LÂCİVERT | ONUNCU BÖLÜM ♤ PENCERE DEMİRLERİNDE AÇAN GÜLLER

153K 9.5K 6.1K
                                    

Selamlar,

Okuduğunuz saati alayım. ⏳

Dört günde dört dörtlük bir bölümle geldim. (KLS'de en erken yazma rekorum)

Ben buradayım, peki ya Lâcivert çiçeklerim sizler burada mısınız? Kıdemli üsteğmen Akif Karan Bey'imiz yoklama alıyor;))

Sınav stresi şükür bitti. Bu bölüm sizlere sınav sonrası moral bölümü olsun istedim. O yüzden hızlıca yazdım. İnşallah sınavlarınız güzel geçmiştir. Moralinizi hiç bozmayın. Gönlünüzdeki neyse Allah size onu en hayırlı şekilde versin.

Bomba gibi bir bölüm yazdım. Fazlaca mütevazıyım, çaktırmayın;)

Bölüm neredeyse baştan sona Akif Karan ve Berceste'den oluşuyor. İki duyguyu çok baskın hissedeceğinizin garantisini veririm. Birincisi nefret, ikincisi sevgi.

Bazı sahnelere düşmekten dizlerim paramparça dkdkdkdk

Neyse çok çene çaldım. Sizleri çiçeklerimle baş başa bırakıyorum. Satır aralarını çiçeklendirin, lâcivert kokulu çiçeklerim.

ONUNCU BÖLÜM

PENCERE DEMİRLERİNDE AÇAN GÜLLER

Öylesine söylenmiş sözleri bütün gece düşünüyorsun.

Dilin ucuna gelip söyleyemediklerin, başını yastığa koyduğun an pişmanlığın oluyor.

Keşkeler geceni kuşatıyor.

Bazense tam aksini yaşadığın oluyor. Söylediklerinin pişmanlığını yaşıyor insan. Kırıyor, incitiyor. Özür dilemek istiyor lâkin gururuna yediremiyor. Kırılan kırıldığıyla kalıyor.

Kalp kırdıktan sonra özür dilemenin pek faydası yok. Mezara dikilen çiçek nasıl öleni diriltmezse, kalp kırdıktan sonra dilenen özür de kırılan parçaları onarmaya yetmez. Çatlaklar kapanmaz ve her sızıntı da daha da büyür. Gün gelir kimse o kalpte nefes alamaz olur.

"Akif Karan beni kıramaz biliyorsun, Zuhal anneciğim,"

Sevda'nın bana olan küçümseyici bakışlarıyla sarf etmiş olduğu sözlerinin akabinde tuhaf bir sessizlik oluştu. Akif Karan'ı seviyor oluşuna sözüm yoktu. Herkes istediği kişiyi sevmekte özgürdü. Sevgisini dile de getirebilirdi. Lâkin bunu ima yüklü sözlerle yahutta ukala bir tavırla dile getirmek ne kadar doğruydu bilmiyorum. Beni tehdit edişini de unutmuş değildim. Akif Karan'dan her söz açıldığında bana alayla bakması ve küçümsemesi çok rahatsız ediciydi. Ben onun sevgisine saygı duyuyordum. O da benim bu insanlarla olan ilişkime saygı duymalıydı. Eninde sonunda gidecektim. Misafirdim, kalıcı değildim ki.

Bir kadının başka bir kadına olan iğneleyici ve aşağılayıcı tavırlarından hoşlanmazdım. Birbirimize destek olmak, tökezlediği yerde yardım etmek yerine incitmek çok kötüydü. Konuşup anlaşmak varken niçin hep incitici yollara başvuruluyordu.

Zuhal teyze rahatsız edici sessizliği sonlandırdı. "Akif Karan'a hastayım diye numara yapıp kendini İstanbul'a getirttiğin günden mi bahsediyorsun güzel kızım?" bunları kinayeyle dile getirmişti.

KOYU LÂCİVERT SEVDAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin