three

31 5 10
                                    


2039

Sarko Hal'in hücresinin önüne gelip programı kapattı. Hücrenin kapısını açıp içeri girip Hal'in başındaki başlığı çıkarttı. Hal'in gözyaşlarıyla ıslanmış yüzünü görünce bir an onu uyandırmasam mı diye düşünse de yine de bu son şansı ondan almak istemedi. 

Elini Hal'in omzuna koyarak hafifçe sarstı. "Hal amca?"

Hal sıçrayarak uyanıp Sarko'nun arkasından karşı hücreye bakmaya çalıştı. "Carol? O-"

"Biraz önce öldü." Sarko yutkunup kapıdaki Arkillo'ya işaret etti. "Ona veda etmek istersin diye düşündüm."

Arkillo Carol'ın bedenini Hal'in önüne koyup hücreden çıktı ve kapıyı kilitledi. Kapının kilitlenme sesi duyulunca Sarko uzanıp Hal'in bileklerindeki kilitleri parmak iziyle açtı. "Babamın bundan haberi yok, Hal amca. Lütfen beni bunu yaptığıma pişman etme."

Hal ona aldırmadan elleri kurtulduğu anda Carol'ın bedenine sarıldı. "Özür dilerim, çok özür dilerim."

Daha rahat hissetmesi için Sarko ayağa kalkıp hücrenin diğer ucuna oturdu. Yaklaşık bir yarım saat sonra Hal Carol'ın alnına öpücük kondurup saçlarını okşayarak Sarko'ya baktı. "Ona ne yapacaksınız?"

"Babamı cesedi Dünya'ya göndermesi için ikna etmeye çalışıyorum. O... O beni pek dinlemez ama en azından bunu yapabileyim."

"Teşekkürler, Sarko."

2019

Simon parmağındaki yüzüğü döndürerek yüzünü buruşturdu. "Yani sen gelecekten geliyorsun ve Kyle'ı öldürmeye mi çalışıyorsun?"

"Evet."

Genç Guy başını yana eğdi. "Yani diyorsun ki Kyle gelecekte delirecek ve hepimizin canına okuyacak öyle mi? Peki biz senin asıl deli olmadığını nereden bileceğiz?"

Simon onayladı. "Haklı, Guy'ın delirme ihtimali daha yüksek şimdi bile yarı deli."

Guy elindeki boş tenekeyi Simon'a fırlattı. Simon tenekeyi tam geri atacağı sırada Jessica alıp çöpe attı. "Kyle bunu yapmaz, yani... Aranızdan Hal ve John dışında en normal ve kibar olan kişi o ve ileride onun delireceğini mi söylüyorsunuz. İmkansız."

Guy güldü. "Hal mi normal?"

Yaşlı Guy başını iki yana salladı. "John, benim hiç yalan söylediğimi gördün mü? Kyle'ı ne kadar iyi tanıdığımı biliyorsun ama gerçek bu."

John başını Hal'e çevirdi. "Sen ne düşünüyorsun? Alışılmadık şekilde sessizsin."

"Kyle... Kyle'ın ele geçirilmediğinden emin misin?"

Yaşlı Guy başını salladı. "Onu bizzat ikimiz kontrol ettik, Hal. İnan bana ele geçirilmiş olmasını, bunları yapanın o olmamasını öyle istiyorum ki... Ama gerçek bu, bunları yapan Kyle ve durdurulması gerek."

"Genç halini öldürerek mi? Hayır, Kyle masum. Gelecekte yapacakları umurumda değil, ona elini sürmeye kalkarsan-" John kolundan tuttuğunda Hal nefesini dışarı verip oturdu. 

Masada kısa bir sessizliğin ardından Yaşlı Guy tekrar konuşmaya başladı. "Önce kimi öldürdüğünü bilmek ister misin?" 

Beşi birden bakışlarını masadan kaldırıp Guy'a baktı. "Jessica ve Simon. Ona yardım etmeye çalışıyorlardı ama o ikisini de öldürdü. Hal... Hal durdurmaya gitmişti ancak Simon'ın ölümünü izlemekten başka bir şey yapamadı. Ardından Justice League ve Titan-"

"Kes şunu." Hal yüzüğünü ilk defa zapt etmede zorlanarak yumruğunu sıktı. "Gelecekten spoiler veremezsin. Barry her zaman ile oynamamak gerektiğini söyler, eğer oynarsak Flashpoint gibi sonuçları olur."

"Benim zamanımda bunları söyleyecek bir Barry Allen kalmadı, Kyle onu da öldürdü. Eğer onu şimdi öldürmezsek tanıdığın ve sevdiğin herkesi öldürecek."

Hal ayağa kalktı. "Dediğin gibi, o senin zamanın, benim değil."  

"Hal bunları öylece görmezden gelemeyiz." diyerek John kolunu tuttu. 

"Ne yani Kyle'ı öylece öldürelim mi?"

"Hayır ama onu bulup en azından bir konuşmalıyız." 

"Hıhı tabii." Hal kolunu kurtarıp arka kapıdan çıktı. Soğuk rüzgar yüzüne vurduğunda derin bir nefes alıp Kyle'ı aradı. Telefon o kadar süre çaldı ki Hal bir anlığına geri kapatmayı düşünüyordu ki sonunda Kyle telefonu açtı. "Hal?"

Sesi boğuk geliyor, biliyor. "Kyle nasılsın?"

"Yaşlı Guy ile konuştun."

Hal bir an ne diyeceğini bilemedi. Ardından başını iki yana sallayıp telefonu tekrar kulağına dayadı. "Ona inanmıyorum."

"Doğru söylüyor. Bunu sen de biliyorsun, sadece inanmak istemiyorsun."

 "Kyle-" Hal susup bir an söyleyeceklerini kafasında geçirdi. "Dinle, onun öyle diyor olması geleceğini şekillendirmez, geleceğin senin elinde ve ben sana güveniyorum." 

Hal omzunda bir el hissedince arkasını döndüğünde Guy'ı görünce irkildi ama Guy telefonu elinden alıp konuşmaya başladı. "Kyle, bunu söylediğime inanamıyorum ama Jordan haklı. Geleceğin senin elinde ve sen gördüğüm en aptal insansın. Bu aptallıkla asla kötü olamazsın."

Telefonun diğer ucundan Kyle'ın gülme sesi geldi. "Teşekkürler... Sanırım."

"Dinle, Jordan ile bir fikrimiz var."

"Bir fikrimiz mi var?"

Guy başını iki yana salladı. "Kyle, gelecekteki ben seni Wally West'in kurtardığını söyledi, hala yanında mı?"

Kyle bir süre bir şey söylemedi ardından yanıtladı. "Evet."

"Güzel. Çünkü kafamda onun da dahil olduğu harika bir plan var."

Guy gülümseyerek telefona bakmayı sürdürdü. Sessiz geçen birkaç dakikanın ardından Hal iç çekti. "Guy dahi fikrini bizimle paylaşmaya ne dersin? Jim beni telefon faturası yüzünden beni öldürecek."

"İstersen kapat ben arayayım?" diye sordu Kyle.

"Gerek yok. Guy. Dökül."

Guy başını eğip arka kapıdan kimsenin gelip gelmediğine baktıktan sonra konuştu. "Geleceğe gidip kendinle tanışmanı istiyorum, Kyle."


  

darkest days | kyle raynerOnde histórias criam vida. Descubra agora