1.0 | james potter çuvallıyor

En başından başla
                                    

Ancak şimdi alt dönemler yataklarına gönderilip Sirius'un daha büyük yaştakilerle paylaştığı zulası dağıtılırken, kalabalığın neşesi Maureen üzerinden ellerini çekmişti. Parti başladığından beri James'i görmemiş olmak canını sıkıyordu. Maçtan sonra nereye gittiğini öğrenmemişti ve içten içe merak ediyordu.

İçeceklerin koyulduğu masanın kenarındaki sandalyede oturup başını yumruk yaptığı eline yaslamışken bacak bacak üstüne atmış bir şekilde etrafı inceliyordu Maureen. Bu maçı kıl payıyla kazanmalarına rağmen Gryffindor'ların abartmakta üstlerine yoktu gerçekten.

Yine de takımın kaptanı olarak Maureen bir daha böyle bir hatanın yaşanmasını istemiyordu. Kendisinden sonra takımın en iyi oyuncusu Potter'dı. Onun yokluğunda takım birincilikten sonunculuğa bile düşebilirdi. Maureen diğer oyuncuların hakkını yemiyordu fakat James Potter takım ruhunun tamamlayıcı bir parçasıydı.

Peki ya onu nasıl eski haline döndürecekti, Maureen? Sirius'un başına ne geldiğini çözebilse belki daha iyi yardımcı olabilirdi ancak halası ve Çapulcular kesinlikle reddediyordu Maureen'e durumu söylemeyi. Üstelik Peter ile fondip yarışı yapan Sirius'u gördüğünde Maureen onun hiç kötü şeyler yaşamış birine benzemediğini düşünüyordu. Aynı Sirius'tu işte. Üst düzey umursamazlığı ile orada duruyordu.

Nasıl olduysa bu dörtlünün arasında bir şeyler dönmüştü ve James Potter bundan etkilenmişti. Maureen iç geçirdi. Madem tek başına çözemiyordu, James'in en yakın arkadaşı Sirius Black'ten biraz yardım istese hiç fena olmazdı.

Maureen yerinden kalktı ve biraz ötesinde toplanmış erkek kalabalığına yaklaştı. Peter, Sirius'tan önce şişenin dibini görmüş olmalı ki kalabalıktan uzanan eller Peter'ın sırtına vuruyordu desteklercesine.

Maureen'in yaklaştığını gören birkaç erkek kenara doğru çekilip Maureen'e boşluk yarattılar. Onun geldiğini gören diğer erkekler de sessizleşmişti. McGonagall korkusu Gryffindor öğrencileri arasında o kadar yaygındı ki halasından dolayı Maureen her zaman çekinilen biri olmuştu.

Maureen, Sirius'un karşısına kadar geldi. "Biraz konuşabilir miyiz, Black?" dedi ciddi bir ses tonunda.

Sirius, Peter'a minik bir bakış atıp Maureen'e döndü. "Hay hay."

Maureen, Sirius'un onu takip edeceğini umarak ortak salonun en sessiz köşesine, bir pencere kenarına yöneldi.

"Konuşmamız gereken önemli bir mesele var, Black." dedi camdan dışarı bakıp buğunun ardında kalmış yıldızları görmeye çalışarak.

"Seni dinliyorum, Maureen." dedi Sirius anlamaya çalışan bir tavırla.

"James'in ne durumda olduğunu biliyorsun Black. Onu bir an önce toparlamam lazım. Ancak nasıl yapacağımı bilmiyorum."

"Evet, biliyorum." diye mırıldandı Sirius Black elinyle çenesinde uzamaya başlamış minik sakalları ovuşturarak. "Onun için gün içinde elimden geleni yapıyorum, Maureen. Fakat çok dalgın, çoğunu geçiştiriyor."

"Evet, evet, biliyorum. Maçta da öyleydi. Onun dikkatini kesinlikle çekecek bir şeye ihtiyacımız var." dedi Maureen aynı zamanda James'i kesinlikle etkileyebilecek bir şey düşünüyordu.

"Bir şey olması şart mı, çünkü benim aklıma biri geldi." dedi Sirius Maureen'e bakarak. Ardından kafasıyla şöminelerde arkadaşlarıyla oturan Lily Evans'ı işaret etti.

Maureen dönüp göz ucuyla Lily'e bir bakış attı. Sonra kafasını olumsuz anlamda salladı. "Evans ile uğraşamam, Black. Üstelik en son araları limoni diye biliyordum."

Creatures of the Night ◈ the MaraudersHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin