First Travel: final

1.4K 106 210
                                    






"Taehyung dur bir yerinde."

Jimin bir yandan sırtındaki çantayı düşürmemeye çalışırken bir yandan da arkadaşının heyecanına gülmekten kendini alıkoyamıyordu. Taehyung gerçekten çok şanslıydı. Eh Jimin de bir o kadar şanslıydı çünkü Yoongi olmasaydı bunların hiç biri mümkün olmazdı.

Ertesi gün, 30 Aralık, Taehyung'un doğum günüydü ve reşit olacağı için özel bir şeyler yapmak istiyordu. Daha doğrusu sadece dördünün gideceği bir seyahat istiyordu. Normalde olsa bu asla mümkün olmazdı çünkü henüz lise sondalardı ama Yoongi araya girmiş ve annesinin daha İzlanda'dan dönmemiş olmasını fırsat bilerek tatil ayarlamayı başarmıştı. Annesi yılbaşı gecesi onunla olacakları şartıyla dördüne kalabilecekleri bir otel ayarlamıştı. Jimin'in annesi arada Yoongi olduğu için izin vermişti ve Taehyung'la Jungkook'ta sınavlarının beklenilenden iyi sonuçlanması üzerine zorlu şartlar altında izin koparabilmişlerdi. Şimdi ise üçü Jimin'in evinden çıkmışlar ve Yoongi ile buluşacakları yere gidiyorlardı.

"Duramam yerimde Jimin. Reşit oluyorum ve doğum günümü yurt dışında kutlayacağım, hem de sizinle. Bırak da duramayayım yerimde."

Jungkook, Taehyung'un parlayan gözlerine ve yüzünden düşüremediği gülümsemesine bakarak kıkırdarken en az Taehyung kadar mutlu hissediyordu. Taehyung'un doğum günü için İzlanda'ya gitmeleri tabi ki onu da heyecanlanıyordu ama en büyük mutluluk kaynağı Taehyung'tu. 'Aşık olduğun kişinin mutluluğuyla mutlu olmak böyle bir hismiş demek ki' diye düşünüyordu.

Taehyung çekiştirdiği bavulunu diğer eline alırken "Hem de İzlanda'ya gidiyorum hiç araştırdın mı?" diye sormuş ve Jimin kendisine sırıtarak bakarken "Keşke orda doğup büyüseydim." diye devam etmişti.

"Birincisi, orda doğup büyüseydin, biz buradayız gerizekalı."

Taehyung, Jimin'in söylediğine burnunu kırıştırarak önüne döndüğünde Jimin sözüne devam etmiş ve "İkincisi de Yoongi benim sevgilim, annesi orda yaşıyor yani doğal olarak evet, araştırdım." demişti.

Jungkook'un kıkırdamaları daha yüksek bir hal alırken Taehyung omuz silkmiş ve Jimin Jungkook'a bir bakış atıp tekrar konuşmaya başlamıştı. "Bu arada Jungkook, İzlanda'da eşcinsel evlilikler yasal yani Taehyung fırsattan istifade her şeyi yapabilir. Hazırlıklı ol."

Jungkook'un gülüşü solup yerini kocaman bakışlarla şaşkınlığa bıraktığında Jimin'in sırıtışı genişlerken bakışlarını karşıya çevirmişti. Yoongi'nin sırtındaki çantası ve yüzündeki gülümsemesiyle kendilerine doğru geldiğini gördüğünde tartışmaya başlayan ikiliyi arkasında bırakarak adımlarını hızlandırmıştı.

Yoongi'nin önüne geldiğinde kollarını uzatarak ona sarılmaya yeltenmiş fakat Yoongi ona izin vermeyerek dudaklarını birleştirmiş ve uzun bir öpücük bırakarak geri çekilmişti. "Özledim."

Jimin söylediğine memnunca gülümseyip "Ben de seni özledim." dediğinde Yoongi'ninde yüzüne kocaman bir gülümseme yayılmış ve bakışlarını Jimin'in omzundan diğer ikiliye çevirmişti. Hararetli bir şekilde bir şeyler konuşarak gelen ikiliye kaşlarını çatarak tekrar Jimin'e dönmüş ve "Neden tartışıyorlar?" diye sormuştu.

Jimin gülüp işaret parmağıyla baş parmağını birbirine değdirmeden yakınlaştırabildiği kadar yakınlaştırmış ve "Azıcık, şu kadarcık uğraşmış olabilirim." demişti.

Yoongi karşısındaki tatlılığa dayanamayarak elleriyle yanaklarını sıkıştırmış ve dudaklarını sanki hiç dolgun değillermiş gibi daha da belirginleştirerek öpmesine engel olamamıştı. Geri çekildiği gibi bir eli yeni boyanmış pembe saçlarını bulurken "Kesin azıcıktır." demişti. "En büyük hobin onlarla uğraşmak."

Wanjeonhan (완전한) ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin