B E K L E N M E Y E N (TAMAMLANDI)

37.Bölüm

Yumuşak bakışlarımı ona çevirdim. "Hamburger yiyelim mi?" Beni kolunun altından çıkarmadan yürümeye devam etti. "Gerçekten üç gün sonra düğünü olacak bir çift için fazlasıyla heyecanlıyız."

Güldüm. "Bizim sıra karıştıgı için olabilir mi? Hamileyim bak,"

Elini karnımda gezdirdi. "Sıra falan umrumda mi sanıyorsun. Ne istiyorsak o." Basımı salladım. Gerçekten ne istiyorsak o.

-

"Pes harbi," Ellerini hayretle havaya kaldırmış olan Azada kaşlarımı çatmış bir şekilde bakıyordum. Bu kadar şaşırılacak ne vardı ki? "Bundan sonra sana çift menu söyleyim diyeceğim de," Düşünür gibi parmağını dudağına koydu, "o bile yetmez sana."

Ellerimi göğsümde birleştirdim. "Aptal herif zaten çift kişilik olarak say beni," Alayla ona baktım "Hamile olduğumu öğrenince itiraz etmemiştin. Buraları hesaplamadın demek ki."

"Lan ben ne bileyim göbeğinle beraber midenin de büyüyeceğini."

Öfkeyle ona bakmaya devam ettim. "Senin de beynin küçülmüş haberin var mı?" Önüme gelen hamburgeri elime aldım. "Umurumda değilsin." Diyerek kocaman bir ısırık aldım.

"Şaka gibi, üçüncü hamburgeri yiyorsun."

"Azad," diye uyandım onu. "Şakayı yaptık bitti," peceteyle dudağımda ki ketçap kalıntısını sildim."uzatma artık."

"Tamam ya," Koladan bir yudum aldı ve geriye doğru yaslandı. "Şaka bir yana, sen kilo aldıkça dokunmak daha keyif verici oluyor," dudağının kenarını ısırınca yutkundum. Beni deli etmeye mi çalışıyordu? Dolgun dudağının dişlerinin arasında bile ne kadar nefes kesici göründüğünü biliyor muydu?

Ben aval aval ona bakarken o kahkahayı bastı. Beni yakalamış olmasıyla keyiflice gülerken elimdeki hamburgerden bir ısırık daha aldım ve öfkeyle ayağına bastım. Acıdığını belli edercesine yüzünü buruşturdu. Sonra da alayla güldü.

"Dayanamadın değil mi 3 gün daha?"

Anlamamış bir şekilde ona baktım. Ne için dayanamamıştım? "Zaten ne geldiyse başımıza senin bu dayanamamazlığından geldi."

"Ne diyorsun ya?" Diye soylendim. Bu arada ağzıma patates sıkıştırıyordum. "Ayağıma nikahta basman gerekmiyor muydu?"

Soyledigi şeye alayla güldüm. Komik gelmişti gerçekten. "Her şeyi sırasıyla yapıyoruz ya pardon bunun sırasını unutmuşum." Bu sefer o da alayla güldü. "Sen istediğin için hamilesin şuan," diye mırıldandı masada bana yaklaşarak. "Memnun değil misin?" Diye sordum meydan okurcasına.

"Fazlasıyla memnunum."

Bakışlarım ister istemez dudaklarına kaymıştı. Kelimeler bazen ne de güzel çıkıyordu dudaklarından. Şuan o kadar çok öpmek istiyordum ki dudaklarını. Istemsizce dudaklarımı yaladım ve sesimin az çıkmasını sağlayarak fısıldadım.

"Seni var ya yerim."

-

Evde en sevdiğim aktivite ayaklarımı Azadın kucağına uzatıp meyve yemekti. Elma dilimlerini ağzıma atarken o televizyonda futbol izliyordu. Elma diliminin bir tanesini ona uzattım. Bakışlarını televizyondan çekmeden aldı ve tek hamlede ağzına attı.

Kaşları arada bir çatılıyor, daha sonra eski halini alıyordu. Hiç birşey anlamıyordum şu futboldan. Bir topun peşinde koşmaktan başka neydi? Üstelik bütün erkekler doksan dakika boyunca bunu izliyordu. Saçmalıktı cidden.

"Gool!"

Azadın birden bağırıp ayağa kalkmasıyla benim ayaklarım savruldu. Şaşkın bakışlarım ondaydı. Ellerini havaya kaldırmış gol diye bağırıyordu. Bu hareketinden erkeklerin bir nebze olsun salak olduğunu anlamıştım.