Bölüm 13: İş Birliği

623 75 69
                                    

Günümüz

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Günümüz

Genç kız oturduğu yerde stresten adeta tırnaklarını kemiriyor, bulundukları bekleme salonunu seyrediyordu. Kelvin'e olan bir anlık öfkeyle girmişti binaya. Ne yapacağını ya da ne diyeceğini bilmiyordu. Şimdiden pişman olmuştu. Düşünceleri aklını o kadar kurcalıyordu ki yanında oturan ve elini sıkıca tutan dostunun söyledikleri birer uğultu gibi geliyordu kulaklarına.

"Korkuyorum Peter. Ne yapacağım?"

Nihayetinde solunda oturan arkadaşına dönmüş, kendisini seyreden kahverengi gözleriyle karşılaşmıştı. Dikkatle bakıyordu suratına, gözlerinin içine. "Korkma." Demişti sıcacık bir gülümsemeyle. "Ben yanındayım. Bunu beraber halledeceğiz."

Meredith yüzünde oluşan gülümsemeyle uzun uzun bakmıştı arkadaşına. Orada kendisi ileydi. Elini sıkıca tutmuş, kendisini cesaretlendirmeye çalışıyordu. Bunu kolay kolay kimse yapmazdı.

Öylece oturmayı sürdürürken bir kaç dakika önce girdikleri cam kapı iki yana kayarak açıldığında oturduğu yerden hızla kalkmış, ellerini sımsıkı yumruk yapmıştı. Karşısındaki üniformalı adam önce kendilerini baştan ayağa kadar incelemiş, hemen ardından kaşları öfkeyle çatılmıştı.

"Sen!" Sesi bulundukları boş bekleme salonunda yankılanmış, Yüzbaşı Roth hızla kemerine asılı tabancasını alarak karşısındaki kıza doğrultmuştu.

Meredith ne yapacağını bilemez bir şekilde bir adamın nefretle parlayan gözlerine, bir elindeki tabancaya bakarken Peter arkadaşını koluyla geriye çekerek önüne geçmişti. Neler olduğu hakkında en ufak bir fikri dahi yoktu. Fakat tabancanın genç kıza doğrultulmuş olması hiç hoşuna gitmemişti.

"Yüzbaşı Roth. Sakin olun lütfen." Demişti elini öne doğru uzatarak. Dostunu iyice arkasına çekmişti. "Sizinle konuşmak için buradayız."

"Sen kimsin? Ortağı mı?" Demişti bu sefer Yüzbaşı. Tabancayı hala büyük bir kararlılık ile kendilerine tutuyordu.

"Hayır!" Meredith hızla öne atılarak genç çocuğun arkasından çekilmişti. "Onun bir suçu yok."

Ne yapacağını bilemez bir şekilde bakıyordu adama. Kendisi de belinde duran tabancasını çıkarabilirdi. Ama daha fazla problem çıkarmak istemiyordu. Sorunsuz bir şekilde konuşup halletmek istiyordu.

"Sizinle konuşmam gerek. Yardımınıza ihtiyacım var."

"Sen kafayı mı yedin? Kızımı kaçıran birine neden yardım edeyim?" Adamın yüzü öfkeden kızarırken tetikteki parmağının titrediğini fark etmişti Peter. Arkadaşının elini tutarak bir kaç adım geri çekilerek aralarına mesafe koymaya çalışmıştı.

"Sizi kızınıza götürebilirim, Yüzbaşı." Diyebilmişti nihayetinde. Andy Roth'un dikkatini çekmiş olacak ki yüz ifadesi az da olsa yumuşamıştı.

Friends or Enemies/Peter ParkerWhere stories live. Discover now