Çikolatalı Sütüm [Texting]

1.7

İyi okumalarr💖

&

"Reglken çekilmez bir kız oluyorsun!"

"Bağırmasana!"

"Bağıran sensin çilli!"

"Off karnım ağrıyor."

Elimle karnımı ovarken Olçum'la didişiyordum. Masadan kalktı ve yanıma geldi.

"Beni bekle."

Başımı salladım ve gitti. 5-10 dakika sonra geri geldi. Geldiğinde yalnız değildi. Yanında Eren vardı.

"Çillerini yediğim kız hasta mı olmuş?" dedi ve yanağımdan öptü. Başımı salladım.

"Yalnız Olçum bir şey bilmiyor. Ama mükemmel gamzelin olarak olaya el attım. Bu sıcak su torbasını ayaklarının altına koy. Az sonra geçecektir."

"Oğlum ayaklarına koymak ne alaka neden karnına koymuyoruz?" Olçum merakla bakarken bunu nasıl açıklayabilirim bilemedim ve Eren de anlamış gibiydi.

"Neyse artık beni yalnız bırakın!"

"Güzellik Baran nerede?"

"Babamın yanına gitmesi gerekiyormuş. Az sonra gelir."

"Biz Baran'ın odasındayız. Bir şey olursa gelirsin ya da seslenirsin."

Eren'e gülümsedikten sonra odadan çıktılar.

Kendimi hiç olmadığım kadar kötü hissediyordum. Yanımda duran yastığı alıp, başımı yastığa bastırdım sanki bir daha nefes almak istemiyormuşum gibi. Olçum neden böyle bir şey yapmıştı bana. Ona sinirliydim. Kullanılmış gibi hissediyordum. O gün ne mi oldu?

☆☆☆

Okulda banklarda...

"Sanırım bir kıza tutuldum." dedi.

"Ee kim söylesene." dedim. Yalan yok heyecanlanmıştım biraz. Sanki o güzel dudaklarının arasından ismimi duyacaktım. Büyük hayallerim vardı ne kadar gerçekleşmeyeceklerini bildiğim halde.

"Merve. Yan sınıftan. Kız çok hoşuma gidiyor, Beren. O uzun kirpiklerine bakarken içim gidiyor. Sanki elini tutsam bir daha bırakmak istemeyecekmişim gibi. Kantine gidince gözlerim hemen onu buluyor. Nasıl zarif oturuyor sanki kraliyet tahtında oturan bir prenses. Gözleri, en çok gözlerinden hoşlandım. O kadar canlı ve neşeli bakıyorlar ki Beren, gözlerimi kaçırasım gelmiyor." dedi. Gerçekten görmüştüm gözlerindeki sevgiyi.

Ciddi bir şey demedim yoksa belli edebilirdim yanlışlıkla. "Olçum mu söylüyor bunları?"

"Kızım git başımdan ya." dedi.

Gülümsemeye çalışarak "Benim sınıfa gitmem gerek. Daha sonra devam ederiz istersen."

"Şaka yaptım. Dur. Nereye?" ayaklandığım an kolumu yakalamıştı. Kolumda ki eline baktım. Büyük eli sıkıca kolumu tutuyordu. Başımı yere çevirdim.

"Anlamıştım zaten şaka olduğunu." diye mırıldandım. Bunu son sözüne mi demiştim yoksa beni sevmediğini bildiğim için mi demiştim bilmiyorum. Kırılmıştım. Duyup duymadığından emin değildim ama duymuş olacaktı ki kolumu bırakmıştı. Tekrar yüzüne bakmaya cesaret edememiştim o an. Sadece olabildiğince hızlı adımlarla okul binasına ilerledim.

☆☆☆

O günü tekrar hatırlayınca gözlerimden istemsizce yaşlar geldi. 

'Anlamıştım zaten şaka olduğunu...'

Tekrar mırıldandım o gün ki gibi. Ama bu sefer yanımda gözyaşlarımı saklamam gereken bir Olçum yoktu. "Neden?.. Neden Olçum?"

Başımı kaldırdığımda gözyaşlarım yastığı ıslatmıştı. Yataktan kalkıp aynaya baktım. Ağladıktan sonra hep aynaya bakardım. Komik gözüküyordum ve bu keyfimi biraz daha yerine getirirdi. Hafifçe gülümsedim. Hep kötü düşünmemeliymişiz. Böylece Bay Gizli'nin Olçum olmadığını anladım. Ama belki de blöf... Bilmiyorum. Masama ilerleyip kulaklıklarımı aldım. Tekrar yatağıma oturup onları bağladım. Kulaklıklarımı taktıktan sonra karışık çal seçeneğine tıkladım. Şansıma ne gelirse onu dinleyecektim. Böyle yapmayı seviyordum. Sanki bir slot makinasında  aynı simgeleri denk getirmeye çalışmak gibiydi. Şansıma Müslüm Gürses- Nilüfer  çıkmıştı, biraz kötü oldu çünkü beni yine ağlatabilirdi.  

Sevgisizliğine bir kalp verdim
Artık geri ver
Geri veremezsin aldıklarını
Artık geri ver...

Kısık sesle mırıldandığım şarkıyı Baran içeri girince bitirmek zorunda kaldım. Kulaklıklarımı çıkarıp yatağa bıraktım.

"İkiz geldim ben."

"Hoşgeldin." dedim ona yaklaşarak.

"Hoşbuldum."

Endişeyle gözlerini yüzümde gezdirdi. "Bir sorun mu var? Ağlamışsın."

"Eh işte..."

"Anlatmak ister misin?"

"Belki daha sonra."

"Sarıl abine." dedi kollarını açarak. Memnuniyetle kollarının arasına girdim. Burada hep güvenli ve huzurlu hissederdim. Sarılırken kulağına yaklaştım. "Aramızda kalsın."

"Merak etme. Her zamanki gibi."  Başımı öptü ve geri çekildi. 

"Kalmamı ister misin?" 

"Yok Erenler seni bekliyordu. Sonra konuşuruz."

"Eren'i bir asır bekletebilirim."

Gülerek başımı salladım. "Yok yazık valla. Git. Dediğim gibi sonra anlatırım."

"Tamam bakalım. İstediğinde yanımıza gelebilirsin."

"Tamamdır." dedim ve daha iyi olduğumu göstermek için gülümsedim.

Çıktı ve kapıyı ardından çekti.

▼

Ta taaaa bu bölümü nasıl buldunuzz🐣 Bu sefer tam zamanında attım bölümü ve uzun yazmaya çalıştım. Uzun yazmada berbatım sanırım kusura bakmayın

Şok oldunuz mu çünkü herkes Olçum'un sevdiği kızın Beren olduğunu düşünmüş.

Yorumlarınızı bekliyorum önerilerinizi de yazabilirsinizz🌼

Seviliyorsunuzzz💖