#28

5K 650 70
                                    

"Tanrım, neden bu kadar gerginim?"

Hyunjin kendi kendine söylenirken, çoktan ayakları ezbere bildiği evin kapısının önünde durduğunda deli gibi atan kalbini herkes dışarıdan duyabilirdi.

Jeongin'in evinin önünde durduğunda, derin bir nefes alıp dolgun dudakları arasından verdi. Son konuşmalarında Hyunjin kendini öldürmek istemişti, küçüğünü bu kadar üzdüğü için.

Kapının yanındaki küçük zile basıp beklerken başını eğmiş ve kapıyı aşık olduğunu o yüzün açmasını beklemişti.

"H-hyunjin?"

Hyunjin hızla başını kaldırıp miniğine baktı.

Jeongin kapıyı kapatacağı sıradan Hyunjin hızlı davranmış ve elini kapıya koymuştu.

"Konuşmam gerek."

Kapıyı ittirip açtığında Jeongin onun gücü karşısında geriye kaçmıştı. Hyunjin içeri girdi ve ardından kapıyı kapattı.

Jeongin'e yaklaşıp karşında durdu. Jeongin gözlerini kaçırdı.

Hyunjin parmaklarını miniğinin yanağına koydu ve başını kendine çevirerek kendisine bakmasını sağladı.

"Her şey için özür dilerim Jeong. Seni ne kadar üzdüğümü biliyorum, tek istediğim mutlu olmandı. Benimle mutlu olamayacağını düşünüyordum; ve çok korkuyordum Jeongin, seni üzmekten, seni kırmaktan, seni ağlatmaktan. Ama fark ettim ki, böyle daha çok üzülüyorsun, ve sadece sen değil, ben de çok üzülüyorum. Seni kaybetmekten çok korkuyorum. Sadece arkadaş kalırız diye düşündüm, çok özür dilerim."

Hyunjin'in yanağından süzülen yaş Jeongin'in içinin parçalanmasına neden olurken onun da dolu gözlerinden her an düşebilirdi göz yaşları.

"Beni affet, miniğim."

Hyunjin'in göz yaşları çoğalırken, bir hıçkırık sesi doldurmuştu evi.

Ama bu Jeongin'den gelmişti.

"Aptalsın!"

Jeongin kollarını beline dolamış ve daha çok ağlamaya başlamıştı.

"Seni çok seviyorum, Jeongin."

Hyunjin onu bu hale soktuğu için, onu ağlattığı için kendinden nefret ediyordu.

Geçmişi unutmaya çalışarak miniğinin sarı, yumuşak saçları arasına öpücük kondururken kollarını ona daha çok sarmıştı.

Hyunjin geri çekilip parmaklarını Jeongin'in çenesine koymuş ve başını kendine çevirmişti.

"Seni asla bırakmayacağım."

Dudaklarını ona yaklaştırdı ve minik dudaklarını öpmeye başladı.

Pembe dudakları öpmeye kıyamazken, beline dolanan kollarla gülümsedi.

grace with loveHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin