2-Sır

290 16 95
                                    

Merhaba! ❤️

Bu bölümü hikayeme oy veren, destek görmesi gerektiğini düşündüğüm bir yazara adıyorum.
Hikayeler yazıyor, ithaftaki ismine tıklayarak profiline bakmadan geçmeyin derim.  ❤️

🍀🍀🍀

Bölüm şarkımız: One Direction-What Makes You Beautiful

🍀🍀🍀

İyi okumalar ☺️ 💗

*Geçmiş*

Onlarla koşup eğleniyor, beraber prova yapıyorlardı. Elinde bir sürü kıyafet olmasına rağmen neşesi üst seviyedeydi.

Çalıştığı herkesle iyi geçiniyor ve insanlar enerjisine hayran kalıyordu. Ben de birkaç saattir uzaktan, üst kattan 5 Seconds of Summer üyeleri ve onu izliyordum.

"Sanırım onun için her şeyi yapabilirim." Gelen Zayn'di. Onu işaret etmişti.

Ne zamandır buradaydı acaba? Sormadan duramadım. "İsmini biliyor musun?"

Zayn yanıma oturdu ve konuşmaya başladı. "Kate ismi. Lou'dan öğrendim."

Başımı salladım. "Enerjisine hayran kaldım." Zayn güldü. Konuşmama devam ettim. "Hey, senin nişanlın var!"

Zayn elini gösterdi. Yüzük yoktu. Bu bizim en büyük sorunumuzdu zaten...

Biz spot ışıkları altında kurgulanan bir hayat yaşıyorduk. Parmağımızdaki yüzükten, giyeceğimiz kıyafete kadar her şey kontrol altında tutuluyordu. Kaçtığımız birkaç dakikada ise kendimiz gibi hissedebiliyorduk. Zamansa aleyhimize işliyordu. Akşam büyük bir konser vardı, yine.

Zayn ayaklandığında ismini öğrendiğim sarışın kıza son kez bakıp ben de ayaklandım.

Seninle nefes almak istiyorum Kate, bu ne kadar zor olabilir ki?

**

*Louis'nin Ağzından*

Bazı facialar göründüğü gibi değildir.

Aslında grup olarak senelerce iyi iş çıkarmıştık. Fakat ünün getirilerini karşılayabildik mi, işte burası tartışılabilirdi.

Bebek haberini aldığımdan beri darmadağındım. Zayn'e büyük bir haksızlık yaptığımı düşünüyordum. Harry de çok yakınımdı fakat o da gitmek istemişti. Gemiyi terk ediyordu ve yapabileceğim hiçbir şey yoktu. Tıpkı Zayn'in durumunda olanlar gibi.

Şirkete doğru ilerlerken aklımda bir sürü soru vardı ve cevapları bende değildi. Birkaç güne baba olacaktım ve çok acayip hissediyordum.

O anda aracın önüne biri çıkmıştı. Frene hızlıca bassam da hemen duramayıp çarpmıştım.

Şaşkınca arabadan indiğimde yandaki büyük şirketten de bir sürü kişi dışarıya çıkmıştı. Tanrım, ben ne yapmıştım?

Ne olur, yaşıyor olsun...

Yerde sarışın bir kız uzanıyordu. Saçları yüzünü örtmüştü. Titreyen elimi yavaşça boynuna götürüp nabzını kontrol ettim.

Yaşıyordu.

Başına çöküp bağırdım. "Biriniz yardım çağırın, yaşıyor."

Çevrede insanlar birikmişti. Beni tanıyan birkaç kişi galiba canlı yayın açmış, olayı anlatıyordu. Bense bomboş gözlerler sarışın kızın başında oturuyordum. Elimi bir an olsun üzerinden çekemiyordum. Sanki elimi çeksem kalbi atmayı bırakacakmış gibi geliyordu.

You Don't UnderstandHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin