tatil

889 70 39
                                    


Draco,Malfoy Malikanesi'nin önüne geldiğinde,durdu.Girmek istediğinden emin değildi.Annesini özlüyordu çünkü o babasına nazaran iyi bir insandı.Babası ise...Bilmiyordu.Sayamayacağı kadar kötülükte bulunmuş,hiçbir zaman ona evlat şefkati verememişti.Şimdi ise onun iyi biri olduğuna inanmak istiyordu.

"Yapabilirsin Draco." Kapının açılması için asasını salladı ama hiçbir şey olmadı.

"Açılsana." Tekrar salladı ama hiçbir şey olmadı.Kapıyı açamıyordu,o yüzden içeriden birisi kapıyı açmalıydı.Havaya asasıyla kırmızı ışık gönderdi.

Sonunda annesi geldiğinde,kapının arkasından bir şeyler mırıldandı ve devasa demir kapılar geriye savruldu.

"Tanrıya şükür güvendesin.Ah Oğlum,seni o kadar özledim ki."

Draco da sarılmasına karşılık verdi ve bu cümlesi karşısında gülümsemekle yetindi.

"Neden evi büyülediniz ve neden güvende olmam gerekiyor ?"

"İçeri geç tatlım,sonra anlatırım.Odan hazır,istersen eşyalarını yerleştirebilirsin."

"4 günlüğüne buradayım anne.Yerleştirecek çok eşyam yok."

"Anlıyorum.Baban gelişini dört gözle bekliyordu.Şuan odasında.İstersen bir ziyaret et ha ?"

Draco yüzünü buruşturdu.Anlaşılan hâlâ babasını görmeye hazır değildi.

"Nasıl olsa 4 gün boyunca burada olacağım.Aceleye gerek yok bence.Neler olduğundan bahsetsen iyi olacak ha?" dedi Draco annesine.

"Gel salona geçelim." Birlikte şömine karşısındaki koltuklara oturdular.Narcissa'nın yüzü endişeliydi.

"Bunu söyleyeceğim için çok mutsuzum ama..."

"Kötü bir şey mi oldu anne ?" Annesinin elini tuttu.

"Fenrir Greyback Azkaban'dan kaçmayı başardı ve her yere ailemizle alakalı tehdit mesajları bırakıyor." Narcissa,Gelecek Postası'nın ilk sayfasını Draco'ya uzattı.

"En vahşi kurt adam aynı zamanda da Voldemort'un en büyük destekçilerinden olan Fenrir Greyback Azkaban Hapishanesinden kaçmayı başardı.Bu sefer ise odak noktası Malfoy ailesinden başkası değil.Üstelik gece geç saatlerde bakanlığa sızmış olan Greyback,duvara mesaj bırakmayı da ihmal etmiyor.İleriki zamanlarda ne olacağı ise merak konusu."

Yazının altındaki fotoğrafta ise bakanlık binasının dışına tırnak izleriyle yazılmış "Mezar kazsanız iyi olur,yakında bir Malfoy'un canı gidecek." yazısı duruyordu ve bu yazı Draco'nun tüylerini ürpertmişti.

"Neden bunu yapıyor ? Bizden ne istiyor ?"

"İntikam.Büyük ihtimalle ben olmasaydım Voldemort'un başa geçeceğini ve kendi dahil hiçbir müritin Azkaban'a atılmayacağını düşünüyor.Umarım ki korktuğum başıma gelmez ve kafayı sana takmaz.Ama bilmeni isterim ki ev çözülmesi imkansız büyülerle çevrili ve orman ruh emicilerle dolu.Ayrıca her tarafta istikrarlı bir şekilde aranıyor.Eminim ki bulunacaktır."

"Umarım." Draco'nun morali uzun süredir yerindeydi.Noel balosunda yaşananlar,Harry Potter'a karşı olan hisleri ve bu hislerin karşılıklı olması içinde kelebeklerin uçmasına yol açmıştı.Fakat aldığı bu haberden sonra tüm kelebekler ölmüş,onun yerine siyah bir duman kaplamıştı içini.

Zaten her şey yolunda dendiği zaman hayat illa ki karşımıza bir şeyler çıkarırdı,değil mi ?

"O zaman ben babamı göreyim." Draco kalktı ve babasının kaldığı odaya doğru yürüdü.Hâlâ girme konusunda oldukça kararsızdı.Kapıyı nazikçe çaldı ve 'gel' komutu geldikten sonra kapı tokmağını çevirip odaya girdi.Babası Lucius Malfoy,bitkin bir halde yatağında uzanıyordu.

man of my dreams | drarryWhere stories live. Discover now