Bölüm_22

73 3 0
                                    

Sonunda gözlerimi açmıştım, herkez burdaydı Olaf, Josh,Rosh ve Jennis hepsi bana bakıyordu.

Olaf : Hey Jason uyandın mı ?

Jason : Yok uyanmadım.

Jennis gülmeye başlamıştı,

Jennis : Hala anlayamadığım bir şey var, siz nasıl yaşıyorsunuz ?

Olaf : Hahahha, bu arada Jason bu Jennis, dördümüzüde yerde baygın bir şekilde görünce bizi yanına almış, ondan sonra hepimizle teker teker ilgilenmiş, harika deil mi ?

Jason : Harika, ben ne kadardır uyuyorum ?

Rosh : İki gündür.

Jason : Ohaaaa.

Jennis : Bu normal bir şey bir kerede elli iki tane ok saplandığı için canın acımıştır.

Jason : Cidden saydın mı ?

Jennis : Başka yapcak bir şey yoktu.

Jason : Peki hepimizle nasıl ilgilendintek başına, zor olmalı.

Jennis, biraz uzaklaştı ve eline tuhaf asayı aldı, eliyle işaret etti ve konuşmaya başladı,

Jennis : Bu asa saldırmak için değil, yardım etmek için, sizi bunun sayesinde iyileştirdim ama yinede kolay olmadı, sonuçta yaralarınız ağırdı ve belli malzemeler bulmam gerekiyordu ama birisi de başınızda durmalıydı, en azından Olaf erken uyandı ve bende bu sayede gereken malzemeleri toplayabildim.

Jason : Cidden mi bizi bu manyağa mı emanet ettin ?

Olaf : Hey !!

Josh : Peki, şu an biz nerdeyiz.

Jennis : Sizin geçtiğiniz dağın 10 kilometre uzağında ki Rankor dağındayız.

Josh : Hepimizi sen mi taşıdın ?

Jennis : Sayılır, Tikor da bana yardım etti .

Josh : Tikor ?

Arkamızdan dev bir ejderha geldi, derisi çok güzeldi yeşildi ve parlıyordu, ama ejderha biraz yaşlı gibiydi.

Rosh : Bu da ne, ejderha mı !!?

Jason : Yok EXLAKORS'un babası, tabi ki ejderha.

Jennis : Aslında bir bakıma EXLAKORS'un babası, çünkü EXLAKORS'un elementleri kontrol etmesini sağlayan gücü veren şey bu, yani EXLAKORS yapılırken Tikor' dan yardım alındı, yaşını siz hesaplayın artık.

Josh : Oha.

Jennis : Aynen öyle, bu ejderha çok yaşlı ama hala çok güçlü, bir tek saldırısıyla bu dağı yıkabilir ama güçlü olduğu kadar sakin ve akıllı.

Olaf : Peki siz ikiniz burda ne yapıyorsunuz ?

Jennis : Sizin gibi yaralı bulduğumuz herhangi bir şeye yardım ediyoruz, özellikle bu yaralılar İkiz Kanatlar yüzünden oluyordu, ama Jason onları tek başına öldürdüğü için çok büyük bir problem kalmadı, aynı zamanda bu dağ Tertiya'nın tam ortasında bulunduğu için her yere ulaşmak kolay oluyor ve böylece gerek yaralılara gerek malzemelere çabucak ulaşabiliyorum.

Jason : Burda tek başına sıkılmıyor musun, Tikor var ama insan olmadan olmaz değil mi ?

Jennis : Zaten burda kalmıyorum, yakın kasabalara gidiyorum, oradaki insanlara yardım ediyorum felan. yani insanlarla görüşüyorum.

Josh : Peki buraya en yakın kasaba nerede ?

Jennis : Dağın beş kilometre uzağında, ama hemen gitmenize izin veremem, kişiler çok güçlü ama durumunuz çok kötü ve ayrıca etrafınızdaki tehlikeleri bilmiyorsunuz, buradaki yaratıklar hakkında kitaplar var önce onları incelersiniz, ardından ben size yaralanmanıza karşılık bir kaç iksir yaparım, ama bu biraz uzun sürebilir o zamana kadar sizleri misafir etmem gerek.

Jason : Çok teşekkürler, ama acelemiz var.

Jennis : Aceleniz yok, hem hiçbirinizde şu dağdan aşşağı inecek güç yok, o yüzden burda kalmak zorundasınız.

Tekrardan itiraz edecektim, ama Tikor bana imalı bir bakış attı ve sustum.

Lanetli Savaşçı (Direk son bölüme baksanız olur)Donde viven las historias. Descúbrelo ahora