Vücudumda kan yerine dolaşan alkolün etkisiyle bulanıklaşan bakışlarım bazı ufak tefek şeyleri seçiyordu. Bunlardan biri yüzümün yanından geçip sırtımı yasladığı aynaya yaslanan elinin üzerindeki kartal dövmesi...
Yaralı parmakları terden birbirine...
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
"Gecenin soğuğunda büzülüp kapanan, gün ışıyınca dirilip,
Doğrulan çiçekler gibi, ben de sıyrıldım uyuşukluktan,
Yüreğimi öyle bir korkusuzluk kapladı ki,
Konuştum özgür bir insan gibi."
İlahi Komedya / Cehennem, Dante Alighieri
♥♣
Güneş yüzüme çarparak uyanmam için sinyalini yollarken rahatsız oluşuma rağmen gözlerimi açmadım. Yakası geniş tişört omzumdan aşağı düşmüştü. Güneşin sıcaklığı tenimi her yerden kuşatırken yattığım yerde kıvrıldığımda sadece hissetmek istiyordum.
Hâlâ uyuyor olabilir miydi? İçten içe heyecanım nefesimi tıkarken gözlerimi yavaşça araladım. Güzel yüzü gözlerimin önündeydi. Bana dönük uyuyordu, istemsizce gülümserken yan dönerek onu incelemeye başladım. Kolu ortamızda, yastığının altındaydı. Sert, kaslı göğsü ağzımı sulandıran bir güzellikteydi. Boynu evinin sıcaklığından kızarmış, gür saçları karışık bir şekilde alnına, birazı da geriye dökülmüştü.
Dirseğimin üzerine birazcık yükseldim, yüzüm yüzüne yakındı ve bu yakınlıktan rahatsız değildim. Parmak uçlarım çenesine dokundu. Sıcacık tenini saran sert sakalları parmak uçlarımı çizerken okşayarak yanağına ve oradan elmacık kemiklerine kaydırdım. Sert yüz hattını incelerken kıpırdanmaya başlamasıyla yavaşça geri çekilip yerime uzandım. Gözlerini açmayışıyla parmaklarımı bu sefer karnına sürttüm. Sert karın kaslarının çıkıntılarını parmaklarımı sürterek hareket ettirirken uyanmasını istiyordum. Şımarıkça gülümseyip bu sefer tırnağımı sürterek ilerlettim, teninin dokunuşlarımla kasıldığını, sertleştiğini hissediyordum. Parmaklarım göğsünü saran ağaç dövmesine ulaştı. Gövdesinden başlayıp dallarını dolaşarak ilerlerken parmağım kasığında süzülen köklere kayacakken bileğime sarılan ellerle irkildim.
"Dokunuşlarınla nasıl ateşten bir yol çizdiğini mi merak ediyorsun?" diye sorduğunda gülümsedim. "Parmak uçlarında cehennem var, güzelim. Tenimi yakıyorsun."
Omuz silkerken büyük elini çıplak kalan bacağıma sardı, avucu sıcacıktı ve çok iyi hissettiriyordu. Parmakları tenimi okşayarak yukarı ilerleyip tişörtümün altına girdiğinde nefesimi tuttum. Uykulu bakışları yüzümde dolaşırken dudakları ufacık kıvrıldı. "Güzel hissettiriyor mu?" Dilini kuruyan dudaklarında dolaştırırken kısılan gözlerimin altından ona baktım. "Senin yaptığın böyle hissettiriyordu?"
