Creatures of the Night ◈ the Marauders

「au」 0.5 | tehlikeli anlaşma

"Artık arkadaşlarını böyle mi karşılıyorsun?" dedi Mehmed, doğruca Dracula'nın kırmızı gözlerine bakarak.

"Bu imkansız." dedi Dracula olduğu yerde çivilenmiş gibi kalakalırken.

"Madem bir arkadaş olarak karşılamıyorsun, buraya gel ve sultanın olarak karşıla beni." dedi Mehmed, ardından sağ elini kılıcının kabzasından kaldırıp Dracula'ya doğru uzattı.

Dracula'nın kendine olan öz güveni uçup giderken omuzları düşmüş ve yüzündeki sertlik kaybolmuştu. "Sen öldün!" diye bağırdı.

"Senin için Ölüm'den de döndüm." dedi Mehmed. "Yarım bıraktığım işi bitirmek için geri döndüm."

Ardından sağ eliyle, yere dayadığı kılıcı kabzasından çıkarmaya yeltendi.

Dracula, Mehmed hareketlenince onun bedenini kontrol etmek için sağ elini kaldırdı fakat bu Mehmed'i gram etkilememişti. Mehmed, bir tüy tanesi kadar hafifmiş gibi tek hamlede kınından çıkardı kılıcı ve Dracula'ya doğrulttu ucunu.

"Bende kontrol edebileceğin kanın damlası yok, Vlad." dedi. "Şimdi onurunla çık karşıma. Kaçışın bitti."

Dracula elini indirdi ve geriye doğru bir adım attı. Korkmuş görünüyordu.

"Artık kaçmak gibi bir seçeneğin yok." dedi tekrar Mehmed, bu sefer o Dracula'ya doğru adım atarken. Dracula ondan uzundu fakat Dracula'dan çok daha korkutucu görünüyordu.

"Beni öldüremezsin, Mehmed." dedi Dracula bu sefer geriye doğru adımlarını bırakırken. "Ben ölümsüzüm."

Mehmed, Dracula ile aralarında üç metre kadar kaldığında durdu. "Gel de kanıtla o zaman, Vlad." dedi kendinden emin bir şekilde. Ardından kılıcıyla Dracula'nın üstüne doğru bir hamle yaptı.

Dracula, hemencecik geriye doğru adım atarak Mehmed'in kılıcının darbesinden kurtuldu. Daha sonra dudaklarını oynattı ve bir büyü yaptı. Bununla beraber onun elinde de uzun bir mızrak belirdi. Sıradan bir mızraktan çok daha keskin, biraz daha uzun görünüyordu.

Mehmed bir hamle daha yaptı kılıcıyla fakat Dracula mızrağı ile hamleyi durdurdu. Ancak Mehmed'in gücü, Dracula'nın gücünden fazlaydı. Mehmed'in kılıcı mızrağı yere eğerken Dracula mızrağı çekti ve geriye doğru zıpladı.

Mehmed durmadan ataklarla Dracula'nın üstüne gelirken Dracula bazen mızrağı ile darbeleri geri çeviriyor, bazen ise onun darbelerinden kıl payı sıyrılıyordu.

Dracula'nın taktikleri savunma üzereydi. Mehmed ise her adımda adamın üstüne gücüyle gidiyor ve var gücüyle saldırıyordu.

Mehmed, yeniden kılıcını Dracula'ya doğru savurduğunda Dracula kaçmak yerine mızrağı ile kılıcı durdurdu. Güçlü çarpışma sesi camları titretmişti adeta. Dracula'nın kırmızı gözleri sinir dolu bir şekilde, Mehmed'in kahverengi gözlerine bakıyordu.

"Pes etme zamanın geldi, Vlad. Seni ait olduğun yere götüreceğim." dedi Mehmed dişlerinin arasından. Tüm gücüyle kılıcı tuttuğu için alnındaki ve boynundaki damarlar belirginleşmiş, nefes alış verişleri hızlanmıştı.

"Ben bu dünyaya aitim." diye bağırdı Dracula. Son gücüyle mızrağına asıldı. Ancak Mehmed'den daha güçlü değildi. Mızrağı geriye doğru kayarken, Mehmed'in kılıcı Dracula'nın göğüsünü çizerek aşağı indi.

Dracula, elini göğüsüne koyarak bir inleme kopardı. Geriye doğru adımlar attı ve ardından dizlerinin üstüne düştü. Bir insan bu darbeyi alsa göğüsünden anında kanlar akmaya başlardı fakat Dracula'da bu görünmüyordu. Yine de, acıyla yarasını üstüne bastırdı elini. Bir duman tütüyordu kıyafetlerinden ve Dracula'nın yüzü acıyla kasılmıştı.