LİNA

By sekersizbonibon

5.4M 308K 103K

Klasik karışan bebekler hikayesi evet ama unutulmazları ile. Sezon Finali yapıp devam eden, klasik abi kurgus... More

☆1☆
☆2☆
☆3☆
☆Karakter Tanıtımı☆
☆4☆
☆5☆
☆6☆
☆7☆
☆8☆
☆9☆
☆10☆
☆11☆
☆12☆
☆13☆
☆14☆
☆15☆
İnstagram Bölümü
☆16☆
☆17☆
☆18☆
☆19☆
☆20☆
☆21☆
☆22☆
☆23☆
☆24☆
☆25☆
Soru-Cevap
☆26☆
☆27☆
☆28☆
☆30☆
☆31☆
☆32☆
☆33☆
☆34☆
İNSTAGRAM BÖLÜMÜ 2
☆35☆
☆36☆
#özür dilerim#
☆37☆
☆38☆
☆39☆
☆40☆
☆41☆
☆42☆
☆43☆
☆44☆
☆45☆
☆46☆
☆47☆
☆48☆
☆49☆
☆50☆
☆51☆
☆52☆
☆53☆
☆54☆
SEZON FİNALİ
☆56☆
☆57☆
☆58☆
☆59☆
☆60☆
☆61☆
☆62☆
☆63☆
☆64☆
☆65☆
☆66☆
☆67☆
THE END
Özel Bölüm
ÖZEL BÖLÜM 2

☆29☆

75.1K 4.7K 2.5K
By sekersizbonibon

"Anne bak aşağıda benden önce doğurduğun 4 tane benden sonra doğurduğun 1 tane hanzo var. Bu elbiseyi giy diyorsun illa sen de. Bak şu daha az kızılacak elbise. Bunu giyeyim?" Annem diğer elbiseleri hemen kucağında topladı.

"Yok ki nerde elbise? Hadi ben makyajımı tazeleyim sen de aşağıya in!" Odadan hızla çıkıp gitti.

Dalgalı sarı saçlarımı geriye atıp çantamı omzuma aldım.

Sağ ayakla çıktım odadan.

Merdivenlere yönelmeyip asansöre bindim. Şükür ki yalnızım. Asansör ilk kata indiğinde duyduğum sesler ile yukarı kaçmak istedim.

Abi tayfası annemin elbisesini eleştiriyordu. Sıçtılar ağzıma ve ilk defa masumum ben.

"Hadi kızım!" Annemin seslenmesi ile tüm gözler döndü.

Toprak abim elindeki anahtarı yere düşürürken aynı tepkiyi ardından Baran abim verdi.

Cihan abim kaşları çatık bacaklarıma bakarken Arsel abim göğüs dekolteme aynı şekil bakıyordu.

Siz bir de arka tarafı görün abicim!

Yok kumaş neredeyse....

"Hadi abicim biz bekleriz seni daha. Hazırlanmana bak sen." Baran abim yukarıyı işaret ederken annem göz devirip yanıma geldi. Koluma girip kapıya kadar yürüdü.

"Hadi hadi gidiyoruz!" Abimgile sırtımı dönünce büyük kıyamet koptu.

"Yok artık! Anne bu fazla ama! Bizi de mi düşünmüyorsun sen ya!" Cihan abimin bağırışına Arsel abim de girdi.

"Kumaş mı yoktu? Lan benim tişörtümü giyse sadece daha uzun daha kapalı olacak. Bu ne?"

Özür dilerim abicikler ancak anneme söz geçiremezsiniz.

☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆

Masadaki suyumdan bir yudum daha alıp karşımda oturan abim öpücük attım.

Geldiğimizden beri etrafı süzüyor. Bana bakan yada gözü değen kendi cinslerini bulup çocukları alıp dışarıya çıkarıyor 2 dk sonra çocuklar kafası eğik salona giriyordu.

Benim oturduğum masada kuzenler ve abilerim vardı. Annemgil ayrı bir masada amcamgille oturuyordu.

Yemeğimi biraz daha kurcalarken yanımdaki sandalyeye biri oturdu.

Baran abim saçlarımı öpüp çatalımı aldı elimden. Yemeğimdeki et parçasına batırıp ağzıma uzattı.

Gülümseyerek ağzıma attım. Yavaş yavaş çiğnerken bardağıma uzandım. Suyum bitmiş!

Tam masada su arayacakken biri bardağımı doldurdu. Kafamı kaldırdığımda bunun Han olduğunu gördüm. Gülümseyip teşekkür ettim.

Kuzen ve abi tayfası ile oturduğum için masadaki tek kız bendim. Erkeklerin buraya bakarken yürek yemesi gerekirken kızlar aç köpek gibiydi.

Abilerimi kollarım sorun yok bebişler...

"Bu sarı da kim?" Miran abinin sorusuyla girişe döndüm. Beyb!

Gülümseyerek ayağa kalktım.

"Bu niye geldi!"
"Tipini silkerim ben bunun!"
"Ayı kapanını kullanacaktık!"

Abimgili duymamazlıktan gelip Sebastian'a sarıldım.

"Yine ve yine çok güzelsin!" Kulağıma fısıldaması ile gülümsedim.

"Sen de çok mu yakışıklı olmuşsun sanki." Gülerek göz kırptı. Koluna girip masaya ilerlettim.

Masada normalde 3 kişilik boş yer vardı ancak biri dolmuştu.

Boz abi?

Sebastian gülerek kulağıma yaklaştı.

Söylediklerine gülerken ben de Boz abi ile göz göze geldik. Baş selamı verip masaya oturduk.

"Tanıştırayım. Hollandadan arkadaşım Sebastian. Sebastian abimlerle zaten tanışmıştık. Bunlar da kuzenlerim ve Boz abi. Han ve  Uygar benimle yaşıt. Yani olucaz az kaldı. Miran abi de Cihan abimle yaşıt. Hani şu yanlışlıkla eline çatal batıran abim." Cihan abim kısık sesle gülerken göz devirdaim.

Caniler be!

"Bu velet de bizim velet ile yaşıt. Berkay. Boz abi ile de Mardin de tanıştık." Sebastian huyu kurumasın herkese samimi bir şekilde selam verdi.

Boz abi Sebastian'ın güler yüzüne karşılık göz devirince sinirlerim bozuldu.

Ne bu don hareketler!

"Beyb, bizim Josh vardı ya!" Sebastian'a dönüp hatırlamaya çalıştım.

"Şu esmer olan mı? Tanıştığımız gün terk edilen?" Sebastian onayladı beni.

Ah Josh!
Terk edilen kekim benim...

"İşte onunla konuştum sabah. Senin şu beklediğin bir seminer vardı. Geleceğin Yüzü diye. Onun yeri belli olmuş." Gözlerim kocaman ona döndüm.

"Gerçekten mi? Bu harika haber! Ne zaman ve neredeymiş?" Sebastian gözüme gelen saçı geriye itip gülümsedi.

"Ağustosda. Ve şimdiden biletler tükendi." Mutluluğum yerle bir olacaktı ki beyb elini iç cebine attı.

"Araştırdım, sınavların haziran sonuymuş. Yani Hollanda ya bekleniyorsun yazın güzelim." Elindeki bilete bakarken boynuna sarıldım.

Bu neredeyse 2 senedir beklediğim bir seminerdi.

Yapay zeka ve gelişimin yeni boyutlarını anlatan ve çok büyük isimlerin konuşma yaptığı seminere bilet bulmak herkesin harcı değildi.

Sebastian hariç!

Belimden çekilmem ile uzaklaştık.

"Nasıl da özlemişim kardeşimi!" Arsel abim ani bir sevgi patlaması yaşarken göz devirdim.

Cidden mi abicim...

Bunalıp uzaklaşmaya çalışırken telefonum çaldı.
Ekranım herkese doğru dönüktü.

Boraşkım arıyor!

Hemen telefonuma uzanıp Arsel abimin yanağını öpüp ayağa kalktım.

"Geldiğimde Sebastian tek parça olmazsa o sabah dediklerim geçerli hala!" Abimgil somurturken Sebastian safım anlamamış bakıyordu.

Ah bebeğim ah!

Seni kurabiyelerle böreklerle değil, silahla bıçakla karşılayacaktılar haberin yok.

Abimin telefonunu daha fazla bekletmeden açıp masalardan uzaklaştım. Teras kata çıkarken havanın güzel olmasına sevindim.

"Güzelim?"

"Yakışıklımm.." Abimin gülüşü kulaklarımı doldurdu.

"Nasılsın anlat bakalım?" Kenarlara yaslanıp gökyüzüne baktım.

"Çok iyiyim abim. Abi! Bugün sabah deneme yaptım. Çok iyiydi. Fizik full zaten. Ancak biyolojide yanlışım hala çok çıkıyor." Abim dediklerime güldü.

"Merak etme güzelim. Sen o dersi de halledersin ki. "

Evet hallederdim...

"Sen nasılsın abicim?"

"Iyiyim güzelim. Vizeler için soru hazırlıyorum biliyorsun ki. Ancak zor sorular buldum hep."

"Ve tabiki sen zor soru sormazsın çünkü," güldü

"Çünkü en zor soruları sormayı severim." Ikimizde buna gülerken biraz daha sohbet ettik.
Sonra Kutay abi, abimi yemek için çağırınca vedalaştık.

Arkama dönüp içeriye girecek dibimdeki çocukla sıçradım.

"Emir?" Emir gülerek geriye çekildi.

"Korkutmak istememiştim. Özür dilerim." Sorun yok tarzında elimi havada salladım.

"Senin ne işin var burada diyeceğim ama saçma olacak." Dediğim şeye gülüp beraber içeriye doğru ilerlemeye başladık.

"Geriye kalan 5 engelimle karşılaşmaya hazırım ben. Ya sen?" Gülerek kafamı iki yana salladım.

"Bugün çok yanlış gün. Artık 5 değil 10 küsür engel var bu çatı altında." Gözleri kocaman olurken yine nazikçe bileğimi tuttu. Daha yemek salonuna gelmemiştik.

"Efen-" diğer kolumdan sertçe çekilince lafım yarıda kaldı.

"Rahatsız mı ediliyorsun?" Boz abinin tuttuğu koluma baktım.

Farkında değil mi bu!

"Asıl sen rahatsız ediyorsun kızı. Bileğini bıraksana!" Emir Boz'a diklenirken Boz sinirlendi. Kolumu ittirerek bırakınca inledim.

Acımıştı!

"Ne diyorsun lan sen!" İkisi de sinir küpü iken araya girdim.

"Kavga edilecek yer değil. Emir sen içeriye hadi! Boz abi sen de. Lütfen!" Beni bir süre dinlemeyip birbirlerine baktılar.

"Hadi!" Sonunda her ikisi de içeriye girerken gözlerimi koluma indirdim.

Şuan hafif bir kızarıklık vardı.

Beyaz tenli olmanın en kötü yanı bu sanırım. Morarmadan eve gideriz umarım. 

☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆

Emir Altun (18) 'un Ağzından;

Benden dakikalar sonra içeriye giren Lina'yı takip ettim gözlerimle.
Beni niye tanımamıştı ki!
Tanısa belki birşey değişmezdi ama daha yakın olurduk bence.

Gözüm bileğine kayarken sinirlerime sahip çıkmaya çalıştım.

Çocukken de en ufak şeyde teni kızarır morarırdı.

Ona bunu yapan Boz abisine baktım. O da Lina'nın bileğine bakıyordu.

Yaptığı boku biliyor hiç değilse!

En ufak yanlışlıkla bile bir kadına zarar verilmesine katlanamıyordum.

Lina masaya oturduğunda hemen yanındaki sarışın oma döndü.

Bu lavuk kim lan şimdi!

Onunla gülüşerek konuşurlarken kaşlarım istemsizce çatıldı. Niye gülüyordu ki? Ben daha komik şeyler anlatırdım o sarı çiyandan!

Sinirle dizimi sallarken Lina ile göz göze geldim. Hemen gülümseyip selam verdim.

O da karşılıksız bırakmadı beni. Gülümseyerek cevap verdi.

Lina dan çok küçükken abisi yüzünden terk etmiştim.
Şimdi 1 abisi değil 15 abisi de olsa onu bırakmayacaktım.

Ben Emir Altun.
Ben Uzay Emir Altun.

Uzayı hatırlayan bir babayiğit çıkacak mı bee😂
Uzay 7. Bölümde bebişler koşun dkkajdksjd

Bu arada daha yemek bitmedi yani gece uzuuuuuun😍

Bu sadece giriş kısmıydı. Gecenin devamı yarın djksjxkzkx

Şey Boz abimiz biraz sert çünkü o 24 yaşında,ağır abi biri. Yaniiiii beni linçlemeyin❤❤❤

Hadi bakalım buraya da yaşadığınız şehirleri yazın kuzularım. Bir bebişim hemşehri bulamamış hiç. Ne dersiniz? Belki bizim hikayemizde bulur 😅🤭

Bu ara günlük 1 bölüm ama merak etmeyin en kısa zamanda eski formuna döneceğim 😍

Ve böyle zamanda bile beni desteklemeyi bırakmadığınız için çoook teşekkür ederim bebişler.

Hepinize kucak kucak kalp ve öpücük ❤😘

💃🏻💃🏻💃🏻💃🏻💃🏻💃🏻💃🏻💃🏻💃🏻💃🏻💃🏻💃🏻

Continue Reading

You'll Also Like

622 68 15
Hikaye, küçük yaşta ailesini kaybeden prensesin amcası tarafından bir laboratuvara hapsedilmesiyle başlar. Bu laboratuvar, prensesin hayatını sonsuza...
86K 3.7K 47
Üsteğmen Tılsım Tanla Yılmaz Komiser Yalım Ateş "Senim yüzünden kaybettim adamı " " Ben ne yaptım ya senin dikkatsizliğin " " Onu bunu geçte kimsin s...
1.5K 84 6
Yazicak bisey bulamadım
1M 44.3K 70
Sıradanlaşmış olan Gerçek Aile kurgularının en SIRADIŞI olanını okumak istiyorsanız, ee buyurun o zaman! 06.04.2024 1M❤️