Always

53 3 1
                                    

"Bu gece odama gel Severus, saat on birde, o zaman sana güvenmediğimden şikâyet etmeyeceksin..."
Tekrar Dumbledore'un odasındalardı şimdi, pencereler karanlıktı ve Fawkes sessizce dururken Snape hiç kıpırdamadan oturuyor, Dumbledore ise onun etrafında yürüyerek konuşuyordu.
"Harry son âna kadar, gerekli olana kadar bilmemeli, yoksa yapılması gerekeni yapacak kuvveti nereden bulabilir?"
"Ama ne yapması gerekiyor ki?"
"O Harry ile benim aramda. Şimdi, iyi dinle, Severus. İleride -benim ölümümden sonra-itiraz etme, sözümü kesme! İleride, Lord Voldemort'un yılanının hayatı için endişeleniyormuş gibi göründüğü bir an gelecek."
"Nagini için mi?" Snape hayrete düşmüş gibiydi.
"Kesinlikle. Lord Voldemort'un yılanı emirlerini yerine getirmesi için göndermeyi bıraktığı, onu yanı başında, sihirli koruma altında tuttuğu bir an gelirse anlatmak emniyetli olacaktır."
"Neyi anlatmak?"
Dumbledore derin bir nefes alıp gözlerini kapadı.
"Lord Voldemort'un onu öldürmeye çalıştığı gece Lily aralarına bir kalkan olarak kendi hayatını attığında, Öldüren Lanet'in geri teptiğini ve Voldemort'un ruhunun bir parçasının bütünden kopup ayrıldığını, o yıkılmakta olan binada kalmış tek canlı ruha tutunduğunu. Lord Voldemort'un bir parçası Harry'nin içinde yaşıyor, ona yılanlarla konuşma gücünü ve Lord Voldemort'un zihniyle arasında bulunan, hiçbir zaman anlayamadığı bağlantıyı veren de bu zaten. Ve Voldemort'un eksikliğini hiç hissetmediği o ruh parçası Harry'nin içinde kaldığı, Harry tarafından korunduğu sürece, Lord Voldemort ölemez."
Harry iki adamı sanki uzun bir tünelin sonundan izliyordu, ondan öyle uzaklardı ki, sesleri kulaklarında tuhaf bir şekilde yankılanıyordu.
"Yani çocuğun... çocuğun ölmesi mi gerekiyor?" diye sordu Snape, epey sakince.
"Ve Voldemort bunu kendi yapmalı, Severus. Hayati önemde bu."
Yine uzun bir sessizlik oldu. Sonra Snape konuştu. "Bunca yıl... sanıyordum ki... çocuğu onun için koruyoruz. Lily için."
"Onu koruyorduk çünkü ona eğitim vermek, onu büyütmek, onun gücünü denemesini sağlamak hayati önem taşıyordu," dedi Dumbledore, gözleri hâlâ kapalı. "Bu arada ikisinin arasındaki bağ giderek güçleniyor, parazitik bir büyüme bu: kendi de bundan şüpheleniyor diye düşünüyorum bazen. Onu tanıyorsam kendi ölümüyle karşılaşmaya giderken, bunun Voldemort'un gerçekten sonunu getirmesi için gerekli ayarlamaları yapmış olacak."
Dumbledore gözlerini açtı. Snape dehşete düşmüş görünüyordu.
"Onu doğru anda ölebilsin diye mi hayatta tuttun yani?"
"Hiç şok geçirme, Severus. Kaç adamın ve kadının ölümünü izledin?"
"Son zamanlarda, sadece kurtaramadıklarımın," dedi Snape. Ayağa kalktı. "Beni kullandın."
"Nasıl yani?"
"Senin için casusluk yaptım, yalan söyledim, kendimi ölüm tehlikesine soktum. Bütün bunlarda amaç, Lily Potter'ın oğlunun emniyette olmadıydı güya. Şimdi kalmış bana onu kesilecek bir domuz gibi semirttiğini söylüyorsun-"
"Ama ne kadar dokunaklı bu, Severus," dedi Dumbledore ciddi bir ifadeyle. "Yoksa bunca zaman sonra çocuğa karşı sevgi mi beslemeye başladın?"
"Çocuğa mı?" diye bağırdı Snape. "Expecto patronum!"
Asasının ucundan gümüş maral fırladı: odanın zeminine indi, tek bir sıçrayışla odayı geçip pencereden dışarı uçtu gitti. Dumbledore onun süzülerek uzaklaşmasını izledi ve maralın gümüşsü parıltısı sönerken, Snape'e döndü, gözleri yaşla doluydu.
"Bunca zaman sonra, öyle mi?"
"Her zaman," dedi Snape.

"After all this time?"
"Always"

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Jun 18, 2019 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

Harry Potter' dan Alıntılar-Ara verildiWhere stories live. Discover now