"Dur gitmene gerek yok, önce neden geldiğini söyle." Varlığını yanımda hissederken gözlerimi açtım. Tam karşımda boy aynası vardı ve onu yine görmüştüm. Tekrar gözlerimi kapattığımda "İstersen önce giyin..." diyivermiştim. Homurdanarak yanımdan geçtiğinde parmaklarımı aralayıp ona baktım. Giyinme odasına girdiğinde derin bir nefes almıştım. Ellerimle yanan yüzümü yellediğimde ne kadar aptal olduğumu fark ettim. Ne demeye burada kalmıştım ki hemen çıkmam gerekirdi. Onu beklerken göz ucuyla odaya bakmaya devam etmiştim. Odası bu kadar şahaneyken kim bilir banyosu nasıldı, iki dakika geçmeden Şahin tekrar görünmüştü. Ben onu daha önce böyle görmüş müydüm? İlk defa takım harici bir şeyler üstünde görmüş olmalıydım ki ayran budalası gibi ona baktım. Ne yalan söyleyeyim bu adam yakışıklıydı. Başka şartlarda onunla karşılaşsam kesinlikle âşık olurdum.

"Seni dinliyorum." Etki alanında çık Mavi, aptal bir ergen gibi davranma.

"Şahin bugün olanlardan sonra neden beni hala bu eve tutsak ettiğini merak ediyorum. Artık evime gitmem için bir engel yok değil mi?"

"Bana arkadaşından bahsedene kadar engel yoktu, seni bırakacaktım çünkü zavallı hırsızlarla bugüne kadar işim olmadı."

"Bana bir daha hırsız dersen tırnaklarımı yüzüne geçiririm. Ben oraya hırsızlık için girmedim. Birkaç saat öncesine kadar abimin değil kumar pişti oynadığını bile bilmezdim. Zavallı babam olanları duyunca kahrolacaktır..." Bir an gözlerim parlamıştı. "Bak sakın diyorum ama sakın babamı bu işe katma. Babam bir katil bile olsa bunu öğrenmek istemiyorum, sakın!"

"Merak etme, sen ve ailenle uğraşmak gibi bir niyetim yok."

"O hadle özgürüm değil mi? İstediğim zaman buradan çekip gidebilirim. Hatta şimdi gidiyorum." Tam gidecektim ki ani bir hareketle bileğime yapışıp kendine çekti. Onun göğsüne çarptığımda gözlerim ıslak saçlarına gitmişti. Ortamda fazla erotik bir hava olsa da bu adam bir katildi Mavi, eli kana bulanmış bir katil, buraya neden geldiğini unutma. "Arkadaşından bahsetme saflığında bulunmasaydın özgürdün, artık neler olduğunu öğrenmeden seni bırakmayacağım, arkadaşın kimmiş ve nasıl ölmüş hepsini öğreneceğim ve dün de bugün de olduğu gibi gerçekleri yüzüne çarpacağım." Ondan kendimi kurtarınca kaşlarımı çattım. "İyi geceler..." Bu konuda onunla daha fazla konuşmayacaktım. Hızla odadan çıkınca doğruca odaya gitmiştim. Odada rahat hareket edemeyeceğimi de bildiğimden doğruca giyinme odasına girip elimi deli gibi atan kalbimin üstüne koydum. O kadar yaklaşmıştı ki benden bir ışık görse dudaklarıma yapışacaktı.

Aman Allah'ım, öpseydi ona nasıl mani olacaktım. Her yanım sızlıyordu. Beni kollarının arasına alsa eriyip gidecekmişim gibi hissetmiştim. İki elimi göğsüme bastırarak kalbimin düzene girmesini bekledim. Sonra üstümdeki elbise aklıma geldi. Belki de bu gösterişli elbise beni havaya sokmuştu. Bana kalırsa fazla seksiydi. Hemen üstümü çıkartarak kendime iki tablet çikolata alarak yatağa girdim. Bir daha bana o kadar yaklaşmasına izin vermeyecektim. Artık odasını da öğrendiğime göre bir şekilde diğer odalara da girecektim. Elbet bir kanıt olmalıydı.

Ertesi gün uyandığımda Şahin Bey evde yoktu. Bende çalışanlara uğraşıp durmuştu. Sonunda onlara kendi helvamı yaptırıp yemeye çalıştım fakat hiç keyfim yoktu. İştahımın kapanmasının tek sebebi dün geceydi ama hangisi olduğuna net olarak karar veremiyordum. Akşamı iple çekerken bir türlü gelmek bilmemişti. Havanın kararmasıyla birlikte yine bir gün daha bitti diyerek üzüldüm. Ellerimle saçlarımı kaşırken sonunda beyefendi göründü. Sanki onu bekliyormuş gibi görünmek yerine helvama gömülmüştüm. Helva soğuk olduğundan hiçbir albenisi kalmamıştı.

"Hazırlan akşam çıkıyoruz." Şahin Bey yanıma gelir gelmez söze girmişti de ben onunla hiçbir yere gitmeyecektim. "Yine mi akşam gezmeleri nedense beni hiç cezp etmiyor."

AŞKA TUTSAK 🚬 BİZE SEN KALA 3Where stories live. Discover now