2/2 devamı

753 334 301
                                    

Sivil ekip otosundan inen, havalı siyah rayban gözlüklü,elinde telsizi,klasik kesim giyimli orta yaşlarda mesleğinde başarılı,jopon lakabıyla suçluların gözünde ün yapmış komiser Fuat'tan başkası değildi.

Olay yeri inceleme ekipleri, cinayet büro ekipleri, gasp büro ekipleri görgü tanıklarının beyanatları doğrultusunda soygunun nasıl gerçekleştiği kimler tarafindan yapıldığı hakkında titiz çalışmalarını yürütüyorlardı.

Delillerin toplanması fazla uzun sürmedi.
Eşgal belirleme çalışmaları döviz bürosu çalışanlarının vermiş oldukları eşgal doğrultusunda taslak robot resimlerle belirlenmeye çalışılıyordu.
Büro içerisinden alınan sönmüş yarım puroda dahil ne kadar delil sayılabilecek meteryal varsa hepsi delillerin toplandığı torbanın içindeydi.

Bir taraftanda yanan arabanın anonsu geçiyordu polis telsizlerinde
komiser jopon Fuat, bu yanan aracında soygunla bağlantısı olabilme ihtimalini yüksek tutuyordu.

Çekici yardımıyla kaldırılan araç, detaylı inceleme yapılmak üzere asayiş şube müdürlüğüne gönderildi.

Arkalarında birden fazla delil bırakmıştı Aşkın ve arkadaşları.
Bunun farkında bile değillerdi.

Hülya ve Corlos'un evinde kendi aralarında pay ettikleri paralarla beraber, Aşkın ve arkadaşlarıda izlerini kaybettirmişlerdi. 

Suçluların yakalanması için polis hiç vakit kaybetmeden çalışmalarına başlamıştı.

Cehaletle paranın bir araya gelmesiyle başlayan şenlik, gece kulüplerinde, barlarda harcanan su gibi para hem mekan sahiplerinin hemde sivil polislerin dikkatinden kaçmamıştı
.
Erol ve Sedat'ı fiziki takibe alan memurlar adım adım onları izliyor, ip ucu olabilecek birşeyler arıyorlardı.

Gökhan yorucu ve uzun bir yolculuktan sonra bir zamanlar bozkırında koyun otlattığı, tezek dumanının kokusuna hasret, yolları çamur, sıvaları dökülmüş derme çatma kerpiçden örülmüş yoksulluğu en derinden yaşayan köyüne gelmişti.
Yaşlı anasını gördü evin antiresinde otururken.
Yanına bıraktığı bastondan destek alarak ayaga kalkmaya çalışan anası ilk başlarda seçemedi,tanıyamadı oğlunu.
Büyük oğlunu kan davasına, aynı gün kalp krizinden ölen kocasını'da toprağa vermenin üzüntüsünü yıllar yılı yaşamış yorğun gözlerine aklar inmişti.

Hayatta anasından ve ağabeyinin eşi, birde yetim ve emanet yeğeninden başka kimsesi kalmamıştı, Gökhan ın.

Yaklaştı kısık gözlerle inadına bakan anasının yanına.

Kederin ve elemin ifadesi okunuyordu yaşlı ve yorgun anasının yüzünde.

Elinden öptü sarıldı hasret giderdi.

Soygundan hakkına düşün payla yaşamını yavaş yavaş değiştirmişti Gokhan.

Amacı rahat bir gün görmemiş, yoksullukla ömrünü geçirmiş annesi ve agabeyinin emanetlerine sahip çıkmak onlara güzel bir hayat yaşatmaktı.

Evin bitişiğinde bulunan baraka biçimindeki ambara saklamıştı parayı.
İhtiyaç dahilinde azar azar çıkartıyor, köylünün dikkatini çekmeden celeplik yapıyor, hayvan alıp satıyordu.
Bir kaç ay geçmeden anasını ve agabeyinin emanetlerini daha iyi bir eve yerleştirdi.
Artık soğukta üşümeyecek insan gibi sıcacık evde yaşayacaklardı.

Corlos ve sevgilisi alalacele Baskentten ayrılmışlar, kimsenin tanımadığı sahil kasabasinda ev kiralamış yaşamlarına rahat bir sekilde devam ediyorlardı.

Hülya her seferinde Aşkın'ın yanlış yaptığını söylüyordu.
Corlos'a "senin arkadaşın bunu bize nasıl yapar,bu işin peşini bırakmayacağım eğer yanlış yaptıysa bunu ona ödettirmesini bilirim ben"diyordu.

Corlos artık Hülya'nın her gün aynı şeyleri söylemesine tahammül edemiyor bu yüzden tartışmalar yaşıyorlardı.

Hulya;
Carlosa döndürdü düştüğü yeri yakan öfke dolu bakışlarını.

-Bende size yapacağımı bilirim dedi tehditkar ses tonuyla.

Carlos öfke sınırlarını zorluyor, idare etmeye,sabır göstermeye çalıştıkça Hülya'nın daha da üzerine geldigini düşünüyordu.

Daha fazla dayanamadı sabrının sınırlarını zorlayan kulaklarını tırmalayan cırtlak sese.

-Yeter be yeterr..! Ne yapacaksın ihbarmı edeceksin kalleş kadın? Dedi.

Öfkesinin azameti suratında geziniyordu.
Destekli bir tokat patlattı Hülya'nın suratına.

-Sakın bir daha beni ihbar etmekle tehdit etme yoksa seni öldürürüm kadın anladınmı beni? Öldürürüm. .!!

Konuşmasına sakin,ama öfkesini belli eder ses tonuyla devam etti.

-Hem ihbar etsen ne olacak seni bırakacaklarınımı sanıyorsun? Sende varsın bu işin içinde finansör oldun o yanan arac senin verdigin parayla alındı bunu bilmiyormusun?.

Arkasını dönüp açık olan kapıyı çarparak evden ayrıldı.

Dudağının kenarından akan kanı elinin tersiyle silen Hülya, Carlosun ardından başını salayarak; "Görüşürüz Carlos efendi . Dedi. Görüşürüz. .!

Aradan altı ay geçmesine rağmen failler hakkında kesin bir delile ulaşamamanın öfkesini sorguya aldığı şüpheli kişilerden çıkarıyordu japon Fuat.

Mevsim kara kışı yaşıyordu adeta. Başkentin sokakları genç bir kızın gelinliği gibiydi.
Çatıların üzeri ağaçların dalları beyaza bürünmüştü.

Artık hepside rahatlamış olayın unutulduğunu,kapandığını düşünüyorlardı.

Komiser jopon Fuat kriminal daire başkanlığından gelen sonuçlar ışığında soygunu gerçekleştiren şüphelilere adım adım yaklaşıyordu.

Adli tıp kurumunun hazırladığı raporun sonucunda olayda kullanılan 7,65 mm çek vizor marka tabancanın dah önce suça karışmadığı saptanmış,
Sönmüş purodan alınan DNA kalıntılarından failin kim olduğunu gösteren somut bilgilerde yazıyordu.

Bu bilgiler neticesinde geçmişe dönük sabıka kayıtlarının eşleştirilmesini istedi.

Hülya,Carlosa haber dahi vermeden çıktı evden.
Suratında patlayan tokatı unutmamıştı.

Küçük tatil kasabasından elinde bavuluyla otobüs garında beklemeye başladı.
Perona yanaşan otobüsteki yerinide almıştı.
Carlos ile yaşadıkları olumsuz hadise perdeleniyordu zihninde ihtimal vermesede Carlosun, Aşkın'ın kendilerinden gizli çaldığı paralardan haberinin olduğu düşüncesi hakimdi.

Nihayet Başkentin tepeleri ve yüksek binaları gözükmeye başlamıştı. Icinde bir heyecan ve korku barındırıyordu.

Nedenini bilmedigi bir his onun ayaklarını Ankara adliyesi korudorlarına kadar sürükledi.
Cumhuriyet savcısının odasının kapısında aldı soluğu.
İki kez tıklattıktan sonra girdi içeri.

Olan biten her şeye Cumhuriyet Savcısına eksiksiz anlattı ve bu olaya dahil olmaktan pişmanlığını gözlerinden akan yaşlarla tamamladı.
İfade tutanağını imzaladıktan sonra Savcı beyin "tekrar ifadene başvurabiliriz bu süre zaafinda şehir dışına çıkma, şimdi gidebilirsin".
Demesi üzerine odadan ayrıldı.

Cumhuriyet Savcısı hiç zaman kaybetmeden Gasp büro ekiplerini odasına çağırdı.

İsimleri ve adresleri tespit edilen şüphelilerin derhal yakalanarak huzura getirilmesi talimatını verdi.

Operasyon talimatını alan polisler derhal ilk önce Çete lideri Aşkın'ın muhtemel olabilecegi yerlere baskınlar yapıyorlardı.

Son operasyonda Aşkın ele geçirilerek yakalanmıştı.
Digerlerininde yakalanmasi fazla uzun sürmedi.

Carlos,Hülya'nın bıraktığı tatil kasabasından çoktan ayrılmıştı.
Biliyor ve zaten süpheleniyordu Hülya'dan eskali ekiplerde yakalanması an meselesiydi.

Gökhan ve Hülya dışında Aşkın, Sedat ve Erol tutuklanarak ceza evine konulmuştu.

Carlos ise firari durumda Hülya'nın yapmış olduğu ihanetinin bedelini ödetmenin,ona bunun hesabını sormak için ulaşmanın yollarını arar olmuştu. .

Yorum ve görüşleriniz degerlidir.

İÇİMDEKİ YABANCI,  AGNES YAYINCILIK  Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin