13.Bölüm: Şeytana Dönüşen Ruh

317 17 5
                                    

Karanlığa doğru çekilirken ağzımı kapatan el çenemi çok kötü sıkıyordu sanki farenin kapana kısalması gibi kısmıştı beni

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Karanlığa doğru çekilirken ağzımı kapatan el çenemi çok kötü sıkıyordu sanki farenin kapana kısalması gibi kısmıştı beni.

Yüzünde maske yoktu ama karanlıkta net seçilmiyordu. Kalın sesle "Elimi çekeceğim ve sende bağırmayacaksın." dediğinde elini çekmedi.

Boyu benden uzundu ve saçları sanırım benim gibi kızıldı. Benden tek bir farkı vardı o da gözlerinin yeşil olmasıydı. Hayatımdaki gördüğüm en iğrenç yeşildi.

Bacak arasına tekme atacaktım ki buna izin vermedi ve kahkaha attı. Eğer ellerimi sıkıştırmış olmasaydı kulaklarımı kapatırdım. Beni de bir yerlere sürükleyenler her zaman iğrenç kahkaha atan kişilerdi! Yüzümü buruşturdum. Parmaklarımı kıyma makinesi gibi parçalamak istiyordu ama canımın acıdığını yüzümde göremiyordu.

Savunmanın ilk kuralı: Korkmayacaksın. Korksan bile karşı tarafa göstermeyeceksin.

Kafamdaki sorular yine geldi. Ben niye böyle bir duruma uğruyordum?

Neden diye sorgulama. Bazen bazı şeyler yaşanmak zorundadır. Sen sadece bir tarafa bakıyorsun. Bu olaylar bittiktikten sonra belki de en güçlü sen olacaksın. O yüzden Meftun! Bir şeyleri sorgulama.

Kollarımı kaldıracak halim yoktu ve beni ormanın arasına götürüyordu. Poşeti yere fırlatırmış gibi beni yere fırlattı. Sırf ona inat yere düşmedim ve dimdik ayakta durdum. Yerde bulduğum uzun dalı aldım ve yüzünü çizdim. Özellikle burun noktalarına yakın yerleri çizdim. Küçük küçük kan oluşmuştu. Neye uğradığını şaşırması beni mutlu etmişti.

Siz bu oyunu kuranlarsanız bende bu oyunu yönetendim. Satranç oyunu oynuyorduk. Ben şahı masada oynuyordum karşı taraf piyonlarını.

Yüzünü çizdiğim için benden uzaklaşmıştı. Onun yanına doğru yürüdüm. Ayağımdaki spor ayakkabı, her yere vuruşunda ağaç yaprakları ses çıkartıyordu. O huzurlu sese kalbimdeki nefret ve oyunu yenme iç güdüsü eklendi.

Yüzümde şeytani gülüş oluştu. Karşımdaki çocuk bir şeytanla yüz yüze geldiğini bilmiyordu. O yüzden yüzü rahattı. Hafif gülüyordu. Ona göre benim yaptığım küçük bir hareketti. Ama ben biliyordum ki eğer şeytana dönüşürsem yapamayacağım hiçbir şey yoktu. Geçmişte de yapmıştım şimdi de yapardım. Ben, beni kırmaya çalışanı alır o buzda parçaladım. Beni yakmaya çalışanı alıp ateşte yakardım.

Doğu Karadeniz TuruWhere stories live. Discover now