My Ex Doctor /NamSeok/

By William_Edward

1.2K 118 565

Yanlış anlamalar ve istemeden yaşanan kazalar iki genç aşığı birbirinden ayrı düşürmüştü. Biri ötekine karşı... More

1
2
3,5
🐾4🐾
5
6

3

214 20 105
By William_Edward

Resmen Namhope yazıyorum cnbjxkx bu shipin yeri bende çok ayrı. Hoseok bir zamanlar bende birini simgeliyordu. Hala bana o kişiyi anımsatıyor gerçi. Ama artık eskisi kadar acıtmıyor yüreğimi. Bu shipin bendeki anlamı cidden çok başka. Ufff şu depresif halimden bir türlü kurtulamadım. Neyse bölüme geçelim.
________

O günün üstünden 2 gün geçmişti. Şuanda boşta olan doktorlarla beraber öğle arasında bir kafede yemektelerdi. Ortam güzeldi.

O gün yaşananlar asla konuşulmadı ne onlar anlattı ne de meslektaşları sordu. Namjoon'un dediği gibi davranıldı.

Dıştanda iyi gözüküyorlardı. Ancak içlerinde kopan fırtınanın kimse farkında değildi. Aslında birbirleriyle konuşmayı, tartışmayı, anlaşmayı ikiside çok istiyordu.

Namjoon ne kadar kızgın ve kırgın olsa da hala deliler gibi aşıktı. Oğulları da resmen Hoseok'un kopyasıydı sadece burnunu ve yüz yuvarlaklığını Namu babasından almış çok tatlı bir çocuk.

Üstelik bazı davranışlarıda hiç tanımamış olmasına rağmen Hoseok babasıyla aynıydı. Namjoon asla unutamadı sevdiği adamı nasıl unutsun ki ömürlük sevmişti.

Hoseok'unda pek farkı olduğu söylenemez. Eğer biriyle olacaksa o kişi Namjoon onun için. Bir başkasını asla istemiyor ya Namjoon ya da hiç kimse.

Onlar hala birbirlerine aitler. Bir araya gelmeselerde birbirlerinden başkasıyla yapamazlar. Kalplerine ihanet etmiş gibi olurlar.

Dönelim şuanda kafedeki ortama, sohbet Hoseok'u tanımak ve ona kendilerini tanıtma temalı ilerliyor. Namu ve Hoseok çarpraz oturuyorlardı.

Verilen siparişlerin gelmesiyle sohbete ara verilmişti. Namjoon telefonda Jungkooktan gelen Hojun'un fotoğraflarına bakıyordu. Önüne tabak konduğunda mesajlara bakmaya devam edip çatalına makarnasından aldı. Tam yiyeceği sırada Hoseok elini tutup onu durdurdu.

"Sakın yeme sosunda böğürtlen var." -H

Yanında oturanla yer değiştirdi ve Namjoon'un karşısına geçti. Namjoon başını kaldırdı ve emin olmak için çatalını Hoseok'a uzattı.

Fark etmeden eskiye dönmüş gibi hissettiler o anlarda. Hoseok dışarda yedikleri zaman hep kontrol ederdi Namjoon'un yediği ve içtiği şeyleri içinde böğürtlene dair bir şey var mı diye.

Hoseok çataldaki soslu makarnayı yiyip başını salladı ve Namjoon'un önündeki tabakla kendi tabağını değiştirdi. Limonlu cheesecake önüne konduğunda aşkla bakıştı Namu onunla.

"Benimkini ye bunda böğürtlen yok." -H

Namjoon gülümseyerek başını salladı ve tatlı kaşığını alıp cheesecake i yemeye başladı. Ne zaman bu en sevdiği tatlıyı yiyecek olsa çocuksu bir mutluluğa bürünüp tatlı kaşığını eline alıp gömülürdü.

"Afiyet olsun~"

Hoseok onun bu halini bir süre yüzünde bir tebessümle izledi ve Namjoon'un alerjisi olduğu için yiyemediği böğürtlen soslu makarnayı yemeye başladı.

'O hala aşık olduğum unutamadığım adam ' diye geçirdi içinden. Hala onun Gamzeli bebeğiydi.. Bu hallerini izlemeyi ne kadar çok özlediğini fark etti. Keşke dedi içinden keşke o olaylar hiç yaşanmasaydı şimdi mutlu bir aileye sahip olurduk belki ikinci bir çocuğumuz bile olurdu..

Ama yaşananları engellemek için elimizde bir zaman makinesi falan yok en azından af dileyip herşeyi yoluna koyabilirlerdi belki de.

Üniversitenin 2.senesinin ikinci yarısında yaşananlar... Keşke kabus olsaydı da uyanıp birbirlerine sarılsalardı. Hoseok'un yüreği çok acıyordu hatırladıkça. Tam bir salak bir pislik gibi davranmıştı. Yapmayacağı şeyler yapmıştı.

Namjoon aslında herşeyi öğrense içten içe hazırdı onu affetmeye çünkü dedim ya işte bu iki adam birbirleri olmadan ömürlerini asla eskisi kadar güzel geçiremezler birbirlerini deliler gibi seviyorlar ayrılamazlar ah daha doğrusu ayrı kalamazlar.

Bir başkasıyla yapamazlar günden güne içten içe çökerler kalplerine olan ihanetlerinden dolayı. Bir başkasının olamazlar mutlu olamazlardı o kişiyi kandıramazlardı. En nihayetinde -Hoseok bilmese bile- bir çocukları vardı. Er ya da geç tekrar birleşmeselerde bir araya gelecekler.

Herkes yemeğini yerken bizde bir geçmişte yaşananlara bakalım değil mi? Bu iki aşığa neler oldu öğrenelim hadi.

FLASHBACK

Üniversitenin ikinci yılı...

Hoseok ve Namjoon aynı mahallede büyümüş yakın arkadaşlardı liseye kadar. Sonrasında lisenin ilk günü bir kızın Namjoon'a yürümesiyle kıskanıp duygularını açmıştı Hoseok ve Namjoon da itiraf etmişti tabii. İşte o günden beri beraberlerdi. Güzel bir ilişkileri vardı birbirlerine çok yakınlardı. Sonuçta çocuklukları beraber geçtiği için iyi tanıyorlardı birbirlerini.

Yaklaşık 5-6 yıldır beraberlerdi. Hatta lise 1 de aynı eve çıkmışlardı aile izniyle. Bu birliktelikten herkes mutluydu. Aileleri bile evlilik torun planları falan yapıyorlardı. Sonuçta er ya da geç olacak olan şeylerdi bunlar öyle değil mi?

Ancak şimdilerde mükemmel çiftimizin bir sorunu vardı. Yani dile getirilmesede çokta farkında olunulmasada vardı bir şeyler. Hoseok için zor zamanlar gibiydi. Namjoon sevgilisine her zaman destek olurdu.

Hoseok'un istediği branş için çok fazla çalışması gerekiyordu. Çünkü konuları zor kavrayan ama bir kere kavradığı zamanda oldukça başarılı olan biriydi.

Namjoon için bu durum daha basitti. Mantığına yattığı sürece kolayca öğrenir ihmal etmediği tekrarlarlada kolay kolay unutmazdı.

Hoseok hırs yaparak en sonunda yurtdışında burs kazanmış ve eğitiminin devamı için oraya gitmeyi düşünüyordu.

Hoseok sevinç ve stresle bolca gece-gündüz demeden çalışıyordu. Namjoon'da tabii sevgilisine destek oluyordu.

Yıl dönümlerine yakın sayılan bir tarihte eskiden beri Hoseok'a takıntılı olan kız ortaya çıkmıştı. Bu takıntısından kurtulduğunu söylüyordu ancak Namjoon kıza gram güvenmiyordu. Hoseok'u ondan uzak durmaya özen göstermesi için uyarmıştı. Hoseok'ta Namjoon'nun dediği gibi dikkat ediyordu ama Namjoon gibi düşünmüyor kızın değiştiğini sanıyordu. Aralarını bozmak isteyen kız ise saman altından su yürütüyordu.

O sıralarda 3 aylık hamile olduğunu öğrenen Namjoon herşeyden bihaberdi. Bu güzel olayı sevgilisine söylemeyi planlıyordu. Hoseok'un okuduğu üniversiteye bu haberi vermeye gitmişti. Kampüstekilerin çoğu onu tanırdı ve Hoseok'la sevgili olduklarını bilirdi.

Ancak o takıntılı kız aralarını bozmak için çoktan bir plan kurmuştu. Hoseok'u kafa dağıtma adı altında bara içmeye götürmüştü. Onu sarhoş edip kendisiyle müstehcen bir fotoğrafını çekip bunu Namjoon'a göndermekle tehdit edicekti ve zaten üniversite yüzünden gergin ve stresli olan Hoseok pek mantıklı düşünemeyip boyun eğecekti.

Ama işler istediği gibi gitmedi. Hoseok sarhoş olsa bile ona yanaşmadı ve yanaşmasına da izin vermedi. 'Sen Namjoon değilsin benden uzak dur! Benim için sadece o var. ' gibi şeyler söyleyip durdu. Hoseok sarhoş olsa bile sevgilisini aldatmazdı. Bunu asla yapmazdı. Kız bunun böyle olmayacağını anlayıp başka bir şekilde halletmeye karar verdi.

Fiziği Hoseok gibi olan bir adam buldu ve müstehcen fotoğrafları öyle çekti. Sonrada profesyonel birine fotoshop yaptırarak Hoseokmuş gibi ayarladılar. O gece hakkında bir şey hatırlamayan Hoseok fotoğrafları gördüğünde inkâr etti. O asla Joon'u aldatmazdı bunu yapmazdı.

Ancak kızın düşüncesi haklı çıktı Hoseok birkaç tehditle boyun eğmek durumunda kaldı. Sorunsuz ve iyi bir döneminde olsa kızın oyununu ortaya çıkartmanın bir yolunu bulurdu ancak zavallı genç adam pek mantıklı düşünemediği zor bir dönemdeydi.

Hoseok kızın ona sevgilisi gibi davranmasına boyun eğdi. Ama asla samimi davranmadı yarım yamalak rol yapıyordu. Buna rağmen kampüste Namjoon'u aldattığına veya ondan ayrılıp takıntılısıyla çıktığına dair söylentiler yayıldı yani ara bozucu amacına ulaşıyordu.

Namjoon kampüse girdiğinde onu görenlerin fısır fısır konuşmaya başladığını fark etti ve kulak kabarttı konuşmalara. Duyduğu şeylerle kan beynine sıçrarken buna inanmayı rededdi ve bir şey yokmuş gibi birinden Hoseok'un nerde olduğunu öğrendi.

Önüne geldiği odanın kapısı aralıktı ve içerde bir eğitmen olduğu için onun çıkmasını beklemeye karar verdi. O sırada konuşulanlara kulak misafiri oldu.

"Tebrik ederim Hoseok ikinizde aynı yerde burs kazanmışsınız. Nişanlınla aynı yerde okuyacak olman güzel uzak mesafe ilişkisi zor olurdu sizin için."

Namjoon kulaklarına inanamazken sessizce dinlemeye devam etti. Hoseok konuştuğunda sesi şaşkın geliyordu, anlamdıramadı.

"Nişanlı?" H

"Ah evet Maria nişanlandığınızı ağzından kaçırdı tebrik ederim doğru yolu bulmana sevindim."

Bu adam homofobik biriydi Hoseok Namjoon'a bahsetmişti ve iğrenç adamın sözleriyle Namjoon hem yüzünü buruşturdu hemde ağlamak istedi. Hoseok adama iğrenç olan şeyin onun zihniyeti olduğunu haykırmak istedi ama sustu. Şantajcı sapığı kıkırdadı ve Hoseok'a sırnaştı.

"Kesinlikle haklısınız efendim biricik nişanlımla birlikte olabileceğim için mutluyum. "

Daha çok Hoseok'a sırnaşırken yanağından tam küçük gamzelerinden birinin olduğu yeri öptü o andan sonra Namjoon daha fazla bakamamış ve Hoseok'un kızı kendinden uzaklaştırdığını görememişti.

Eli karnının üstünde bebeğinin varlığıyla sakinleşmeye çalışıyordu. Üniversiteden çıktığı an ağlamaya başladı yol boyunca hıçkıra hıçkıra ağladı. Sevdiği adam asla yapmayacağı bir şey yapmıştı. Yüreği yanıyordu. Öğrendiğini belli etmeden ondan ayrılmaya karar verdi.

Eve gidince hemen giysi odasına ilerledi bavulunu çıkartıp eşyalarını topladı. Sonra elini yüzünü yıkayıp kendini toparladı. Elini karnının üstüne koydu ve okşadı.

"Merak etme bebeğim her şey yoluna girecek~" N

Cidden herşey yoluna girecek miydi? Bilmiyordu ve şuanda tek istediği bu evden gitmekti sevdiğine veda edip sessizce gitmek...

Bavulunu alıp merdivenlere doğru ilerlediği sırada eve ne zaman geldiğini bilmediği sevgilisine rastladı. Hoseok bir Namjoon'a bir de elindeki bavula bakıp duruyordu. Namjoon derin bir nefes alıp kendini konuşmaya hazırlarken bavulunu duvara yasladı.

"Neler oluyor Namjoon?Bu bavulda neyin nesi? Bir yere mi gidiyoruz?" H

Namjoon Hoseok'un yüzüne bakmaya cesaret edemeyip bakışlarını yere indirdi ve duygu yansıtmayan sakin bir tonda konuştu.

"Sen değil ben gidiyorum. Yani.. Şey.. Hoseok ben senden ayrılmak istiyorum. Olmuyor yapamıyorum, bu ilişkiyi yürütebileceğimi sanmıyorum." N

Hoseok her cümlesinde Namjoon' a bir adım yaklaşıyor Namjoon ise ondan bir adım uzaklaşıyordu. Duyduğu şeylerle Hoseok neye uğradığını şaşırdı ve anlaşmaya çalışmaksızın Namjoon'nun böyle çekip gidecek olmasına bozuldu.

"Namjoon konuşarak halledebiliriz sorun ne anlamıyorum ama daha önce olduğu gibi yine anlaşabiliriz. Birlikte başarırız, lütfen gel konuşalım gitme. " H

Namjoon hala ondan adım adım uzaklaşıyor Hoseok ise ilerliyordu. Sakinliğini korumaya çalıştı Hoseok'un karşısında ağlamak istemiyordu ona aldattığını öğrendiğini söylemek acınası bir duruma düşmek istemiyordu. Çekip gidecekti bebektende o burs için gidene kadar bahsetmeyecekti -yani en azından Hoseok'a söylemeyecekti bir süre- çünkü onu ikna edip bebek için tekrar birlikte olmak isteyeceğini biliyordu.

Her ne kadar onu sevsede kendisini aldatan bir adamla beraber olamazdı. Ona güvenemezdi. Onunla yaşayamazdı. Bavulunu bıraktığı yerden aldı ve geriye dönüp evden çıkmak için hızla merdivenlerden inerken boğuk çıkan sesiyle sadece "üzgünüm... " dedi.

Hoseok onu ikna etmek için peşinden ilerliyor ve konuşuyordu. En sonunda evden çıkıp sokakta ilerlerken göz yaşları yüzünden görüşünün bulanıklaşmasıyla yavaşladı ve duraksadı. O sırada Namjoon'u fark etmesine rağmen durmayan bir araç görmesiyle Hoseok ona doğru daha hızlı koşmaya başladı.

"NAMJOON!" H

_________
Bu bölümü burda kesiyorum. Bu fice yazacağım normal bölüm uzunluğundan baya fazla oldu.

Ve değinmek istediğim şeyler var.
Yani mükemmel kurgular oluşturup mükemmel yazan biri değilim. Yazdığım ve öncesinde planladığım ilerleyiş zaman zaman saçma gelsede düzeltmeye vaktim olmayacak çünkü son sınıfım. Burayada kafa dağıtmak için 1-2 saatliğine girebiliyorum.

Her neyse bahsetmek isterim ki aslında en başından beri Hoseok ve Namjoon'un ayrılık olayları kısmında aralarını bozan -Hoseok Namjoonu aldatmış gibi gösteren- biri yüzünden yanlış anlaşılma olacak sonrasında evde Hoseok ve Namjoon Namjoon'un ayrılmak istemesi üzerine tartışıcak ardındanda geri geri kaçarken Namu merdivenlerden düşecekti.

Ama bölümü yazarken bunun bir türk dizisi klasiği olduğunu ve fazla klişe kaçacağını fark edip son anda değiştirdim. (Ki ficte biraz şey kaçan bir fic olma yolunda zaten.)

Benden bir dizi senaristti olurmuş djdkcmckc.

Sağlıklı kalın ve dikkatli olunnn. Görüşürüz💜

Continue Reading

You'll Also Like

37.3K 2K 12
"kurtarıcısına aşık kız... klişe hikaye." "komşu kızına platonik aşık çocuk mu söylüyor bunu?" ya da asi'nin şebnem'in kızı olarak doğup büyüdüğü ve...
87.8K 5.5K 34
Malfoy ve Black iki ezeli rakip ve birbirlerinden nefret eden iki küçük çocuktur. Black'in 4. Sınıfta Harry'nin yerine arayıcı olmasından sonra Malfo...
187K 19.1K 31
Ülkesine dönen delta ve kendi halinde takılan sessiz bir omega bir gece birlikte olur.
153K 13.8K 22
taehyung ve jungkook birbirlerinin yan komşularıydı. there is no other universe then, stay with me texting + instagram 03.02.24 This fiction is dedic...