BY -56-

1.7M 41.9K 19.1K
                                    

Dış bağlantıda  Ayaz'ın Masal'a aldığı ve taktığı yüzük :D Daha doğrusu attığı yüzük var :ASDF 

Multi; ednrunsy'ın yaptığı bir çalışma. Bu bölüm seninle @ıreemsaral'a ithafen. Teşekkürlerrrrr :)

 Multimedia da ki video; Masal Sayer'in tanıtımı izleyin. Yapan @ıreemsaral. Çok teşekkürler :)

Sahte Güz adlı kitabıma da bakın!! :D

Bu arada bölümün yarısını yazmışken bölüm silindi ve ağladım. Gerçekten oturup ağladım. Allah yazdığım şeyleri replikleri unutmamıştım da tekrardan yazdım ama gerçekten sinirli sinirli yazdım o yüzden başlarda yazım hataları olabilir yada devrik cümleler. Yazanlar bilir, bir replik unutulunca kaydedilmeyince bile insan sinirleniyorken bütün bölüm gidince tır çarpmış gibi oluyor insan. Neyse, yinede bölüm gelebildi Allah'tan. İyi okumalar :)

 56. Bölüm

Dünyayı aydınlatan güneş tam tepemizdeydi ama bizim gölgemizde kalıyordu. Bizim ışığımız vardı zaten, gerek yoktu başka şeye. Karanlıkta da görürdük birbirmizin gözlerini, rüzgardada duyardık nefes seslerimizi. Yağmurdada hissederken dudaklarımızın tatlarını, sıcaklığını.

Elimi  tuttu, gözleri gözlerimi tutarken.  Uzun ince parmaklarının yumuşaklığını hissettim parmaklarımda. Sonraysa yüzüğün soğukluğunu. Tam olarak neye benzediğini bile bilmiyordum. Sadece parlayan tek taşını görmüştüm. İncelemeye fırsatım olmamıştı çünkü daha güzel bir şey vardı bakış açımda. Ayaz'ı heyecanlanmış yada utanmış gördüğüm nadir anlardan olduğu için onu izlemiştim şaşkınlığımla.

"Bana ne yapıyorsun?" diye fısıldadı alnını alnıma yaslayıp gözlerini kapatırken. Yüzüğü taktığı elimle kenetlenmişti eli. Kalbimin üzerine yasladı ellerimizi. Bana inatmış gibi zaten hızlı olan kalbim daha da hızlanmıştı. Kalp atışlarımı hissediyor olmalıydı.

"Sadece seviyorum." dedim hafifçe omuz silkerek. Başka bir çabam yoktu. O beni sevmese de severdim onu. Ki seviyordu. Aldığım her nefeste daha da emin oluyordum buna.

Gözlerini yavaşça araladı ve fazlasıyla yakından baktı gözlerime. Metrelerce ötedeyken bile bana bakınca heyecanlanıyordum şimdiyse dibimdeydi.

"Bende sevdim Selin'i. Böyle olmadı. Benim gibi olmadı Selin."

Gözlerim boynuna kaydı. Ayaz'ın Selin'i sevdiği zamanlarda Selin'in de onu sevdiğini düşündüğüm gibi zihnimden uzaklaştırdım. Çok güzel olurlardı biliyordum. Ayaz çok güzel seviyordu zaten kötü olmaları ihtimali yoktu ki. Selin'e minnettardım aslında. Başlarda ona Ayaz'ın sevgisine karşılık vermediği için kızıyordum ama verseydi, Ayaz benim sevgime karşılık vermeyecekti. En başından beri belliydi aslında Ayaz'ı seveceğim.  Onu kim sevmezdi ki? Onun gülen yüzünü gören kim sevmediğini dile getirebilirdi?

"Belkide Selin senin sevgini görmediğindendir. Sen benim sevgimi gördün. Görmeye de devam ediyorsun."

Cümlem bitince çıkarabildim anca gözlerimi gözlerine. Neredeyse nefes bile almadan izliyordu beni. "Görüyorum." diyip gülümsedi. "Her zaman gördüm kedicik. Sen inkar ettiğin zamanlarda bile beni sevdiğinin farkındaydım. Sadece bazen inanmak istemiyordum bazen de kanıt arıyordum."

Kıkırdadım kalbimin üzerine yaslamadığımız elimle omzuna vururken. "Adisin. Görmene rağmen sanki başkalarını seviyormuşum gibi canımı yaktın."

Başını yana eğdi ve burukça gülümsedi. O zamanlardan çok da memnun olmadığı belliydi. Ne zamanlar atlatmıştık şimdi farkediyordum da.. Birçok kez kırmıştık birbirimizi, yine birbirimiz için kırmıştık yıkmıştık başkalarını.

BENİMLE YAN (2.kitabı geliyor)Where stories live. Discover now