SPECIAL PARTS [3/3] last.

3.2K 324 65
                                    

Kış sabahının acımasız soğuğu odamın camından içeriye usulca süzülüyordu

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Kış sabahının acımasız soğuğu odamın camından içeriye usulca süzülüyordu.

Üşüyordum ama aynı zamanda rahatlatıcıydı.

Aklımı dinç tutuyordu. Düşünmem için el ayak oluyordu bu soğuk kısacası.

En son Jeongguk'u kötü bir halde bırakmıştım.

Gözlerinde gördüğüm boşluk ciddi anlamda canımı yaktığından sadece kaçabilmiştim. Gerçi bu ondan ilk kaçışım değildi.

Yalan söylemiştim kendime.

Artık büyüdüm hiçbir şeyden kaçmayacağım derken laflarımı bir bir ağzıma tıkmıştı yaptıklarım.

Sonbaharı yalnız geçirmişti.

Kışı da yalnız mı geçirecekti?

Beş yıl boşuna mı beklemiştim?

Niye yanına gidemiyordum?

"Kendine gel Rose."
Dedim aynanın karşısındaki dolgun surata.

'Onu sevdiğini söylüyorsun ama hiçbir şey yapmıyorsun.' Dedim kendime.

Ziyaretçi saatleri geçmemişti. Sadece beş dakika bile olsa onu görmek istiyordum.

Hızlıca hazırlanıp arabama atladığım gibi hastaneye doğru sürdüm. Bayan Kang ile konuşmamın arasına oldukça zaman girmişti. Şu anki durumunu bilmiyordum. Eğer tedaviye devam edilmesi gerekiyorsa bekleyebilirdim.

Hastanenin bahçesi dün yapan karın ıslaklığını koruyordu. Soğuk hava dolayısıyla dışarıda da kimse yoktu.

Güvenlikçi geçmeme izin verdiğinde hiç beklemeden hastaneden içeri girdim ve danışmada duran kadının yanına adımladım.

"Jeon Jeongguk görüşe açık mı?"
Dediğimde nereden çıktığını anlayamadığım hemşire, danışmandan önce lafa atladı.

"O, bu sabah çıkış yaptı.
Aa, haberin yok mu?"

Benimle alayla konuşan hemşirenin önce yaka kartına baktım. Lalisa, Jeongguk'tan sorumlu olan hemşireydi.

"Nasıl yani?"
Bu sabah çıkış yapmıştı ve benim asla haberim olmamıştı.

Nereye gitmişti?
Nasıl gitmişti?
Neden bana haber vermemişti?

PARASITE || roségguk✔️Where stories live. Discover now