The Dark Moon

Kötü Biten Son

Dün olanları hala unutamıyodum. Çok güzel bir gündü. Eve geldikten sonra Vanessa beni sinirli bir halde bekliyodu ama ona olanları anlatınca yumuşadı ve birlikte eğlendik. Ben bunları düşünürken kapı zili çaldı. Sanırım Justin gelmişti. Üstümdekilere aynadan bir kere daha baktım. Üstümde buz mavisi yırtık kot bir jean, bordo bir tişört ve asker yeşili bir mont vardı. İyi görünüyodum. Çantamıda aldıktan sonra aşağı indim. Tamda beklediğim gibi Justin kapıda bekliyodu. Her zaman ki gibi yine mükkemmeldi. Ayağıma  hafif topuklu bileğime gelen siyah botlarımıda giydikten sonra dışarı çıktım.

- Ben: Günaydın.

- Justin: Günaydın.

Bundan başka ikimizde bir şey söylemedik. Sonuçta daha dün çıkmaya başlamıştık. Açılırız heralde sonradan. Justin arabayı sürerken kafama bir soru takıldı. Justin bir çocuktan bahsetmişti. Adı neydi onun? Immm... Hah Luke. Benimlede Luke adında biri konuşmuştu. O geceden sonrada odamda not bulmuştum. Bunları ona sormam lazımdı.

- Ben: Justin şeyy ben sana bişey sormak istiyorum.

- Justin: Tabii.

- Ben: Biz seninle dün konuşmuştuk ya hani sen bana birtakım şeyler anlatmştın.

- Justin: Evet.

- Ben: İşte sen bana Luke diye birinden bahsetmiştin ya siz gittikten sonra ben Luke diye biriyle tanıştım ve sizden uzak durmamı söyledi.

Justin ani bir frenle arabayı yolun kenarına çekip durdurdu. Soru soran sözlerle bana bakmaya başladı.

- Justin: Bu Luke nasıl biriydi biraz anlatsana .

- Ben: Şey sarı saçlı. Uzun boylu biri. 

Justin telefonunda bir şeyler yaptıktan sonra bana gösterdi.

- Justin: Bu muydu çocuk.

- Ben: Evet, evet buydu.

- Ben: Senden ve ailenden uzak durmamı söyledi.

- Justin: Başka bir şey söyledi mi veya yaptımı?

- Ben: Hayır.

- Justin: Tamam. Selena bu o benim anlattığım Luke. Eğer onu bir yerde görürsen hemen beni ara tamammı? Zarar görmeni istemiyorum.

- Ben: Tamam. Bide şey bişey daha var. O gün Luke'la konuştuktan sonra eve gittim. Odama da not buldum. Luke'dan uzak dur diye sen mi yazdın.

- Justin: Hayır ben değildim.

- Ben: Kim o zaman.

- Justin: Bilmiyorum.

O sırada okula gelmiştik. Justin arabayı hemen okulun bahçesine park edip arabadan çıktı. Tam bende çıkıyodum ki hızlıca gelip benim lapımıda açtı. Arabadan indiğimde elini sırtıma atıp '' Nasılda cehenneme gidiceğim için tüm kuralları yıkıyorum'' dedi. Herkes bakmaya başlamıştı bile.

Dersin başlamasına daha 15 dk vardı. Bizde kafereyaya indik. Justin'le birlikte kahve aldıktan sonra çocukların yanına gittik.

- Ryan: Evet arkadaşlar Justin'inde sevgilisi olduğunu gördüm ya ölsemde gam yemem.

- Taylor: Siz ona bakmayın çocuklar tebrikler.

- Ashley: Tebrikler çocuklar.

- Matthew: Tebrikler.

- Justin: Teşekkürler.

- Ben: Teşekkürler çocuklar.

Birlikte ders zili çalana kadar kafeteryada oturup sohbet ettik. Zil çalınca herkes kendi dersine girdi. Benim dersim Justin'le aynıydı Edebiyat.