = Özledim.

Ceyda = Eve geleli yarım saat falan oldu sevgilim. 😅

Buğra = Olsun ben yine de özledim.

Buğra = Ama sen özlemediysen tamam. 🙄

Ceyda = Peki herkese ciddi olup bana çocuk olman. 🤤

Buğra = Hanımcıyız. 👊🏻💪🏻

Ceyda = Şapşal.

Buğra = Ben de sana aşığım. ❤️

Mesajına kırmızı kalp atıp telefonu yastığımın altına yerleştirerek yan tarafımdaki kitaplıktan yarım bıraktığım
'Oğuz Atay - Tutunamayanlar' kitabını alarak kaldığım yerden okumaya başladım.

Yarım bıraktığım kitabı bitirdiğimde tebessüm ile kitaplıkta ki yerine yerleştirdim. Çok anlamlı bir kitaptı ve bu kitabı bitirebildiğim için mutluydum.

Daha fazla uyanık kalmamak amaçlı yatakta gözlerimi kapattım, cenin pozisyonu alıp her gece yatmadan önce dilediğim dileği mırıldanarak kendimi uykunun kollarına bıraktım.

"Lütfen, yarın çok güzel bir gün olsun.."

***

Alarmımın sesi ile uyandığımda yatakta oturur pozisyona gelip alarmı kapattım. Gözlerimi ovuşturup battaniyeyi üstümden çektim. Yataktan kalkıp odamdan çıktığımda mutfaktan leziz patatesli omlet kokusu geliyordu. Sevinçle banyoya geçerek elimi yüzümü yıkadım.

Mutfağa gittiğimde masaya oturarak "Yine döktürmüşsün Betül Sultan." dedim. Annem gülerek omleti ortaya indirdi. Herkes tabağına aldığında ben de alıp kahvaltılık malzemeleri tabağıma koymaya başladım.

Çayımdam bir yudum aldığımda aklıma dünki konu geldi. Cesaretimi toplayarak konuyu açtım.

"Anneciğim ve babacığım yemeğimizi bitirelim, ben sizinle bir şey konuşacağım. Saat 10.00 da danışanım gelecek. Eğer siz de müsaitseniz tabi." Sena ne söyleyeceğimi anladığında bana 'Merak etme abla soran olursa iyi bilirdik.' bakışı atmıştı.

Babam ve annem müsait olduklarını söylediklerinde buruk bir sevinçle yemeğime devam ettim.

İyi bilirdik Ceyda.

Eksik olma iç ses.

İş için hazırlanıp odamdan çıktığımda oturma odasına geçerek babam ve annemin karşısına oturdum. Sena çoktan okuluna gitmişti.

Desene kurtaracak yok seni.

Abartma iç ses.

"Konuş bakalım kızım, dinliyoruz." babam bana bakıp güldüğünde ben de yapmacık bir şekilde gülerek konuya girdim.

"Şimdi gevelemeyeceğim direkt söyleyeceğim. Biz Buğra ile barıştık." babam kahvesini içerken öksürmeye başladığında hemen su doldurup verdim. Annemin ise mutluluktan gözleri parlıyordu.

"Barıştınız mı?" dedi babam kendine gelerek.

Başımı onaylarcasına sallayıp konuşmaya başladım.

"Sorun bi' neden diye?" dediğimde annem "Neden?" diye sormuştu. Bu beni güldürse de babamın bakışlarından artık nedenini açıklamam gerektiğini anlamıştım.

Olayı baştan sona aileme anlattığımda annemin gözünden yaşlar süzülmüş, babamın da bakışları yumuşamıştı.

"Böyle işte aslında her şey benim içinmiş." dediğimde babam tek kelime etmeyip kahvesini içmeye devam etti.

"Baba bir şey demeyecek misin?" diye sordum.

"Hayırlı olsun kızım ama seni bir daha üzerse bozuşuruz. Ona bunu ilet." dediğinde hemen yumuşamasını beklemediğim için koşarak ikisine de sarıldım.

Huhh! Bunu da atlattık.

Atlattık iç ses atlattık.

***

Günaydınlaaaar. Günaydınlaaaar.

Bir bölümün daha sonuna geldik.

Funda ve Yusuf için sevinenler ses versin. 🙋🏻‍♀️

FİNALE SON 3 BÖLÜM...

Yıldızın içini doldurup düşüncelerinizi yazmayı unutmayın.

İyi günler olsun. 🐼

Continue Reading

You'll Also Like

1M 62.5K 40
"Bana cehennemi yaşatmana rağmen, sen benim cennetimsin Meira." Fantastik değildir. DİKKAT! Bu kitapta cinayet, cinsel istismar, psikolojik ve fizik...
724K 48.9K 32
Peyda, bir Gerçek Aile/Kaçırılmış Çocuk klasiğidir. "Şimdi, on yedi yıl sonra annem ve babam karşımda dikiliyorlardı. Onları görüyor, onlarla aynı m...
27.4K 675 25
Bazen kahkahalarla güleceğiniz, bazen sinirleneceğiniz, bazende üzüleceğiniz replikleri okuyacaksınız. İyi okumalar!
16.2K 333 10
Be my son and i'll be ur da...