Bölüm 3

4.9K 49 9
                                    

Dünkü kekelemek rezaletinden sonra Serhan'a yaklaşamayacağımı düşünüyorum. Kendimi yerin yedi kat dibine soktum. Herboktan sabahtan olduğu gibi yine okula gidiyorum. Kulaklığımı takarken iki kez kontrol ediyorum artık. Bir rezil oluş daha kaldıramam. Yine yamuk yumuk yolları geçerek dağın başında ki okuluna ulaştım çok güzel değil mi (!) Bugün ki planım yine kapişonumu kafama geçirip kulaklıklarımla tenha bir yerde takılmak. Absürt birşey olmadıkça planım bu. Sınıfa girip çantamı bırakmayı hedefliyordum. Ta ki en arkada tek başıma oturduğum cilası eskimiş sarı yıpranmış sıramda birinin oturduğunu görene kadar. Önce gidip sıranın bana ait olduğunu kendisine söylemeyi düşündüm. Ama sonra lanet olası sınıfta oturabileceği tek yerin benim yanım olduğunu hatırladım. O gün sadece nasıl birisi olduğunu anlamak için teneffüslere çıkmadım. Ben oturdum o oturdu. İki uç ders boyunca tek kelime dahi konuşmadık. Gizemli bir tipti. Siyah beline kadar uzanan saçlarını bıçak gibi keskin simsiyah iki kaş, altında yemyeşil bir çift göz. Hiç konuşmadık ama göz göze gelmiştik. Üçüncü dersin sonlarına doğru selam dediğini duydum. Şaşırdım beklemiyordum çok ani olmuştu. Selam diye karşılık verdim. "Ben Sevde" dedi görünüşüne göre ince bir sesle. "Etrafı gezdirebilirmisin?" dedi. Aslında iyi birine benziyordu fakat yanlızlığımı bozmaya niyetim yoktu. İstemeyerek tabi neden olmasın dedim. Okulda bildiği tek yer en üst kattaki kalorifer olan ben yeni gelen kıza etrafı gezdirecektim aman ne güzel. Kapıdan çıkıp giriş kata giden merdivenlere doğru yöneldik. Sevde'yi ayakta ilk kez görüyordum. Uzun bir kızmış. Fiziği de gayet hoş. Allah sahibine bağışlasın dedim içimden. Aşağı doğru inerken sürekli benimle sohbet etme çabasında olduğunu farkettim. Ahh çok güzel Serhan da girişteydi. Onu görünce karnıma zıpkın saplanıyor gibi hissediyorum. Büyük ihtimalle benimle alay etmesinden aşağılamasından korktuğum için. Sevdeyle birlikte kentine girerken heyy diye bir ses duydum Serhandı bu aman yarabbi bize sesleniyordu. Yanımıza geldi koşar adımlarla Sevdeyi göstererek "Arkadaşınla beni tanıştırmayacakmısın ezik?" dedi. Olayı anlamaya çalışır vaziyette "p-p-pardon ?!" dedim. Kızdığım belli olmuştu sanırım. Sakin olmalıydım. Kendimi toparladım ve birşey söylemesine fırsat vermeden "ovv Sevde adı Sevde o-okula yeni geldi. Sevde buda Serhan." Buda dememden rahatsız olmuş bir tavırla "tanıştığıma memnun oldum Sevde daha sonra görüşürüz" diyerek yanımızdan ayrıldı. "Şakamı bu ?!" dedim kısık bir ses ile Sevde birşeylerin ters olduğunu sezmiş olacak ki "İyimisin bir sorun mu var Serhan ile aranızda?" diye endişeli bir biçimde sordu. "H-h-hayır ben sadece... Ya ben sadece... Şaşırdım çocuk okulun en popüleri, okula geldiğin ilk günden onun sana gelmesini nasıl sağladığını merak ettim?" Alaycı ve sinirli bir üslupla. "Hiçbirşey yapmadım. Kendisi geldi yanımıza gördün." dedi ürkek bir tavırla. Ama kıza neden kızayım ki Serhan'ın piçliği. Kantinin kapısında dikilirken birden çalan ders zili ile ürktüm. Hadi dedim birkaç adım öne geçip. Beni takip etti ve derse girdik. Sonraki dört ders Serhan'ın neden Sevde ile tanışmaya çalıştığını düşündüm. Son zilin çalması ile hızlıca askıda duran kahverengi deri ceketime uzandım. Bir çırpıda üzerime giydiğim deri ceketin üzerine çantamı alarak sınıftan çıkıyordum. Aklıma birden Sevde geldi ve geri dönüp iyi akşamlar dedim. Neden bilmiyorum ama Sevde bana Serhan'a yaklaşma biletimmiş gibi geliyor. Hadi bakalım hayırlısı.

.Sexist.Where stories live. Discover now