2. Bölüm

203 27 179
                                    

Hızlıca gözlerimi açtım ve yataktan kan ter içinde kalktım. Kalbim göğüsümden çıkacak  gibi hızlı atıyordu. Tüm vücudumdaki damarlar atmaya başladı. Onları hissedebiliyordum.

Ama bana az önce ne olmuştu? Hayır bu gerçek miydi? Nasıl?

Bir rüya görmüştüm ve tek hatırladığım şey bir yerdeydim ve bağırıyordum. Sonra... bi ses duymuştum. Evet bir ses. İşte bu kadar.

Ama yine de düşünmeden duramıyordum. Hani bazen deja vu yaşarsınız ya; ben sanki deja vu değil de gerçekten oradaymışım, başka bir hayata geçmişim gibi hissediyordum.

Uzun bir süre yatakta bunları düşündükten sonra kendimi toparlamaya karar verdim.
Bacaklarımı yatağın diğer tarafına attım ve gözlerimi ovalayıp sehpanın üstündeki tokayı alıp hızlıca topladım.

Terliklerimi giydim, ve bir kaç kez aynada kendime baktım. Fena değildim. En azından uykusuzluktan kalan göz torbalarım yoktu.

Aynanın önündeki dudak parlatıcımı aldım, dudaklarıma sürdüm. Son olarak da boynuma parfüm sıktım.

Sonunda kendimi dinç hissedebilmiştim.
Ama keyifli hazırlanmam annemin seslenişiyle son buldu.

"Kızım, hadi kahvaltıya! Sana en mükemmel kahvaltıyı hazırladım. Buna bayılacaksın."
Annemin yaptığı her şey lezzetli olurdu ve kahvaltı için de baya uğraşırdı. Beni mutlu ediyordu.

"Tamam anne, geliyorum." Anneme cevap verdikten sonra tuvalete girdim. Yüzümü yıkadım ve dişlerimi fırçaladım.

Annemin yanına indim.

"Anne sen harikasın!" Yaklaşıp yanaklarına öpücük kondurdum. Onun da yüzüne hemen gülümseme yayılıvermişti. Masaya geçtim.

"Güzel kızım, fark ettim ki bu aralar fazla konuşmuyoruz. Derslerin nasıl gidiyor?"

Bu soruyla birlikte yüzüm düşmüştü çünkü son zamanlarda derslerle aramın pek iyi olduğu söylenemezdi. Normalde çok çalışkan bi öğrenciydim ama bu gidişle kötü bir yola gidiyorum gibi görünüyordu.

"Şey, iyi." Sahte bir gülümseme.

"Ah hayır Jen! Yalan söylediğini biliyorum. Ama neden böyle? Sorun nedir? Bana anlatmadığın bir şeyler olabilir mi?"

Dudaklarını büzdü ve bana endişeli gözlerle baktı.

"Peki... şöyle ki; son zamanlarda kendimi biraz durgun hissediyorum. Nedenini bilmiyorum ama hiçbir şey yapasım gelmiyor. Bu kadar uzun süre devam edemem biliyorum, haklısın. Ama deniyorum, yine deniyorum. Sonra ise sendeliyorum. Anlıyor musun?" O sırada lokmaları ağzımıza tıkıyorduk ama annem beni can kulağıyla dinliyordu.

"Tabii ki anlıyorum kızım. Bunları bana her zaman söyleyebilmeni istiyorum tamam mı? Çünkü ne olursa olsun ben senin annenim ve desteğe ihtiyacın olduğunda her konuda yanındayım. Bunu unutmamalısın." Gülümsedi.

"Çok teşekkür ederim anneciğim..." Elimdeki çay bardağını masaya geri koydum ve elimi annemin elinin üzerine koydum. Ben de ona  gülümsedim ve birbirimize gurur duyan bakışlar attık. Anneme gerçekten çok bağlıydım ve onu aşırı seviyordum.

•••

Kahvaltımızı ettikten sonra odama geçtim.
Raflara bakınıp devam ettiğim kitaplardan birini seçtim. Şu an aklıma başka yapılabilecek bir şey gelmiyordu.

Yatağıma süzüldüm ve kitabı okumaya başladım. Sakince kitabı okuyordum. Ama sonra fark ettim ki odaklanmakta zorlanıyordum. Bu neydi şimdi?

Shadow // JenlisaWhere stories live. Discover now