[8] Kısas

676 84 95
                                    

[Yorum yapmayı unutmayın lütfen, Keyifli okumalar...]

.

Tom Riddle ''Bazen Şah'ı kurtarmak için Vezir'i feda etmen gerekir.'' demişti saatler önce fakat genç kızın iş dünyasındaki toyluğuna bakacak olursak o satranç tahtasında tek bir piyonu bile yoktu henüz.

Mr. Riddle gittikten sonra Hermione saatlerce ofiste kaldı. Bulabildiği tüm veriler, finansal tablo analizleri ve Tom Riddle'ın şirketine ait tanıtım broşürleri... Ne bulduysa inceledi.

Güçlü bir şirket olduğu, geçmişte kurduğu ortaklıklardan belliydi. Malfoy'larla olan derdi ise yaklaşık iki yıl önceye dayanıyordu.

Hermione elindeki kalemi dosyaların üzerine atıp soğumaya yüz tutmuş kahvesinden bir yudum aldı ve yorgunlukla geriye yaslandı. Akşamüstü hava iyice karardığı için, pencereden baktığında şehrin tüm ışıklarının teker teker açılmaya başladığını görebiliyordu.

Tom Marvolo Riddle.

İki yılda ne değişmiş olabilirdi? Milyarlarca para getiren kaynağı, güvenilir ve sağlam bir ortaklığı ne bozmuş olabilirdi. Riddle neden onların açığını ortaya çıkarmak istiyordu?

Adam otuzlu yaşlarının başlarında gözüküyordu, tipik bir iş adamından ziyade işiyle değil karakteriyle baskın duruyordu. İkna yeteneğinin oldukça iyi olduğu da inkar edilemezdi.

Genç kız kaçışı yokmuş gibi hissediyordu. Sanki karşısına geçtiğinde dosyaları ona sunarken, bunu bir rica veya ortaklık gibi değil emir gibi lanse etmişti.

Hermione düşman veya dost kazanmanın peşinde değildi. Henüz kurulacak şirketinin acemi bünyesi, ikisini de kaldıramazdı.

İstediği tek şey yolsuzlukları ortadan kaldırmak ve piyasanın gerçek yüzünü insanlara göstermekti. Mr.Riddle ise bu yoldaki ilk adımı kızın önüne bir noel hediyesi gibi bırakıp gitmişti. Malfoy'ların teknesini alabora edebilecek güçte belgeler...

Kupayı dikip tüm kahvesini bitirdikten sonra derin bir nefes aldı kendine gelebilmek için. Bir karar vermesi gerektiğinin farkındaydı ve bu karar ne olursa olsun Tom Riddle ve Lucius Malfoy'un kavgasına onu da sürükleyecekti.

Telefonu alıp, Riddle'ın verdiği numarayı tuşladı aceleyle. Buz tutmuş parmak uçları titrerken huzursuzca kulağına yasladı cihazı.

''Buyrun?''

Diğer uçtan gelen ses orta yaşlarda bir adama aitti. ''Merhaba.'' Hermione stresle, kurumuş dudaklarını dişledi ''Mr.Riddle bu numarayı aramamı söylemişti. Ben Hermione Granger.''

''Ms.Granger... Demek teklifimizi kabul ettiniz.''

''Hayır ben.'' genç kız alnını ovuşturdu ''Ben bir kez daha görüşmek istiyorum. Telefonda konuşabileceğim şeyler değil ve aklımda bazı soru işaretleri var.''

''Korkarım ki Mr.Riddle önümüzdeki günlerde İngiltere dışında olacak. Size yardımcı olmamı ister misiniz?''

''Bu konunun duyulmasını istemiyorum.''

''Elbette. Görüşmelerimizin gizli kalacağından şüpheniz olmasın.''

''Yarın sabah uygun olur mu?''

''Siz nasıl isterseniz Ms.Granger.''

''Size adresi mesaj atacağım. İyi akşamlar.''

''İyi akşamlar.''

***

Hermione içeri geçip insanları selamlamadan önce son bir kez daha aynadan kendine baktı. Fazla abartılı olmayan ama bu organizasyonun sahibi olduğunu her haliyle belli eden şık beyaz bir elbise giymişti. Saçları dalga dalga omuzlarından dökülüyordu.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Dec 14, 2020 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

The Price of Power // Dramione Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin