BENİM KÜÇÜK KADINIM (+18)

BÖLÜM 11 •Oyun Zamanı • (Part-1)

''Beni izliyorsun.''

Duyduğum sesiyle yerimden sıçrarken ilk başta hayal kurduğumu sandım ama öyle olmadı. Dudaklarının hareketi gözümün önünde canlanırken derin bir nefes alıp kendimi savunmada bulundum. 

''Ben seni uyandırmaya çalışıyorum. İzlemiyorum.'' dediğimde bir hareketlilik olmadı.

Gözlerimi kırpıştırıp hala ona bakarken kendime içten içe kızıyordum. Nasıl böyle bir hataya düştüğümü anlamazken alt dudağımı ısırıp bıraktım.

 Sonra bir şey demeden derin bir nefes aldı ve gözlerini açtı.

Zümrüt yeşili gözlerine daha dikkatli bakmamı sağlarken içimden bir insan neden uyandığında bile yakışıklı olur diye geçirmeden edemedim.

''Güzelim.'' 

Uykulu olduğundan öyle mağrur çıkmıştı ki nefesimi tutup şaşkın tavuk gibi ona bakarken dudağının kenarı hafif bir şekilde yukarıya doğru kıvrıldı.

Bir insan bu kadar güzel gülümsememeliydi.

''Saat kaç?''

Yutkundum. Az önce 7.00 olduğuna göre şimdi tahminlerime göre 7.10 falan olmalıydı.

''7.10.'' dediğimde esnerken dirseğini yatağa yasladı ve elini kafasına koyarken üzerimde yüksekten bana bakmaya başladı. ''Sabahları uyandığında çok çirkin oluyorsun...'' dediğinde içimden bir küfür saydırırken dışımdan çok normal bir şey söylemiş gibi omuz silktim.

İşte şuanda anlıyordum ki bir insanın içinden ne düşündüğünü asla dışarıdan belli olmuyordu. Farklı tepkiler vermek kolaydı...

Bu sefer de dudağının iki yanı yukarıya doğru kıvrıldı. 

''Sen sabah uyandığında çok tatlı oluyorsun. Bu haksızlık...'' dediğimde kaşlarını çattı ve yüzümü inceledi. Eh, madem ben çirkin oluyordum seninde yakışıklı olduğunu bilmene gerek yoktu o zaman.

''Sen seksi olurken ben tatlı mı oluyorum?''

''Çirkin olduğumu sen söyledin.''

''Hayır güzelim. Benim yanımda olan hiçbir kız çirkin olmaz.'' dediğinde nefesim teklerken kendime gelmeye çalıştım. Acaba kaç kişiyle birlikte olmuştu? 

''Özellikle de uyandığında bu denli seksi olman.''

''Çirkin dedin. Sana tatlı dedim diye kıvırmana gere yok Victor.'' deyip gözlerimi devirdiğimde çenemden tuttu. Kafamı kendisine çevirip gözlerime gözlerini diktiğinde dudaklarımı ıslatmak zorunda kaldım. 

''Çirkin dedim. Her zaman dediğimin arkasında dururum güzelim. Ama çirkin olmanın sebebi güzellik değil, sen böyle seksi uyandığında nedense diğerlerinin de görecek olması sinirlerimi bozuyor. Çirkin olduğunu düşünmen...'' dediğinde şok itirafı karşısında şaşırsam da bunu belli etmeden sözünü kestim. 

''Psikolojik baskı yapıyorsun...bu haksızlık. Ben sana ne olduğunu söylüyorum.'' dediğimde yüzünde yine ister istemez gülümse yer aldı. 

''Kısmen.'' dediğinde oflayıp onu üzerimden itmeye çalıştım.

''Çekil üzerimden. Senin yüzünden uyuyamadım.'' dediğimde kaşlarını  alay edercesine yukarıya kaldırdı. ''Neden? Giderim diye mi korktun yoksa?'' deyip eğildi ve tam öpecekken başımı yana çevirdim ama bozuntuya vermeden boynumu öptü.

''Bu kadar uyuz olma. Patronlar böyle olmaz...''

''Bir anda tekrar patronluğa yükselmem iyi hissettirdi gerçekten..'' diye mırıldanırken yatakta dizlerinin üzerine doğruldu ve ayağının birini üzerimden atıp yataktan indi ve kapıyı açıp çıktı. 

Cidden neden öyle bir şey demiştim ki?

Siktir etsene, iyi ki de demişim. O beni iki güzel söz ile kandırabileceği kız mı sanıyordu?

 'Seninle oynamayı alışkanlık edinmiş belli.' diyen iç sesime hak verdim. Doğruyu söylüyordu, daha dün beni umursamadığını ve sadece patron çerçevesinden bakılmak istendiğini belli etmişken şimdi neden bir anda her şey değişmişti ki? 

Madem o benimle oyun oynamaya devam ediyor, o halde bizim de sahalara çıkma vaktimiz gelmişti bence. 

O halde benimle oyun oynamaya var mısınız?

Helloooo! 

Bölüm nasıldı bakalım?

Biliyorum kısa evet, o yüzden akşama da bir bölüm daha atacağım ya da yetişmezse gece gelir her neyse. 

Yorum yapmayı ve oy vermeyi unutmayın plisss <3

İnstagram; @G.meyus

Hepinize turuncu bakımlarını ve mor kalbimi bırakıp gidiyorum 🎈💜