First Run Away

2K 199 85
                                    







Jimin odasının etrafında dolanırken düşündükçe daha da sinirlendiğini ,sinirlendikçe daha da çok düşündüğünü fark ediyordu. Sinirden elleri titriyor, ağzına asla yakıştırmadığı küfürleri bin bir yaratıcılıkla yeniden oluşturuyordu.

Aslında bugün hyunguyla bir plan yapmamıştı. İki gün arka arkaya onu bir yerlere sürüklediği için bugün dinlensin istemişti. Hatta Yoongi antrenmanı bittikten sonra Jimin'e bir şey yapıp yapmayacaklarını sormuş o ise hayır demişti ama şimdi kafasında kurduğu sinsi planla ona ihtiyacı vardı.

Aslında gerçek neden tek gitmek istememesiydi.

Saat gece yarısını geçerken hızla yatağının üzerindeki telefonunu alıp hyungunun numarasına basmıştı. Bu saatte uyumayacağını zaten biliyordu ama yine de onu uyandırırsa diye endişelenmeden edememişti.

Üçüncü çalıştan sonra uyuduğuna kanaat getirip tam telefonu kulağından çekecekti ki telefonun açılmasıyla Yoongi'nin sesini duyması bir olmuştu.

"Jimin? İyi misin? Bu saatte bir şey mi oldu?"

Jimin hyungunun endişeli çıkan sesiyle tebessüm etmiş sinirinin yerini yavaş yavaş heyecana bıraktığını hissetmişti.

"İyiyim hyung. Gece gece rahatsız ettiğim için özür dilerim. Bir şey istemek için aramıştım."

Yoongi telefonun diğer ucundaki çocuğun sesini duyduğunda rahatlamayla derin bir nefes vermiş ve elindeki kitabı yatağının yanındaki komodine koyarak oturduğu yerde dikleşmişti.

"İste bakalım." diye cevapladığında Jimin dudaklarını dişlemiş ve onu rahatsız etmeyeceğini umarak konuşmuştu. "Hyung biliyorum geç oldu ama benimle bir yere gelebilir misin? Tek gitmek istemiyorum ve saat çok geç yani birazcık da korkuyor olabilirim ama eğer uyuyacaktıysan sorun deği-"

"Tamam Jimin gelirim sorun değil."

Jimin sözünün kesilmesiyle afallasa da aldığı cevapla kıkırdamış ve neşeyle "Teşekkürler Hyung!" demişti.

Yoongi'nin de dudaklarına bir gülümseme yayılırken Jimin "Yarım saat sonra meydanda buluşalım mı hyung?" diye sormuştu.

Yoongi'nin kaşları hafifçe çatılırken "Alışveriş merkezi mi?" diye tekrarlamış ama o sırada suratına kapanan telefonla dudakları şaşkınlıkla aralanmıştı.

Boş gözlerle bir süre telefonuna bakakalmış ardından derin bir nefes vererek ayaklanmıştı. Üzerini değiştirmek için dolabına yönelirken Jimin çoktan evden çıkmıştı.

—————————

Pekala Yoongi evden çıktığında ve meydana doğru yürümeye başladığında böyle bir şey beklemiyordu.

Yani Jimin'i elindeki tornavidayı sallayarak kendi etrafında yürürken görmeyi beklemiyordu.

Adımlarını hızlandırıp yanına giderken "Jimin?" diye seslenerek dikkatini çekmiş, Jimin'in az önceki halinden sıyrılıp yüzüne kocaman bir gülümseme yayılmasına sebep olmuştu.

"Hoş geldin hyung." diyerek o da yürümeye başlamış ve karşı karşıya geldiklerinde durmuştu.

"Gece gece çağırdığım için üzgünüm." diye mırıldandığında Yoongi "Sorun değil ama onunla ne yapacaksın?" diyerek elindeki tornavidayı göstermişti.

Nedense kafasında Jimin'in aslında takıntılı bir psikopat olduğu ve onu tornavidayla deşmek için çağırdığı bir senaryo oluşmuştu.

Jimin gülümseyerek "Göreceksin. Hadi gidelim." demiş ve yürümeye başlamıştı. Yoongi kafasında kurduğu şeyleri atmaya çalışarak peşinden ilerlerken ilk defa uyuyamadığı için sevinmişti.

Wanjeonhan (완전한) ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin