avengers KINDERGARTEN!

clint turşuları çook sever

Tony minik adımlarıyla girdiği sınıfa iğrenirmişçesine baktı.
Hepsi aptala benziyordu.
Şu çocuğun elinde bir turşu kavanozu mu vardı ?

İlk dersin başlama zili çaldığında tony kendini Howard tarafından sınıfın ortasına iteklenirken buldu.

Baba çocuğunun sınıftan kaçmayacağına emin olduktan sonra da çıkmıştı zaten.

Tony gözlerini öğretmen olduğu belli olan kadına çevirdi.
"Evet arkadaşlar ben öğretmeniniz Bayan Hill, bu sene ve burada okuduğunuz diğer senelerde öğretmeniniz ben olacağım. Şimdi birbirimizi tanıyalım mı ne dersiniz? Herkes daire olabilir mi?"

Çocuklar ellerinden geldiğince daire olmaya çalıştılar. Gerçi daha çok elipse, belki de bir üçgene benzemişlerdi ama neyse.

Hill konuşmaya devam etti.
"Elimde gördüğünüz kırmızı top konuşma topu tamam mı ? Bu topu eline alan herkes tek tek kendini tanıtacak ve ardından topu sağındaki kişiye verecek, konuşma topu elinde olmayanlar da konuşmayacak. Anlaştık mı ?"

Çocuklar tamam manasında mırıltılar çıkardıklarında Hill zaferle gülümsedi ve kırmızı topu en yakınındaki çocuğa verdi.

"Benim adım scott."
Topu yanındaki kişiye vermeye hazırlanıyordu ki Hill onu durdurdu.
"Kendinden biraz bahsetmek istemez misin scott ?"

"Uhm pekala, ben karıncaları severim. Hatta evde karıncalarımı biriktirdiğim bir kutum var."
Scott'ın konuşmasından sonra herkes scottan biraz uzaklaşmıştı.

Yani hadi ama neden dört yaşında bir çocuk karınca biriktirirdi ki ?

Scott'ın topu verdiği çocuk konuşmaya başladı.
"Ben Thor."
Ardından yanındaki kardeşine sarıldı.
"Bu da kardeşim Lokiiii."

Topu susması için onun elinden alan Loki göz devirdi.
"Evet ben Loki, şu yanımda görmüş olduğunuz malın kardeşi oluyorum."

Daha sırası gelmediği için diğerlerinin adını bilmediği kumral, kahverengi gözlü bir çocuk elini kaldırarak konuştu.
"Bayan Hill mal ne demek ?"

Tony göz devirdi.
"Bu o kişin gerizekalı veya aptal olduğu anlamına geliyor."

Ve Tony'nin bunu demesiyle Thor'un alt dudağı titremeye başladı.
"Loki, sence*hıçkırık*sence ben ma*ağlama efektleri*mal mıyım ?"

Bayan Hill, Loki yine Thor'u ağlatacak bir şey söylemeden konuya dahil oldu.
"Tabii ki değilsin Thor, Loki sadece şaka yapmıştı değil mi Loki ?"

Loki aptal kardeşinin susması için ağzında evet tarzı bir şeyler geveledi ama bu Thor'un ağlamayı kesmesi için yeterli bir sebep değildi.

"H-hiç komik bir şaka değildi*ağlamasesleriağlamasesileri*"

Hill iç çekti,
"Pekala, ehm ben Thor'u rehberlik öğretmeninize götüreyim. Siz de ben gelene kadar kendinizi tanıtmaya devam edersiniz oldu mu ?"

Bütün sınıf yine tamam tarzında bir şeyler söyledi ve Hill'in Thor ile beraber sınıftan çıkmasıyla konuşma topu demin mal sözcüğünün ne demek olduğunu soran kumral çocuğa gelmişti.
"Şey eee, ben Peter Parker."

Tony iç çektikten sonra konuştu.
"Kendini tanıtmayacak mısın ? Ne bileyim hobilerin falan."

Kumral çocuk tırnaklarını fark etmeden kırmızı topa batırmaya başladı. Streslendiğinde hep böyle yapardı. Genelde eli de bu yüzden yara olunca May halası ona kızardı ama olsun.

"Kitap okurum."

Elindeki turşu kavanozuna sarılmış çocuk gözlerini kocaman açarak Peter'a baktı.
"Okumayı biliyor musun yani ?"

Şimdi öyle düşünmeyin. Çocuk bu sorusunda gayet haklı yani anaokulun ilk yılına giden normal bir çocuğun okuma yazmayı daha tam olarak sökememiş olması gerekirdi.

Peter soruya karşı başını aşağı yukarı salladı.
Okumayı seviyordu ve ona göre bu yaşta kendi adı dışında bir şeyleri okuyup yazabilmek gayet normaldi. Bu söylediği şeyin daha çok konuşmaya yol açacağını bilseydi kesinlikle hobilerine resim yapmak falan derdi.

Tony ilgi ve merak karışımıyla sordu.
"En sevdiğin kitap ne ?"
Amacı eğer yalan söylüyorsa Peter'ı yakalamaktı. Ve eğer söylemiyorsa da, Peter arkadaş olmak için o kadar da kötü bir seçenek olmayacaktı.
Yani sınıftaki diğer aptallara kıyasla.

Peter kolayca soruyu cevapladı, en sevdiği kitabı her gece uyumadan önce okuyordu zaten.
"Julie Uzayda."

Tony başını salladı. Kendisi de bu kitabı okumuştu, en sevdiği kitap değildi ama sonuçta böyle bir kitap vardı ve Peter yalan söylemiyordu.

"Okuduğun en uzun kitap neydi peki ?"

Peter elindeki topu neredeyse patlatacak raddeye gelmişti. Siyah saçlı ve dik bakışlı çocuk onu geriyordu ve hiç bitmeyen soruları vardı.

"Erik çekirdeği, altmış iki sayfa."

Tony gururla gülümsedi.
"Kırmızı otobüs, yetmiş beş sayfa."

Elinde turşu kavanozu olan çocuk yine konuştu.
"Sınıfta başka okuma yazma bilen var mı yoksa buraya onları öğrenmeye gelen tek kişi ben miyim?"

Sınıftan ses çıkmadı. Hepsi yazabildikleri tek şey kendi adları olduğu için biraz ezik hissetmişlerdi.

Peter Tony'nin başka bir soru sormaya hazırlandığını görünce topu hızla yanındaki kişiye verdi.
Utangaç bir çocuktu ve o kadar kişinin içinde herkes pür dikkat onu dinlerken konuşmayı sevmemişti.

Tek elinde turşu kavanozunu diğer elindeyse Peter'ın tırnak izlerini taşıyan topu tutan Clint konuştu.
"Şey ben Clint ve benim hobilerim kuzenim Natasha'yla oynamak."
Ardından elindeki turşu kavanozunu yukarı kaldırdı.
"Ve turşuları çooook severim."

nabersiniz amk