Childhood Friends | hyunin

By taehvfleur

322K 30.4K 46.9K

jeongin o gece eve geldiklerinde hyunjinle duşta arkadaşlık sınırları dışına çıkacağını tahmin edememişti. More

1 | let's take a shower together
2 | is champagne for you?
3 | i can not leave you
4 | i need to protect myself from you
5 | there is no co(m)ing back
6 | who did you sleep with?
7 | you keep kissing
8 | we need to talk, important.
9 | give me some time
10 | is this a date?
11 | partners in crime
12 | i miss you
13 | i do not lie
14 | just hug
15 | first and last dance
16 | jeongin's heart
17 | we can go from here
18 | you never change
19 | let the operation begin
20 | i love you and you love me
21 | my baby
22 | i promise
23 | now or never
24 | my life is black
25 | i am being punished
27 | show your tattoo now
28 | can i kiss you?
29 | I'(m) with you
30 | our home
31 | i did not fall victim to an absurd bet
32 | jisung is cheating on me
33 | I swear it didn't happen on purpose
34 | you are affected by jeongin
35 | we were (m)ade for each other
36 | do you wanna play game?
37 | win or lose
38 | uke or seme?
39 | not that i'(m) afraid
special | hyunjin's birthday
40 | what is your problem?
41 | you either reveal the truth or live alone
42 | I'm not the only wrong
43 | i always love hyunjin.
final | pt1
final | last
özel

26 | get out of here before he wakes up

5K 624 442
By taehvfleur

idol'e yb attım okumayan varsa
hemen koşsun🏃🏻‍♀️🏃🏻‍♀️🏃🏻‍♀️🏃🏻‍♀️🏃🏻‍♀️

□□□

hissedebildiğim tek şey birinin elimi sımsıkı tutuşu ve diğer eliyle saçlarımı okşamasıydı. Gözlerimi açamayacak kadar yorgundum, kendim de bile değildim ve etrafımda ne dönüyor anlamıyordum. Gözlerimi hafif araladığımda etraf bulanıktı sadece beyaz bir tavanı ayırt edebiliyordum. Büyük ihtimal hastanedeydim beni kim bulduysa buraya getirmişti.

dudaklarımı aralayıp konuşmayı denedim ama kendim de değildim ve ne diyebildiğimi anlamıyordum, "h-hyu..." konuşmama devam edememiştim. Dudaklarım gözlerimle birlikte tekrar kapandı. Saçlarımdaki el yanağıma inmişti, "burdayım." ses o kadar tanıdıktıki duyduğum an içim rahatlamış gibiydim.

daha sonra bir kızın sesini işittim, "o kendine gelmeden burdan gitsen iyi olur." sonrasını ise hatırlamıyordum. Tekrardan kendimi karanlığa ve sessizliğe hapsetmiştim.

ikinci defa uyandığımda ise bu sefer gözlerimi açabilmiştim. Kendim de gibiydim fakat sadece canım acıyordu. Etrafıma bakındığımda kimse yoktu sonradan içeri yeji girmişti, "oh, jeongin sonunda uyandın!" sevinçle yanıma gelmiş yüzümü kontrol etmişti, "iyisin değil mi? hy- yani biz senin için çok endişelendik."

yutkundum ve biraz doğrulmaya çalıştım, koluma girerek bana yardımcı olmuştu. "teşekkür ederim yeji iyiyim sadece biraz canım yanıyor." bana burukça gülümsedi. "yüzün biraz kötü durumda ve kaburgaların falan zarar görmüş o yüzden baya unutmak zorunda kaldılar seni."

"ne zamandır uyuyorum?" merakla sormuştum gerçekten yediğim dayak dışında doğru dürüst bir şey hatırlayamıyordum. " 7-8 saat oldu. Saat şu an gece 4 diyebilirim."

kaşlarım çatılmıştı, "anlıyorum...beni buraya kim getirdi biliyor musun? en son bi adamı hissettim fakat hatırlamıyorum ayrıca önce uyandığımda biri vardı yanımda konuşmalar oldu...sen biliyor musun?" demiştim merakla. Yeji önce yutkundu, "şey seni yoldan geçen tesadüfen biri bulmuş şans eseri momo'yu aradılar ben de öğrenince geldim, önceki konuşma olayını bilmiyorum. Odanda kimse yoktu sanırım iğnelerden dolayı hayal gördün."

açıklamasını biraz doğru bulmuştum zaten fazla üstelemeyi de tercih etmedim. "momo burda mı?"

kafasını onaylarcasına salladı, "evet çıkış işlemlerini hallediyor sadece senin uyanmanı beklemiştik. Jisoo noonaya veya diğerlerine haber vermeyeceğiz ama bu karavanda seninle ilgilenmeyeceğimiz anlamına gelmiyor."

hafifçe gülümsedim, diğerlerine haber vermemeleri iyiydi özellikle de jisoo'ya çünkü gerçekten beni mahvedebilirdi. Biraz bekledikten sonra içeri momo girmiş beni biraz azarlamıştı hatta baya fazla yaralı olmasam beni bir güzel pataklayacağı kesindi.

şimdi ise ikisi koluma girmiş hastaneden çıkmam konusunda yardımcı oluyorlardı. Hastanenin önünde siyah bir araba vardı, bir açıklama yapmadan bu arabaya binmiştik. ön koltukta yeji, yanımda ise momo oturuyordu ben ikisinin arasındaydım.

arabayı süren kişiyi ise tanımıyordum daha doğrusu yüzü gözükmüyordu. Siyah maskesi ve siyah şapkası onun yüzünü görmemi engellemişti. Başı hafifçe eğik sadece arabayı kullanmaya başlamıştı.

sağımda duran momoya eğilip sessizce, "bu kim ve neden bu arabadayız?" demiştim. momo bir iki saniye beklemiş daha sonra ise, "yejinin bir tanıdığı. Hasta olduğu için yüzünü göstermiyor endişelenme rahatına bak." diyerek bana bir açıklama yapmıştı. Fazla üstelemedim çünkü daha fazla ısrar edecek halim yoktu.

momo bana hâlâ sinirliydi ve öldürücü bakışlar atıyordu. Ona masum bir gülüş sundum, "küs müyüz ya?" bana ters bir bakış atmış ve yerinde hafifçe doğrulup bedenini bana doğru döndürmüştü. "seni öldürmek istiyorum!"

hafifçe sırıttım, "ruhen zaten ölüyüm, bedenen öldürmen pek bir şey değiştirmeyecek." dememle bana gözlerini devirmişti. "jeongin bunu 2.kez yapıyorsun! sırf bir gerizekalı(!)..." -gerizekalı kısmını nedense aşırı derecede vurgulayarak söylemişti- "yüzünden kendini cezalandırıyorsun! 6 ay oldu. İçki kokuyorsun sigara desen artık normal bir koku hâline geldi sen-" sözünü kesmiştim, "neden sadece dünyada ben sigara, alkol kullanıyorum gibi davranılıyor?"

"gerizekalı biz senin gibi bokunu çıkarmıyoruz en azından! sen her gün yapıyorsun bunu. Vücudun ne hâlde görmüyor musun? kendi sonunu getiriyorsun resmen." bana sesini yükseltiyordu fakat sanki birilerine durumun ne hâlde olduğunu belli etmek için zorluyor gibi bir hâli vardı.

"6 ayda bana alışamadıysanız benim sorunum değil. Bundan sonra böyle kimin işine geliyorsa öyle alışsın." demiş kestirip atmıştım.

"jeongin bak, eve dönmen bence artık daha iyi olucak. Okula bile uğramıyorsun en azından ailenin yanında olsan senin için daha iyi olmaz mı?" yeji momonun aksine daha sakin bir tonda konuşmuştu.

derin bir nefes verdim, "yeji sence o eve hatta o odaya girebileceğimi falan mı düşünüyorsun?"

yeji dudaklarını birbirine bastırdı, "bak jeongin anlıyorum sebebini ama s-" sözünü kesmiş ve biraz sesimi yükseltmiştim, "sebebini falan anlayan yok! hepinize yaşanılanlar çok basit geliyor. Çünkü yaşayan, acıyı çeken hatta geri de bırakılan siz değilsiniz. Senin o sikik beyinli abin kızlarla gününü gün ederken ben burda acıdan kıvranıyordum. Beni azarlayacağınıza gidin o beyinsizle uğraşın."

önüme baktığımda siyahlara bürünmüş adamın direksiyonu eliyle sıktığını anlık olarak görmüştüm ama ortam öyle gergindi ki onu düşünecek değildim. "madem hyunjin gününü gün ediyor neden onu unutmayı denemiyorsun?" demişti momo

alayla kahkaha atarak arkama yaslandım, "öncelikle onun adını anma. Adını duymak, onu görmek bile istemiyorum ve ben onu zaten unuttum!"

"bok unuttun!" demişti momo, biraz daha bu arabada kalırsam gerçekten kafayı sıyıracaktım. Arabayı süren kişiye seslendim, "arabayı durur musun?" beni dinlememiş sürmeye devam etmişti. "durduk şu arabayı! sadece biraz nefes alıcam." yeji ona bakmış onaylarcasına gözlerini kırpmıştı.

Bir süre sonra araba durmuştu, kapıyı açtım tam inecekken yejiye seslendim, "bu arada yeji...abin karşıma çıkmayı düşünüyorsa onu gördüğüm ilk yerde öldüreceğimi söyle, emin ol hapis falan umrumda olmaz." demiş ve cevap bile beklemeden arabadan inip kapıyı kapatmıştım.

karşımda duran denizin önüne gelmiş, banka oturup derin nefesler almayı denemiştim. Sakinleşmem gerekiyordu, canım zaten çok acıyordu üstüne bu kavga iyi gelmemişti.

cebimden çakmak ve sigara çıkarıp yaktım ve beni bekleyenleri umursamadan sigaramı içmeye devam ettim.

sigarayı içip denizi seyretmeye devam ederken bir süre sonra arabayı kullanan adam yanıma oturmuştu. Ne yalan söyleyeyim biraz tırsmıştım. Hiçbir yeri gözükmüyordu sanki bir hayalet gibiydi.

cebinden kağıt kalem çıkarıp benimle iletişime geçmeye çalışmıştı...'iyi misin' kağıdı okuduğumda gözlerimi ona çevirdim taktığı gözlüklerden anlamıyordum tabii, "yejinin seri katillerle iş birliği yaptığını bilmiyordum." dememle hafifçe kıkırtısını duyabilmiştim, kağıda yazmaya devam etti, 'korkma seri katil değilim öyle olsaydım benden önce abisi onu bitirirdi'

okuduğum şeyle derin bir nefes verdim, "evet...abisi öyledir. Korumacı." o ise kalemle yazmaya devam etti, 'ondan çok mu nefret ediyorsun?'

güzel soruydu, tam şu ana kadar yaşadıklarımızı göz önünde bulundurursam ondan gerçekten çok mu nefret ediyordum?

□□□

şu sıralar hyunjin'e asılsız iftiralar atıldığını az çok görüyorsunuzdur ve bu diğer idoller için de bir anda patlak vermeye başladı sanırsam kore de yaşanan bir olayın üstünü örtmek için idoller hakında asılsız haberler çıkıyor

hyunjin best boy <3

Continue Reading

You'll Also Like

53.6K 5.5K 28
"Beni mahvedeceksin. Bunu tahmin etmeliydim. İlk günden beri, ilk geceden beri." [Daniel Lavoie - Tu Vas Me Détruire] On sekizinde bir omega ve ona a...
8.6K 955 18
Taehyun: Bugün okula yeni biri geldi adı Kai Kamal Huening -TAMAMLANDI-
20.8K 2.2K 10
dc oynarken cesareti seçen jeongin, partide hiç tanımadığı birisini öper. [ mini fic ] -texting- ©2022
11.8K 1.7K 33
"Chan ve Seungmin'in neden bizi seçtiğini artık anlıyorum. Sen, ben ve Ros, bir şekilde bir aile olduğumuz için. Onlar gibi. Gittiğim zaman yalnızca...